11 Kasım 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

11 Kasım 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

V Hn a di İs ch ya ze? tel ica dır gö tak mu ra bir tü kun kez leri nele Karı koca kavgaları im ile tedavi ediliyor! Amerikalı bir ruhiyat mütehassısı bu maksatla Amerikada maruf ruhiyat. mütehassıslarından doktor Moreno karı, koca kavgala- rım sahnede halletmek için garip bir tiyatro tesis etmiş- tir. Kavgalı karı, kocalar büyük kavgalarını bu tiyat- ronuh sahnesinde tekrar et- mekte ve ilk defa birbirleri- ne söylemeğe ocaseret- ede- medikleri sözleri de birbirle- rinin yüzlerine vurmakta- dırlar. Karısı hakkında düşün- düklerini evinde söylemekten çeki- nen bir kocanın, o sözleri sahnede sarfetmesinin hiç doğru olmıyacağı hatıra gelebilir. Fakat mesele böyie değildir. Çünkü tiyatronun içi dok- tor Moreno ile İki asistanı hariç ol- mak üzere; bomboştur. Daha mühim olan bir nokta vardır: Karı, koca oynıyacak oyunun aktörleri oldukla- rı halde ayni temaşada beraber ha zır bulunmazlar, Meselâ bir koca, karısile artık bera- ber yaşayamıyacağını anlar ve ay- rılmak mi, boşanmak mi yoksa ba- rışmak mı lâzım geleceğini öğren- mek isterse doktor Moreno evvelâ ko- cadan Son kavganın tafsilâtanı “alı- yor ve onunla beraber bu sbn kavga- ya dair bir perdelik bir piyes yazı- yor. Bu piyeste erkek” Tolünü oynıyan doğrudan doğruya kocadır. Kadın rolünü de doktor Morenonun bu iş için hazırlanmış kadın asistanların- dan birisi deruhde ediyor. Bu kadın, kavgalı adamdan kavganın bütün tafsilâtını dinliyor ve karısı kavga esnasında kendisine ne söylemişse onları erkeğe tekrar ediyor. "Tabii, tekrar edilen bu sözler, er- keğin hatırında kalıp ta doktora an- latmış olduğu lâflardan ibarettir. Hakikli tiyatro sahnelerinde bir ak- İris, karşısındaki partneri ne kader küfür ederse etsin, kendisine haks- ret edildiğini farzetmez. Çünkü ro- Tünde fena bir şahsı temsil ettiğin! herkesin bildiğinin farkındadır. Kavgalı bir kocanın karısını tem- sil eden asistan kadın da koca tara- fından hakikatte tahkir edilmemek- te olduğunun farkındadır. Kocada bunu bilir ve onun için hissiyatını açıktan açığa İfade edebilir. Fakat koca, karşısındaki asistan kadmiz hakikat halde kavgalı olmadığından tıpkı bir hakiki tiyatro aktörü gibi, ona karşı sarfettiği sözler esnasın- da rolünü doğru oynayıp oynamadı- Eımı düşünerek kendi kendini ten- kid etmeğe başlar. Çünkü kavgalı koca yalnız aktör değil ayni 20- manda piyes sahibidir de. Onun için tiyatroda hazır bulunanları, yani doktor Moreno ile asistanlarını, ikna etmek ihtiyacını duyar. Bir kere kav- gaya müteallik olan sözlerin sahne- de söylenmesi doğru olmıyacağı dik- 'katini celbederse onların asıl evdeki hakiki kavga sahnesinde söylenmiş olmasını çok garip bulmağa başlar. Bir de kavgah erkek içindeki his- siyatını, sahnede kendi kendine ko- nuşmak suretile dışarıya vurmak cesaretini alır. Bir kocanın kendi kendine konuşarak karısı hakkında bir sahnede sarfettiği sözler ekseriya kendi kulaklarına mübalâğalı bir öu- rette akseder. O sözlerden bazıları- nı ve sadasını hafifletmek ister. Ertesi günü sıra, kavgalı kadına gelir. Bu sefer erkeğin hakiki karı- sı da son büyük kavgayı kendi bildi- ği gibi yazar ve kendi eseri olan bu kavga oyununu kendisine karşı hiç bir husumeti olmıyan yabancı bir asistan erkekle beraber oynar, Bir garip bir tiyatro tesis etti İzdivaç kavgaları tiyatrosunun sahnesi, bir kavga sahnesi v8 doktar Moreno gün evvel kocasının duyduğu şeyleri ertesi günü kadın