16 Ekim 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

16 Ekim 1964 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

D | ıran A şağıdaki yazı, Tahran Toplantısı Üçlü Paktın arefe- sinde İran, sâyaret ederek ora- da bir hafta temaslarda bulu- an ve incelemeler yapan Baş- yazarımız Metin Toker o tara- fından kaleme alınmıştır. Metin o Toker oo İran o Şahı Muhammed Rıza Şah Pehlevi tarafından kabul edilmiş ve konuşma birbuçuk saat o sür- müştür. o Başyazarımız o ayrıca İranın genç Başbakanı Ali Man sur ve simdi Şahın - Kennedy' nin ekibi için kullanılanı meş- hur tâbirle - “New Frontier'ini teşkil eden mesai (o arkadaşla- rıyla uzun uzun görüşmüştür. Metin Toker İranın ekonomik ve sosyal durumunu da yakın dan görmek fırsatını bulmuş- tur. Yazı bu ziyaret, temas ve incelemelerin derlenmiş inti- baıdır. "New Frontier" (Kapaktaki o Memleket) ör alme İran gazetelerinde bir tebliğ çıktı. Bundan böyle Tahran- da Belediye Zabıtası memurları kont- rol ettikleri dükkânlarda çalışanlara "Uzat ellerini, tırnaklarını göster ba- kayım!" diyeceklerdir Tıpkı ilkokul- Elleri kirli, tırnaklan uzun ve kara olan kimselerin dükkânları kapatıla- cak, kendilerine ceza yazılacaktır. Ga zetelerde bu tebliğin yanında, ilk de- fa olarak 1965 yılı için gerçek mana- sıyla bir Devlet Bütçesinin hazırlan- makta olduğuna dair haberler vardı Sayfaların biraz aşağısında, ise Hü- kümetin rüşvet alan veya çalışmayan memurlara karsı açtığı kampanyanın başarıyla yürütüldüğü belirtiliyor, bir çok yerde bir çok sorumlunun mahke- melere verildiği bildiriliyordu. Bugün İran, belki de modem tari- hinde ikinci defadır ki bir yol kavşa- ğında bulunuyor. 1925 yıllarındaki re- form hareketlerine, bizim Atatürkü- müzün büyük dostu Rıza Şah başla- mıştır. Rıza Şahın çok şey yaptığını inkâr etmek imkânı yoktur. İranın ve iranlının dış görünüşünü o değiştiren odur ve genç İran kuşaklarına yeni u- AKİS, 16 EKİM 1964 Tahranın genel görünüşü Şarkta garp havası fakları o açmıştır. Fakat Rıza Şahın icraatı satıhta kalmış, ancak otoriter- usullerle kütlelere kabul ettirilmiş, bir hanedanı devirerek onun yerine taç giymiş olan kudretli asker bu adımla- rında' bile Atatürk kadar radikal dav- ranabilmek imkânını bulamamıştır, m bakımdan Rıza Şahın İrandaki ic- aatı hep, üzerinde bir binanın yük- arsin bekleyen temel seviyesinde kalmıştır. Şimdi Pehlevi hanedanının ikinci hükümdarı, 43 yaşındaki Şah, Muham med Rıza Pehlevi ,bu binayı yükselt- mek için memleketinde yeni bir ha- vayı estirmenin gayreti içinde bulu- nuyor. Muhammed Rıza Pehlevi, ba- basının tahtına dramatik bir tarzdı oturduğu 1942 lerden bu yana geçen yirmi küsur yıl içinde bir takım ye- nilikler getirmeye Oo usul usul çalış- mamış değildir. Ama bunlar hem son derece çekingen davranışlar olmuştur, hem de bir bütün teşkil etmekten u- zak kalmıştır. Şahı pek çok sevenler bunun mazereti olarak önce harp yıl- larını, sonra İranın iki taraflı istilâ- dan kurtarılması gayretlerini, nihayet Musaddık karışıklıklarını göstermek- tedirler. Şahı hiç sevmeyenler ise bu erimi çok geç kalındığı inan- cındadırla geç kalınmada olmasın. Gerçek şudur ki, meşru sebepler olsun veya Şan bir yeni ekiple ve yaymak istedi- gi bir yeni hava içinde tozlu İranı bir güzel silkelemenin o kararını vermiş. bunun tatbikatına başlamıştır. Ortadaki başka unsurlar B ugün İranda herkes, Şahın gayret- lerinin çeşitli mukavemetlerle kar- şılaşacağını kabul etmektedir Şahın kendisi de bu güçlükleri bilmektedir. Fakat Şah, geçen haftanın başında bir gün, Tahranın sayfiye semti Şemiran- daki zarif Saadabat sarayının bir sa- lonunda : "— Bu mukavemetlere önem ver- miyorum, Memlekette onları yenebile- cek güçte bulunuyoruz" dedi. Bunu söylerken eh ziyade Ordusu- na ve genç aydın nesle güvendiği his- sediliyordu. Şato, gittiği hemen her yabancı memleketteki iranlı öğrenci- lerin aleyhte gösteriler yaptığı kendi- sine hatırlatıldığında bir yarasına do- kunulmuş kimse gibi hafifçe sinirle- niyor ve söyle diyor: "— Siz, nisbeti biliyor, musunuz? Bizim yabancı memleketlerde tahsil- de bulunan 15 bin gencimiz var. Bu- nun beş bini Amerikada Amerikada gürültü çıkarmak isteyenler sadece cüz kişi. Bunlar da en ziyade komü- nist tahrikleriyle hareket edenler Ne var ki. bu çeşit gösteriler daima, ta- şıdığı gerçek önemden fazla akis ya- pıyor.'» 15

Bu sayıdan diğer sayfalar: