November 8, 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

November 8, 1934 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— . D Ymis yazıyor 0l__'zalıu!..,, Bilm 7 vaka anlatayım. Ya- b SN eüslce Yazılmdınış. l l9 bygillere bir müharri, muh- — Dü ve ji “eğine — yeni başla- :n Rüzej AE""'( derecedeki İngiliz Tünleş u"’d'n birine girmiş. O Büş y e Finda, Bir kardinal öl- İbe m, < Zete, onu, merasimi ta- M %""lf etmiş, :ı,hb"q""fı kalkmış; - trene, o- N . Vtmg, 'nin bulunduğu kasabaya y Merasimi başından 30- | hç dar takip etmiş. .Wu'ıı. © hiristiyanlık âlemince e m"ddu.'unduğu için, tabü ethur gazetelerin ve bu 'a îuymîı'x'n de muhabiri yalar, dasta gazeteci ol k,;'; İŞin, merasimi sonuna Bo 'klh_ etmemişler. Ancak | % Zneııııı kapanacağı vakte | ı%.ww"nıçln. Sonra, bir o- '.bhef: n:lıy.nrı'ı telgraflarını '%"âüğ::-n“"' Bittabi şöyle - ; 'î;!;.e, Baş papas, duasını etti. z _bıındm sonra yapılacak SYü götürüp gömmektir!. d İ W N, -ıze:c(:u“d"im bildirmişler. ni de bunu, böylece ilân Yalrır ;::f!"'flm" bilmediğinden, dU m":“" #onuna kadar kalmış.. )ai Ede ea yopen popmsafa. 'aİpten 'g;:: $ damcağız sektei Senaze n:emıfî'm ıd"’ T bi akmeşlar, ini ertesi güne bı- J_ <İzraf çekilmediğini anlıyan *ııı:-—b"' bu haberi Bizzat ver- üzere, Londraya yollanmış 5..:;::"" sabahleyin, — gazeteler lı—-'!"'" sonra varmış. _"d'?': karşısına çıkmış: Yolla 1.:' adam zannettik de Büng ee Kardinalin gömüldü- tiz> sin telgrafla bildirmedi. .—;'Efındim... Kardinal gömül- "'ür "l_ınli oradan... Nasıl gö: di olabilir?.. Taymis yaz- 'nı Nt büyük Açrupa gazeteleri. "ı..;",_','“'“- böyle telâkki eder- n “da ne yazılırsa mahzı Değiz ,.;n""l' hikmet - sanılır. ::'d' .m"ü ler arasında, hat- 'azeteciler arasında da 0:..,,";;' olanlar eksik değildir. Rün Cıu[. Nuri Beyi geçen Sün yer. ” Brice Vaktt'ta ında "ıu. ..;;!: Saint- Brice hak- "kı, Zdığı — şiddetli ma- %l.;( Bizim Matbuatımız bü- * Bu ti lw';u R :âa'*'"l.dcm mi- "’ddn Üa ."""""! bü- (Va.na) « W Viz> Yük 'a yerlerde gö Köinlerdir, | Yebn & Sününe tamiri cumarte. ten “Stin suyu v , Piteceği için .xqı-n Munta, © günden itiba . ı ""'ı bildirik. .,".:J:ouii ken . * bı'nını',; ve kardinalin - | ,._,?:*'_ngrm bildikleri için, | n gömüldüğünü bütün | Bazeteci, bu gibi | Şikâyet Koyunlarla yolcu- lar bir arada! Deniz yolları idaresinin ve ya- f purculuk şirketinin vapurları in- sanlarla birlikte koyun ve inek | te taşımaktadır. Alelekser ko- yunlar üst güvertede taşındığı için bunların kokularından va- purların kıç taraflarındaki ikin- ci mevki yolcuları pek fazla mü- teessir olmaktadırlar. Yolcuların şikâyeti arttığı için alâkadar makam bu hususta tet- kikata girişmiştir. Koyunların Trabzondan gayri sıhhi şerait altında ve yolcuları rahatsız ede- cek bir şekilde nakledilmelerinin hiç te doğru olmadığı anlaşılmış- tır. Bu hususta İktısat Vekâle- tine müracaat edilerek koyunla. rın ve ineklerin husust bir vapur tarafından taşmması hususunun temini istenecektir. Avrupada olduğu gibi süratli ve husust tertibatı olan vapur a- İmması, yolcuların sıhhati nok- tasmdan fevkalâde ehemmiyetli görülmektedir. Kt z Küçük sanatlar kanu- nunun tatbikatı Tramvay ve elektrik ve tünel şirketinde birçok ecnebi memurla- rın vazifelerine nihayet verilmek üzeredir. Üç şirket buhafta fevkalâde bir toplantı yaparak hükümetle müzakereye girişecek murahhas - lara geniş salâhiyet verecektir. Bu suretle murahhaslar sıksık men - sup oldukları şirketlerin merkez - İlerine müracaat mecburiyetinde kalmıyacaklardır. 'Tramvay şirketi ile Nafıa Ve - kâleti arasında cereyan eden mü - | zakerat hakkında şirket hissedar - larile temasta bulunmak üzere Av- rupaya gitmiş olan tramvay şirketi umum müdürü M., Hanses, dün sa- bahki ekispresle İstanbula dön - müştür. M. Hanses istasyonda şirket | müdürlerinden M. Gindorf ve şeh- | rimizdeki Belçika heyeti karşıla - mıştır. M. Hansesin dönmesi dolayısı ile dün şirket binasında şirket er - kânımın iştirakile oldukça uzun sü- ren bir toplantı yapılmıştır. sanedapeleii ea Vapurculuk şirketinin alacağı yeni vapurlar Vapurculuk şirketinin, vapur almak üzere Triyeste ve Marsil - yaya gönderdiği heyet dönmüştür. Marsilyada alınmak istenilen Pi - yerloti ve Lümartin vapurlarından | de çeşmesinde bulunan bekçi ku - vazgeçilmiş, Triyestede Luit Tri - yestino kumpanyasmdan Bulgaria veya Kampedagliyo vapurların - dan birisinin alınmasına karar ve- rilmiştir. İki memleket arasında klering anlaşması olduğundan va- pur klering suretile alınabilecektir Vapurculuk şirketi müdür vekili | Rıza Bey bu hususta Tâzrm gelen | temasları yapmaktadır. şalıl | birlerile kavga etmişler, neticede i Vangel, Ahmedi ağır surette ya - ralamıştır. Vangel yakalanmıştır. HABER — Akşam Vostası AHALI | Arasında imza | toplanacak Kasımpaşada oturanlar bele- diyeye müracaat ederek Kasım- paşadan tamvay geçirilmesini istemeğe karar vermişlerdir. Bu- nun için yakında imza toplanma- sına başlanacaktır. Kasımpaşalılar, evvelce semt- lerinden tramvay geçmek üzere ciddt teşebbüslere girişildiğini ve hatta iskele boyundan itiba - ren Şişhane yokuşuna doğru ray döşendiğini ileri sürmektedirler. Döşenen raylarım bir kısmı hâlâ durmaktadır. — Kurtuluştan da Kasımpaşaya bir hat uzatılırsa şirketin zarar etmeyip kâr ede- ceği söylenmektedir. —O Vatmân Arif efendinin cenazesi Evvelki gün Samatyada Yedi - kuleden gelen bir tramvayın çarp- masile ölen vatman Arif efendinin cenazesi dün yüzlerce arkadaşının iştirakiyle kaldırılmış, Silivrikapı mezarlığına gömülmüştür. — At hırsızları Sarıyer jandarmasınca iki at | hırsızı yakalanmıştır. - Bunlar Mevlâna kapılı Mehmetle arka - daşı Abdülkerimdir. Dramalı Mehmet Efendinin Si- livride Selimpaşa köyünde bir | tarlada otlayan iki atımı çalmış- lar ve üzerlerine binip İstanbula gelmişlerdir. Birer de sahte sıh- hat şahadetnamesi uyduran bu iki hırsız, atları Sarıyerde Zeke- riya köyünde satarken şüphe ü- | zerine yakalanmışlardır. At hır- | sızları adliyeye verilmişlerdir. VCi LA a ni Kantar hırsızı Ermeni hastahanesi yanmda Angiliki bostanında yatan yersiz, | yurtsuz takımından Ali, bostan kapısında asılı bir ceketle bir kan- tarı çalıp savuşmuş, fakat bir saat kadar sonra yakayı ele vermiştir. Otomobil kazası Şoför Mükerremin idaresinde - ki otomobil, dün Ortaköyde otu - ran sekiz yaşlarında bir çocuğa çarparak yaralamıştır. Şoför ya - | kalanmıştır. Cep karıştıran Fatihte Orta çeşmede oturan Sıvacı Faizin çalıştığı binada ça- lışan Arif, amele arkadaşlarının ceplerini karıştırırken cürmü meş- | hut halinde yakalanmıştır. Cürmü meşhut halinde Sabıkalı Ahmet dün gece Vali- lübesine sırkat kastile girip araş - tırma yaparken cürmü meşhut ha- lirde yakalanmıştır. Sarhoşluk yüzünden Büyük Adada oturan hamal Ahmet, arabacı Nuri ve Vangel is- mindeki şahıslar sarhoş olup bir - FN | Türk Cumhuriyetinin muvaffaki - | dostane münasebat bütün sami - | miyetini muhafaza etmektedir. İk- | gelince: serbest ticaret prensibine | sadık kalmış olan Belçika, mahalli | | şeraite uygun iktısadi bir siyaset | | dar olduğu gibi bundan sonra da ar tramvay istiyor Takdir Belçika heyetinin ihtisasları 'Yeni Belçika Kıralı Üçüncü Le- opolt Hazretlerinin cülüsunu Re - isiecumhur Hazretlerine — resmen bildirmeğe gelmiş — olan Belçika heyeti dün Cumhuriyet âbidesine bir' çelenk koymuş bir kıta polis selâm resminde bulunmuştur. Bel- çika heyeti reisi ayan azasından M. Boduen dün, Perapalas otelin - de bir muharririmizi kabul ederek 'Türkiyeyi ziyaretleri ve Belçika - Türkiye münasebetleri hakkında şunları söylemiştir: “— Türkiyeye ilk defa olarak geliyorum, Bu ziyaretimden fev » kalâde memnunum, Bilhassa An - karayı çok beğendim. İsmetpaşa kız enstitüsünü, Muallim mekte - bini, Gazi çiftliğini ve diğer bir | çok müesseseleri gezdik, bilâistis- na hepsini takdirin fevkinde bul - duk. “Beynelmilel sahada dahi genç 'Türk Cumhuriyetinin — elde ettiği büyük muvaffakiyetler, çok şeref- lidir. Bunun başlıca sebebi Türk milletinin başında Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretleri gibi bir şef ile, Ismet Pasa, Tevfik Rüştü Bey ve diğer erkân gibi kıymetli şahsi- yetlerin bulunmasıdır. “Sulhperverliği an'ane şekline girmiş olan Belçika sulh içinde ile- riliyen ve sulh için her sahada ça- lışmaktan — geri durmayan genç | yetlerini samimi bir teveccühle ta- kip etmektedir. “Türkiye ile Belçika arasındaki tısadi veticari münasebatımıza takip etmekte olan Türkiye ile ik- | tısadi ve ticari münasebatm terak- ki ve inkişafı için çarpışmaktadır. Karşılıklı hüsnüniyete istinat ede- rek bu münasebatın her iki taraf için çok müsait bir şekilde inkişaf edeceğine kani bulunuyorum, E - sasen Belçika sermayesi uzun se - nelerdenberi Türkiyede mühim te- şebbüslere girişerek Belçikalıların Türk milleti hakkında besledikleri | sarsılmaz emniyeti filen ispat et « miş bulunmaktadır. Her şeyden evvel, bir sanayi memleketi olan Belçika, sanayileş- maek azminde bulunan Türkiyenin iktısadi kalkınmasma şimdiye ka- azami surette yardım edecektir. “Hulâsa,, iki millet arasındaki münasebatın istikbali — hakkında fevkalâde ümitvar olarak mem- | leketime dönüyorum. Bu vesile ile Türkiyede bize karşı — gösterilen fevkalâde iyi bir kabulden dola « yıçok mütehassis — olduğumuzu tekrarlamakla seviniyorum.., | Belçika heyeti bugün Yuma - nistan yolu ile memleketlerine ha- reket etmiş bulunacaklardır. M eğisni Haydarpaşa Jisesi Haydarpaşada açılan Yeni lise- | nin bütün hazırlıkları tamamlan - Nar bolluğu! Devedişi nar - Kâğıt perdeler - Kocayemiş ! Ayva bol olduğu yıllar kış çok olur derler. Bu yıl ayva pek © kadar bol değildi. Ama mü- barek narın bu kadar bol oldu- ğu yılı ben pek hatırlıyamıyo - rüm. Acaba narın bolluğu neyi gösterir dersiniz? Akşamları pazar yerlerinde en iyisinin kilosu yedi buçuk ku- ruşa satılan bu kızıl inci kutula- rı bu mevsimde ucuz tarafından çoluk çocuk sevindirmek - için ne biçilmiş bir kaftandır. Tadı, çeşnisi, o gönül alcı gö- rünüşünden hiç te geri kalmıyan narın bir de üstelik yürek serin. letici bir hassası vardır ki gene mevsimde akşamdan fazlaca ha- çırılan kırmızı soğanla lâkerda- nın gece yarısından sonra mide- lerde çıkardığı yanğına karşı en şifalı itfaiye, gündüzden hazır « lanmış bir surahi nelis nar şer- betidir. Onun için bu akşam pa- zar yerinden geçerken: — Deve dişi nar var, yarı yâ- rıya kâr var!. Diye bağıran s#eyyar manavâ uğramadan geçmeyin!. .. . Bir iki yıldır Istanbulda kâğı perde modası hayli aldı yürüdü. Ne olacak, oyması, süsü, bilmem nesi de dahil olduğu halde tane- si yüz paraya satılan bu kâğıt perdeler, evlerde epey zaman ya: sak savuruyor, En sıcak güneşle yaz günlerinde bile bu yüz pa « ralık kâğıt perdeler üç dört ay pencerelerde dayanıyor. Biraz soldu muydu yüzlüğü bayıl, ye- | nisini al! Onun için Beyazitteki Sahaflar çarşısında kâğıt perde- ciler gittikçe çoğalıyor! Bari oldu olacak, bü kâğıt perdeleri yapanlar, bunları sa » tışsız gazete ve mecmualrın gü- nü geçmiş sayılarından yapsalar da bizde beş on kuruştan kaça » rak gazete okumıyan halk, bun- ları evlerin pençerelerinde be « dava okumaya çalışsa. ... Tam yenecek zamanı... Bü. yükdere, Bahçeköy, Kemer bur- gaz ormanları şimdi koca yeml. şinden geçilmez. Bu, yerden kendi kendine bi- tip kendi kendine yetişen çilek azmanı meyve, kıptı kadınları - nın ellerindeki küçük sepetler i- çinde ne kadar höş durursa or- manlardaki bodur nğaçlam;uı ü zerinde ondan yüz kat daha za- rif ve hoş görünür. Cokça yenildiği zaman insana hafif sarhoşluk gibi bir hal ve- rirse de azı hiç te fena değildir. Tıpkı karpuz gibi, kendine mah- sus belirsiz bir kokusu, şeçnisi, sonra içinde oldukça şekeri alan koca yemişi, bu mevsimde orma- nına gidip onları dallarından kendi elinizle koparıp yemek en zevklisidir. Hele ayni ormanın bu tatlı sonbahar havası içinde yanınızda başka nevaleler de o- | lursa! Seyyar habercl mıştır. Lise diğer liseler gibi nor - mal bir şekilde tedrisatına devamı etmektedir. Lisede yirmi iki ders - hane vardır ve 1490 talebe oku «

Bu sayıdan diğer sayfalar: