19 Ekim 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 26

19 Ekim 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 26
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Nâzan Zadil Sihirli parmaklar dirler. Tahta ve lüle taşları ile şam- danlar ve her çeşit malzemeden yeni abajurlar icadetmek aynı zamanda çok da zevklidir. Evin duvarları vin duvarları, en az, evin tabanı kadar önemlidir. Bu itibarla du- varları da giydirmek, göze sıcak gös- termek şarttır. Duvarlara zevkli tab- lolar asmak, evi derhal güzelleştirir. Yağlıboya yerine güzel ve sanatkârâ- ne siyah-beyaz fotoğraflar kullanmak da çok başardı olmaktadır. Dekoratif panolar aynı şekilde iyi etki oyapar. Modern döşenmiş bir eve eski bir tab- lo hiç de fena gitmez, hattâ hoş durur. Zaten yeni dekorasyon anlayışı eski ile yeniyi karıştırmayı mümkün kı- rnaktadır. ok modern bir evde parça halin- de yer yer kullanılmış eski eşya, eski bir sehpa, eski bir vazo vesaire gayet iyi durur ve gözü oyalar, evi yeknasak- lıktan kurtarır. Eşyanın anatomisi ovardır ve çok önemlidir, İnsan, oturacağı bir kol- tuğun güzelliğini, koltuğun temin etti" ği rahatlığa göre ölçmelidir. Kurutul- muş ağacın kullanılması şarttır. Mem- leketimizde o rastladığımız en önemli mesele, fırınlanmış ağacın çok az olu- -udur. İlkel şekilde sobalı (odalarda kurutulan ağaçlar çoğu zaman, eşya yapıldıktan sonra, kötü sürprizler meydana getirmektedir. AKİS/26 Kadın Devrimi ve Yoklamalar Jale CANDAN (Gecen haftanın sonunda, mahalli seçimler için, Ankarada yapılan C.H.P. aday yoklamalarında, kadı nlar siyasi hayatta nasıl büyük bir gelişme C nin diye çok olgun ve seviyeli bir çalışma yaparak başarıya ulaşmışlardır. Bu, bence, "İşte, İnönünün kadın devrim anlayışına bir misal" diye- rek, ikide bir de Büyük Mecliste C.H.P. nin tek bir üyesi bulunmamasını . ileri sürenlere, bu fikirde olmıyan kadınların verdikleri en güzel bir ce- vaptır Bilindiği gibi, C.H.P. nin Onaltıncı Kurultayında, "kadınlar için kon- tenjan" fikrine bizzat kadınlar itiraz etmişlerdi. Muhtelif zümrelerin meclislerde temsil edilebilmesi için kontenjanlar açmak tâbii lâzımdır ve bu kontenjanlardan, erkekler gibi kadınların da faydalanmaları kadar anlaşılır birşey yoktur. Ancak, ayrıca bir kadın kontenjanının açılması kadınların mücadele kuvvetini kıracak ve onları seçildikleri yerlerde za- yıf bırakacaktır ki 1963 Türkiyesinde, siyasetle meşgul olan kadınlar, bu- nu reddetmişlerdir. Bu, kadın devriminin bu yönde nereye ulaştığını gös- terir. Yalnız şu gerçeği unutmamak gerekir ki, C.H.P. içindeki bu başarı, ancak kadın kollarının kurulması ve kuvvetlenmesi ile mümkün olmuştur. Çünkü teşkilâtlanmıyan kadınların, parti içinde, fert olarak bu mücade- leyi yapabilmeleri çok güçtür. Halbuki bir süredir çıkan söylentiler, yeni Siyasi Partiler Kanun Tasarısında siyasi partiler içindeki kadın ve genç- lik kolları hakkında bazı kısıtlayıcı maddelör bulunduğu yolundadır. Kong- lentiler, her defasında, çıkar çıkmaz tekzip edilmiştir ama, suyun altında birşeyin yattığı da muhakkaktır. Suyun altında yatan ve bir türlü suyun yüzüne çıkamıyan, fakat sin- si sinsi çalışan ana fikir, bence, kadın kollarının taşıdığı mânanın anla- tmamasından ileri gelmektedir. Kadın kollarını, hâlâ bir harem-selâmlık açısından ele alan-sathi düşünüş birçok politikacılarımıza ve meseleyi araştırmayan, bilmeyen, kelimelerle ve peşin hükümlerle yetinen bati aydınlarımıza hâkimdir. Oysa ki kadın kolları, yurdun her tarafında ve tabii teşkilâtlandık- ları yerlerde, parti binalarında, kendi aralarında olduğu gibi, ana kade- melerle de müşterek toplantılar, müşterek çalışmalar (oyapmaktadırlar. Kadın kollarından ana kademelere geçen kadınların sayısı gün geçtikte artmakta ve çevre, parti içinde, kadın-erkek, bu müşterek çalışmaya gün geçtikçe daha fazla alışmaktadır. Bu, kadın kollarının yerine getirdiği en büyük hizmetlerden biridir. Çünkü türk toplumu nım ve erkeğini ayırmış ve bunun ıstırabım çekmiş bir toplumdur. Atatürkün en çok üze- rinde durduğu toplumsal dert, işte bu dertti! Başta İngiltere ve Amerika olmak üzere, birçok ileri toplumlarda, si- yasi partiler içinde, kadın ve gençlik kolları, işçi kolları gibi kollar vardır. Bunlar hem temsil ettikleri zümrenin meselelerini ana kademelerine du- yurur, hem de mensup oldukları siyasi partilerin prensip ve amaçlarını halka daha büyük bir kolaylıkla ulaştırma imkânından faydalanırlar. Siyasi partilerin ödevi yalnızca seçim yapmak, yalnızca hükümet kur- mak değildir. Bunlar aynı zamanda büyük halk topluluklarını uyarmak, onlara siyasi eğitim ve faydalı bir yön vermekle görevlidirler. Bunun için de siyasi partilerin halka, muhtelif ozümrelere, aileye, eve inebilecek. kendilerine kan damarı vazifesi görecek olan kollara ihtiyaçları vardır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: