15 Aralık 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28
bının hukukunu korumak, Borsalara müstakil bir hüviyet vererek yatırım sahiplerinin itimadını sağlamak ga- yelerini gütmektedir. Yedi kısma ay- rılan tasarının en önemli bölümü 3. bölümüdür. Bu fasıl, Borsalara kay- dedilecek esham ve tahvilata dair hükümleri göstermektedir. En önem- li hüküm ise, sermayesi 1 milyon li- radan yukarı olan şirketlerin ihraç edecekleri menkul kıymetlerin Borsa- ya kaydedilmesi mecburiyetini koy- masıdır. Bu hükmün önemini belir- tebilmek için, halen memleketimizde mevcut 1060 civarında ve sermayesi 100 bin Uranın üzerinde bulunan ser- maye şirketinden sadece 101 inin es- ham ve tahvilâtını Borsaya kote et- tirdiğini söylemek kâfidir. Oysa ki, sermaye şirketlerine ait menkul kıymetlerin Borsaya kote e- dilmesi tasarruf erbabı ve memleket ekonomisi bakımından büyük bir ö- gibi, ilgili şirketlerin menfaatini de sağlıyacaktır. Çünkü bu suretle şirketlerin menkul kıymet- Tertne talep artacak ve böylece, ser- maye şirketleri faaliyet (o sahalarını genişletmek için lüzumlu kapitali kolaylıkla sağlıyabileceklerdir. dan başka, sermaye şirketler rinin tahvillerini alıp satarken Bor- sadan geçirmeleri mecburiyeti de ta- sarıda yer almıştır. Halen İstanbul Esnaf ve Kambiyo Borsası tarafın- dan yayınlanan Borsa gazetesindeki alım satım muamelelerine bakılacak olursa, ancak bir veya iki muamele- nin kayda geçtiği, gazetenin diğer sütunlarının bomboş olduğu görüle- cektir. Sadece bu durum bile efkârı Umumiyede Borsaya karşı ilgisizlik yaratmaktadır. Beklenen şaşkınlık Tasarı kabul edilecek olursa halkın hakiki fiyatları bilmesi imk dahiline girecek, Borsa muameleleri. be ilgi birdenbire, görülmemiş dere- cede artacaktır. Tasarının diğer bö- lümlerinde de değişiklikler (o vardır. Fakat bunlar daha ziyade Borsanın İç muameleleriyle ilgili olduğu için, piyasayı ilgilendirmemektedir. Yatırımların hızlanması istenildi- gine göre, "Menkul Kıymetler ve Kambiyo Borsaları Kanun Tasarısı" nın bir an önce kanunlaşması gerek- tiği aşikârdır. Ancak, onaltı yıldan beri tadiline çalışıldığı, beş tasarının hazırlandı- ğı, altıncısının ise üçbuçuk yıldan beri resmi makamlarda mekik doku- duğu gözönüne alınınca tasarının kanunlaşması halinde ilgililerin bü- yük bir şaşkınlığa uğrayacakları mu- hakkaktır. Çünkü onlar, yıllardan be- ri kendilerini, “yeni tasan hazırlayı- nız" emrine alıştırmışlar ve sadece "tasarı hazırlama üstadı" haline gel- mişlerdir AKİS/28 İN SİZİN İCi GÖRDÜLER, DİNLEDİLER, SEÇTİLER Sinema Kaybolan Ülke: Antony Hall ve Joyce Taylor'un renkli bir kurdelâsı. Cebelitarıkın ötesinde esrarengiz bir dünyadan bir dilber, her nasılsa Yu- nanistanda karaya vuruyor ve genç bir balıkçı ona âşık oluyor. o Daha sonra Yunanlı balıkçı, sevgilisinin arzusunu kırmayıp, meçhul âleme, Atlantise doğru yola çıkıyor. . İ eğlence bundan sonra başlıyor.. ma sapan bir sürü sinema oyunu.» Domuz kılığında insanlar, dünyayı fethe çıkan âlimler... Eğer 1 saat 45 dakika dayanabilirseniz, one mutlu size! oPilinin tek iyi tarafı, o fotoğ- raftan. (Ankara) Güliverin Üç Dünyası: J. Svvift'in dünyaca meşhur eseri kaçıncı defa- dır perdeye çıkarılıyor. Bu defaki başarılı oKewin Mathews ve Jo Morrow adlı iki ünsüz sanatçı deği- şik âlemlerde karşıkarşıya. o Çocuk- lara tavsiye edilecek terbiyevi (o bir film. (Ankara) Büyük Balıkçı Mucizeler (o Diyarın- da: Hazreti lisanın hayatına ve mu- cizelerine dair çevrilen filmlerin bir enisi. Howard Keel, İ lerinden Sen Piyeri çalışıyor. oBol para ve bol figüran- la meydana getirilen film, Hıristiyan âlemi için iyi birpropaganda. Filmin en başarılı oyuncusu, yenilerden Rowland Lee. (Ankara) Musiki Romanyalı Tenor; Devlet Tiyatrosu- nun Opera bölümü, bu mevsim, Dı- şişleri Bakanlığı IV. Daire Genel Müdürlüğünün başarıyla yürüttüğü, karşılıklı kültür ve sanat mübadelele- ri faaliyetinden şuurlu 'bir şekilde' faydalanmaktadır. Mevsimin ilk a- yında, yeni bir reji ve dekorla, çıka- rılan "II "Trovatore" de, aynı çerçe- ve içinde, getirttiği ünlü rumen ba- ritonu Nicolae Herlae'den sonra, bu ay da -gene yeni bir reji ve dekorla sahneye konulan- "La Traviata" için Romanyanın en İyi tenoru olarak ta- nınan Valentin Teodorian'ı davet et- mistir. Tarık Levendoğlunun zengin ve muhteşem dekorları içinde Aydın Gü- nün yeniden sahneye koyduğu "La Traviata" temsillerinde misafir (o sa- natçı olarak A. Germont rolünü oy- nıyan Valentin Teodorian, 1928 yılın- da Bükreşte doğmuştur. Küçük yaşta güzel sesi ve müziğe olan istidadıyla dikkati çekmiş, verildiği (o "Ciprianu Porumbescu" Konservatuvarını üstün başarıyla bitirmiş, 1949 da Bük- reş Operasına alınmış, sıcak, tat- lı sesi ve sahne kaabiliyetiyle derhal büyük başarılar kazanmış, önemli rollere çıkarılmıştır. Bu roller ara- sında bilhassa "Palyaçolar"daki Bep- po, "Sevil Berberi"ndeki Graf Alma- viva, "Eugen Onegin"deki oLenski, "Saraydan Kızı Kaçırma"daki Bel- mont- rolleriyle meşhur olmuştur. Mi- safir tenor, Romanyada çok istidatlı bir besteci olarak da tanınmakta ve birçok "lied"leri ve koroları repertu- varlara alınmaktadır. Bükreş Uluslararası Şan o yarış- masının 1953, Prag Bahar Şenlikleri* nin 1954, Varşova Yarışmasının 1955 ödüllerini kazanmış olan Valentin Teodorian Ankaradaki ilk temsilini 8 Aralık akşamı vermiş, bilhassa üs- tün müzikalitesiyle büyük bir ilgi ve takdir uyandırmıştır. İkinci ve üçün- cü temsillerini de 13 ve 15 Aralık akşamlan gene "La Traviata" ile ve- recektir. Genç Romanyalı, tenor, güzel se- si, rahat oyunuyla, Turrini istisna e- dilirse, sahnemize misafir sanatçı o- larak çıkan yabancı tenorların en 1" yilerinden biri olarak beğenilmiştir. Kitaplar Kalpaklılar: Samim Kocagözün, Kur- tuluş Savaşımızı o destanlaştıran bu değerli romanı Ataç yayınları arasın- da çıkmıştır. Sabırsızlıkla beklenen eserin fiyatı 7,5 liradır. (İsteme ad- resi: Ataç Kitabevi, Ankara Caddesi 45, İstanbul) Kolları Bağlı Odysseus: Melih Cevdet Andayın son şiirleri bu ad altında bir araya getirilmiştir. İyi sür tirya- kilerine salık verilir. (Yeditepe ya- yınlan, İstanbul)
