26 Mart 1938 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3
A | İ % !: *İ — Dürkü vaziyet Hatayda yeni ve mühim hâ- diselere intizar olunduğu bildiriliyor Fransızlar, intihabatı karmmkım unsurlar tedarik etmişlerdir. Heyetimiz k:smen İstanbula döndü İstanbul, 25 (Hususi) — Ce- | nevrede cereyan eden ve tam bir itilâfla neticelenen Hatay intihabatı müzakerelerine iştirak eden heyeti murabhasamız Ce- nevreden şehrimize dönmüştür. Heyeti murâhhâsa reisi ve Hariciye Vekâleti müsteşarı B. Numan Menemencioğlu, heyetle birlikte Belgrada kadar gelmiş “ve orada kalmıştır. B. Numan Menemencioğlu Belgradda üç gün kalarak Yugoslav devlet adamlarile görüşmelerde bulu- macak ve Pazar günü şehrimize dönmüş bulunacaktır. Roma, 25 (Radyo) — Halep- ten alıngn haberlere göre; inti- habat münasebetile Hatayda mühim vekayün başgösterme- sine intizar olunuyor. Fransızlar, Suriyenin muhtelif yerlerinden bir takım unsurlar getirmişler ve intihabatı karış- tırmak için şimdiden tertibat almışlardır. Canavar baba — Kızını kirletti İstanbel, 25 (Hususi) — Mus- yarlarndaKab bletiyir den dolayı — yakalanmış, mahkemeye sevkedilmiştir. " İspanya sefirimiz Geri çağırıldı İstanbul, 25 (Hususi) — Cum- huriyetçi İspanya hükümeti nez- dindeki gefirimiz geri çağınb mıştır. Sefirimiz, yakında Mad- ridden hareket ederek buraya Harmrteriak Litvanyakabinesi İstifa etti Kovno, 25 (Radyo)— Litvan- ya kabinesi, bugün Cumhürreisi Zmontonayı ziyaret ederek isti- fasını vermiştir. Yeni kabine, Ava Mirona ta- rafından teşki, - edilecektir. Portekiz Cumhur reisi gezmeğe çıkıyor Lizbon, 25 (Radyo) — Por- tekiz Cumhurıçisi B. (Karmona), (Ankola) Vapyrile seyıhate ç- kacık ve Portekiz müstemleke- Paris, 25 (Radyo ) — Para bo'sasi, büglü iyı acılmış ve fakat, anormi! br sürette ka, ıştır. Pofçansız göam ye tahvilât düşmüştür. Loadra V%Amwdm para borsalarındadâ vaziyet ayaidir. Nevyork pra borsasında muy- ameleler ço Soguk ve — zayıf | geçmiştir. | " İngiliz Vrit! ukabili 163 ye dolar SZ.SîF-'lııııı frangı idi. İ Çemberlaynın nut- ku ve gazeteler Ingiliz Başvekili, müşterek em- niyet sistemini ebediyen gömdü Nevyork, 25 (Radyo) — (Nev: york Taymis) gazetesi; İngiltere Başvekili Nevil Çemberlaynın nutkundan bahisle yazdığı bir makalede, İngiltere Başveki- linin, müşterek emniyet — sisto- mini ebediyen gömdüğünü ve silâhlanma yolunu tutarak, yeni bir siyaset takip etmeğo baş- ladığını yaziyor. Londra, 25 (A.A.) — Çem- berlaynın nutku hakkında Tay- mis gazetesi şöyle yazmaktadır: *İngilterenin harici siyaseti hiçbir şarta bağlı olmaksızın bir anda ve devletlerin huku- kuna karşı yapılan bir tecavüz mevzuubahs olduğu — berhângi bir yerde harbcuyane bir hare- köte iştirak etmek hususunda geniş mikyasta bir vait mahiye- Kade elanaz. Esasen dün Baş- vekil böyle bir vaitte bulunma« mıştır. Fakat bu kayıt hariç olmak üzere Büyük Britanyanın diğer devletler arasındaki vaz- iyeti hakkında hiç şüphe bıra- kılmamıştır. — İngiliz ordularile lagiliz diplomasisi medeniyetin müşterek davası — menfeatleri» nin müdafaasına hakkile tahsis edilmiş olmazlar. Ve başka şartlar altında hakkile - İngiliz efkârı umumiyesinin müzâhare- tini taleb edemezler., Deyli Meyl gazetesi yazıyor: “Beynelmilel vaziyet karşısın- da İngiltere : için yapılacak tek birşey — vardır: Silâhlanmak. Ve gene silâhlanmak,, Deyli Herald yazıyor: *Çemberlaynın nutkunda canı sıkan nokta bu nutkun herşeyi tamamile olduğu yerde bırak- masıdır. Herkes - bilir ki her şeyi olduğu yerde bızakmak iş. leri ileri götürmez. , Niyuz Kronikl yazıyor: *Çemberlaynın Çekoslovakya hakkındaki — telmhihleri birçok mahfellerde ümit edildiğinden dâha iyi intiba bırakmıştır. Çem- berlayn, diplomat Tisanımı kul. lanmıştır. Fakat gsöylediği söz- ler tetkik ed lecek olursa, bun- Eıhamra İdaresinde Milli Bugün Matinelerden itibaren Iki barikulâde filim birden KAN DAVASI Tabit Renkli . Fransızca b Sözlü şaheser Başroilerde: Silvin Sidney- Henri Fonda-Fred Mazc Murray- - BRODVAY MELODİ 1938 Başrollerde : BEAKİLAR: Kan Ditş Robert Taylor — Elecanor Powell, : 3-7 de sodvay Melodi: 5-9 da “Brodvay Meloadi ile baslar ların bazısının Almanyaya karşı bir ihtar mahiyetinde oldukları meydana çıkar., Maslak hâdisesi Kurbanı merhum Tahir gömüldü İstanbul, 25 (Hususi) — Mas- laktaki feci otomobil kazasın- da ölen Tan gazetesi Tahrir Müdürü B, Tahirin cenazesi bu gün — kaldırılmıştır. Conazede bütün matbuat erkânı, kalaba- hk bir halk kitlesi bulunmuş, merkümun mezarı — dostları ta- rafından gönderilen çelenklerle örtülmüştür. ANADOLU Berlin sefirimiz l Bi Ş |Başka vazifeye ta- yin edilecek İstanbul, 25 (Huzusi) — Ber? lin sefirimiz B. Hamdinin başkâ bir vazifeye tayin — edileceği söylenmektedir. Harbiye takıimı İstanbulda İstanbul, (Hususi) — Ankarâ- nn Harbiye takımı, milli küme karşılaşmaları için şehrimize geldi. Harbiyeliler yarın (bugün| Galatasarayla — karşılaşacaklar, Pazar günüde Fenerbahçe ile oynıyacaklardır. | — Fenerbahçenin Pazar günkü maça çıkmıyacağı söylenmek- tedir. Ege gecesi İstanbul, 25 (Hususi) —İzmir Liselerinden yetişenler tarafın: dan yarın akşam için bir Ege gecesi tertip edlmiştir. Her sene tekrar edilen Ege gecesi- nin bu yıl daha zevkli ve ne- şeli geçmesi için esaslı tedbir- ler alınmıştır. Satışları yasak edilen kitap ve mecmualar İstanbul, 25 (Hususi) — Sov- yet kanunu esasisi, Sosyalizm ve bu şekilde sair kitaplardan bazı mecmualar Vekiller He- yeti kararile satıştan menedik mişler ve toplattırılmışlardır. Fransanın, Cumhuriyetçi IsPanyaya iki fırka gön- dereceği (Jurnale Ditalyal)nın bir makalesi; Cumhu: söyleniyor Siyasi kalemlerde Mart tohum meseles Eline kalemi alıp efkârıumu- |Jijda edirirken, devletlerir miyeye hitap eden bir yazıcının siyasi yazılarını okurken o elin ve o kafanın daha doğrusu o kimsenin tohbumuna dikkat et- mek icap eder. Çünkü tohu- çok büyüktür. Almanyada Yahudilerin ve batta Yahudi ccdattan gelip bilâhare karışık bir ırk vücude getirerek milli bir kisve altında gene esas ırklarını temadi — et- tiren kimselere bile yazı yar mak hakkı verilmemektedir. Bir devletin böyle bir karar vermesi muhakkak bir — ihtiyar cın neticesidir. Bu gibi kimse- lerin matbuat vasıtasile mem- | lokotte bulanık bir hava yara- tarak menfaatlerini temadi et tirmek veya çoğatlmak gaye- sinden gayri hiçbir ideoloji gütmedikleri sabit olmuştur. Şayet bu gibiler milliyetten, milletten bahsederlerse zanne- dilmemelidir. ki samimidirler. Milli kisve; gayelerinin vasıta- sını teşkil eder. Gaye ve da- vaları tekdir, ezelidi, zaman ve mekânla değişmez: Men faattir. Yazılarına dikkat ederseniz daima silik fikirlerle bezenmiş- tir; kat'iyet yoktur. Yazının başlığı ile muhtevası arasında münasebet görülmez, veya ©o münasebet — kuvvetli hatlarla tarsin edilmemiş, bağlanmamıştır. Sebebi, güdülen fikirdeki mw- harrikin herşeyden evel menm faat olmasıdır.. Milliyetten bab- setmek, millet veya — devletin siyasi düşünce ve hareketlerini iıı'lıııı etmek ister gibi görünür ler. Buna imkân yoktur. Çünkü kan, tohum onları yukarıda zikrettiğimiz gayeye eriştirmek için kalemlerini kâğıt üzerinde oynatmıştır. Maalesef Türk matbuatında da ayni ruhu taşıyan insanla- rın bulunduğu görülmektedir. Avrupa devletleri arasında bir takım taksim veya tefrikler ib- riyetçiler, ihtilalcilerin mütefevvuk kuvvetÇİMDİKLER leri karşısında çekilmeğe mecbur oluyor Barselon, 24 (Radyo)— Cum- huriyetçi İspanya karargâhin- dan bugün aşağıdaki resmi teb- liğ imtişar etmiştir: İhtilâlciler, dün de taar- ruzlarına devam etmiş erdir. Düşman, Meska havalisini te- mizledikten — sonra, Yolea ve Yernanın şimal istikametinde ilerlemiştir. Aske:lerimiz, bazı yerleri tah- liye etmek lüzumunu hissetmiştir Eber nehri sahillerinde düş- manın mütefevvik kuvvetleri ve şiddetli hava taarruzu kârş sın- da bu sahillerden de çekilme- ğe ve Riyo Sumen tepelerinde mevzi tutmağa mecbur kaldık. Salamanka, 24 (Radyo ) — (Solçago), (Moskardo) ve (Ya- göoe) nin kumandasındaki kuyv- vetler, Lerida-Barselon istika- metinde yürümektedir. Syera Di Alti Diyenos bu kuvvetlerin eline geçmiştir. Dildemira havalisinde 4 ve Kütüphâne Sineması e &< SA P Cumartesi ve Pazar 1 de Eber nehrinin şimal sahillerinde beş köy işgal edilmiştir. Roma, 25 (Radyo) — (Jur- nale Ditalya) gazetesi; İspanya hâdiseleri münasebetile yazdığı bir makalede, Fransada olduğu fı , Rusyadan da cumhuriyetçi İspanyaya mütemadiyen silâh, top, mühimmat ve tank gön: derilmekte olduğunu, 1935 Ha. ziranından — 1937 - Ağustosuna kadar, Fransadan beş yüz kırk tayyâre gönderildiğini ve bita. raflığın, İtalyadan değil, Fransa ile Rusya tarafından ihlâl edil. diğini ve buna rağmen, ihtilâl- cilerin galip geleceklerini ya- ziyor. Paris, 25 (Radyo) — Jur ga- zetesi; (Yarına dikkat) başlığı altında yazdığı bir başmakt- lede ezcümle diyor ki; “Verdiğimiz haberler teeyyüd ediyor; Martın 16 1ncı günü, Başvekil Leon Blum, Harbiye Nazırı Daladiye ve Hariciye Nazırı Pol Bonkur arasında vur | kubulan gizli bir konuşmada, Cumhuriyetçi İspanyaya iki fır- ka asker gönderilmesi kararlaş- tızılmıştır. , Kaçakçılıkla mücadele Ankara, 25 (A A)— Göçen bir hafta içinde Gümrük mu- hafaza teşkilâtı 41 kaçakçı, 811 kilo gümrük kaçağı, 4003 def- ter sigara kâğıdı, 24 Türk li rası ile 12 kaçakçı hayvanı ele geçirmiştir. ! loji bakımından da farkla zetilmek icab eder. Devle bu ideolojiler arasında zümreye girip giremiyec zaman daha iyi anlaşılır. Avrupa demokrasilerini, b fantazileri ile bizimkine zetmek yanlış olur. Hele yaseti bakımından — tam anarşiye doğra sürüklener milletin demokrasisi ile demokrasisini her ne hi olursa olsun, biribirlerine zetmek fahiş bir hata ol Topraklarımız üzerinde yan ırklar arasında bir | zene husule getirilmiştir. set ve iktısat sahaları mıştır. Türk tarihinin sa! rini karıştırmamış, halis Türk kanı ile yazılmış oli sahifelerden ders almamı; ve günlük menfaati için ve milliyet kelimelerine b lük gibi yapışmış kimsele kârı umumiyenin Mmakesi gazete sütunlarında siyas zılar menedilmelidir. Siyaset, milli bir menfi Onunla kanı temiz — kir moşgul olmalıdır. Siyasel yet şahsi veya bir ırk me için kullanılırsa o zaman nik bonmarşesindeki bir dan farkı kalmaz. Bülent ÜSTÜN ——— Japonlar İlerlediklerini söylüyo Pekin, 25 (Radyo) — , karargâhı, bugün şu resm! liği neşretmişi : Kuvvetlerimiz; Şan - Tu cenubunda kâin İsyen kı sını ve ona on kilometn safede yakın Misisgo ki zabtetmişlerdir. Büyük kanal civarında eden kollarımız da (T şehrini işgal eylemişlerdir Istanbulda Egespor Şu hayal, güzel birşeydir vesselâm.. Tabiatın da muh denilen nesneyi yaratması, galiba, insan oğluna yidirdiği nin acisını telâfi içindir. Malüm ya, İzmirin yetiştirdiği sporcular, bilhassa İstan ağzına lâyık olarak yaratılmışlar gibi, biraz inkişaf ettikten bizim “Aman, zaman, eyvah, gitti, gidiyor, feryatlarımı: sında, hoooop, İstanbulun midesine rler. Öyle idarecil, de var ki, Allah için, ukalâlıktan, ayni zamanada spor ve i cilik namına beceriksizlikten rekor kırmak meselesi mevzut solunca, *buyurunuz,, deyip kendilerini ortaya çıkarmalı.. Dün akşam vapurda, bir arkadaşla konuşuyorduk. Ne o iki üç sporcu buluşur da ne yapar? Açtık şu bizim spor denilen enfiye kutusunu.. Hayale bakın; biz, birkaç akıllı uslu, eh, şöyle böyle i mevkiüni yapmış İzmirli ve Egeli bazı zevat; Istanbula nal mişiz, orada iş tutmuşuz. ( İstanbullular merak etmesinler; kuruyoruz) bittabi arkasından da derhal spor işlerine gen maceralarla dolu burnumuzu sokmuşuz. Nerede, hangi t hangi mektepte, hangi müessesede Egeli oyuncu varsa al bir de Egespor kulübü teşkil etmişiz. Arkasından, İstanbı fekamız bize karşı cephe alacakları için bir (Ege) gazetes meyanda bir (Ege) oteli.. Esasen (Ege) talebe yurdu da va çırpıda, şöyle böyle 1000 - kişilik bir kulüp.. Bütün Egeli peşinde.. Derhal takımı yapıveriyoruz.. Eski Karşıyakalı kaleci Lütfi, Adnan, Reşad, İbrahim, Reşad.. Bir defans hattı ki, İstanbul, dokuz yılda doğur Vahabı koyuyoruz, santerfora.. Sağında mühendis mekteb Hilmi.. Sol açığa eski Karşıyakalı yetişme.. Diğer Egelilerle de tal evki.. Bunlar hep İzn tamamlıyoruz.. Birgün i yerden fışkırma, fakat çam kırma bir takım.. Karşıyakslı Muhis te bittabi orada ve umumi kaptan, men milli küme maçlarına giriyoruz. Sıra ile Fener, Galatasaray, Güneş, Beşiktaşı temizliy Bir Egespordur alıp sarıyor etrafh.. İstanbullulardan kendi oyuncularımızla bize attıkları da; rih acisını çıkarıyoruz. Hem de adamakıllı.. Arkadaşım bir aralık: — Karşıyakaya geldik! Dedi. Birdetbire şaşırmıştım: — Karşıyakaya mı, ne münasebet? Şu bizim Egespor.. Dedim ve sonra ikimiz de gülüştük; zavallı haya:!.. Çimdik
