25 Şubat 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

25 Şubat 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

E f ; Sahife 6 Tarih sahif leri Siyaset dolaplarında dönen rüşvetler Naili paşa her gün beyhude virt çekiyor! Çakırpençe Hakimoğlu sadrazam olamıyor. Bıyıklının sakalı uzadı! Hediye düşmanı padişaha bin keselik hediye! Reisülküttap ingiliz sefirme namei hümayunu zorla öptürüyor ! Naili Abdullah Paşa sadaretin- de, dehşetli olmamakla beraber, zahirede kıtlık görülüyor, payı- tahttaki yabancıların memleket- lerine iadesi bunu def'e kifayet etmiyordu. oÇarşılarda bir kaç defa bu yüzden karışıklık çık- mışlı; memnuniyetsizlik o günden güne artıyordu; Abdullah Paşanın hiç nüfuzu kalmamıştı. Halkın yüksek tabakalarında saray entri- kası ve Padişahın keyfi iradesile Hakim oğlu Ali Paşanın sadaret- ten ıskatına teessüfler ediliyordu. Vüzera arasında orduya kuman- da etmek, idareyi yoluna koymak, devletin şan ve itibarını yükselt- mek iktidarı yalnız Hakim oğlunda görülüyor, memleketin her türlü menfaatlerini en iyi onuna idrak eylediği iddia olunuyordu. Bazı- larının nazarında babası hekimbaşı Nuh Efendinin hiristiyan dönmesi olması bir doğum lekesi gibi görünmesine rağmen sadaret Ali paşa için biçilmiş kaftan addolu- nuyordu. Vakıâ Hakim oğlu “ zahiri ve ,batını mamur, filosof fıtnet, sabibi zikir olup keramata mahmul ol- mağa karip ferasette ehli ibret idi; amma sefki dimada ve icrayı ağrazda dahi adimünnazir bir merdi güzin idi.,, Geçtiği yerlerde fukara ve zuafanın tecrim ve mü- saderesi nadiren vaki olurdu. Ne © mahalde bulunsa civardaki vezirler tarafından mühürlü altın keselerle hatırını celbe ihtimam edilirdi; “ zenginlerden kısri celbi mâl ile fukaraya in'am ,, etmekte mahzur görmiyen Ali paşanın(yüz fakiri tecrimden ise bir zenginin malını almak ehvendir! ) dediği pek şayi olmuştu! Bazı etbaına “ziyade teayyün verip meclübatı cevanip ile kespi saman,, ettirdikten sonra kanlarını döktüğü de olurdu! Böyle bir zatın iş başına getiri mesindeki lüzum ve nef'i Üçüncü Sultan Osmanın bizzat anlaması, takdir etmesi icap ediyordu. Çünki Hekim oğlunun etvar ve ahlâkın- dan çekinen vükelânın ve padişah mudahinlerinin kendisine Hakim oğlunun tekrar sadaret makamına getirilmesini tavsiye etmiyecekleri muhakkak idi. Tahta diyanetperverane bir önf ve şiddetle çıkmış olan üçün- cü Sultan Osman şimdi artık gevşiyordu. Hükümet işleri hak- kında zaten fikir ve malümatı yoktu. Cülusündan altı ay sonra sürmeğe başladığı mütekâsilâne ve hevesate tabi hayat halkın kendisine karşı hürmet ve takdirini idame ettirecek bir hâl değildi. Harekât ve icraatına dikkat eden- ler bu itimatsız ve bülkeves pa- dişahın kafasını pek sağlam bul- mıyorlardı! Halk arasında fısıltılar eksik değildi; o Padişahım gözdelerine tabasbustan başka bir şey yap- mıyan Naili Abdullah paşanın azli uzak olmadığı çarşılarda açık- ça söyleniyordu. Mevlevihane şeyhi Arif Ahmet Dedenin damadı olup her gün virt çeken Naili Abdullah paşanın sadareti “esmai hüsna adedince,, 99 gün sürdü! Fakat Padişah Hakim oğlu Ali Paşayı tekrar sadarete cel- betineği aklına bile getirmedi. Bıyıklı Ali Paşanın sakalı artık lüzumu kadar uzamıştı! Sadaret için nişancılıkia yaptığı staj kâfi ir sadrazam oldu! (16zik- ade 1168 -24 agustos 1755). Naili Paşayı bu suretle istihlâf eyleyen Bıyıklı Al Paşa Istan- bulda Ayasofya vakfı kâtibi Meh- met Efendinin höddamı arasında endamının otemasübile (temayüz ederek evvelâ kaltacılıkla eski saraya, oradan sarayı hümayuna girmişti; davudi sadesı yüzünden kızlar ağası Hacı Beşir Ağaya müezzin olduktan sonra onun himayesile Birinci “Sultan Mahmut tarafından defaten Hasodaya alı- narak müezzinbaşı olmuş, silâh- tarlığa kadar irtika eylemişti. Yeni sadrazam muamelât ve icraatında efendisi Sultan Osma- nın kararsızlığını kopye edecek gibi görünüyordu. Cülusunun ilk zamanlarında hediyelere karşı o kadar şiddetli davranan Sullan Osman şimdi artık eski istignayı muhafaza etmiyordu. Bıyıklı Paşa bütün nüfuzu nefsinde ocemeylemiş iken hâl ve şanını obherkesten o ziyade bildiği (o padişahtan (herkesten ziyade korkuyor, onun hoşuna gitmek, kendi mevkiini sağlamlaş- tırmak için hiç bir şeyi ihmâl ey- lemeyordu. Bunun için sadaretinin ilk ayında Sultan Osmana “ takdimei ubu- diyet , olarak tahminen 1000 (bin) kese kıymetinde elmas kabul ettirdi. Paşanın bundan me zararı ola- bilirdi? Bir elile aldığın diğer elile verirken bile insanm parmakları arasında elbette bir şeyler kalırdı! Bal tutan parmak yalamamak mümkün müydü.? Insanın ağzı olur da nasıl yemezdi? Bahusus ağız büyük oldukça büyük lokmalar daha kolaylıkla yutulabilirdi! Bıyıklı ilk iş olarak sadarete naspının ikinci gümü müstekim reisülküttap mühürdar Hacı Abdi efendiyi azil ve Reswoya nefyetti. Zengin, fakat eli pek sıkı olan bu Abdi efendinin “cehilden vareste olacak kadar kespi hünere zamanı müsait olmadığı için yazdıkları yanlıştan kâli,, olmazdı. Yazı yazarken “sariri hamesi musikarın nagmelerine perdekeş,, olur,, , kalemlerinin feşafeşiyanın- da ashabı cemâl eteklerinin hişahişi müstarip ve müşevveş ,, kalırdı! Abdi efendi “müddeti ömrünce yalan ve müdahene vadisinden geçmemiş, tezellül ihtiyar ,, etme- mişti; tafra satmaz, hakikati meta- netle beyan eder, kendi sözüne allak sözü imiş kadar ehemmiyet verir, “ sıtk ve garezin gavrına ok gibi isabet , eder, kimserin işini iltizam etmez, yalnız istidat ve istikamet sahiplerini himaye eylerdi. Kendisi halk ile itbtilâtten müçtenip, kabalığı, huşuneti ile pek maruf idi: Ingiliz sefiri Parter Sultan Os- manın cülüsünü tehrike geldiği sırada Abdi efendi İsgiltere kra- lna yazılmış. namei hümayunu teslim ederken öpmesini teklif eyler; sefir imtina edinçe iki ha- deme çağırır; bunlara sefiri sım- sıkı tutturur; nameyi yüzüne sür- dürür, öpmeğe icbar eder! Bıyıklı ile bu “nev'i şahsına mün- hasır ,, reisülküttap elbette bir yolda arkadaşlık edemezlerdi! i Süleyman Kâni Akşam Yeni bir çarpışmada6 kişi daha öldü | Halep, 18 Burada fırka patırtıları başlamış, tekrar bir boğuşma olmuştur. Halktan bir kısmı “ Babülferç , te nümayiş yapmak istemiş isede askeri kuvvetler müdahale ederek mü- sademeler vuku bulmuş ve bu sırada altı kişi kurşunla öldürül- müştür. Bu gidişle ikiye ayrılmış olan halk arasında daha bir çok kan döküleceği tahmin edilmektedir. Burada çıkan bir şayıaya göre bir kamyon içinde şehre mavzer ve fişek geçirilirken Fransızlar tarafından görülerek tutulmuştur. Söylendiğine göre bu silâblar vatani fırkaya mensup olanlar tarafından İngilizlerden alınmıştır. izmirin albümü İzmir ve havalisinin en meşhur asarından 25 parçadan mürekkep çok kıymetli bir fotoğraf albümü hazırlanmıştır. Bu albüm İzmir Turing kulüp ve asarı atika muhipler cemiyeti tarafından hazırlanmıştır. Albüm Nis şehrinde toplanan Beynel- milel büyük kongreye gönderile- cektir. Bir kaçakçı tutuldu Polis 5 inci şube müdiriyeti Rıdvan isminde birini tevkif etmiştir. Ridvan limanda bir ecnebi vapurundan eşya çıkarırken cürmü meşhut halinde yakalan- mıştır. Rıdvan daha başka arkadaşları da bulunduğu, bunların bir kum- panya halinde çalıştıkları zanne- dilmektedir. Ticaret muahedeleri Birer ahdi tarife ilâve olunacak Gümrük resimlerini o arttıran ecnebi (o devletlerle (aramızdaki ticaret mukavelelerine birer ahdi tarife ilâvesi tekarrür etmiştir. Harici ticaret ofisi ile Ticaret müdüriyeti ve Ticaret odası bu hususta hangi eşyalarımız için daha müsait tarifeler yapılması meselesi etrafında tetkikatta bu- lunmıya başlamışlardır. Hazırlanan esaslar yakında İktisat Vekâle- tine gönderilecektir. Yeni bir kooperatit Izmirde bir istihlâk kooperatifi teşkili için ticaret müdüriyetine bir müracaat vukubulmuştur. Bu kooperatifin müteşebbisleri toptan mevaddı gıdaiye tedarik edecek ve iyi bir fiatle ortaklarına pera- kende olarak tevzi edecektir. Bu kooperatifin bu suretle hareke- tinin piyasada yüzde on beş nisbetinde tenezzül hasıl edeceği tahmin ediliyormuş. Bir kadın soğuktan dondu Elinde yumurta sepeti olduğu halde yumurtasını satmak için geçen cumartesi günü Gireson vilâyetine tabi Bulancak pazarına gelmekte “olan bir köylü kadın yolda, soğuktan donmuştur. Ilk tedrisat müfettişlik teşkilâtı Maarif müdüriyeti ilk tedrisat müfettişlik teşkilâtında tadilât yapılacaktır. Yeni teşkilâtta ma- arif müdür muavini Hifzirrahman Raşit B. teftiş heyeti reisi ola- caktır. Yeni hir tahlisiye şirketi yerli sermayedarlardan mürek- kep bir grup tahlisiye şirketi teş- kiline teşebbüs etmişlerdir. Bu şirketin müteşebbüsleri arasında bir iki vapurçu da vardır. Halepte r müsademe| Yarınki koşumuz çok hararetli olacak Klüpler takım birinciliğini kazanmak için fevkalâde hazırlandılar Kuşumuza işi irak edecek Fenerbahçe atletlerinden bir kismı Üç senedenberi muntazaman tertibettiğimiz sokak koşusu bu sene de yarın saat on birde yapılacaktır. Her sene yaptığımız bu koşuya bu sene kulüplerin alâka göstermesi bütün ümitlerimizin fevkinde çıktı. Takım birinciliğine fevkalâde ehemmiyet veren kulüpçüler haf- talardanberi (o gizli gizli o ayri yol üstünde idmanlarını ikmal ettiler. Klup murahhasları evelki gün koşu nizamnamesinin sureti tatbikini münakaşa etmek ve bir son karar vermek üzere idare- hanemizde toplandılar. İki saat devam eden samimi bir münakaşa neticesinde arada ibtilâfı mucip olabilecek bütün noktalar hakkın- da ittihat edildi. Kulüp murahhaslarının içtimaıda konuşulan şeylerin ve münakaşa- ların tarzı cereyanı, şimdiye kadar pek az içtimalara nasip olmuş bir şekilde, hakiki sporculara yakışacak bir surette idi. Bunu kaydederken, evvelki akşam kulüplerinin (menfaatini münakaşa eden murahhasların her şeyden evvel spor terbiyesini ve sporcu mertliğini unutmamış olduklarından dolayı kendilerini tebrik etmeği bir vazife biliyoruz. Kulüp murahhaslarının verdik- leri son kararlar: 1 — Akşam koşusuna bilü- mum amatör keşucuların iştiraki esas itibarile kabul edilmiştir. Şu şartla ki, hususi mahiyette olan bu koşunun takım birinciliğine mahsus olan kupası yalnız müsa- adeli ve federe kulüplerin takım- larına verilecektir. Amatör ve fakat müsaadesiz teşekküllere mensup olan atletler derece aldıkları takdirde yalnız madalye alacaklardır. 2 — İştirak edecek koşucuların Cuma sabahı saat on buçuğa kadar ( Galatasaray (o kulübünde ispati vücut ederek numaralarını almış bulunmalıdırlar. Saat on buçuğa kadar numaralarını ala- mamış. olanlar koşuya iştirak bakkını kaybetmiş olacaklardır. Şu yukarıya yazdığımız iki maddeden klüp murakhaslarının ne kadar civanmert bir şekilde Akşam koşumuza her türlü reka- beti kabul ettikleri açıkça görü- nüyor. Toplanan omürahhaslar hepsi federe klüplere mensup oldukları halde yarınkı koşuda boy ölçmek isteyen diğer amatörleri de ara- larına kabul ederek rekabet sahasını adam akılı ogenişlet- mektn çekinmediler, İçtimada her şey açık görüşüldü. Bilhassa Beşik- taş klübü mürahhası diğer mürah- haslarla sporculuk yarışına girdi. Kendi klübünün on üç takımla, tam yirmi altı atletle Akşam koşusuna iştirak etmek üzere tertibat aldığını ve birincilik ku- pasını muhakkak kazanmak iste- diklerini söyledikten sonra; Beşik- taş atletlerinden bir kısmının bütün dikkatlare rağmen maale- sef hastalandıklarını da açıkça itiraf etti. Beşiktaş murahhası vaziyeti bu şekilde anlattıktan sonra diğer klup murahhaslarından koşunun bir hafta tehirini istedi. Bu suretle en kudretli rakiplerden biri olan Beşiktaşın da tam takımile çıka- cağını ve kazanılan birinciliğin daha kıymetli olacağını söyledi. Beşiktaş gibi hem adet ve bem de kıymet itibarile Akşar: koşusunun en kuvvetli rakiplerin- den olan bir teşekkülden gelen bu teklifi diğer murahhaslar he- men reddetmediler. Bilâkis onlar da her takımın tam formda olma- sını çok istediklerini ve koşunun bir hafta tehiri kabil olabilece- ğini söylediler. Yalınız bir murahhasın “gelecek hafta diğer bir klubün takımı hastalanırsa , şeklindeki (o haklı mütalâası ile tehir fikrinden vaz geçildi. Bu noktada hallolunduktan sonra koşunun son günleri olduğu için klüp murahhasları yekdiğerine nasıl hazırlandıklarını anlatmağa başladılar. Hasbühaller esnasında anladık ki, her biri diğerinin idman saatlerinden Obaşka bir saati intihap (oederek ( Galatasarayla idarebanemiz arasında yol üstünde koşular yapmışlar ve rekorlar elde etmişlerdir. Bilhassa Beşiktaşlı- ların hazırlanma sistemi çok itins ile ikmal edilmiştir. Beşiktaşlılar yokuşları iyi çıkan ve inenleri bile muhtelif tecrübe- lerle ayırmağa muvaffak olmuş- tur. Bu suretle gidiş ve geliş at- letlerini daha iyi seçebilmiştir. Kluplerin ve atletlerin koşumuza ne kadar dikkatle hazırlandıkla- rını gösteren şu yukarıdaki maltı- mat bizi çok sevindirmiştir. atle- tizim propagandası için her sene tertip ettiğimiz bu sokakkoşu- sundaki o zahmetlerin (omahalline masruf olduğu tezahür etmiştir. Bu sene işlirak eden kulüpleri ve atletleri bir daha tebrik ederken, gösterilen bu umumi rağbet kar- şısında gelecek seneki koşuyu daha vasi ve daha zengin tarzda yapmağı şimdiden vadediyoruz. Gelecek seneki programın bü- tün türkiyeyi alâkadar edebilecek bir şekilde tanzimi için cuma günü koşudan sonra bir gün bütün kulüp mürahhaslarını yeni bir koşu nizamnamesi tanzimi için tekrar davet edeceğiz. Şimdilik yarın en lâyık takımın kazanmasını temenni ederek bek- liyoruz. GnmmRm e NO e raya

Bu sayıdan diğer sayfalar: