6 Kasım 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

YURTTA OLUP BİTENLER nın kim olduğunu bir anlasak! De- mirel mi, Bölükbaşı mı, kim?" Demirelin tehditkâr sözleri he- men, Bilgiç, Kılıçoğlu ve Muhalif- ler Cephesinin bayraktarlığım ya- panlara iletildi. Başbakanın kendi grupu içindeki meseleleri bu yöne doğru itmeye çalışması tesirini De- mirelin gazetelerinde de gösterdi. Bu gazeteler, sözbirliği yapmışcası- a, "tesanüt"ten söz açmağa ve ka- lemlerini OoMuhalif o Cephedekile- ri yatıştırmak, daha doğrusu sindir- mek için kullanmağa başladılar. Demirelin, partiiçi bir meseleyi imalı sözlerle rejim meselesi haline getirmesi, semeresini, Pazar gecesi Genel Merkezde yapılan Genel Yö- netim Kurulu toplantısında verdi. Geç saatlere kadar süren toplantı, "Hükümete muhalif olanlar"la De- mirelcilerin omücadelesi şeklinde geçti. Bilgiç ve arkadaşlarının sert çıkışlarına rağmen oDemirel, kısa zamanda Kabinede revizyona gidi- leceği yolundaki vaadlerle ve "re- lim tehlikesi"ni öne sürerek muha- lifleri yumuşatmayı becerdi. Bu, çok kimseye, 1955'deki "Grup Darbesi" sırasında Menderesin dav- ranışlarını hatırlattı. Kurugürültü Genel Yönetim Kurulu toplantısın- da Bilgiçcilerin ikna edilmesiyle, Grup Başkan Vekillikleri Ve Grup Yönetim Kurulu fukta beliren endişe bulutları da dağılmış oluyordu. oÇünkü, Bilgiç ve taraftarları, Grup Başkanı seçi- minin yapılmasını teklif edecekle- rini ifade ediyorlardı. Oysa, Siyasi Partiler Kanununun ikibuçuk ay sonra yürürlüğe girecek bir hükmü- ne göre, Genel Başkan Grupun ta- bii Başkanı olacaktı. Ortada, ikibu- çuk ay için Grup Başkanı seçip seç- meme durumu vardı. Haftanın ba- şında Pazartesi sabahı saat 10'da toplanan. Meclis Grupunda, Bilgiç- tiler, Grup Başkanı için aday gös- terip bu konuda görüşme açılması- nı istemediklerinden, geceki Genel Yönetim Kurulu toplantısının ma- hiyetini bilmeyen Demirelciler de- rin bir "oh" çektiler. Toplantıdan sonra Grup salo- nundan kolkala çıkan Saadettin Bilgiçle Ethem Kılıçoğlu, gazeteci- lerin sorularım cevaplandırdılar. "Hükümet Gruptan güvenoyu ala- bilecek midir?" şeklindeki bir so- ruya Bilgiç, gazetecilerin hayretten donakaldıkları şu cevabı verdi: "— Hükümet güvenoyu alacak- tır!" Ethem Kılıçoğlunun verdiği ce- vaplar da Bilgiçinkinden farksızdı. Kılıçoğlu, sadece Bilgiçten farklı olarak, gazetecilerin yanından ayrı- lırken şöyle dedi: Mecliste AP Grupundan önce AP'liler kuliste 1955'in DP Grupu da böyleydi seçimleri için u- AKİS Kulağaküpe... Babaların günahı Süleyman Demirel demiş ki: "AP emanete hassasiyetini gösterecek!" Neymiş o emanet? Ne ola- cak, tabii babaların, kocaların emaneti.. AP Meclis Grupuna bir göz atmak bunu anlamaya kâfi gelir: Menderes Yüksel, Gürsoy Nilüfer, Ağaoğlu Ne- riman, Gedik Melâhat, Akçal rol.. Yalnız, anlaşılmayan bir nokta var. Acaba bunlar mı Muhteşem Süleymana emanet, yoksa (Muhteşem Süleyman mı bunlara? "— Durmayalım düşeriz, biz bi- ze benzeriz!" İşte bu hadise ve manevralar- dan sonradır ki Demirel Salı günü kendi Grupunda kalın ve sıkıcı bir Hükümet Programını' “kalp huzu- ru" içinde okudu. Üstelik, oylama konusunda da bir "fevkalâde buluş" tezgâha kon- muştu. Oylama, iş'ari usulle yapıla- caktı. Yani, programı beğenenler ve beğenmeyenler el kaldırmak su- retiyle kendilerini belli edeceklerdi. Bu, peşinen, belki en fazla sayıda çı- kacak bir zümreyi ortadan kaldırı- yordu: Çekimserler. Zira kimin el kaldırıp kimin el kaldırmadığı bi- linmeyecekti ki?. O zaman, çıkacak muhalifler damgalanacaklar, çekim serler sanki muhalif değilmiş gibi sayılacaklardı. Nitekim oylama öy- le yapıldı ve sadece iki ültra-müfrit, Osman Turan ile Ethem Kılıçoğlu aleyhte parmak kaldırdılar. Şimdi Demirelin gazeteleri "Hükümete karşı sadece iki kırmızı oy çıktı" diye yazabileceklerdi. Fırtına atlatılmıştı. DP'sindeki gibi... Tıpkı 1955, Sayım Odalar ve insanlar Bu hafta, 1965 Türkiyesinin nüfu- su hakkındaki ilk rakkamlar a- çıklanmış bulunuyor. Belki daha, ba- zı ufak değişikliklere tâbi tutulacak olan ön neticelere göre nüfusumuz 6 Kasım 1965