17 Temmuz 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 11

AKİS kt Partisinin, milletvekilleri ödenekle- zam yapılmasının Anayasaya ay- kırı olduğu gerekçesi ile Anayasa Mah- kemesinde açtığı dâva dün sonuçlan- ve AP. nin dilekçesinde ileri sür- düğü hususlar yerinde (bulunarak, maaşlara zam yapılması ile ilgili ka- nunun iptaline karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesinin bu kararı, sadece gösteri mahiyetinde Anayasa Mahkemesine başvuran CHP. liler ü- zerinde duş tesiri yapmıştır. Anayasa Mahkemesinin bu kararı ile, gerçekler su yüzüne çıkmış v HP. lilerin bu konuyu istismar vesi- Âmil Artüs Mal şans leşi m imkanlarım ortadan kaldırm Vi. gözü önünde bir olay ve bu olay böylesine tersine çevrilmek iste- nilebiliyor! Artık, memleketin dört bu- cağında, kıyıda ve köşede bunların ne söyleyebilecekleri kimin meçhulüdür? Hani dememişler: Utanma pazar, mi- deyi bozar! Hükümet Emniyet supapı urucu Mecliste bugünkü Anayasa hazırlanırken, üzerinde titizlikle durulan konulardan biri de seçim em- niyeti olmuştu. Geçmiş on yılın verdiği tecrübeler meselenin titizlikle ele alın- masını ve demokratik rejimin başlıca 17 Temmuz 1965 unsurlarından birini müessesenin bütün teferruatiyle dü- zenlenmesini o gerektiri emniyeti 1946 lardanberi "Açık tasnif - Gizli oy" sloganı ile ifade edilmiş ve bu yolda bazı merhaleler olmasına rağmen, bir düzen sağlanamamıştır. 1957 seçimleri bunun e çim' ayı "Sinirler g siyasi mücadele sürüp giderken, mü- YURTTA OLUP BİTENLER teşkil eden bu oda partiler arasında girişilen pri mücadelenin ortaya koyduğu sürtüş- melerdi. On yıl boyunca kanunlar da- ima tek taraflı uygulanmış, seçim nu- tuklarında görülen suç unsurları sade- ce Muhalefeti ilzam eden kusurlar o- larak cezalandırılmıştı, Ünlü Toplan- tı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu Mu- halefetin başında oDamoklesin kılıcı gibi sallanırken, İktidar mensupları için düzenlenen suni törenler, devele- yordu. o Seçim katedilmiş ü, istenen elirgin örneğidir. Her se- ergin, yüzler asık, Kulağa Küpe.. Kargadan Kılavuz Menderes, devrilmesinin arefesinde ondan pek faydalı nasıhatlar alırdı. Tabii o da, bol resmi ilân. Ve yazardı: "Uşakta ne işin vardı, Paşa? İşte böyle, adamın basma taş atarlar." çaya Menderes! Sonra, M.B.K.'cılara musallat oldu. Radyodan, hani şu, vatandaşa Enieimesi diye D.P. devrinde uğraşılmış bulunan radyodan bir ara bir- biri ardına sıralanan küfürler onun kaleminden çıkmıştır. Millete o kadar sevimsiz gelen ve M.B.K.'yı sevimsizleştiren bu küfürlerin de, ooo, elbet- te ki bir bedeli vardı. Zavallı M.B.K! Arkadan, Talât Aydemirle arkadaşlarına akıl hocası kesildi. Toplan- tları o düzenler, bir takım münasebetleri o tertipler,, üstadıyla beraber bu sergüzeştçi alayına "Sizler birer Mustafa Kemalsiniz, sizin gözlerinize bakanlar Kolağası Mustafa Kemali hatırlıyorlar" der, onlar da buna ina- nırlardı. Bunlar bedeli peşin ödeyemezlerdi. Ama, bir iktidarı alsalar.. Faturayı,' fazlasıyla kapatacaklardı. Zaten "iktidarı alacaklardır" diye, daha o tarihte, bir takım ödleklerden, telefonlar edip ilânlar koparılırdı ya.. . Zavallı Talat Aydemir! Şimdi. özel Sektörün, onun hâmisi geçinen Siyasi teşekküllerin, sözüm ona komünist aleyhtarlarının, hani şu bilinen derneklerin kılavuzudur ve kendi yazıp kendisiyle bu safdil ogrupun "Rockefellerin Gazetesi" gibi okudukları ve "Ne yazmış, adam!" diye avundukları yazılan yazan kale- minden kan damlamaktadır. Onun kaleminden kan, ötekilerin keselerin- den de altın! Zira bugünlerde, «bici hararetle savunan, ama biraz sıkın- tıda elan" bu kıymetli akıl hocası için iş âleminde, bazılarının alemdarlı- giyla bir iane kampanyası açılmıştır. Ne garip mahlük, şu kargalar! Her zaman peşlerinde bir zavallı bu- luyorlar. Hem de karganın, kendilerinden öncekilerin burnunu nereye soktuğunu bildikleri halde... cadelenin bir'diğer yönünü de sandık- lara doldurulacak oylarla ilgili kaş- kariko plânları teşkil etmekteydi. San- dık heyetleri, il, ilçe ve nihayet Yük- sek Seçim Kurulu gibi müesseseler. Gizli Oy esasının kesin olarak uygu- lanması neticesi, kısmen de olsa, me- selenin sandık başındaki kısmı halle- dilmişti. Ama asıl mesele seçim plâtformun- rin kesildiği, kurban kanlarının aktığı karşılama törenleri, halkın sevgi gös terisi olarak kabul ediliyordu. Trenler, otomobil konvoyları şehrin varoşların- da durduruluyor. Muhalefete âdeta ne- fes alma imkânı dahi verilmiyordu. İşte bütün' bu uygulama aksaklık- larını, "devr-i sabık" olmama zihniye- inin bu tip tezahürlerini önlemek ü- zere, mevzuatla ilgili çeşitli tedbirlerin 11