19 Şubat 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

19 Şubat 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— SÖON POSTA & HARUNÜRREŞİT o Zübeyde, dört kızı şimdilik zibninden çıkararak- * köğuştaki Üç mücrimi cezalandırmayı ve bu suretle hırsını, hiddetini biraz yenmeyi tasarladı. Fakat böyla bir acele, yedi kediyi birden cezalandırmak — zevkini kırmak demekti. — Binaenaleyh — dişle- rini — sıktı, — avuçlarını yumdu, nefsini — tahammül — göstermiye torladı. Lâkin gece bitiyordu ve kızlar, divanhaneden bir türlü dönmiyorlardı. Böyle bir vaziyette tahammül ne kadar güçtü, ne kadar Bzücü idi. Emirülmümininin kırgn yü- rekli karısı bu ıstırap içinde çır- pımıp dürürken güneşin ilk şule- leri pencerelerden girmiye baş- lamıştı. Zübeyde, hâlâ divanha- nede kalan balayıkları yadedip, belki yüzüncü defa — olarak, haykırdı : — Yarabbi, yarabbi, bu ne azun eğlence? Ve sonra acı acı inledi: — Ya benimki?.. Ya benimki Ne dayanılmaz işkence | Bu haykırış ve inleyiş, akissiz kalmadı, oda kapısı açılarak bir köle göründü: — Seyyideti! - dedi - kızlar geldiler, hücrelerine girdiler. Zübeyde, yumuşak ve beyaz bir bulut gibi, uzandığı yerden yükseldi ve gürledi: — Hay dilin dert görmesin. Bana neşe getirdin. Köle, yere doğru eğilerek lkinci bir haber daha verdit — Vezir Yahya da kapıya gelmiş. Efendimi eteklemek isti- yormuş. Zübeydenin kaşları — çatıldı, rengi uçtu ve dişlerinde birkaç kelime çıtırdadr — Bu kadar erken ha. Mu- hakkak bir uğursuzluk getiriyor! Kadın zâfı tuhaftır ve daima çoğalır, biç bir vakit eksilmez. Yokluktan varlığa geçen kazdın, bulyalarından ve hırslarından bir gerre kaybetmiş değildir. Taç giyen kadının da çıplak bir hem- cinsi kadar zayıf noktaları vardır. Zübeyde de, Vezirin pek vakit- siz. olarak kapıya — geldiğini işitince — zâfa — düştü, — plânla- rını unuttu, cezalandırmak - iste- diği kedileri zihninden çıkar- dı, gu ziyaretin sebebini düşün- miye daldı. Hatta bunu da be- geremedi, şuursuz. bir tehalük emir verdi: — İhtiyarı bekletmiyelim, ka- bul edelim, söyle, gelsin: yarak vezirin beynimi, yüreğini okumıya çalışıyordu. Fakat vezi- rin yüzü tunçtan bir İevhaya benziyordu, hiç birşey aksettir. miyordu. Binaenaleyh bu dikkat- ten bir netice çıkaramadı, telâş ta göstermek — istemediği — için cebri bir beşaşet takındı: — Ehlen ve sehlen - dedi - buyurun, oturum, Yahya, uykusurluğuna rağmen önen, melikeyi bir daha — Sabah mamazını kıldım. Ba kulluk borcu idi, balikıma ödedim. İkinci bir borcum daha Yazanı X * Ö Tarihin Esrarengiz Sayfaları vardır. Onu da size ödemiye geldim. — Sizin bize borçlu olduğu: nuzu hiç zannetmem. Bilâkis biz size borçluyuz. Çünki devletimizi koruyan, sağa çıkaran, kuvvetlen- diren sizsiniz, Saltanat, sizin ze- kânza ve sizin sadakatinize istinat ediyor. — Estağfurullah, Seyyideti, es- tağfurullah. Ben, nihayet bir hiz- metkârınızım, vazifemi — yapıyo- rum, Emirülmüminin Hazretlerin- den ve Emiremizden lütuf gör- dükçe teşekkür etmek, minnet- tarlığımı söylemek — borcumdur. Bugün de Ööyle bir borcu eda etmek istiyorum. — Neden borçlandığımzı bik miyorum. Halife — Hazretlerinin yeni bir iltifatım görmüşseniz cidden sevineceğim. Çünaki her türlü ikrama lâyıksınız. — Emirülmüminin “Cafer,, le “ Fazlı,, yı şark ve garp aya- letlerine — vali — yaptılar. İslâm diyarının idaresini o iki bende- lerine tevdi ettiler. Bundan dolayı size de şükranlarımı arzederim. Zübeydenin telâşı geçtiği için yavaş —yavaş eski — düşünceleri avdet — ediyorlard. — Halifenin Bağdat — bâkimiyetini Yahyaya bıraktığı gibi bütün memleketin idaresini gc enun iki oğluna vermesini — evvelâ — hoş — buk madı. Bu saltanatı parmak oğullarına devretmek — demekti. Ayni zamanda Cafer, kendisi için lâzımlı bir vücuttu. Çevirmek istediği büyük plânda onun mü- him bir mevkü vardı. Şimdi onun ta Horasana gitmesi İşine gelmiyordu. Bu sebeple yüzünü ekşitti : — Malikle memlük - dedi - ıırflı mazrufa — benrzer. Aynlır- larsa manasız kalırlar. Fazıl için bir şey diyemezsem bile Cıfcrlı yuuıııdııııııkhıııııııı Çünaki o, Enurilıüııııını hephnııdcn yakindir. Kayınval- demden süt emmiştir. Bu itibar ile yeri, Halife —Hazretlerinin tahtlarının — eşiğidir. Niçin bu €iheti kendilerine arzetmediniz ve iki-oğlunuzdan bir anda ay- rılmıya razı oldunuz ? — Emirülmüminin ancak em- rederler, — Bizim vazifemiz itaat etmektir. Kendileri oğullarıma şeref verdiler, en mev- kileri ihsan ettiler, “ Ölsünler , deselerdi yine teşekkür edecek- tik ve derhal emirlerini yerine getirecektik | — Ben böyle düşünmüyorum. Emirülmümininede — mülâhazamı arzedeceğim. Yabya dudaklarına yükselen tebessümü yine gür ve beyaz bıyıklarında sakladı. Kocası ta- rafından adeta nefya mahküm edilen bu kadınta © muhabbet« sizlikten — tegafül — göstermesini gülünç bulmuştu. Manmafih vazi- yetini bozmadı, bürmetle eğildi: — Efendimizin oğullarımı dü- şŞönmeniz büyük bir saadettir. Bu saadetin şükranını öderlerse, ödeyebilirlerse kâfi. Kendilerini daha ağır borçlar altına düşür- memenizi rica ederim, Ve sözü bu bahis GÜzerinde mzatmamak için Zübeydenin ağız açmasına imkân yermedi: — Emirülmüminin Hazretleri, dedi, sizin de istirahatinizin te- kemmül etmesini arzu buyuruyor- lar. Melike, ihtiyarsız, titred ye mırıldandı: — Anlamadım. — Emirülmüminin bu dar ve gürültülü sarayda — sıkıldığınıza zahip oluyorlar, bu zehap ilede üzülüyorlar. (Arkası var) İhtikâr Yok Diyorlar ( Baş tarafı 1 inci sayfada ) Mıntaka Müdürlüğü D Harekete Geçti iğer taraftan Ticaret Mmtaka Müdürlüğü de piyasada tetkikata başlamıştır. Tetkikat biter bitmez icap edenler, ihtikâr yapmak itbamile mahkemeye verileceklere dir. Diğer taraftan ihtikâzları tetkik — edecek — ehlihibrelerin “teşkili için de resmi teşebbüslere başlanmıştır. Şu — halde, ihtikâr yoktur? Buglhı Saat B R İSTANBUL BELEDİYESİ hölâ mı we zabitana ten- zilâtlhı matine AKIN K ve matine saat I "" İ 15,30 da ve suvare — saat 2130 da J ENİNDE SONUNDA Komedi 4 perde Nakleden : Bedia M. Vasfi Riza ç Şehzadebaşı FERAH SİNEMASINDA Bugün gündüz ve gece nerih ko- mik Dümbüllü İsmall EL ve komik Ahmet Beyler heyeti 2 kumpanya birden ayrıca Anastas bale heyeti ve büyük serbest güreş Mmüsabakalari gündün Altın çaylak oteli einayeti komedi dram 7 perde. Gecet Düğün- de mahkümiyet. Dubuliye 25 Localar 200 MUS'I'AI'A ( Hayat Yolu ) Dün sabah matbuat erkânmına takdim edilen, bu birinci Rusça sözlü filminin “ Evvelce görülmüş , sınıfından hariç olup hakikaten yenl ve şimdiye kadar görülmemiş bir eser olduğu müttefikan beyan edilmiştir. Tecrübe makamında bu filmi vücuda getiren Nicolas EKK mabaretle neticelendirmiştir. Fevkalâde bir fotoğrafi, İşte: Yarın Ras Şarkıları, Rus dansları. Akşamdan İtibaren GLORYA'da iraesine başlanacak bu filmde bunları göreceksinir. » Bütün Dünya MAURIİCE YVAIN'in güzel opereti AĞZIMDAN ÖPTÜRMEM Filminin şarkılarını taganni ve © şarkılarla — dansetmiştir. Paris'te ibda edilen artistler tarafından temsil edıkn bu film Sevimli yıldız JACOUELİNE LOGAN ve büyük san'atkâı FRANCIS X. BUSHMAN ASRİ SİNEMADA Akşam AŞK UĞRUNDA CASUS Aşk ve macera filmiade fevkalâde bir muvaffakıyet kazanmışlardı!. Bugün aaat 16,5 matinesinde ve suvarede Zengin varyete numaraları Dün Hergün Tahdidi Teslihat Konferansında Bizim Tezimiz (Baş tarafı 3 Üncü sayfada) bu tedbirler Hilâliahmer, Sali- biahmer gibi teşekküllerin uzun zamandanberi başlamış oldukları insaniyet eserlerinin sadece te- kâmül ve inkişafından ibarettir. Halbuki, müsaadenile söyliyeyim; konferans bu sahada daha fazla işler görmelidir. Şimdi uzun ve Fastlasız ab başlamıştır. Tevfik Rüştü Bey, nutkunun son kısmına gelmisti. Şu sörlerle bitirdi: — Çok urzun ve büyük tariht e&nasında en büyük — zaferleri görmüş, birçok acı felâketlere uğramış olan bir milletin hissiya- tına vâkıf olmak faydasız görül- mezse, şunu söylemek isterim ki: 'Türk milletinin en şiddetli arzusu yer yüzündeki bütün milletleri sulh içinde kardeşçe geçinir gör- mektir. Salon yine alkıştan inlerken Tevfik Rüştü Beyde kürsüyü terketti. * Salle de lar Röformation, da Türk heyetine, alfabe sırasile tahsis edilen yer, ta arkadadır. Hariciye Vekilimiz yerine oturun- cıya kadar, alkışlar devam etti. Birçok murahhaslar yanına gele- vek, hararetle tebrik ettiler. Bu yanda, Litvinof Yoldaş, M. Politis, M. Nadolny, M. Sato, M. Muşanof, Kont Apony, hatta Fransız Başmurahhası M. Tardiyö yardı. Şimdi Türk tezini tahlil et- mek ve ona bir mevki vermek icap edecek olursa onu İtalya ile Rusya noktai nazarı arasında mevki almış görebiliriz. SİPİ ECONOMOU OPERET HEYETİ FRANSIZ TİYATROSUNDA birinci matine saat 14.30 da SATANERİE İkinci matine saat 18 de K URWTR',K Raşit Rıza tiyatrosu Şehzadebaşı Bugün matine saat 15te Yekta Efendi Akşam saat 21,30da Beşte Zabitana muallimlere ve talebeye birinci 50 duhuliye 30 HELTEETTE 1SSELSLLLASALISNER Kulübü Azasına Pazartesi, perşembe — günleri Öğleden sonra #saat Üçten beşe kadar azalık kartınını. alarak Sirkecide 4ünecü — Vakıf Han sokağında — Sansaryan — Hanında Büncü katta 38 numarada Rad- yolia — mücasesesine — müracaat ediniz. Size hediyetsa diş macur nu verilecektle.

Bu sayıdan diğer sayfalar: