14 Mayıs 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 23
YURTTA OLUP BİTENLER AKİS AKİS muhabiri, “benimle konu- şun” diyen bir memurla ılaş- miştir. Bu memurla gazeteci ara sinda şu konuşma “e Siz Diyanet şleri Baş kanı adına konuşmağa yetkili misiniz?” “e Evet, m!” . Sizi Elmalı mı tayin etti?” Evet..” ahsilin “. Tahsilim yok efendim. Şey. mezun! Bu memür, gazeteciyle uzun WU zun konuşmuş ve ona, hiç çekinme. dili Elmalı göni vee aye tır. Bu arada, znâddelerinin emi e ilgili dldüa sorusuna: ia yet iyi biliriz. Ama, madde ezberliye- mey” e ny vap vermiştir. Gericiliği bir bir "telâkki meselesi” olarak kabul eden, “yobaz"ı, “İmam- okullarının karşı koyan adam” olarak tarif eden Ke- mal Düzkale adındaki bu memur, bu arada şöyle demiştir: “ Din adamı, bize göre, cemi- cemiyet yayımladığı bir kitabın ismini dahi » “İs- lâm Dininden harby Kulağa Küpe. Dostça kopya verelim ! İktidar 1966 Mayısında, hoş- er karşısında, bunların yazıldı. ğı ve basıldığı daktilolarla teksir makinelerini Mecliste aramış. Bulamamış. Şey. 1960 ar giç rel . daktilolarla teksir makinel bir kaç yüz metre daha e de, Genel Kurmaydaydı. biraz geç haberdar olduda. | “ww İlim adamları, hayvanlar ve nebatlar üzerinde incelemeler yap- mak istediler de islâm dini buna nın fetva ile engellendiği ve doktor- ların şema üzerinde çalıştığı re ça buk unutuldu?” a si bir başka sorusu ise “ma Pei pre iyi sebebi en meçhul bulunan baitaliklerii Bunün cevabı ise daha eğlence- dir: “e Evet, Her doldurmanın caiz olmadığına dir fetva d bu hususta çok faydalı olmüş- vel ” Elmalının son sorusu şudur; refahı ve saadeti için mütefekkirler fisebülillah malara kendilerini vakfet islâm dini “hayır olmaz” mı dedi?” Bu sorunun cevabı da şöyle ve- rilmektedir: “. Elbette 'olmaz' demedi. Bir şeyhülislâm, fetvası ile tarih, çoğ- rafya ve lügat kitaplarının matbaa makinesin basılmasına | Bu Simi “din ile Elmalı in kını da belirtmekted lecek bir ortak cevap vardır ki, EL malı bu tarihi gerçeği hepten unut muşa benzemektedir: İstiklâl Sava- sı sırasında Şeyhülislâm Dürrizade bdullahın, Atatürkü ve İstiklâl Hurüc- da eş larak adlandırıp, “nâs-ı Kuran mu- cibince katl ve kıtallerinin olduğunu bildiren fetvaları!.. türk düşmanı Dürrizadeden ahsedilirken, Elmalı hakkımda ba- zırlamp devletin Güvenlik iu ydan : EL malı, tarankali bir yerde Atatürk aleyhinde tepeyi bir veteriner albay, Politikacılar Bilgiçle yârenlik Bilgiç: pm Süleymanın basiretsizliği!” Toplantıdakilerin bütün dikkati, bu sözün söylendiği köşedeki ma saya çevrilmişti, toplayan bu masada Prof. Dr. Muharrem Öz- san, Dr. Muzaffer Argun, Dr. Nec det Okan ve Dr. Saadettin Bilgiç ka- z va A . a e hanımı ile otur. uri Ciritoğlunun göz eri e de Bigi üzerindeydi.