duyar, dinleyicile- rini ikna etmek endişesine kapılır. Bu suretle doktor Moreno, kadının ve erkeğin huzurunda kavganın iki $ekilde tarifini görmüş ve birbirile karşılaştırmış olduğundan, anlaşa- mamazlıkların kavgaya nasıl sebep olduğunu kavgacılara bilvasıta izah etmiş sayılır, Uzun konsültasiyon- larda bile meydana çıkarılamıyacak olan bu anlaşamamazlıkların hepsi artık aydınlatılmıştır. Nihayet üçüncü günü kavgalı ka- rı, koca piyes muharriri sıfatile gi- dip iki piyesteki zıddiyetler hakkın- Erzurum postası Posta, telgraf ve ve telefon umum müdürlüğü izahat veriyor Posta, telgraf ve telefon umum mü- dürlüğünden: 1 — 20/10/937 günlü gazetenizde (Posta derdi) başlığı altında intişar eden ve Trabzon postalarmın gayri muayyen saatlerde Erzuruma var- makta olduğundan bâhis bulunan ya- zı üzerine gereken tetkikat yaptırıldı. 2 — Normal vaz'iyetlerde İstanbul- dan çarşamba günü saat 10 da kalkan vapurla gönderilen postalar cumarte- si günü saat 10,30 da; perşembe günü saat 16 da hareket eden vapurla sevke- dilenler çarşamba günü 2,30 da; par zar günü saat 12 de kalkan vapurla gönderilenlerde perşembe günü 6,40 da Erzuruma varmaktadır. 3 — Yalnız fırtına dolayısile veya başka herhangi bir sebeple vapurla- rın Trabzona geç vardığı zamanlarda -vapurlardaki Erzurum ve havalisi pos- talarının da sevkini temin için - rötar müddetince postalar Trobzandan geç çıkarıldığından Erzuruma muvasalat saatleri, ve pek ender olarak da mu- vasalât günleri zaruri olarak değiş- mekte ve postaların vapur ve trenlere bağlı olması dolayısile bunu önliyecek bir tedbir alınması da imkânsız bulun- maktadır. İtfaiye efradının ayrılmasının önünü almak için bir tedbir İtfaiye mektebini bitiren talebe, itfalyecilikte ameli ve nazari olarak yetişen gençlerdir. Ancak bunlar, bir müddet İstanbul itfalyesinde çalış- tıktan sonra diğer bir vazife bularak ayrılmaktadırlar. Belediye, bu va- ziyet karşısında bir karar vermiş, mektepten mezun olanların itfaiye- deki mecbburi hizmetlerini bitirme- den diğer daire ve müesseselere gir- melerini yasak etmiştir, Bu karar ile itfaiye efradının İs- tanbul itfaiyesinden ayrılmalarının önü alınmış olacaktır. öm m ği m İ KADIN KÖŞESİ Şık bir tayör İki kardeş bilme- den evlenmiş | Hakikat anlaşılınca akid feshedildi diğeri bil dirildiğine göre, Ben İpock Yocum isminde 22 yaşın- da bir gençle Mary Lec Williams İs- minde bir kız, kardöş olduklarını bil- meden bundan bir ay evvel evlenmiş- ler, hakikati öğrenince bir daha biri- birlerini görmemek üzere ayrılmışlar- dır. Hadise şu suretle cereyan etmiş- İ tir: İkisi de yetim olan kardeşler, muh- ! telif aileler tarafından evlâdlığa kar bul edildikleri için çocukluklarını ay- rılık içinde ge yorlar. Sonra Yocum da doktor Morenonun | Kız kardeşinin yaşadığı çiflikte bir işe fikrini sörüyorlar. Şa- | tayin ediliyor. İkisi de orada i yet kavgalı karı, koca | yorlar ve sevi Çi olan ve kızı evlâdlığa kabul eden Wi liams ailesi buna memnun oluyor. Serişenler bir gün tatilden avdei- zlice evlendiklerini haber ve- riyorlar. Bunun üzerine Williams aile- si düğün, demek yapıyor, Bir aralık madam Williams genç oğlanın taşı- dığı İpock ismini hatırlar gibi oluyor. Nihayet o ismin evlâdlığa kabul etti- ği kızın evvelki aile ismi olduğu aklı- na geliyor. Tahkikat yaptırıyor ve ye- ni evlilerin kardeş olduğu meydana çıkıyor. Yocum bu hadiseden dolayı çok müteessir oluyor ve çifliği terkedip gidiyor, Akid de fesholunuyor. hakikaten ilmi bir teda- sişdlmi bir çare aramak üzere ciddi bir maksat- Is doktora müracaat et- rişlerse geçen) vakanın hakiki sebebi hakkında varılan son ve bitarafa- ne metileeyi ekseriya memnuniyetle kabulde tereddüt etmiyorlar. Karı, koca kavgaları- nın butarzda halline çalışılması, kavgaların esaslarını teşkil eden sebeplere karşı her iki tarafta mevcut olan me- yileri de aydınlatıyor. Siyah (poulain) derisinden yapıl- Tnış şık bir tayör. Blüzu beyaz krep satendendir. azn ayni deridendir. Berberler elimi Bağl istemiyorlar Şehrimizdeki berberler dün şehir meclisi reisliğine hitab eden bir is- tida vermişlerdir. Kendi mesleki va- Yalnız doktor Morenonun gö- v 5 ziyetlerine taallük eden bu istidada re, kavgaların bu suretle halledile- Garib bir dostluk berberler, berber mektebinden dip- - bilmesi için onların teze olması ve Bir İngiliz bu | Jomasız olanların yeniden berber dük- iddiaların kafalardan sil eski ve kökleşmiş mevcut nemiyecek kadar olmaması lâzımdır. kânı açmalarına müsaade edilmeme- sini, ancak eskiden açılan dükkân- Jarın bir hakkı mükteseb olarak ta- yaz biri siyah, di- geri sarı olmak üzere iki ördek Bazan, karı, kocayı barıştırmak satın almış. Si- | nmmasmı istiyorlar, aynı zamanda için üçüncü bir sahneye ihtiyaç ha- | © yah ördeği fare | ehliyet imtihanlarının berberler cc- sıl olmaktadır. Bunda doğrudan doğ- boğmuş. Diğeri | miyeti tarafından, berberler mekte- i huzurunda yapılmasını istemekte- dirler. Berberlerin bu istidası şehir meclisinde okunacaktır, Kayık kiralamak yüzünden arkadaşını yaraladı Sarıyerde oturan Mehmed ve Kenan isimlerinde iki genç arkadaş deniz ke- narında bir kayık kiralamak mesele- sinden kavga etmişler, Mehmed, Ke- nanı bıçakla yaralamıştır. Polis, Ke- nanı Beyoğlu hastanesine kaldırmış, Mehmedi de yakalıyarak takibata gi- yalnız kaldığı için İngiliz dnu kü- mesten çıkararak bahçeye salıver- MİŞ, Sarı ördek arkadaşını kaybettiği için dertli, dertli bahçede dolaşırken İngilizin kara kedisine rasgelmiş ve fare tarafmdan boğulan arkadaşı sanarak ona doğru koşmuş. Kara ke- di ördeğe insaf etmiş. Şimdi ikisi de her gün bahçede oynaşıyorlarmış. Kara kedi pençesile ördeğin boynu- nu okşuyor, ördek te gagasile kara kedinin yanağından öpüyormuş. Yeni iki tefrikaya başlıyoruz Gönül Hıncı Esrarengiz Kervan Büyük bir zevk ve merakla * i. takip edilecek 2 eser j ruya hakiki karı ve koca kendi rol lerini oynamaktadırlar. Tabii bu Üçüncü piyeste karı ile kocanın sah- nede kendi kendilerine konuş tukları zaman söyledikleri acı söz- ler yoktur. Filistinde öldürülen 5 Yahudi merasimle gömüldü Kudüs 10 (A.A) — Yahudiler, tet- hiş hareketinin son beş kurbanmı merasimle gömmüşlerdir. Hiç bir hâ- dise olmamıştır. Esrarengiz Kervan kahramanı Gönül Rıncı kahramanı Banu Ahmet Abut ESRARENGİZ KERVAN, Gönül Hıncı Yazan: Arif Cemil Denker Yazan: Perihan Parla Asya içlerinde, Çin Türkistanında cereyan eden çok «AKŞAM: karilerine su katılmamış, halis kan bir Türk heyecanlı vakaları, silâh kaçakçılarını, Enver paşaya | romanı okutacaklır, Bu roman 16 yaşındayken seven, 28 silâh götüren kervanın macerasını bu eserde okuyacak- | yaşındayken sevdasının hıncını alan genç bir kızın hâkim sınız. huzurundaki itiraflarıdır, ESRARENGİZ KERVAN Gönül Hıncı Romanının bâşlıca kahramanları Ahmed Abut adında Bugünün olduğu kadar yarın da edebiyat çerçevesi bir Türkmen genci ile Güldost ve Hasan beydir. Bunlar | içinde değerli bir yer tutacak canlı, okuyanları düşündü- bin bir mâcera geçiriyorlar, recek güzel bir eserdir. Yeni tetrikalarımızı Cumartesi günü okuyunuz

Bu sayıdan diğer sayfalar: