14 Mayıs 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

14 Mayıs 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

z yerden silinebilirmiş gibi.. Sanki, böyle bir konuşma her hangi bir ismet Paşa. ceza tebliğ edilince, hiç bir şey olmamış- casına, salondan çıkıp gitmiş. Biraz Grup odasında oturmuş. Sonra eve geldi. Fakat Meclis, tabii birbirine girmiş. Başkan- lık daha başka C.H.P, milletvekillerine de aynı tarz cezalar dağıtmış, fakat onlar dı- şarı çıkmamışlar. Bunun üzerine salona polis sokmak ve polis marifetiyle Bâş- kanlığın r etmek zarureti hasıl olmuş. Meclis toplantı: halindeyken biz Akıs- te arkadaşlarla, benim.odamda oturup:ne yapacağımızı konuştuk. Meclis, Tahkıkat Komisyonuna Menderesin istediği yetkile- ri şüphesiz verecekti. Memleket tam bir karanlığın içine sokuluyordu. Akis gibi » bir dergi ne yazsa, suç ii Buna cadele is mukabil, mü eyi konusu değildi. Akis, o ile? Sağ kimse için bir “tek ışık”tı, Dergi ile okuyucuları arasında, adeta gizli bir mama. da hasıl olmuştu. Bizim zdan dahi onlar ne önek istediğimizi. an anlıyorlardı. Övle konuları ele alacaktık ki menileketin hali gözler önünde belirecekti, Çıkacak ilk sayının kapağına Benli ( Belkısın resi. ni koymak ve içerde uzun uzun olun ma- cetalı aşk hayatımı Türkiyenin en önemli konusu olarak anlatmak kararı böyle alın- dı. Yazı gok ince, gök dikkatli, dok da alay- lı olacaktı. Ben du. İstanbulda oğlundan ertesi gün isin. rTandeyu Pamizik İrlimatını verdik, ben de VER A A ettim. Bu se yahatimin sonradan nasil sirlere yol acacağını görerek küm 28 Nisap ü, ee .meydanında vesindeydik,. Belkis. bize, hayatını anlatıyordu. enin hadiseler- den haberi vardı, Bir lü ismet Pasanın 12 celse için Me: ki ve Tahkikat Kömisyoğunun. in yetkilerle techiz edildiği haberi C.H.P.- nin İstanbul i ulaştırıldığında Genclik Kolları derhal rg geçmiş- lerdi. Bu kolların men üniversiteliler yurtlam, talebeletin Br halde bulun- dukları yerleri dolaşmışlar, herkesi e»- tesi sabab-icin Üniversitede gösteri Vap- mava gağırmıslardı. Gencler bunun sta- İm, zaten. a Hadiselerinde ( geçir- mislerdi. Ondan, tertibatın nası! alımaca- Ön bilivortardı. Üstelik, İktidarın tutu- muma Kapa hiitin Cenblikta tam bir tep- ki vardı ve çocuklar heyecan içindeydiler. Egemen, C.H.P.'nin Gençlik Kollarıy- İa sıkı temas halindeydi. Yardımcısını Beyazıta göndermiş, kendisinin nerede bulunacağını da ona haber vermişti. Ba- na: “.— Ağabey, ortalık karışacak. ” de di ve hazırlıkları anlattı Nitekim biraz sonra Şark Kahxe. sinin telefonları işlemeye başladı. Eye- nen konuşuyor, durumu gelip bana nabk- lediyordu. Hadiseler bir ara öyle hal âldı ki Belkısla mülâkatı bir gün sonraya .bi- rakmamız zarureti hasıl oldu, Egemen- le eve'döndük. Belkis gitti. Özden, beni Ankaradan, dergiden aradıklarını ve dö- ner dönmez kendilerine mutlaka telefon etmemi istediklerini söyledi. O yıllar, ben İstanbuldayken dergiden her haber. mut- laka kötü haberdi. Ya dergiyi toplamışlar- dı, ya kir dava açılmıştı, ya bir kapatılma kararı tebliğ olunmuştu. Hemen Ankara- yı istedim, Bu seferki haber, mutaddan da fenaydı. Tahkikat Komisyonu ilk'ted- hiş denemesini, tabii Akis üzerinde yap- muştı. Hem dergi, hem matbaa kapatıl- mıştı. Polisler gelmiş, Kurtulu götürmüs- lerdi. Saatlerdir Kurtuldan haber yoktu. Nerede olduğu bile bilinmiyordu. Ortalik- ta dolaşan söylentilere nazaran Sıkı Xö- netim “ilan edilecekti. D.P.'nin Büyük mgr toplantı halindeydiler, Sıkı Yöne- tim üzerinde tereddütler vardı. Menderes Orduyâ güvenilip o güvenilemeyeceğinic» emil değildi. Fakat İstanbuldaki idareci- ler asker karışmadan gençlerin durdurü- lamayacağını Ankaraya bildirmişler, gi polisle halledemeyeceklerini söylemişler di. Bir yandan Ordudan korku, diğer ta- raftan Ordunun gücüne ihtiyaç. Teletor- da benimle konuşan ve Müessese Müdür- lüğü yapan kardeşim: / Ama her halde Sıkı Yönetimi ilan edecekler: Başka çareleri yok diyui- lar” dedi. Egemehin aldığı haberler de bürü teyit ediyordu. Gençler Sirkeciye inmişler- di. Polis bir sey yapamıyordu. geçişi engellemek için köprüler ağtırı)- mıştı, Şehrin o kismı Da eline geç- mia Gerçi Vali askeri kuvvetlerden yai- dım istemişti ve Ordu Komutanı. '-Fahri Özdilek. bazı birlikler göndermişti . ama idare subayların elinde olmadığından bun- lar fili bir müdâhalede bulunmuyorlard. “— 1k uçakla geliyorum” dedim ve Kurtulu askeri makamlardan sormalamı: söyledim. “Kurtulun <erencammı size anlatmaN- yım. Bu, Zi Mayıs günü memleketin nası)

Bu sayıdan diğer sayfalar: