- Dünya Hâdiseleri Eski Çarların Mezarlarında Neler Var ? Rus çarlarının cesetleri Lenin- Ni ehit attaki Piyer ve K c ;t %:)I kalesinde gü- Boş Çıktı | xülüdürler. Sov- yet hükümeti bundan bir müddet | kabirlerin birer birer | açılmasını ve cesetlerle beraber | olduğu — zannolunan | kıymetli eşya ve mücevherlerin ı evvel bu gömülmüş çıkarılmasını emretmiş, bunun için bir de komisyon teşkil olun- | muştur.. Bu komisyon bir müddet evvel faaliyete başlamıştır. İlk açılan kabir Üçüncü Aleksandrın mezarı ol'muştur. Üçüncü Alek- sandr, mezarında jeneral elbise- sile yatıyor. cesedinin gayet iyi .mahfuz kaldığı görülüyordu. Esa- .sen cesedin tahnit ameliyesi de |-gayet iyi yapılmıştı. Bu mezarda birçok elmas, yine elmaslı bir kılıç bulunmuştur. İkinci Aleksandr'la Birinci Nikola'nın mezarları. da çok zengin görülmüştür. Maama- fih Birinci Aleksandr'in mezarı açıldığı zaman komisyon azası derin bir hayret ve dehşet içinde kalmışlardır. Çünkü Birinci Alek- sandr'ın tabutu boş bulunmuştur. Bu hâdise, vaktile halk arasında şayi olan bir rivayeti teyit et- mektedir. Bu şayia şu idi: Birinci Aleksandr, öldüğünü işaa ederek ve muazzam bir ce- naze merasimi tertip ettirerek kalkıp Siberyaya gitmiş ve baki kalan ömrünü orada, tenha bir köşede geçirmiştir. İkinci Katerina'nın cesedi de gayet sağlam bir halde idi. Ka- bir, mücevher ve türlü kıymetli taşlarla dolu idi. Komisyon azası üzerinde de- rin bir tesir yapan mezarlardan biri de Büyük Petronunki olmuş- tur. Bü Petro'nun — sırtında bezden bir gömlek vardı. mücevheri yoktu. Sağ elinde devlet mührünü tutuyordu. Diğer bütün hükümdarların gümüş ta- butlarda bulunmalarına mukabil Büyük Petronun tabutu basitti ve ceviz ağacından yapılmıştı. * Almanyada Yahudilere karşı tatbik —edilen boykotaj Yahudi muamelesi — el'an . | devam ediyor. Bu Boykotajı | hoykotajın birçok yerlerde esaslı bir usul dahi- linde yapılıp yapılmadığı kat'iyetle iddia edilemezse de Prusya'da, bu iş, gayet muntazam bir şekilde yapılmaktadır. Şimal denizi kena- rındaki bütün plâjlarda Yahudi- lerin banyo almaları menedil- “Mmiştir. şu kabil yaftalar yapıştırılmıştır: “ Bir Alman kadını Yahudi | ile dansedemez ,, Şarki Prusya'nın Laenştayn şehri gibi bazı yerlerde Yahudi- lerin umumi mahallere çıkmaları ve meselâ, lokanta ve kahve gibi | yerlerde yemek ve içki içmeleri imkânsızdır. Bu boykotaj her nekadar es- naftan gelmiyorsa da Nazi teşki- lâtı tarafından verilmiş bir emir olduğundan harfi harfine tatbik olunuyor. Aydında bir yaralama hâdisesi Aydın, ( Hususi ) — Sarıoğlu mahallesinde oturan Süleyman Ef, isminde bir zatla, Halil İbrahim oğlu Mustafa arasında bir kavga çıkmış,, Mustafa Süleyman Efen- diyi keserle başından ağır surette Rralamıştır Yaralının hayatı teh- ededir. Hiçbir | Birçok plâj kazinolarında z dLaekr ti . z__âı _aı&.;___&—__— l —-——ı—-f—:?-——-k-v— YeniDünyada Eski Bir Med niyetin Beşiği Daha Çıkıyor Orta Asyada bulunan meşhur Gobi çölü eski medeniyetlerin beşiği olmakla maruftur. Epey zaman var ki Goöbi çölünün bu şöhretli rolüne, bir başka dünya ortak çıkmaktadır. Bu dünya, orta Amerikadır ve bilhassa Mekşsikadır. i İlk İspanyol fatihleri, Kristof Kolomptan — sonra yeni dünya topraklarına ayak bastıkları za- man orada, çok eski bir mede- niyetin bakiyesini bulmuşlardı. Bu medeniyetin mümessili Maya denilen kırmızı derili Amerikan kabilesi idi, bunların başında Guatema isimli bir de imparator vardı. İspanyol istilâsının aman vermiyen çapulculuğu - karşısında kırmızı deriler çekilip firar etmi- ye başlamışlardı. Mayaların asır- lardanberi — toplanagelen büyük hazineleri de bu arada İspanyol- ların eline geçmemek üzere kaçı- rılmıştı. İspanyollar bu hazinenin saklandığı yeri Guatema'nın bil- diğine kanidiler. Esir ettikleri bu >adamı bir hayli sıkıştırdılar. Fa- kat ağzından bir şey alamayınca .bir ağaca astılar. Hâdise, kırmızı derili Mayalar ve diğer yerli kabileler üzerinde çok derin bir tesir yaptı. Bunlar, kendilerine medeniyet getirdiğini iddia ederken işi sadece çapul- culuğa ve haydutluğa döken Av- rupa medeniyetinin önünden çe- kildiler, İnsan ayağı basmamış orman- darla örtülü - yerlerden geçerek orta Âmerikanın — hastalık ve tehlike dolu topraklarına daldı- lar. Bu suretle mesafeyi ve ölüm tehlikesini, İspanyol istilâcilerile kendi aralarına koydular ve ra- hat ettiler. Ondan sonra fasılalarla bir takım keşif heyetleri bu toprak- larda seyahatlar yaptılar. Pek çoğu yerli kabilelerin düşmanlığı ile mahvoldu. Pek azı, iç kısım- larda eski bir medeniyet beşiği bulunduğu haberini medeni dün- yaya ulaştırabildiler. Fakat buralarda esaslı birşey yapmak mümkün değildi. Çünkü | yol yoktu. Her taraf, geçit ver- mez ağaçlar ve otlarla örtülü idi. d ,_.-',_;_ ___nyda Olup Bıte nler —— 0 we Zehitli öklerla mücühher üç Lakandon İçlere doğru ilerledikçe rütubet taya çıkarıyordu. Her taş altın- da birkaç akrep ağaç dalların- da türlü renkte yılanlar, kaplan, vahşi kedi gibi yırtıcı hayvanlar 'vardı. Sonra bir sinek vardı ki soktuğu insanı kör — ediyordu. Hatta, bir fen heyeti, önde kö- peği, arkasında sahibi, onu ta- kiben de ilerleyen bir merkep görmüştü ki bu kafileyi teşkil eden üç mahlükun üçü de kördü. Onları kör yapan işte bu müthiş sinekti. Daha sonra yerlerde süratle ilerleyen tüylü ve zehirli nevi büyük ve kırmızı karıncalar serçe parmak kalınlığında sakır- _galar vardı. Bu saku'galar insan Guatema'nın harinelerinin — şömtlü olduğu zannedilen Harabeler görür görmez gövdesine başlarını gömüyor, vücutlarını koparsaniz bile içeride kalan baş kokuyor ve son derece rahatsız ediyordu. Keşfedilecek muıntaka, işte böyle bir cehennem nümunesi bir yerdi. Nihayet bir fen heyeti, tay- yareler kullanmak suretile bu mıntakanın keşfine teşebbüs etti. Prorok isimli bir Amerikalının riyaset ettiği bu heyete bir de Fransız grupu iltihak etti. Üç .;ıl. :.'_'ı'.ıı.._.g.-l—._.'_. e- gü tayyareye — bindiler. Meksikanın ve yolsuzluk müthiş maniler or- | örümcekler vardı. Daha sonra bir | | manın kurbanı olmuşlardır. Meksiko — şehrine merkezi olan daldılar, İnmiye müsait bir nok- taya kondular. Daha evvel yerli bir takım amele, muhafız ve k- lıçlı yol açıcılar temin edilmişti. Bunlarla beraber Mayaların hazi- nelerini ihtiva eden eski mabet- | lerin, terkedilmiş şehir harabe- lerinin araştırmasına başladılar. Bu araştırmalar hakkında çok şayamı dikkat şeyler — nakleden Mister Prorok'un bilhassa nazarı dikkatini celbetmiş olan şey, bu- gün ağaç ve otlarla örtülü bir halde bulunan birçok şehir ve binaların nasıl birdenbire terke- dilmiş olmalarıdır. Onun kanaa- tıne ve bazı binaların içinde gas- "yan eder bir halde gördüğü in- san naaşlarına bakarak edindiği fikre göre, eski Maya Vomito negro denilen öldürücü bir sıt- İs: minden de anlaşılacağı üzere bir nevi sıcak memleket sıtması demek olan ve gasyan ettire et- tire insanı öldüren bu hastalık, kısa bir zamanda bütün bir kıt'a- yı bomboş bir hale getirmiştir. Vaktile otuz milyon tahmin edi- len mayalar, bugün melezleşe melezleşe hemen hemen - hiç kal- mamışlar gibidir. Yalnız onlar bakiyyesi olup Lakandon denilen bir kabile kalmışlardır ki bunların tamamen dejenere olmuş yerli- lerdir, ve cücedirler. Kendi mın- takalarına yabancıların ayak bas- mamaları için zehirli ok kullanır- lar ve bu zehri, adımbaşında te- sadüf olunabilen garip şekilli, türlü renkli otlardan çıkarmak- tadırlar. a 4 doğru — yaya zaman en ziyade bu kabilenin mümanaatına —maruz kalmıştır. Bereket versin; muhafızlar arasın- da mevcut ve Lakandon'ların dilini bilen yerliler, gelen kimse- lerin düşmanlık yapmiyacaklarına Böz vermek suretile keşif heyeti- nin kılıçtan geçirilmesine mani olmuştur. Sonra anlaşılmıştır ki Lakandon'ların en büyük korkusu kadınları idi. Çünkü Lakandon- ö * LA L'JJ—.'._— ( CC ların erkeklerine nisbetle kadın- z K G z yedi saat mesafeye kadar araziye | v | Profok heyeti arta Amerikaya | olarak — ilerlediği | suzluk yüzünden şikâyetçidir * | lambası dahi yoktur. Bu sokt man bir darğınlık yüzünden ht | içindirki Mister Prorok Lakat | — donlar arasında torunile evlenmi | dığı anlaşılınca, kabilenin hust' | büslere, yerliler müsaade e Kari Mektupları Bozuk Ve .Işıksı A Bir Sokak İğrikapı dışarsında Cebecibâ mahallesinin Müezzin Mehmet $ kağındaki oturan bütün halk y kışın evlerini su basmasınd! korkmakta yazın ise tozdan bâl almamaktadırlar. Bu sokağı 4f dınlatacak küçük bir elektiri geçilmez bir Haldedir. Esas burası uzun senelerden beri tart yüzü görmemiştir. Belediye £ gelmeden küçük bir Himmetl ve pek cüzi bir masrafla bu s0 kağı tamir ederek bir de lambi koyamaz mı? $ İğrikapı Cebecibaşi mahallesini Müezzin sokak|halkı namınd Yusuf Kenan Oğlumu Arıyorum! Yedi senedir oğlum Ali Of nasılsa beni terkederek yanımda! firar etti. Nerelerde olduğun ; dair hiç bir haber alamadıri Her kim görür ve bulur da oldü? ğu mahalli * zirdeki adresime b î dirirse 25 lira hediye vereceğ Adapazar Çukurahmediye M, Ere,ııle: eaddesinde Şumnulu demirci Mehmet uf | Adapazarında Maaş Mesele$i Karilerimizden Necmi Be) Adapazarı belediye müstahdemi maaşlarının bir türlü verilmedi ginden bahsederek, bu hususü nazarı dikkate alınmasını ric etmektedir. A6 ——— r Cevaplarımız Keşanda - gazeteler bayii — Ahım Hamdi Bey ticarethanesinde Recel Efendiye: — Yugoslavyadaki emlâkiniz ait 27 - 10 - 32 tarih ve 889 ni mara ile Belgrat sefaretinden is tediğiniz cevabı, bir mektıı İstanbul vilâyetinden sorabilir V cevabını alırsınız efendim. * Beşiktaşta okuyucularımızdan san Beye: ğ — Bu mesele henüz kat'i £ şekilde tesbit edilmemiştir. Fil l ki bazı Fransız muharrirleri eser lerinin tercümesinde titizlik göf termektelerse de, Turkıyede j tap satışının kıtlığından kendile rine telif hakkı vermek imkâ haricindedir. Tercüme ettiğini? kitabı bastırabilirsiniz. efendim. * Diş tabibi M. Hayri Beye: İ Dişçi mektebi — mezunlarıl!' diş tabibi ve meslekten kend kendine yetişenlere dişçi deni! mektedir. Maamafih bu kat'i b tasnif değildir. ları sor ö?2rece azdır. ve nisb sekizde birdir. Yani sekiz erke bir kadın düşmektedir. Ont “büyük analar, oğullarile evlenit İ.y kadınlar çok görmöüstür. Fakâ keşif heyetinin maksadı Lakaf “don kadınlarını kaçırmak ol ' meti kendiliğinden zail olmuştu! | Fakat şehir ve mabet harab _;İ rini araştırmak için yapılan teş€ mişlerdir. Bunun üzerine Meksikf| hükümeti asker — gönderip ":-j heyetini himaye altına almı)y” karar vermiştir. Eğer, ümit edil€” keşif temin edilirse geçmişin g* kamaştırıcı hazine ve ıu-uei: meydana çıkacak ve çok p medeniyetin — sırıt ıııuaıuu _' ' demektir.