15 Aralık 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 30

15 Aralık 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 30
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BİR ADAM TANITIYORUZ Anastas Mikoyan "Küba buhranı dolayısıyla önce Ha- vanada, sonra da Beyaz Sarayda, Sovyet Rusya adına Başbakan Birin- ci Yardımcısı Anastas Mikoyan ko- nuştu. Mikoyanın Havanadaki vazi- fesi, "ikna etmek'di, Beyaz Sarayda ise "pazarlık etmek". İkisini de ba- şardı. Havanada, karısının Moskovada öldüğünü haber aldığı zaman göre- vine devam etmek niyetinde olduğu- nu açıklayınca, pek çok kimse buna hayret etti. Fakat Sovyet Basyadaki iktidar mücadelesini yaşamış bir li- derin sinirlerinden, sükünetinden bu kadar şüphe etmek için hiç bir sebep mevcut değildir. 67 yaşındaki Mikoyan, Sovyet Rusyadaki liderlerin en eskisidir. Stalinin cesedini Leninin yanmaşına gömmek üzere taşıyan se- kiz kuvvetli adamdan bugün sadece iki tanesi ayakta durmaktadır: Mi- koyan, bu iki kişiden biridir. Diğeri de Krutçef... 1895de doğan Mikoyan, bir köy marangozunun oğludur. Ailesi papaz olmasını istiyordu. Bir, Ermeni Katolik okuluna gönderildi. Bu eğitimin, Mikoyan üzerinde nasıl bir etki yaptığı bilinemez. Fakat sonraları "Dini ne kadar incelediysem, Tanrıya inancım o kadar kayboldu" demiştir. Mikoyan, yirmi yaşında iken bolşevikler safında yeraltı faaliyetine katıldı. 1919 da da Baküyu ingilizlere karşı savunmak için bir teşkilât kurdu. Bu arada yaralandı. Bir müddet sonra da Azerbaycanın sovyet haline getirilmesine yardım etti. Bu hizmeti, Moskovaya çağırılıp Lenin ve Stalinle tanışmasına yol açtı. Bir yıl sonra Baküyâ, zaferi kazanan Kızılordu ile beraber girdi. 1926 da, 31 yaşında iken, Rusyada bir kuvvet olma yolunda ilk önemli adımı attı: Ticaret işlerine bakan Halk Komi- serliğine getirildi. Bu görevde büyük bir başarı sağladı. Ordunun beslen- mesi meselesini iyi bir şekilde hallettiği için, Sosyalist İş Kahramanı »lan edildi. 1986 da Amerikaya yaptığı ziyaretten döndükten sonra Sovyet Rusyaya da, orada gördüğü' üzere çukulata ile kaplanmış dondurmaların frigo-, şekerli yiyecek maddelerinin ve otomatik satış mağazalarının gir- mesini sağladı. Mikoyanın ticari işlerle ilgisi uzun müddet devam etmedi. Bir müddet sonra 41 yaşında iken, Politbüro üyesi oldu. O sırada Stalinin giriştiği bü- yük temizlik hareketinden kendini kurtarmasını bildi. Ermeni oluşunun buna yardım ettiği söylenir. Gerçekten, muayyen bir azınlık grupunnn li- deri durumundaki politikacılar, zirvedeki lider için büyük Ur tehlike teş- kil etmezler. Mikoyanın hâlâ yaşayan bir siyaset adamı olmasında bu Özel- liğinin bir rolü olsa gerektir. 1957 deki krizde Krutçefi katiyetle destek- lemiş olmasa, bugünkü sağlam durumunu izah eden bir diğer sebeptir. Mikoyan bugün, Krutçefin her türlü ihtilâfta başvurmak mecburiyetin» hissettiği bir "uzlaştırıcı" haline gelmiştir. Küba, Polonya ve- Çin olay- ları bunu göstermektedir. Aslında da uzlaştırıcılık işi için, sosyalizme gi- den birbirinden farklı ve barışçı yolların bulunabileceğini kabul eden bu sovyet diplomatından daha iyisini bulmak kolay değildir. AKİS/30 mı, kendisini ihtilâlin lideri ilân et- mişti. Bu, Brunei'deki en büyük par- tinin başkanı A. M. Azhari idi. Az- hari kendisini destekleyenlerin 20-25 bin kişi olduğunu iddia ediyordu. Yaptığı bir basın toplantısında "Hü- kümetimiz İngiltere tarafından O ta- nınmadıkça Borneo'ya barış gelme- yecektir" dedi. Azhari, kuzey Bor- neo'daki üç sultanlığı da içine alan bir hükümet kurmak niyetinde ol- duklarını açıkladı. Koyu bir müslü- man ve anti-komünist olduğunu ifa- de eden Azhari, ihtilâl hükümetinin tarafsız bir dış politika gütmek ni- yetinde olduğunu söyledi. Bu konu- da sorulan diğer sualleri de "İngil- tere vatandaşlarımı öldürürken, Ba- tılılara olan sevgimden bahsetmemi benden nasıl isteyebilirsiniz?" diye- rek cevaplandırdı. o Azhari, ihtilâlci- lerin sesini duyurmak üzere Birleş- miş Milletlere gitmek niyetinde idi. Fakat İngiltere, Azhari'nin talep ettiği vizeyi vermedi. Bu arada iki Filipinli Kongre lideri Kuzey Bor- neo'daki hadiselere Birleşmiş Mil- letlerin müdahalesini talep etti. Mücadelenin sonu Bu isyan hareketi, uzun zamandan beri tasarlanmış olan Malezya Federasyonu fikrini de tehlikeye sok- muştur. İngiltere bu çevredeki bü- tün ülkeleri bir federasyon idaresi akında toplayıp Britanya Milletler Camiasına bağlamak niyetinde idi. hazırlanması imkânı kalmamıştır Zaten Brunei bu konuda bir karar da vermiş değildi. e Parlâmento bü- yük bir çoğunlukla konfederasyona katılmamak niyetinde (olduğu için, Sultan müsbet bir karar verememiş- ti Brunei'deki isyanın süratle neti- ce almaya yaramıyacağı ortaya çık- mıştır. Fakat bu, bir başlangıçtır. Dünyanın birçok yerinde o karşılaşı- lan gelişme, şimdi de orada başla- mıştır ve kendi petrollerini kendisi işleyen bağımsız bir cumhuriyet o- luncaya kadar da devam edecektir. 1962 yılının en büyük romanı SESSİZLER SOKAĞI Yazan: Celal HAFİFBİLEK Bütün kitapçılardan ısrarla isteyiniz. Umumi tevzi yeri: Rüzgârlı Sok. 15 — Ankara (AKİS - 697)

Bu sayıdan diğer sayfalar: