13 Nisan 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

13 Nisan 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KOALİSYONUN DERTLERİ Bütün Basını açınız ve bakınız. İktidarı tutan Basına bakınız, tarafsız Basına bakınız, muhalif Basına ba- kınız. Sanayi Bakanı Fethi Çelikbaşı tutan bir kimse- i göremezsiniz. Tutmak ne kelime? Sanayi Bakanı Fethi Mn zika olmayan yoktur. Bu mec- muanın, Hü tin başarısını istemediği ileri sürüle- bilir mi? Bu : mecmua, tutumu ve zihniyeti, usulleri ve tasarrufları dolayısıyla Sanayi Bakanı Fethi Çelikba- şın şiddetle karşısındadır. Şarklı kafa diyebilir ki; "Kim bilir ortada hangi hususi sebep vardır!" Halbuki bir hususi sebep rol oynasa, bu mecmua Sanayi Bakanı Fethi Çelikbaşın karşısında değil, yanında olurdu. Bıra- kınız onu, ya Milliyet, ya Cumhuriyet, ya Dünya, ya şu, ya bu? Hepsinde mi "kast-ı mahsus" vardır? Hayır! Ama hepsi Sanayi Bakanı Fethi Çelikbaşın Türkiyeye zarar verdiğinde müttefiktir ve yaka silkmektedir. B ağmen Sanayi Bakanı Fethi Çelikbaş yerin- de oturmaktadır. Yerinde oturmaktadır ve C.H.P. Mu- halefetinin takbih ettiği bütün usulleri tatbik etmekte- dir , Büt n Basın açınız ye bakınız. İktidarı tutan Ba- sına bakınız, tarafsız Basına bakınız, muhalif Basına bakınız. Celâl Tevfik Karasapan adını taşıyan bir zatın -Zavallı Menderes, Karasapanı Milli Emniyet Teşkilâ- tının başı yaptı da kendisinden başka herkesin gözü önünde bir ihtilâl oluverdi! Basın- Yayın ve Turizm Bakanlığı gibi, içinde bulunduğumuz şartlar altında son derece önemli olması gereken bir teşkilâtın başında durması karşısında ne düşünüyor. Bu teşkilâtın başın- da bir Bakan olsa millete Plân, yabancılara Türkiyenin Durumu gerektiği gibi anlatılabilir ve lüzumsuz anlaş- mazlık bertaraf edilebilir. Ama nerede? Basın - Yayın ve Turizm Bakanının başında bulunduğu işi bilme de- recesini şuradan anlayınız' ki Türkiyenin en büyük ga- may birine gitmiş, ag ae sahibiyle görüşür- " zete size kimden kaldı?" diye sormuştur! Türkiyede o gazetenin bir büyük gazeteci olan kurucu- sunu, belki de Karasapandan başka bilmeyen yoktur. Basın- Yayın ve Turizm Bakanından bahis, bugün ga- zeteciler arasında en neşeli hasbıhal konularından biri- dir ve işin artık hiç bir ciddiyeti kalmamıştır Buna rağmen Basın - Yayın ve Turizm Bakanı Ce- lâl Tevfik Karasapan yerinde oturmaktadır. Yerinde oturmaktadır ve Türkiyenin propaganda teşkilâtı, ken- disine en ziyade ihtiyaç duyulan bir sırada tamamile laçkadır, mefluçtur Ya Rıfat Öçteniçin ne demeli? Başbakanın konuş- madığı bir Bakan! Bu, galiba Demokraside bir yenilik- tir. Evet, Rıfat Öçten eski Demokratlar için belki ide- al Bakandır. Ama, bilinen, A.P. ile Y.T.P. arasında bir farkın mevcudiyetidir v ü in ana prensibi de Eski emokratların taltifi ve bütün hukuk prensiple- rinin ayaklar altına alınması değildir, Peki, nedir bu halin sebebi? Bu halin sebebi, Koalisyonu teşkil eden partilerin Meclis Gruplarının görevlerini gereği gibi yapmamala- rından ibarettir. Çok C.H.P.li Çelikbaştan bütün Ba- sın kadar şikâyetçidir. C.K.M.EF. lilerin tamamı Celâl Tevfik Karasapan der denmez gülmeğe başlamaktadır- lar. Rıfat Öçten Y.T.P. den bir geniş çevrenin antipa- tisini toplamaktadır. Ama bir takıma küçük düşünce ler, hiç bir Grupun ilk cesaretli adımı atamaması -bu konuda en olgun Grup olan C.K.M.P. nin bile. ve ba- his konusu olan zatların işi partilerarası bir prestij me- selesi haline getirme gayretleri derdin halline, hasta- lığın tedavisine imkân bırakmamaktadır. Bir C.H.P li Bakan meşhur "Görülen lüzum üzerine"yi kullana- cak, Danıştayın kararlarını hasıraltı edecek, Türkiye- nin petrollerini tehlikeye sokacak ve C.H.P. grupu ses çıkarmayacak! Muhalefet yıllarında, bu rüyada görül- se inanılmazdı. Hiç bir D.P. Bakanı Çelikbaş kadar fütursuz davranmak cüretini göstermemiştir. Çelikbaş, o konuda ancak D.P. nin Başbakanı ile 1 Yazık değil mi, bunca mücadelenin C.H.P. Demokrasiye hepimiz sahip çıkacağız. Ama Demok- rasi, eğer memleket iyi idare edilirse payidar olacaktır. Memleketin iyi idare edilmesine ise Gruplar., sahip çı-. kaçaklardır. Bugün arti devrindeyiz, hatta ne de bir tek partinin iktidarı devrinde. O bakımdan Baş" hakan, Hükümetine hakim bulunsa da Hükümetinin te- şekkülü kendisinin elinde değildir. Bu usul, eğer par- tilerin Grupları sorumluluklarını bilirlerse işler, müs- bet sonuç verir. Fakat Başbakanın kendi partisi Grupu bile onu bir dert Bakandan kurtarmak için harekete geçmezse, vaziyet almazsa, Gruplar kendilerine men- sup Bakanların umumi efkar, önündeki gradolarını ta- kip etmezlerse Hükümetin tümünün itibarı zedelenmez mi? Bu, bütün Koalisyon Gruplarının üzerinde dikkatle, durup düşünecekleri bir önemli husustur ve gruplar bu- nu düşünmekte hayli geç kalmışlardır. Fethi Çelikbaş Ne atarım... G. Tevfik Karasapan Ama, Rifat Öçten sat birader! AKİS 9

Bu sayıdan diğer sayfalar: