16 Mart 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

16 Mart 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 27
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahi şimdi neredeler Sabiha Gökçen Orta boylu kumral kadın, yeşil göz- lerini alçak çay masasının Üze- rindeki Smith Weston marka ırıl pırıl tabancaya dikti ve fısıldar gi- bi konuşmağa başladı: — zamanlar, Eskişehirdeki Tayyare oOkuluna -şimdiki Hava Harp Okulu- bitirmiş, stajımı yapı- yordum. Uçuştan döndüğüm bir ak- şamüstü, bağlı bulunduğum filonun Dersim harekatına katılacağı, ancak, kadın olmam hasebiyle benim bu ha- rekata ni edemdyeceğim bildiril- di. Çok üzüldüm. Derhal Ankarayı arayarak, “Atatürkle konuşmak iste- dim. Fakat o günkü haberleşme im- kanlarıyla bu mümkün olamadı. Ni- ayet, bir uçağa atlayarak Ankaraya gitmeğe karar verdim. Birkaç saat sonra Çankayada, Atanın daydım. Beni görür görmez, geldiğini biliyorum. Sen de harekata katılmak istiyorsun. Ama, iyi düşün. Sabiha Gökçenin iki cephesi: Bu iş son derece tehlikelidir' dedi. Ne olursa olsun, filomdan ayrıl- mak istemiyordum. Kararımın kati olduğunu söyliyerek, harekata benim de dahil edilmemi rica ettim. Atanın gözlerinde bir an sevinç pırıltıları yanıp söndü. 'Peki'dedi, 'mademki 1s- rar ediyorsun, git. Fakat sana kendi tabancamı vereceğim. Eğer şeref ve haysiyetine bir tecavüz yakubulursa, tereddüt etmeden kullan İşte, hayatım boyunca daima ha- tırladığım, bir hatıra... Bu tabancayı en kiymetli eşyalarımın arasında sak- lar ve hâlâ, arasıra çıkarır bakarım." Konuşma, haftanın başlarında, Salı günü, başkentte, Özdemir cadde- sinde bir apartmanın son derece in- ce bir zevkle döşenmiş ikinci katın- da geçti. Konuşan orta yaşlı, kum- ral kadın ise, Atatürkün manevi ev- latlarından, Türkiyenin ilk ka- dın pilotu Sabiha Gökçendi. Hamurlu el lövyede Gökçenin evinde hemen her şey, Atatürk ve havacılıkla ilgili. Duvar- larda, altın yaldızlı çerçeveler içinde Atatürkün büyük boy portreleri asılı. Vitrine, çay masalarının üzerme bib- lo yerine küçük uçak maketleri ko- ulmuş. Gökçen 1912 yılında Bursa- ğdu. Babası emekli Mustafa bey, annesi Hayriye hanımdır. Gök- çen, daha çocuk denilecek bir yaşda kaybettiği anne ve babasının yüzle- rini güçlükle çıkarabilmektedir. Dört kardeşten en küçüğü olan Gökçen, ilkokula Bursada başladı. o Babasını işte bu sırada kaybetti, Ağabeyi de, Milli Mücadele sebebiyle, oduncu kı- lığına girerek Anadoluya kaçmış ol- duğundan aile tamamen himayesiz ve yalnız kaldı. Küçük Sabiha bu yıl- larda hayli sıkıntı çekti. Yunanlılar sık sık i basıyor, ağabeyini yorlardı. Bulamayınca da ev halkı- na türlü işkenceler yapıyorlardı. İs- tiklâl Savaşından sonra (ağabeyinin Sabiha da do pilot ve ev kadını AKİS/27

Bu sayıdan diğer sayfalar: