19 Ekim 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 7

19 Ekim 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HAFTANIN İÇİNDEN Hayal ağalğrde gene çok kimsenin hatırındaki bir sual şu- Bi r: "Üçlü Koalisyon bozulursa ne olacaktır?" An- cak sualin bugünkü soruluş tarzıyla bundan altlı yedi ay önceki sorulu; tarzı arasında bir fark vardır. Altı, yedi ay önce bu, bir endişe ifadesiydi. Şimdi, daha ziyade bir merakı dile getirmektedir. Zira, hemen her şey gös- termektedir ki hiç olmazsa yakut bir istikbalde bir as- keri macera, bir ayaklanma, bir tadsız hadise ihtimali Türkiye için bahis konusu değildir. 27 Mayısı doğuran şartlar geri gelmedikçe hiç kimse hiç kimseyi bir sergü- zeşte gitmek için kandıramayacaktır. Türk Silâhlı Kuv- vetleri, komuta zincirine her lamandan daha fazla bağlı u avuç gürültücü azınlığın şamatasına rağmen demokratik sistemin meselelerimizin halli için en akil başında usul olduğu fikri her gün biraz daha fazla güç kazanmakta- dır. O balamdan "Üçlü Koalisyon bozulursa ne olacak- tır?" sualinin cevabı, her halde «Felâket olacaktır" de- nında bir takım yeni gelişmelerle yeni bir iktidar kuru- lacaktır. Bu gelişmeler hangi istikameti alacaktır? Me- rak, bu noktadadır. Bir takım gerçekler iyi kavranırsa ve bir takım ha- diselere doğru teşhis konulursa, her şeyden fazla türk politika hayatının esasları bilinirse Üçlü Koalisyon bo- zulduğu takdirde ne olacağını tahmin etmek göründüğü kadar müşkül değildir. Bir defa, bugünkü şartlar için- de C.H.P. nin temel taşı durumunda Bulunduğunu kabul etmek lâzımdır. Bunun iki sebebi vardır: C.H.P. nin li- deri İsmet İnönüdür, P. yi millet 15 Ekim seçimle- rinde o güçte Meclise göndermiştir ki C.H.P. nin tek ba- şına hükümet kurmasına imkân olmamakla beraber C.H.P. akı de bir hükümet kurulamamaktadır. o Tabii C.H.P. yi bir taraf, bütün ötekileri bir taraf saymak gibi işi beş yaşındaki çocuğun güleceği bir basitliğe irca me- raklıları kâğıt üzerinde aksi hesaplar yapmaktıdırlar. Ama, Hasan Dinçerin C.K.M.P. sinin C.H.P. siz bir o- yuna girişeceğini, yahut Gümüşpala ile Bölükbaşının ay- nı arabayı çekeceklerini, ya da Ökten. Kapantı. Oral, Evliyaoğlu tipi kimselerin bir atan Cephesinin C.H.P. ye ve onun temsil ettiği fikirlerle kuvvetlere karşı ku- ruluşunun içinde bulunabileceğini düşünmek hiç bir si- yasi anlayışa sahip Bugünkü Par- lamentonun teşekkül tarzı itibariyle, bugün. C.H.P. nin katılmayacağı bir İktidar fiilen mümkün değildir. "Üçlü Koalisyon bozulursa ne olacaktır?"ı ters çe- virip bir an. üçlü Koalisyon bozulursa nenin olmayaca- ğını hesaplamak çok şeyi aydınlatacaktır. Bir defa İs- met İnönü ve C.H.P. bir daha A.P. ile birlikte bir koa- lisyonu kurmayacaktır, böyle bir koalisyonun içinde bu- lunmayacaktır. Bunu İsmet İnönü de, C.H.P. de ifade etmişlerdir. Bilinen A.P. ve onunla ortaklık denemeleri- ne tekrar girişecek kadar hafif bir İnönü, bir Halk Par- tisi! Böyle bir şey düşünülemez. A.P. yeni parlemanter rejimin başında kendisine verilen bir şansı heba-etmiş ve türk politika hayati içinde odamgalanmıştır. Onun üzerinden bu damgayı silmeye biç kimsenin ne niyeti, ne kudreti vardır. Ufalanan Y.T.P. lilerin arasında bu çeşit bir hayal besleyenler, "C.H.P. gene A.P. ile hükü- Etmeme Sanatı Metin TOKER met kurar, bu de nıuhalefete geçip A.P. nin yerini alı- rız, onun bugün bize yaptığını biz ona yaparız" diye dü- şünenler bulunabilir. Bu, İnönüyü de, C.H.P. yi de hiç tanımamak demektir. Kaldı ki, e halde bile Y.T.P. nin bir gençlik aşısının mucizesinden ümit (o beklemesi akıl alacak husus değildir. Bir Alican, ne olursa olsun, bir belirli hududun ötesine geçmeyi okendisine (o yedirecek adam sayılamaz. Y.T.P. o istikamette lider değiştirdiği takdirde ise Alican ve takımını saflarında bulmayacak- Demek ki Üçlü e bozulduğu takdirde ne bir yeni C.H.P. — isyonu bahis konusudur, ne de Mili Koalisyon diye adi takılmış demokrasi maskaralığı İnönünün ve partisinin iltifatına mazhar olacaktır. Mu- halefette CHP. ile de bir iktidara, Parlamentonun te- şekkül tarzı mani bulunduğuna ve sayı yetmeyeceğine göre bir siyasi kriz ortaya çıkacaktır. Bugün böyle bir krizi sadece Y. yaratmak istidadındadir ma böyle bir krizi Y.T.P. yaratırsa. Y.TP, iner istemez kendisini C.H.P. li bir yani koalisyonun dışında bırakmış olacaktır. Zira bugünkü Üçlü Koalisyon Y.T.P. tarafından, C.H.P. ile ihtilafa düşmek suretiyle bozula- cak, sonra bir yeni koalisyonda aynı C.H.P. Be aynı Y.T e beraber bulunacaklar, bu, bahis konusu ih tilâf halledilmedikçe hatıra getirilemez. İhtilâf halledilir ise, o zaman zaten üçlü Koalisyonun bozulmasına lüzum hasıl olmaz. O halde, çıkmaz olmayan yollar hangileridir? o Bu- günkü Üçlü Koalisyon bozulduğu takdirde, realist olarak sadece iki yol vardır. Bunların birincisi, A.P. nin kade- rini benimseyecek Y.T.P. den ve A.P. nin kendisinden ko- pacak bir milletvekili grupunun iltihakıyla kuvvetlene- cek Müstakillerle birlikte bir C.H.P. ve C.K.M.P. o taklığıdır. Müstakillere öyle fazla bir kalabalığın karıl- masına lüzum yoktur, C.H.P. ve C.K.M.P, zaten ikiyüz kişidirler ve Müstakillerin sayısı bugün yirmiye yalan- dır. On milletvekili hukuki, milletvekili ise fiili a . Meclisin havası bunu imkânsız göstermemektedir. Bu olmadığı takdirde ikinci yol. (Parlamentonun kendi kendisini feshiyle yeni seçimlere (o gidilmesinden ibarettir. Her Demokraside, bir Parlamento bir hükümet kurmaya muvaffak olamadığı zaman yapılan budur ve bizim buna alışmamız lâzımdır. Nihayet seçmene gitmek ve memleketin düğümlenmiş bir meselesine çözüm yolu- nu ondan istemek en tabii harekettir. İsteyen istediği kadar bunu blöf olarak vasıflandırsın, İnönünün ve o- nun partisinin blöfcü olmadıklarına herkes ve her şey şahittir. Ama çok saman gerçek, kafalara, geç kalınacak dank etmektedir. Bu noktayı, şimdiden düşünmekte ve böyle bilmekte fayda vardır Zaten mahalli seçimlere, şurada bir ay zaman kal- mıştır. Bu mler ne netice verirse versin m ba- yatı esaslı 1. değişikliğe uğrayacak ve durumun bir ye- niden gözden geçirilmesine (o mutlaka düzüm hasıl ola- caktır. Ama o zamam beklerken Koalisyonda yanlış he- saplar yapmamakta "sayılamayacak kadar büyük lav- da" vardır. AKİS/7

Bu sayıdan diğer sayfalar: