6 Kasım 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

6 Kasım 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ Tasarılar Kaz ve tavuk hikâyesi Demirel Hükümetinin göreve baş- lıyacağı şu günlerde, öyle görü- lüyor ki, özel sektör, hiçbir hükü- mete göstermediği anlayışı kendisi- ne yakın bulduğu bu Hükümete gösterecektir. Çeşitli gazetelerde ö- zel sektör yetkililerinin konuşmala- rından anlaşıldığına göre, özel sek- " Tasarruf Bonosuna, Vergilerin çıkarmayacaktır. Şimdi bunlarla ortaya çıkıp, Demi- rci Hükümetine vurmanın âlemi kalmamıştır. Yalnız, Servet Beyanı konusunda Demirelin özel sektöre verdiği sözün tutulması o halinde özel sektör memnun olacağını açık- lamıştır. -Acaba Demirel Hükümeti, bir- denbire bütün bu şamatayı neden kesmiştir? Bu soru ve AP Hüküme- tinin almak istediği bazı yeni ka- arların mahiyeti, özel sektörün 'kaz gelecek yerden tavuk esirgen- mez" düşüncesinde olduğunu gös- ermektedir. Gerçekten de tezgâha konulmuş bazı kararlar, kanun tasarıları ve taslakları, özel sektörün -27Mayısla kursakta kalan- heveslerini kamçı- lamaktadır. Özel sektörün uzun sü- reli ve gerçek çıkarlarının memle- ketin topyekün kalkınmasına bağlı bulunduğunu Ogörmemezlikten ge- lenler, yeni bir Sanayi Kanunu, ye- -i bir Maden Kanunu hazırlamakta, bu tutumdan umuda kapılan dış sermaye, Konsorsiyum O çerçevesin- le -her zaman var olan- baskısını arttırmaktadır. Bizim özel sektör çevreleri ise, bütün bunlara bakıp sevinmektedir. . Demokrasinin sıh- hatli bir temele dayanması için, kendileriyle birlikte memleketin ve milletin de yakasını sefalet ve ceha- let gibi, XX. yüzyılda ayıp sayılan dertlerden kurtarması lâzım geldi- ğini anlamayanlar, aslında, bindik- leri dalı kesmektedirler. AP Hükü- nereye varacağını anlamaya yete- cektir Plâva buyurun! Avunması düşünülen kararlar için- de en önemlisi, Plânın genel e- sasları, amaçları ve genel kararla- rın tespitinde -şimdiki özel ihtisas komisyonlarında özel sektörün da- nışmanlık görevini de aşacak şe- 6 Kasım 1965 VE MALİ kilde- özel sektöre yetki tanınması ve Plânda kabul edilen özel sektör -kamu sektörü oranının her yıl bi- raz daha özel sektör lehine artırıl- masıdır. Plân yeniden gözden geçirilecek; madencilik ve turizme başköşe rilecek; ayrıca, yabancı sermaye bol bol gelsin diye -Mr. Eliy'den mülhem- Maden Kanun Tasarısı he- men çıkarılacaktır. Bu, bilhassa dı- şardan istenmektedir. Bu arada, yerli özel sermaye ile yabancı özel sermayenin sıkı münasebetler kur- masından da bahsedilmektedir. Plânda yer alan büyük projelerin, yabancı proje firmalarına yaptırıl- ması düşünülmektedir. e Plânlama yetkilileri ve tarafsız iktisat kürsü- sü sahipleri ise bütün bunları hay- ra yormamakta, dış müdahaleden söz etmektedirler. Çünkü, dış kredi- lerden kamu sektörünün değil, özel sektörün yararlanması sağlanacak- tır. Konsorsiyum yardımlarının da kamu sektörü yerine özel sektör projelerine verilmesi için baskılar hızlanmıştır. Özel sektör büyük pro- jeleri tek başına yapamıyacağı için, yanma ortak alacaktır. Bu ortak ise yabancı özel sermaye olacağı için, yabancı sermaye rahatlıkla Türkiyenin gelişmesine yön, verebi- lecektir. Bunun sonu ise, tüketime yönelen sanayi, montaj tesisleri ve bir de turistik otelcilik işlerinin ge- lişmesi olacaktır. Az gelişmiş bir ül- keye yabancı sermayenin -kamu sek- törüne yapılan yardımların dışında- daha başka bir hayrı dokunduğu görülmemiştir. Oysa Türkiye, i miş madde ihracatına başlamak, Ortak Pazarda bir "garip" kalmamak istiyorsa, hızla sanayileş- mek zorundadır. Özel sermaye, ka- mu sektörünün yaptığı birçok işleri hiçbir zaman yapmaya bile yanaş- mayacağı için, kamu sektörünün yükü artacak, imkânı ise kalmaya- HERKES SAHADA caktır. Bu, plânlı kalkınma anlayışı- na yüzdeyüz karşıdır ve Mendere- sin bile bir süre sonra zararını farkettiği, uygulanmış, izlenmiş bir yoldur. Kredilerden yerli özel ser- maye kadar yabancı özel sektör de yararlanacak, ayrıca, her iki özel sermayeye de ucuz faizli kredi sağ- lanacaktır. Bir başka kararla, Yabancı Ser- mayeyi Teşvik Komitesine yeni bir şekil o verilmesi odüşünülmektedir. Komite -OECD Biac raporunda ya- bancı özel sermaye yetkilileri tara- fından aşırı şekilde methedilen-, za- manın Başbakan Yardımcısı, şimdi- ki Başbakan Demirele bağlanacak ve yabancı sermayenin müracaatla- rını çabuk cevaplandıracak, döviz tasarrufu hesaplarında kılı kırk yarmayacak, özel sektör Komitede daha geniş şekilde temsil olunacak- tır. Bir yandan da özel sektör, ya- bancı sermaye okurumları ile her alanda yakın işbirliği yapacaktır!.. Sonuç Bütün bunlar "kolay çözüm yolu bulma" davranışının sonucudur. Türkiye böyle boş hayallerle de- &il, bilimin gösterdiği yoldan, ciddi ve sağlam yollardan o kalkınabilir. Yabancı sermaye (o gelebilir. Fakat doğru dürüst çalışmak, denetlen- mek şartile... Dış kredi alınabilir. Fakat tavizsiz ve devletten devlete veya program kredisi olarak... önemlisi, bu içinde para kazanmasını bilenlerin görevlerini yerine getirmesi, omemleket men- faatini ön plâna alması lâzımdır. Vergi toplamayı obeceremeyen bir devlet, birkaç günlük kârını gelece- ğine feda eden, devekuşu tutumun- da bir özel sektör, bunlarla baş e- demeyeceğini anlayan, kökü bura- larda olan bir iktidar ve yabancı sermayeye bağlanan kalkınma u- mutları... Bunların hepsi, çocuk al- datmaktır. Türkiyenin mevcut ve büyümekte olan meselelerinin halli böyle güdük yollarda değildir. Tür- kiye ,görevini bilir, işleyen bir dev- let istemektedir. Türkiye, uzun sü- reli memleket çıkarlarını düşünme ciddiyetini gösterecek kafalar iste- mektedir. Bunların olması, bu yo- lun tercih edilmesi, devletin ve hal- kın bugünkü durumundan kurtul- ması için ne kadar gerekliyse, biz- zat nazenin sektörümüzün geleceği İçin de önemlidir. Aksi takdirde, uğ- runda birçok şeylere katlandığımız demokrasimize yazık olacaktır. 29

Bu sayıdan diğer sayfalar: