5 Mayıs 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

a SIT Şd #L 5— Eksiltme 4 i D el DlE ee TÇ « ——— MAZON MEYVA TUZU ve BARSAKLARI a — p MİDE ve BARSAKLARI kolaylıkla boşaltır. İyT MET U DUZ. ” Fo e -. ü İ Üİ n İeReel ea T PZ SON POSTA - iNKIBAZI ALIŞTIRMAZ. Ağızdaki kokuyu ve ea z B Ti İK —e Sayfa 11 tadsızlığı defeder. MAZON isim ve ve ve ondan mütevellid baş ağrılarını defeder. Son derece teksif edilmiş bir toz olup-MÜMASİL MÜSTAHZARLARDAN DAHA ÇABUK, DAHA KOLAY ve DAHA KAT'İ tesir eder. Yemeklerden sonra alınırsâ HAZIMSIZLIĞI, MİDE EKŞİLİK MİDE Küçük YANMALARINI giderir, HOROS markasina dikkat. şişe çıkmışlır, fakat büyük şişesi ekonomiktir. Deposu : Mazon ve Boton ecza deposu İstanbul Yenipostahane arkasında. No 47 Halit Ziya Uşaklığil san'at hayatının J9 İNcİ yıldönümünde ğ (Baş tarafı 1 inci sayfada) m.ıı" ki, bugün Kalanderden dönerken Yine onun âdeta çarparcasına yakından :İ?u::p geçmesini farketmemiş görün - BiıHahd EŞYi_mm bu satırlarında, bir ne- a _E'înçlıgımn heyecanla ışıldıyan göz iz- TİNi bulursunuz. Bu satırlarda, kafesin- Masılsa koyverilmiş, kanat çırpamı - Uçmasını bilmiyen kanarya ruhlu, ;':;îîh Benç kızların, engine açılmak is- S€zersiniz... -—Hahd Ziyanın satırları üstüne dökülen Ş:zn Yaşları; Halid Ziyanın sahifeleri üs- ; duyulan yürek çarpıntıları, yaşan- M 'Sıem-'nı fakat erişilemiyen bir hayal Mest M Tüyasile mahmur, hülyasile n sin ee Eların en büyük zevki, en gü- Tmin helak Kendi şiriyetine, okuyanla - lid Zi ihlarımı kattığı içindir ki, Ha- Ya Uşaklıgili 55 yil sonra genehür- €& anıyoruz... * Bğîîs"in basit bir tarifi aklıma geldi: Ceyrek €© okuduğunuz eserin üstünden bir Ve y.lm;s" Beçsin: Gözlerinizi kapayınız Seri hatır beş sene evvel okuduğunuz & - Ia'_“ağa çalışınız. Eğer eser, par- zihninizde canlanırsa o - eser Şaheserdir, MaGuıÜErimi kapamağa hacet- kalmadı. Firdev;andal önümden süzülüp getti... Diba anım' vardakosta hali ile tâ ya- kulakla geldi... Bihterin kahkahaları “Dkuı Tıimda , çınladı. — Behlül -çapkın g%mm büktü... Yükselenm mehtabı diyen Elf: «Bak bize fener çekiyorlar» G ESİ duydum, Nihal! tanıdım... be;&m Memmı. u okudüğum zâman 'ön : * Havıç CYi eseri hatırlar2 $ ay';a;';:““ belki sevdiği bir esti 'ha- İYayı aku SiZi temin ederim ki, Halid İ 'bu __Yiln neslin her biri onun eser- Haliğ 5; Patırlarlar. lmmuş ı"ü'_l yirmi beş sene evvel o - *Sofran birine şöyle deyiniz: . Bi Tn etrafında yedi kişi idiler.. NHuîm' Mir'atı Şuun sahibi imti - Tesinde yin Baha Efendi, matbaaya çeh- hi.r şa . x Firdiği şaai fevkalâde parlıyarak W’_“îleri işiten Halit Ziya karlii size — Mavi ve Siyah, divecektir. 1met il, gazetecilik tarihimizin ©N ve ölmiyecek olan ne sevimli, Cana Sanlığı Salidir yakın simasıdır. Ahmet Şekip n kolay kolay anlatılmaz bir tim- Mt e İkbal bir idealin enmuzecidir: T türl yıen. idealin... bi ___Z__iya Tealist bir muharrirdir. WĞÇ_VŞ; tasavvur ediniz ki, aşk peri tlâlemi €İsanesi veya mesire yerletinde Vür M eğlencesidir. Bir sosyete tasav- Ya &diniz ki, kadın ya kafeste bülbül ve- Ününe bir rejim getiriniz ki, hak .. ,ğ“ acaip halita içinde, Fatih, sükkânı | %'Kllenden Kafdağının ardındaki Lğm;înhhçeleri gibi bir ver; kapı ara- h&lnm Sevgilisinin eteğini görmek Kleo- h&h-, Ve beri yanda ahlâk sıfıra inmiş; hh.i sefası bir zabıta vak'ası ha- &l:pıştı_ İalid Ziya o devrir çi hakikatini bi çiy hakikatini bir ta xfâ:“fktl, Tomantik kısmını realist bir xgoierin önüne serdi; hayali haki- '| maçı seyreden, bisikletle gezen, ip atlı - ü kavuşulamıyan, ele geçirile -| .ü-:ğğ;a çıkmış bir matâ halindedir. Gö- | Yaranı cek kavinindir... Kalemse en âciz : Vusluna nail olmak gibi bir ni-| | mizin Cağaloğlu merkez salonunda yapı- kat yaptı. O devrin maddi:ve manevi 1Z- tıraplarını, gönül macefalarını, seyran - larını, saz ve sözlerini ortaya koyarken, kafesleri kaldırmış, yaşmakları sıyırmış, örf ve an'aneleri meydana çıkarmış, zevk kültürümüzü mihek taşına vurmuş ol - du. İnsan romantik doğar. Ateşe elini uza- tan çocuk, denizde gördüğü ayın aksini isterim diye tutturan Alacan ilkmektep sırasında tayyareciliğe meyleden talebe romantik değil midir? Ve hakikat bu ro- mantizmden doğmaz mı?.. Hayat ne kadar reelse, o kadar mantiktir. Sevdiği kızı alamıyan, arzu - larının hiç birine nail olamıyan ve bir gün İstanbuldan kalkıp — Anadolunun bir köşesine giden -romantik Ahmet Ü Cemil; kızıl gözlü sobanın ışığında sinirli | sinirli dolaşarak Behlülü bekliyen Bih_v ter; «Kadm gömlek gibidir, biraz giyi- lir, sonra değiştirilir» fehvasını güden Behlül; ay ışığında sevgilive sokulmak- tan daha büyük zevk duymıyan Nihal ha- yal içinde puyan haleti ruhiyelerine rağ- men Türk edebiyatının en reel şahsiyet- leridir. Yan bereleri, tavus tüyü gibi kaba- rık saçlarile, çığlıklar kopararak futbol yan, ata binen, koşan, baldırları. bazulu bugünkü genç kızlarımızın kalblerini yoklayınız; yüzde doksan dokuzunda Ha- lid Ziyanın yarattığı «Nihal» in saf ru - hunu bulacaksınız. Şu spor ceketli, eli kalın bastonlu ,ba- cağı golf pantalonlu gençle konuşunuz, sizinle tıpkı Halid Ziyanın . yarattığı «Behlül» gibi konuşacaktır. Ancak dün- kü «Behlül» ün bıyıkları vardı, bugünkü «Behlül» lerin ise favorileri var. S Bir ziyafette, bir çayda, bir: topluluk- ta; asabi asabi mendilini büken, bir yer- de duramıyan, sık sık kaloriferin rad -| yatörüne dayanan bayanı size takdim- e- debilirim: Halid Ziyanın yarattığı <«Bih- ter> dir. Halid Ziyanın tipleri bu kadar hakikat- tir ve Halid Ziya bu kadar realist bir muharrirdir. Verteri, Romeo Jülyeti, Manon Lesko- yu, Arman Düvali, Lâdam o Kamelyayı öldüremiyen zaman, Halid Ziyanın ya - rattıklarını da öldüremiyecektir. Çünkü onlar da, ruhları cisimlerinden ayrılamı- yacak olan lâyemut insanlardır. Selâmı İzzet Sedes Halit Ziya gecesi Eminönü Halkevinden: Büyük san'at- kâr Halit Ziya Uşaklıgilin san'at hayatı- nın (55) inci yılı münasebetile 5/Mayıs/ 937 Çarşamba günü saat (21,30) da evi- lacak toplantının programı aşağıya çıka rılmiştir. Bü toplantiya davetiye ile geli necektir. Ayni zamanda İstanbul radyo- su ile de neşredilecektir. 1 — Konferans: Agâh Sırrı Levend ta- rafından. a) Servetifünun edebiyatı b) Servetifünun nesri c) Halit Ziyanın eserleri, edebi şahsi- “yeti, romanlarının vasıflari ve kahraman | ları. : 2 — Konser: Evimiz orkestrasi tarafın- dan, 3 — Hâtıralar: Hüseyin Siyret tarafın- 4 — Hâtıralar: Ali Kâmi tarafından. 5 — Hâtıralar: İzzet Melih tarafından 6 — Eserlerinden bazı parçalar; Mu- vaffak tarafından, T7 — Hitabe: Meliha Avni tarafından. İnönü Türkkuşu Kampında yapılacak tesisat Türk Hava Kurumu Genel Mer- lîezlıı den : ÇS - İdâ 2 u Merkezinde yap:ılacaktır. î — Keşif bedeli «49723> liradır. Eğlnlan g* İ'nönü Türkkuşu kampında üç yatakhane, bir dershane ve yemekhane, bir Te binası, bir depo ve tamirhane olmak üzere altı bina yaptırılacaktır. “un—— Eksiltme 10 Mavıs 937 Pazartesi — Muvakkat teminat «3729>» liradır. z şartnamesi, fenni şartname, keşif evrakile mukavelename projesi. |— Plânlar beş lira verilerek Hava Kurumu Merkezinden alınacaktır. —— <2399> günü saat on beşte Ankarada Hava Ku- Tunun ziyareti münasebetiyle Macar ve ,çok mülâkatlar vuku bulmuş, Şuşnig Ma irefine askeri bir geçit resmi yapılmış: Avrupanın vaziyetini _' Değiştirebilecek | Üç mühim konuşma (Baş tarafı 1 inci savfada)- * : Yakalanan Avrupanın mukadderatını değiştirebi- lecek mahiyette olan. bu müzakerelerin[ neticesi hakkında muhtelif tahminler ile- ri sürülmektedir: İtalya ile Almanya a- rasında bir askeri ittifakın akdinden bah sedildiği gibi, Macaristan ve Avusturya- nın Çekoslovakya ile teşriki mesai ihti- mali de mevzuu bahsolunmaktadır. Yugoslavyada Prens Pol - General Göring mülâka- tına gelince, bu da Küçük Antantı dağit- mak gayesile yapılan yeni bir teşebbüs mahiyetinde telâkki edilmektedir. Bütün bu tahmin ve faraziyeler tahak- kuk ettiği takdirde, Avrupanın bugün- kü siyasi veçhesinin tamamen değişece- ği ve her sahada, bu değişikliğin akisleri hissedileceği kanaâti umumidir. Macaristanda Budapeşte, 4 — Naip Horthy ve Ba- yanı tarafından Avusturya Reisicumhuru Miklas şerefine verilen ziyafette, Naip Horthy, bütün Macar milleti namına A- vusturya Reisicümhurunu yalnız coğrafi hâdisat ile değil, fakat asırlarca süreh müşterek tarih, kültür ve ekonomi mü- nasebetleriyle de yakin olan bir. mem- leketin şefi olarak muhabbetle selâmla- mış ve demiştir ki: Muslihane bir inkişaf güden iki dev- letin siyasetlerinde İtalya ile olan anla- maları mühim bir temel teşkil eder. Bu anlaşmalar Roma protokollarında ifade- lerini bulmuşlar, daha şimdiden mesut semerelerini vermişler ve Tuna havza- sındaki kürücu eserde en mühim unsur | ,radım. Birâz ötede süngülü jandarma ne- olmuşlardır. Daha mesut bir âtinin nişanesi olarak kudretli Alman imparatorlüğu ile olan dostluk münasebetlerimizi de zikretmek isterim, ' İ aakaar ei aü n n &Sulh siyasetimizde : ve hürriyetimizi ve kendimizi istediğimiz gibi idare et - mek hakkmı temin etmek yolundaki gay retlerimizde dostluk muahedelerimize, Roma protokollariyle bağlı bulunduğu- muz İtalyanın kıymetli teşriki mesaisine ve keza devletlerimizin Alman impara- torluğu ile olan dostlük münasebetlerine güvenebileceğimizden emin olarak çalış- makta devam edeceğiz. * Budapeşte, 4 — Avusturya Reisicumhu 'Avusturya devlet adamları arasında bir carlara Venedik mülâkatının neticelerini bildirmiştir. Fakat asıl olan mühim nok- tai nazar teatileri merkezi Avrupa vazi- yeti ve iki memleketin küçük antant ile olan münasebatı üzerinde yapılacaktır. Peştede Geçit Resmi : Büudapeşte * (A-A.) — Bügün, A- vüsturya Reisicumhuru B. Miklas şe - tır. Halk, geçit resmini büyük tezahü- ratla selâmlamış ve askerleri şiddetle alkışlamıştır. Zira, hafptenberi, ilk de- fa olarak, Budapeştede bütün kıt'ala- rin ve sınıfların iştirakile bir geçit res mi yapılmıştır. İtalyada Roma 4 — Gazeteler, sütunlarının büyük bir kısmını B. Fon- Neurath'ın Roma ziyaretine tahsis ediyorlar, Popolo d'lİtalia gazetesi yazıyor: Bazı ecnebi gâzetelerin imalarına rağmen, bu mülâkattan beklenecek he- yecanlı kararlar yoktur. Avrupada bü- yük devletler arasında askeri ittifaklar siyasi mukaveleler mevcuttur. Buna mukabil Berlin - Roma mihveri mem- leketleri ayırmağa değil, Avrupanin merkezinde biy barış temeli tesisine matuftur. Roma 4 (A.A.) — Musolini - Von Neurath mülâkatı, bir buçuk saat sür- müştür. Bu görüşmede, tam bir fikir beraberliği müşahede edilmiş olduğu bildirilmektedir. İngiltereden bir ses Londra 4 (A.A.) — Daily Mail ga- zetesi, Lort Roöthermerein makalesini | neşretmektedir. ! Bu makalede Almanya eski müstem BĞ V ee b ği A el A de yola çıkarılmadı katiller dün (Baş tarafı 1 inci savfada) konağı civarındaki Ceyhan oteline gide- rek bir oda kiralamışlardır. Biraz sonma. dönerek 'yatmışlardır. Göce yarısı olduğu için hüviyetlerinin tesbiti ertesi güne br- rakılmıştır. Sabahleyin otele gelen müs- tecir Şevket hüviyetlerini tesbit ederkön evvelce resimlerini görmüş olduğundan bunları tanımış ve telâşla telefona koş- ,Muştur. Bundan şüphelenen firariler he- men oötelden ayrılıp kale kapısına doğru ilerlemişlerdir. Orada Nebinin kahvesine gidip oturmuşlardır. Şevket te zabıtayı haberdar eder etmez bunların peşine ta- kılmıştır. | Sivil memurlardan Fevzi, Cemil ve 64 numaralı Celâl Raşit kahveye gitmişler, bunların kıpırdamalarına meydan bırak- madan üzerlerine atılarak bileklerinden yakalamışlardır. Abdullah mukavemet et | mek istemiş, fakat muvaffak olamamış- tır. Bunların derhal üzerleri aranmış, Ab dullahta dolu, toplu bir tabanca, Tevfikte de bir brovnik tabancası ve 300 küsür fi- şenk çıkmıştır. Bunlar derhal müsadere edilmiştir. Firariler polıs müdürlüğüne götürülerek sorguya çekilmişlerdir. | * Amcasını öldüren Tevfik, Adanaca meç hul bir sima değildir. Çocükluğunun bü- yük bir kısmını burada geçirmiştir. Ken- disi Türksözü müharririne firar hâdise- sini şu suretle anlatmıştır: Parmaklığı kestikten sonra aşağıyâ sıç feri bir aşağı bir yükarı dolaşıp duruüyor du. Arkası dönük olduğundan beni gör- medi: Atlarken çok heyecan duydum. Te pe aşağı bir düşüşümi vardı ki, sormaym. 'Benden sonra*Abdullah ta ayni suretle atladı. Bir müddet durduk. Ses sada duy mayınca hemen oradan sıvışarak Sirke- ciye geldik. Üzerimizde 150 lira kadar bir para vardı. Bir kayığa atladık ve Haydar paşaya geçtik. Oradan marşandiz trenle- 'rinin vagonlarının gâh altında ve gâh ü- vzetinde geçirmek suretile Eskişehire ka- çok ihtiyatlı hareket ediyor, polis ve jan- darma gördüğümüzde hemen vagonların üzerine yüzüköyun yatıyorduk. Eskişehirde eski tanıdık arkadaşlara rast gelmiyelim mi?.. Bizi gördüler. Der- hal bir otomobile atlayıp Akşehire doğru yollandık. Yolda bir jandarma karakolu- nun önünde geçiyorduk. Bizi durdurup lendim. Arkadaşıma bir tekme vurup o- tomobilden aşağıya aldım ve hemen ye- re uzanarak güya patlıyan lâstiği tamir ,eder bir vaziyette çalışmağa başladım. sandarmalar bizi iş görür zannederek da ha fazla ısrar etmediler. Biz de yolumu- za devam ettik. Bu suretle muhtelif köy ve kasabaları geçerek Konyaya ve ora « dan da Pozanti ve nihayet Adanaya gel- dik ve bildiğiniz gibi enselendik. gün İskenderunda bulunan bir adamı öl dürmekti. Müddeiumumilikteki — ifadesinde ise Suriyeye iade — edileceğinden — kor- karak kaçtığını söylemiştir). Fakat mu- vaffak olamadım. Buna yanıyorum. Tevfik çok soğukkanlı bulunuyor. El- Jleri arkadan kelepçeli olduğu halde ken- Bunların üzerinde para namına cüz'i bir şey kaâlmiştir. - Yakalanan' - firarile « rin e ne * gün şehrimize gelmiş bülunacakları, henüz belli değildir. İstan bBül müddeiumumiliğinden dün akşam sor bını aldik. Bununla beraber, bu hafta içe tedir. SAAT * G7 - EELAREMAEK İngiliz Kralının taç Giymesindeki Remzi mana (Baştarafı 3 üncü sayfada) ce karşı remzi bir ifade olarak temsil etmekten ibarettir. Bü kudretli hüküm- dar, sadece icrayi saltanat eder, Fakat ic- rayi hükümet etmeye hiç bir suretle hak- kı yoktür. — Selim Ragıp Emeç -Müş postaları. - Muş (Hususi) — Nisan iptidasından - beri havalar yağmurlu ve serin gitmiye başladi. Bu ayın on beşine kadar yağan yağmurlar 94 onda üç milimetredir. Muş - Bitlis arasındaki şosenin şiddetli yağmurlardan bozulmasına mebni henüz |-postalar hayvanla nakledilmektedir. Ça- mur, batak haline giren yollar yapıla - caksa da havalar müsaade etmiyor, bu | müşkülât yüzünden İstanbul postasını on günde alabiliyoruz. Bu da Muş mer- kez telgraf ve posta müdür vekili İhsa - nın aldığı isabetli tedbirler sayesindedir. Geçenlerde posta müteahhidi ölmüştü. Postaların intizamına halel gelmemek için İhsan muhabere memurlarından Ah- medi posta nakliyatına memur etmiş, Bitlis - Muş arasında © genç memur pos- taları hayvanla götürüp getirmiştir, bir İngiliz - Alman paktı yapılması tavsiye edilerek deniyor ki: Hitler meşgul iken büyük Britanya bu İtalyan - Alman ittifakı ile büyük bir ihtilâf çıkarmaya çalışıyor. Bunun |önüne geçmek için tek bir çare vardır. O da Almanya ile bir pakt akdine te- şebbüs etmektir. Londrada görüşmeler olacak Paris 4 (A.A.) — Jour gazetesi, bugünlerde Londra ve Pariste bir çok siyasi görüşmeler vuku bulacağını bii- diriyor. Bir çok Tuna devleti dış ba - kanlarının Kral altıncı George'un taç giyme merasimi münasebetile seyahat- leri, İngiliz ve Fransız devlet adamla- rına kendilerile temas lekelerinin iadesini tazammun eden a zi N eli ELAŞ e ç İA e -i e SA N c aa Sik çe - * |cektir. ralüm, çe y Üü « gl L Ni - ' B . x. * L el * imkânını vere -| Kemaliyede Ortamektep yapılacak Kemaliye (Hususi — Bir orta okul açılması için halk tarafından okul bi « nasına sarfedilmek üzere ön beş bin lira kadâr para tedarik edilmesi karar- bütçeleri müsait olmadığından gençler mekte tahsilsiz kalmaktadıtlar. Bu ha- yırlı bir işin bir an evvel başarılması için hızla çalışılmaktadır. İki toplantıde beş, altı bin lira tedarik edilmiştir. Ceyhanda giydirilen çocuklar Adana (Hususi) — Ceyhan Kızılay Kuru- mu, mekteplerde okuyan fakir talebelere, üzerlerine giydirilmek suretile, elli kadar ök- süz talebeye yardımda buülunmuştur. Son Posta Yevmi, Siyasi, Havadis ve Halk gazetesi Yerebatan, Çatalçeşme sokak, 25. İSTANBUL Gazetemizde çıkan yazı ve resimlerin bütün hakları mahfuz ve gazetemize aittir. ABONE FİATLARI Abone bedeli peşindir. Adres değiştirmek 25 kuruştur. h Gelen evrak geri verilmez, İlânlardan mes'uliyet alınmaz. Cevap için mektuplara 10 kuruşluk Pul ilâvesi lâzımdır. Posta kutusu: 741 İstanbul Telgraf : Son Posta disine sunulan sigaraları reddetmiyordu. — duk. Büunların yola çıkarıldıkları hususun — da daha hiç bir malümat gelmediği ceva- risinde burada olacakları tahmin edilmek — başka kazalardaki mekteplere gideme- i 6 d | Üa Senel Ay | Ay | AY TÜRKİYE 1400 | 750 | 400 | 150 'YUNANİSTAN |(2340| 1220 | 710 | 270 | ECNEBİ - 1.2700| 1400 | 800 | 3800 H AYT AR PŞeE lek aa G aK, ı. " özl * dd © ı dar geldik. Yollarda yakalanmamak için ——— A nüfus kâğıdı sordular. Vaziyetten şüphe- Maksadım; beni bu hale sokan ve bu — — .l e düy Cç S l Ü v ee eei Ç a a YÜ Bi n ( gel CA $ e - lll #i B J el Cal YA Kd K M H laşmış, çalışmalara başlanılmıştır. Bu- — H2 rada tahsil heveslisi pek fazla ise de “ IC eç * f , 5

Bu sayıdan diğer sayfalar: