_ı Kari Mektupları | Belediyeden İstenilen Bir Hizmet Muhterem efendim, Birkaç gün arka arkaya kar yağdı ve sokaklar yığın halinde karlarla örtüldü. Şayamı teşek- kürdür ki Belediye büyük cad- delerde faaliyete geçti ve kar dindikten bir gün sonra bir dirhem bile kar kalmadı. Yani kardan Bsonra ekseriyetle gö- rülmesi mutat olan çamurlu man- zaraya bugün tesadüf edilme- mektedir. Fakat şunu da kaydetmem Jâzımdır ki belediye bu husustaki faaliyetini yalnız birinci derecede caddelere — hasretmiştir. — İkinci caddeler ve hele sokaklar ihmal edilmiştir. Gerçi umumi cadde- ler dururken dar sokaklarla uğ- raşılmıyacağı malümdur. | Fakat hiç olmazsa bu cad- deler — temizlendikten — sonra gıra bizim ikinci ve üçüncü dere- cede sokaklara gelmeli idi. Bu nokta hakkında Belediye erkâ- ; mının nazarı dikkatini celbederim. Fatih Kirmastı M. Şinasi Simitler Hakkında Son zamanlarda bazı simit fırınları vazifelerini unutmuş gö- rünüyorlar. Ben her sabah simitle kahvaltı ederim. Fakat bir haf- tadanberi simit hamurları de- ğgişmiş, daha doğrusu fenalaşmış olduğunu görüyorum. Bunun se- bebi ne olsa gerek ? Sultanahmet SALİM CEMAIJ Vapurların Temizliği Mektubunun altına Kuzguncuk sakinlerinden olduğunu yazan bir kariimiz Şirketi Hayriye vapur- larının bilhassa ikinci mevki sa- lonlarının bazan çok kirli ve süprüntülü olduğunu bildirmekte- dir. Alâkadarların nazarı dikka- tini celbederiz, Bu Ne Biçim Şapka? Ben bazı kimseler tanıyorum, Bunlar Şapka Kanunu tatbik edildiği — tarihtenberi — acayip şekilde —serpuşlar giymektedir- ler. Hele bazıları var - ki bildiğimiz keçe külâhların önüne uydurma bir güneşlik takmışlar güya şapka giymiş gibi serbest- çe gezip duruyorlar. Biz şap- kayı bir medeniyet alâmeti ola- rak kabul ettik. Bu adamların hareketi medeniyetle adeta alay etmektir. Rica ederim, polisler bunlara karşı göz yummamalıdır. Beşiktaş Köyiçi H. Rüştü Cevaplarımız İzmirde M. B. Beye: Hakkınızı — teslim mümkün değildir. Ne yapalım ki böyle şeyler daima oluyor. Biraz daha gayret ve sebat lâzım. Emi- niz ki muvalfak olacaksınız. D * Rüştü Tekin Beye: Alâkadar —makama — derhal müracaat etmeniz lâzımdır. Hak- kınızı ancak bu suretle elde ede- bilirsiniz. * Aydın San'atler mektebi 155 Hilmi Beye: a Adresini — istediğiniz — zatın Avrupada muayyen bir ikamet- gâhı olmadığı ve kış mevsimini muhtelif — şehirlerde — geçirdiği anlaşılmaktadır. etmemek | SÖON FOSTA i ğ ç A O ll e ; dÜd el — Dünya lşlerı S Fransada Marsilya Civarında Feci Bir Şimendifer Kazası Oldu Sür'at Katarlarına Suikast Yapan Beynelmılel Bir Çete Paris, 17 ( Şubat ) — Fran- sada feci bir şimendifer kazası oldu. Telgraf haberlerinde iki sa- tırla olsun, mutlaka görmüşsü- nüzdür: Paris - Vintimil sür'at katarı yoldan çıktı, devrildi. Kısmen parçalandı. Fakat vagonlar yeni sistem çelikten yapılmıştı. İnsanca zayiat olmadı. Yolcular facia ile neticelen- mesi ihtimali çok olan bu kazayı hafif yara bere ile geçirdiler, Benim size burada anlatmak is- tediğim nokta kazanın tafsilâtı değil, fakat iç yüzüdür. Bomba Âtıldı... Filhakika kazayı — müteakıp tren memurları ile yolcuların ifadelerine müracaat edildi, hep- si de müttefik olarak: — Hadiseden evvel yekdiğe- rini müteakıp iki sarsıntı, son- ra da müthiş bir infilâk işittik, dediler. Bu noktada tren memur- larının söylediklerinde daha fazla tafsilât vardı: — O sırada gözümüzü ileri dikmiş bakıyorduk. Geçeceğimiz köprünün yanı başında - sağdan sola doğru giden mavimtırak bir ziya şeridi gördük, bir an sonra da infilâk sesini işittik. Şimdi pek iyi anlıyoruz ki infilâktan evvel gördüğümüz mavimtırak ziya şeridi bombaları yakmıya mahsus Bickford kordonu idi, diyorlardı. * Bu vehmin bir tesiri değildi. Polis memüurları az sonra bomba parçalarını buldular. Artık - sui- kast tahakkük etmişti. Şimdi mesele bu cinayeti yapanı veya yapanları bulmaktı. Polis derhal tahkikata koyuldu. Bu dakikaya kadar failleri yakalamış değildir. Fakat temin etmektedir. — Acele etmeyiniz, mutlaka bulacağım | aa Şimdi halk polisin verdiği teminatın —tahakkuk — etmesine intizaren bu cinayeti kimlerin yapmış olacaklarını araştırmakla meşguldür. Hatıra gelen ve ağız- larda dolaşan ihtimal şudur: Geçen sene evvelâ Almanya- da, sonra Macaristanda — sürat katarlarına karşı yekdiğerini mü- teakıp birer suikast — yapılmış ve Matuska isminde bir de adam tütulmuştu, bu adam sui kastleri — yaptığını itiraf ediyor. Ve daha ileri giderek Fransada da ayni cinayetlere — teşebbüs etmek arzusunda olduğunu söylü- yor. Fakat arkadaşlarının isim- lerini itina ile saklıyordu. Anlat- tığına göre maksadı halk arası" na beynelmilel bir havf ve deh- şet saçmaktı. Bir nevi nihalist değildi. * Eski kazalar ile bu yeni ka- zalar arasında icra şekli nokta- sından tam bir müşabehet gö- rüldü, derhal: , Fransadaki şimendifer kazasından bir manzara — Acaba bu gsuikasti Ma- tuska'nın adamları yapmiş olma- sınlar? suali akla geldi. »4 Yalnız komünistler bu şekilde düşünmemektedirler. Onların söy- ledikleri şudur: — Kazayı bizzat Paris polis müdürü tertip etmiştir. Maksadı bundan istifade ederek komünist- leri ittiham ve tazyik etmektir. Bu iddiaya inananların bizzat ortaya atanlarla arkadaşlarından ibaret kaldığını söylemiye bilmem lüzum var mıdır? Fakat ne olur- sa olsun hadise cidden merak verici bir mahiyettedir. Acaba Ayvrupa yavaş yavaş eski Balkanlara mı benziyecek dersiniz ? * * Çi Suriye Mekfuplan lskenderonda Üç Lisan Ve Uç Kıyafet Vardır İskenderonda yeni yapılan hükümet konağı İskenderon (Hususi) — Türki- yenin (Payas) hududundan İsken- derona girerken insanın gözüne ilk çarpan —manzara İstandart kumpanyasının gaz depolarıdır. Denizin, şehrin içine doğru giren ve İskenderun körfezini teşkil eden kısımda, sahil boyunca uza- nan geniş bir cadde vardır. Bu cadde üzerinde yeni yapı- lan hükümet — konağı, 100 yataklı hastahane ve Türkiye- den metruk askeri kışla bu sahilde —toplu — bir — manzara hissini verir. — İskenderonda ilk bakışta bir imar faaliyeli görü- lür. Yeniden — birkaç muazzam cadde açılmıştır. Âyrıca batak- lıkları kurutmak için muhtelif kanallar yapılmıştır. Şehir hari- cinden getirilen topraklarla ba- taklıklar doldurulmakta ve kuru- tulmaktadır. — Son yapılan bir çok evler, İskende- ronun umumi manzarasını zen- ginleştirmiştir. zamanlarda | Birkaç gündenberi bu havali- de şiddetli) soğuklar hüküm sür- mektedir. Yerli ahali, sıfırın al- tında 7 dereceye kadar düşen hararetin, şimdiye' kadar burada hiç vüukubulmadığını söylüyorlar. Burada birçok cami, kilise ve mektep vardır. Sokaklarda üç çeşit halk görülmektedir. Bir kısım halk fes giymekte, baziları şapka taşımaktadır. Bu arada kalpak giyenler de hayli bir yekün tutmaktadır. İskenderona üç lisan hâkim- dir. Halkın büyük bir kısmı türkçe ve Arapça konuşmakta- dır. Kozmopolitler de fransızcayı tercih ediyorlar. Hükümet dairelerinde resmi- muameleler bu üç lisanda cere- yan etmektedir. Burada da Suriyenin diğer yerlerinde olduğu gibi iki fırka vardır. Birisi Vatanilerdir ki şim- diki hükümeti devirmek emelile | çalışıyorlar. Diğeri de hükümet « ile ticaret muahedesi akdetmemiş | tısqdî Haberler | Almanyada Muzayeka Emirnamesi Berlin, 20 ( A.A ) — Ban Alman bankalarının kurtarılma- — sını teshil için neşredilen bir. muzayeka — emirnamesi, lüzumu tahakkuk eden sermaya tenziline ait usulleri tayin eylemektedir. Bu emirname ile büyük Alman bankaları, duçar oldukları ziyan- ları bilânçolarında — göstermek mecburiyetinden muaf tutulmak- tadırlar. Sermayelerini tenzil et- miye teşebbüs arzusunda bulunan bankalar, bu tenzil muamelesini yapmadan evvel bilânço tanzi- mine muhtaç değildirler. Almanyada Gümrük Sistemi Berlin, 20(A. A.) — Almanya, gümrük sistemini tadil etmek tasavvrundadır. Almanyanın, en ziyade müsa- adeye mazhar millet prensipinden vazgeçmemekle beraber, Almanya olan devletlere tatbik edileceli azami bir tarife vücuda getirmi- ye karar vermiş olduğu sölen- mektedir. Tekrar Açılan Borsalar — Berlin 20 (A.A) — Berlin ve Frankfort esham borsaları, bu. ayın 25 inde tekrar toplana- caktır. Resmi tescil muameleleri yapılmıyacak ve vadeli muame- lelere müsaade edilmiyecektir. Bir Teşebbüs | Londrs, 20 (Â. A) — İngiliz. Ticarat Odaları Cemiyetinden bir heyeyet, harici ticaret müs- teşarının nezdine giderek mümâ- ileyhe kambiyo — muamelâtinım tâbi tutulduğu tahdidat yüzünden İngiliz ihracat tacirlerinin mik yonlarca lira matlubunun istifası kabil olamadığını ve bu sebep« ten dolayı beynelmilele ticaretim felce uğraması tehlikesinin mevs cut bulunduğunu bildirmiştir. Öldükten Sonra Diriltilen Kadın Berlinde —Profesör — Arthurf. Meyer isminde bir doktor bh' hasta kadını öldükten sonra riltmiye muvaffak olmuşl_:ur. Kadın 78 yaşında bir iht dır. Merdivenlerden düımuş, tahaneye nakledilmiş ve orıdı ölmüştür. Almanyanın en maruf cerrahi mütehassısları ameliyat yapmışlar. Fakat kadımı kurtar- mıya muvaffak olamamışlardır.. Fakat Profesör Meyer kalbe hü- cum edip insanı öldüren kanm boğmasını ameliyatla tedavi usu- lünü bulmuş ve bu sayede ihtiyar — kadını kurtarmıya muvaffak d' muştur. Profesör Meyer bu yeni ames liyat tarzını şu suretle izah et- mektedir: “Muavinim hastanın kalbine kan hücum ettiğini veölmek üze- re bulunduğunu haber verdi, biras — sonra da kadının öldüğünü bıldil' diler. Derhal hastanın yardımına — 3 koştum. Kalbini açtım. - tazyiki izale ettim. Sonra sun'i teneffüs — yaptım. Fakat teneffüs avdet — etmedi. Sağ elimle bir adrenalin; — enjeksiyonu yaptım. Kalp derhal — çarpmıya başladı. Teneffüs avdet — etti ve kadın kurtuldu. < —— taraftarı olanların teşkil ı—:tlîfi fırkadır. Memleketin en büyük dol'lıı i para buhranıdır. Bilhassa altıf — para tedavülden kalkmış gibidir: HA