19 Şubat 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

19 Şubat 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fenni bahisler Dimağımız bir radyo istasyonuna benzer Berlinde dimağ enstitüsünde yapılan tetkikat ve tecrübeler Berlinde beyin tetkikatına mahsus enstitü Beşeriyet, asırlardan beri bir çok keşifler yaptı, bir çok yeni şeyler icat etti, ve -bir çok meç- bullerin aslını ; aradı, buldu. Hal- buki, ne gariptir ki, şimdiye ka- dar hakiki mahiyeti meçhul kal- mış olan şeylerden biride, bizzat bu keşifleri yapmış. olan dimağ, beyindir. Hakikaten beyinin işleyiş ve tesir tarzları meçhuldür. Bunları tetkik için Berlinde, Kayser Wil- helm enstitülerine merbut yeni bir enstitü yapılmıştır. Büyük bir binayı işgal eden bu enstitüde munbasıran beyin üzerine çalışıl- maktadır. Bu hususta tetkiki icap eden bir çok şeyler vardırki, mühim bir kısmı doğrudan doğruya içti- mai hayatımıza, tesir eder. Meselâ Berlinde bir adam bir cürmü işlemiş cezasını çekmiş, tekrar başka bir cürüm yapmış. Hülâsa bu adam hayatı imtidadınca cemiyete muzur işleri yapmış.. Acaba bu adam dimağen hasta olduğu için mi bu yola gidiyor, yoksa normal midir? Görülen bütün alâmetler normal olduğu merkezinde.. ÖK dükten sonra dimağı bu enstitüde muayene ediliyor, beyninin muay- yen bazı yerlerinde bazı arızalar olduğu (görülüyor. | Demek ki dimağen hasta olduğu için bu kabil işleri yapıyormuş... Eger böyle arızaları evvelden keşif, ve onları izale çareleri bulunursa beşeriyete ne büyük hizmet yapılmış olacak. Bir çok dimağ hastalarının tedavisi mümkün olacak. Eger dimağın her noktasını kat'i vazifeler, ve nasıl işlediği tesbit oulnabilirse, enstitü müdürü Prof. V. Vagt'ın dediği gibi, insanların dimaği eviyelerini daha yükseltmek mümkün olacaktır. Dimağ nasıl çalışıyor? Bir kere beyin diğer sinir sisteminden aşi- kâr bir surette ayrılıyor. Bu kısım ile vücudumuza uzanan sinirler arasında hiç bir rabıta yoktur. Sinirler diğer beyin kısım- larile (Küçük beyin) : güleşmekte- dirler. Böyle her rabıtadan uzak olan beyin gine tekmil, vücudu- nuzun merkezldir. Insanın dimağı tekmil“ hayvan- larm beyinlerinden “daha “ büyük- tür. Bir insanın tekmil “dimagı vasati 1300 - 1400: gram olup, bunun 1100-1200 gramı asıl be- yindir. Hayvanların 'en''mütekâmil olan Gorilin ise dimağı 609 gram, büyük beyin 400 gramüır. Lâkin ağırlıktan daha mühim olan beynin kıvrımlarıdır. Bir mütekâmil bir insan beyinleri Gorilde bu kıvrımların sathı 540 santimetre murabbaı olduğu hal- de bir insanda 2000 santimetre murabbai kadardır. Şimdiye kadar tesadüf olunan en büyük ve ağır beyin bir dahi- nin değil alelâde orta derecede bir adamındır. Tekmil dimaşı eserle büyük beynin bu katları arasında doğuyor. Nasıl?. Burası bilemiyoruz. Beş hissimizin merkezi de bu- radadır. Bu muhtelif işler yapmak için beyin bangi suretle emir veriyor, ve emrini nasıl icra ettiriyor? Şimdiye kadar bu keyfiyeti bir telgraf merkezinin işlemesi gibi aldığı zannediliyordu. Yani beyin de düşünülen şeyin yapılması için dımağın verdiği emir sinirler vasıtasile, tıpkı telgraf tellerin- de olduğu gibi icabeden uzva nakil (Ove orda infaz olunuyor diye kabul ediliyordu. Bu kanaat üzerinedir ki, güç anlayışlı olanlar “Uzun telli, diye izah olunuyor, onlarda bir emrin dimağa, veya ondan bir mahalle gitmesi için uzun yollardan dolaşması lâzım geliyor diye düşünülüyordu. Halbuki Physiolog Dr. P. We- issin tetkikatı epice başka bir netice vermiş, ve bu keyfiyetin telgraftan daha asrı bir şeye ben- zetilmesi lâzım geleceğini ortaya çıkartmıştır. Bu zatın yaptığı tecrübelere nazaran beynin emirlerini bir tel- siz telgraf istasyonu gibi elektrik mevceleri şeklinde verdiğini kabul etmek lâzım geliyor. Tecrübe şu- dur: Bir köpeğin arka ayakların- dan bir adele parçası kesilerek diğer bir köpegin sırtına eklen- miştir. Bu ameliyat esnasında görül- müştür ki, köpeğin arka ayağında kalan adeleler banği harekette bulunursa, diğer köpeğin sırtına Eski kraliçe Iki kadını öldürdüğü için idam edilecek Amerikada Arızona eyaletinde Föniks şehrinde madam Viunie Judd isminde bir kadın idama imabküm edilmiştir. Madam Judd 27 yaşında genç ve pek güzeldir. Bir rabibin kızı ve bir doktorun karısıdır. Kendisi, 30 yaşında madam Roy ve 20 yaşında Miss Samoeli isminde i iki kadını gaddarane bir surette öldürdüğü cihetle idama makküm edilmiştir. Bu feci çifte cinayet şu suretle yapılmıştır: Geçen Teşrinievelde oFöniks şehri istasyonunda terkedilmiş eşya kısmına bırakılmış iki büyük sandık içinde parçalanmış ve bez- lere sarılmış iki kadın cesedi bu- lunmuş ve uzun tahkikattan sonra bunların hüviyeti tesbit edilmiş. İki maktul kadının samimi mahib- besi olan madam Judd'an şübhe edilmiş ve kendisi tevkif edilmiştir. Madam Judd müstantikin sordu- ğu bütün suallere haftalarca ca- vap vermemiş, en nihayet bu cinayeti, madam Royun kendisine tabanca teşhir etmesinden dolayı, Madam Judd müdafai meşrua halinde irtikâp ettiğini itiraf etmiştir. Katil kadının mahkemesi pek heyecanlı olmuş, Arizona eyale- tinin en nafiz şahsiyetleri mah- keme salonunu doldurmuştu. Tuhafı şudur ki, madam Judd müddei umumi iddianame okuya- rak idamını talep ettiği sırada gayet lâkayt davranmış ve el çantasından rujuna ve pudra ku- tusunu çıkararak makyajını dü- zeltmekle meşgul olmuştur. he- yeti hakime, kısa bir müşavere- den sonra bu bunhvar hadının idamına karar vermiştir. Idam hükmü 24 şubatta infaz edilecektir. Şunuda ilâve edelim ki madam Judd Arizona ayaleti kadınları arasında güzelliğile maruftu. Ka- dınlar arasında tertip edilen bir- çok güzellik (müsabekalarında iliği kazanmıştır. rr eklenen adeleler da tamamen aynı hareketleri yapmışlardır. Demek iki, bu emir bir radyo mevcesi gibi intişar ediyor ki, diğer bir köpeğin sırtındaki adele de aynı emri alarak ona göre hareket ediyor. Yalnız dimağ her emri meselâ başka bir tulu mevç üzerinden veriyor, obu suretle her adele ancak, kendisine ait tulu mevç ile verilen emirleri alarak ona göre (haraket ediyor. Lâkin dımağa ve işlemesine dair o kadar cok (meçhuller varki, onlar halledilerek en mühim ( uzvumuz hakkında esaslı bilğilere sahip oluncaya kadar daha çok vakit geçecektir. , —2>>—. v : &7 6? Zİ, Akşam 19 Şubat 1923 — — Her tarafta kış Arabitsan çöllerine bile çok miktarda kar yağdı İspanyanın nadiren kar yüzü gören şehirlerinde kızakla geziliyor Londranın kar altında bir manzarası Son haftalar zarfında hüküm süren şiddetli soguğlar ve kar fırtınaları henüz tamamile zail olmamıştır. Mamafih iki günden beri hava bir derece ısınmıştır. Sokaklarda eskisi gibi kalın buz tabakalarına tesadüf edilmiyor. Mahtelif memleketlerden alınan haberler son zamanlarda Avrupa ve hattâ Asyanın bir çok yerle- rinde çok şiddetli soğuklar ve kar fırtınaları hüküm sürdüğünü bildirmektedir. Kutba mahsus bu fırtına ve soğuklar İran ve Ara- bistanda bile tesirini göstermiştir. Iranda bütün cadde ve şosalar ve umumi yollar kalın kar taba- kasile kapanmıştır. Üç haftadan beri bu yollardan asla geçilmiyor. Karlar içinde kalan bir çok yolcu donarak vefat etmiştir. Memleketin ber tarafında tica- ret ve münakale kardan dolayı felce uğramıştır. Kar ve soğuk rak çöllerini de istilâ etmiştir. Birkaçay evvel sıcağın şiddetinden yumurta pişen bu çöllerde şimdi sular donmakta- dır. Çöller baştan başa kaıln bir kar tabaksiyle örtülü bulunuyor. Avrupanın nadiren kar gören yerleri bu sene şimali kutba dön- müştür. Oniki senedenberi ahali- sinin kar yüzü görmedikleri Ispan- yanın Barselone şehrindeki cad- delerde şimdi ahali ski ve kızakla kaymaktadır. Emlâk sahipleri! a e ZN Üzüntü ve zahmet çekmeden Çok irat almak isterseniz Emlâkinizin idaresini UMUM EMLÂK ACENTESİNE tevdi ediniz! Macaristanda karın çokluğun- dan yollarda münakalât durmuş- tur. Trenlerin intizamı kaybol- muştur. Yollarda yedi kişi dona- rak ölmüştür. Tunanın mavi sulari buz kitle- lerile örtülü bulunuyor. Fransada şiddetli soğuklardan Paris mağazalarının camekânlarıa- da mevsimin hilâfında bir manzara husule getirmiştir. | Mağazaların vitrinleri yün çorap ve kışlık elbise ve manşon gibi eşya ile doludur. o Caddelerde kadınlar kızak kullanıyorlar. Almanyada soğuklar son haddi- ni bulmuştur. Cenubi Almanyada hararet tahtassıfır on beş dere- ceye inmiştir. Bavyera demiryollarında muh- telif trenler yollarda karlara sap- lanıp kalmıştır. Mısır'da yeni bir ehram meydana çıkarıldı Londra. 18 (â.A.) — Kahire” den Times gazetesine bildiriliyor: Mısır darüfünun pröfesserlerinden Delim Hanem, yeni bir ehram meydana çıkarılmış olduğunu ha- ber vermektedir. Bu ehram, mi- lâttan 2700 sene evvel firaunların dördüncü hanedanına mensup ilk kralıçelerden biri için mezar ola- rak inşa edilmiş olduğu tahmin olunmaktadır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: