1 Kasım 1933 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 35

için vasali mülkiyet hacminin daha 5-10 misli tevessti etmesine lüzum görülmektedir. Amerika'da ferdi mülkiyet, ziraat tekniği- nin inkişaf temposuna ayak uyduramadığı için, yerini tedricen a- nonim mülkiyete bırakmağa başlamıştır. Bugün Amerika'da yeni yeni teşekkül eden büyük kapitalist zirai anonim şirketler, büyük ziraat korporasyonları, daha simdiden Amerika ziral istihsalinin yüzde altısını vermeğe başlamıştır. Binaenaleyh yeni teknik yeni içtimai münasebeltler gelirmiştir. Tekniğin tarihi inkisafı, istihsalde büyük mülkiyetin tcessüsünü g ğ D J zaruri kıldığına nazarn, toprak reformunda büyük mülkiyetin küçük küçük parçalara bölünmesini talep etmekle tarihi zaru- retlerle tezada düşmüs ulmuyodmıyız? Şu misallere bakalım: Bir çift hayvanın vasati olarak sürdüğü toprak, 70-100 dönüm- dür. Her köylüyü topraklılandırmak demek, toprak mülkiye- tini 70-100 dönüm üzerinden köylüye tevzi etmek demektir. Çün- kü Türkiyede küçük bir köylü ailesinin vasati olarak muhtaç bu- handuzu toprak bu kadardır. Böyle bir köylü ailesinin bir trak- tör kullanamıyacağı aşikârdır. Çünkü 20 beygir kuvvetinde bir Fordson traktörü her işi ile beraber vasati 700-1000 dönüm yer işler. Binaenaleyh traktör kullanacak bir ailenin işletmesi her halde trüktörle zirante müsait aolmalıdır. Bunu teyit eden bir misal: Uşak şeker fabrikası pancar ziraatı için traktör geltirtmişli. Fakat traktörler geldiği günden beri boş durmakta- dır. Çünkü o mıntakada pancar müstahsilleri, «Cüce işletme»ler halinde bulunduğundan traktörlerin kullanılmasına teknikman ümkân yoktur. O halde bir taraftarı izrai tekniğin inkişafını isterken öbür taraf- tan toprak mülkiyetinin, modern vasıtların istimaline imkân bı- rakmyan küçük küçük parçalara, «Cüce işletmezlere ayrılmasını talep etmek tezadını nasıl izah edebiliriz? Mülkiyeti küçük kü- çük parçalara bölmek tekniğin inkişafı bakımından rici ve bü- günkü kötü teknik seviyeyi idame ettirecek bir hareket değil mi- dir? Bizce Türkiyede toprak reformu alelitlâk yapılacak bir reform değildir. Bir taraftan mıntakalara, işletmelere diğer taraftan tatbikat şekline göre değişen bir hareket olmak zaruretindedir. 85