5 Mayıs 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ee — Beni mes'ut edecek kadin şudur: ASTIĞ; - Ğı41 we Begend erkek tipleri —i — Kadın az söylemeli, çok| dinlemeli ! Vücudu: Teni beyaz, çehresi yuvarlak, saçları siyah ve kıyırcık.. Gözleri elâ, kir- pikleri ve kaşları uzun sıyah ve yolün- mamış. Balık etinde, böyü orta. - Tabiati: Az söyler, çok dinler, söyledi- ğini dinletir, sesi ve sözü, munis, evine ve çocuklarma bağlı, kanaatkâr, boydlan- Mmağı ve boyayı sevmez, icabında maişe- tini temin edecek bir dikiş san'ati bilir. . Tahsili: Hesabını ve evinin idaresini bilecek kadar bir tahsile sahip olmalı- dır, Seyhan Ceza eninde Nenşehurlî Hayri Sağlam —- — 264 — Erkek herşeyden evvel dürüst | ve sadık olmalı! Beğendiğim erkek tipi: Orta boy, boyu ile mütenasip geniş omuzlar, kumral dal galı saç, mânalı, iri siyah gözler, sempa- tik bir yüz. Ahlâkı: İlk aradığım şey, dürüst ve sa-| dık almasıdır. Yerinde neşeli, yerinde çiddi olmalıdır. Tahsili: Herhalde yüksek tahsil olma-| tiyacı karşılayabilecek kadar iyi bir ka- zanç sahibi bulunmalı. Zonguldak 362 Z. M. (Sarih isim ve adresinin neşrini istememiştir) z e Evlenme kumardır, kadın şöyle böyle olsun demek boş şey! Kadınım yüzünden ziyade içi ve vücu-| dü güzel olmalıdır. Beyaz bir teni ve top- tuvaletle giyinip kuşanmalı, gliserinli, vazelinli, krem kokan kadından nefret e- derim, i Diğer taraftan bence evlenme bir ku- mardır. Bu yüzden kadın şöyle olsun, er- kek böyle olsun demek boşs şeydir. Tah- sile gelince, kadında bunu anlamam. Çün- kü tarihte geçen güzel kadınların tahsil- leri mi vardı? Kleopatra okuma bilme- diği halde tamam beş hükümdarın haşını | yedi. Böyle bir kadına ben de başımı ter- ketmekten çekinmem. Milyonlarca İira! servetim olacağına süt gibi beyaz, boylu | poslu, etine dolgun bir eşim olsun, kâ- fidir. Sirkeci Çankaya perukür ığini Hiyadiü'Ne a8 - e hangileridir? — 268 — ; Erkek hassas ruhhe olmal, bakmasını bilmeli! . İdealimde yaşayan erkek uzun boylu, simsiyah saçlı, simsiyah gözlü, mat es- mer; kalin dudaklı, geniş ağızlı, musiki ile meşgul, hasas ruhlü, çapkın tavırlı. Bakmasını bilen ve baktığı zaman bir ka- dın üzerinde tesir bırakan bir erkektir. celerinde işi ihmal etmiyen, sözünü ge- Ankara Yenişehir N. (Sarih isim ve adresinin neşrini Kadın çok güzel olmamalı _mmmmmm- yet vermem. Yeter ki kocasına muti ve sadık olsun. Hayatta kadını idare edecek erkektir. Güzellik yaşayışta hiç bir rol oynamaz. Nice güzel kadınlar vardır ki, bugün sokağa düşmüşlerdir. İzdivaç bir kumardır. Düşeş atarsan ne âlâ, dubara atarsan yandığın gündür. Davutpaşa M. Hikmet - (Sarih adresi mahfuzdur) — SEB va Esmer kadın yuvasına daha - merbut olur Beğendiğim kadın tipi: Çehre: Küçük değirmi, saçlar, gür ve koyukumral gözler iri ve elâ, kaşlar in- ce uzun, burun toplu, ağız küçük, esmer ten, ince uzun boy. Kadında aranacak gü- zellik kaş ve göz güzelliğidir. Esmer ka- dınlar erkeğine ve evine çok merbuttur, hafifletecek kabiliyette, sadık ve müşfik olmalı. İ Mardin Şeref Aksoay (Sar&adresîninneşi—îniîsteiıevıiştîr) Erkekzeııgıı olmalı | Bence erkek çok zengin ohnahdır Tî.pî, 'Orta boy, geniş omuz, iri bir vücut, si- yah göz, kıvırcık siyah saç, muntazam mf Tahsıh Olsun, olmasın. — j “Zonguldak Past femıt 361 A-'K. y salonunda Rıdvan Son Posta'nın Tefrik osı: ıTLENBıKg (İsminin neşrini istememiştir) edilir. Sözünü tutar, evine bağlı, eğlen- Kadın madrabazca düşünülürse ya çok. 3- SON POSTA “Son Posta,, nın Müsabakası : ( Baştarafı 3 üncü sayfada ) rafını aldık. Her fotoğrafı üçer parça- ya böldük. Bunları birbirlerile karış- ltu—dık. Bu parçalardan her gün lâalet- tayin üç tanesini neşredeceğiz. 40 gün bitince elimizdeki resim parçaları da bitmiş olacaktır. Sizlerden bu resim parçalarının her,üç tanesini bir âraya Japşmuak bir fotoğraf vücude getir- İ menizi istiyoruz. Bu iş sizin için hiç te zör olmıyacaktır. Çünkü gördüğümüz gibi bu üç resim parçası ile beraber ayrıca parçaladığımız resimlerin asılla rını da neşrediyoruz. Parçaların yanında hergün tanınmış bir simanın fotoğrafını bulacaksınız. Parçalardan biri bü resim, — Jdiğerleri| daha evvel çıkmış veya daha sonra Çı- kacak resimlere ait olabilir. Yapılacak iş şu: Bu resim. parçalarını ti de kesip ayrıca hılzetmek resim neş- İci bittikten sonra moödellere bakarak her üç yesim parçasından bir fotoğraf meydana getirmek. Bu suretle elinizde 80 resim. olacak, bunları sarih isim ve adresinizle hbize yollıyacaksınız. İşte müsabakamızın & İsası bundan ibaretlir. Resimleri gönderme müddeti gaze- tede resim neşri müddeti bittikten son ra üç haftadır. Bunu müteakıp netice Birinciye bir beşibiryerde altın, ikin iciye 2,5 liralık bir altın, 3 kişiye birer altın, 10 kişiye yarımşar altın, 20 ki- şiye çeyrek altın ve diğer İ6â okuyu- cuya hoşlarma gidecek hediyeler vere- ceğiz iniğt Eskişehirde yeni inşaat Eskişehir (Hususi) — — Şehrimizdeki bütün dükkânların saat yedi de kapan - ması için bir karar verilmesi düşünül - mektedir. Halkevine bir radyo alınması kararlaştırılmıştır. Yakında Eskişehirde büyük bir postahane binası da yapılacak- tır. Ziraat Bankası yanımdaki saha bu inşaat için istimlâk edilmiştir. Bu yıl Es- letilecek, İstasyon binası da büyültüle - konulacaktır. * Gaziantep lisesi Gaziantep (Hususi) — Lise, tahminin feykinde rağbet görmüştür. Mevcudu üç sene içinde talebe sayısı dört yüzdem ye- di yüz elliye fırlamıştır. Som sımıfta (50) talebe mevcuttur. Lisenin işgal ettiği bimalar ihtiyaca kâ- fi olmadıktan haşka mektebe de elverişli | değıldu_Şehıehm buçuk kilometre me- safede 'elan lise binaları çok dağınıktır. (75) mevcutlu pansiyon darshanelerden beş yüz metre mesafededir. Gaziantep gibi zengin ve Bgeniş bir şe- hir için her şeyden evvel İise binasıma ihtiyaç vardır. e el Aksaray Halkevi Rekliği Aksaray (Hususi) — Aksaray Halkevi Re- isliğine Belediye Reisi Muhiddim Perek tayin edilkmiştir. ——MME——-> ——— —— — — — Bende oyun oynıyacak para yok.. — Canım, nasıl alsa sana ödünç ve- rTeceğim, demedim mi?. — Bakarada benim şansım hiç tut - maz. — Baksana, ne kadar küçük oynu - yorlar. Kaybetsek bile üç beş liranın içinde... İ Masanın bir kenarına da onlar sıkış- tı. Bülend, pek alışkan görünüyor, pek atılgan oynuyordu. Öteki oyuncuların çoğu onlardan gençti, İçlerinde mek - tebli denilecek yaşta olanlar bile var- dı. Onlara karşı, Bülend hemen her el- de kazanıyordu. Turhan da bir iki gü- zel pas tuttu. O da bir hayli kazandı. Gece yarısından sonra saat bire kadar oturdular, Bir iki el daha üstüste ka - zandıktan sonra Bülend ayağa kalktı. Ötekiler: — Nereye canım?.. Daha erken!. Diye onu salıvermek istemiyorlardı. — Yarın sabah erken kalkacağım. Bu | akşam şöyle bir uğradım!. İçlerinden birisi, yarı şaka, yarı öl- Yazan: Kemal Ragıp — Kazandın ya, artık savuşüyorsun!.. Dedi. Bülend nişkindi. Ald dr — Bakara bu... Kazansan da, kay - betsen de çok oturmağa gelmez. Helz bir kaç el kazandın mı; hemen İalka - caksın;; Bunun kıtabında böyle yazı - yor!, — Eksik olma, biz kıtahı ökumadan, sayenizde, öğrenmiş oluyoruz ama her- kes buraya para kazanmıya, gelmı.yor kı « Eğlenmeye gehyoruz. buial — Öyle denir de gene deg,.ıdır' Hem öyle de olsa eğlenceyi tadında bırakma— £ Na Hizmetci kadının eline üç beş kuruş sıkıştırdıktan sonra çıkular Bülend, Turhana: — Sen he kazandın?,. Diye sordu. — Kirk beş, elli lira kadaı— olacak, sanırım. — Fena değil!.. Hem vakit geçirdik, hem de üç beş kuruş almış olduk. Ben, pek ters bir kâğıda düşmezsem, çok. de- fa kazanıyorum. Baktım ki şansım tut- | mam; çekilir giderim. — Yalnız bir şeye canım sıkıldı: Bun- Iarmçngn_çulnkçmıık! M;m- geliyori. — - Pa lar!. Hem o, demin söylediklerine bak ma, kazanınca onlar da hiç durmazlar, savuşurlar... İkisi de neşeli ıli.mi!hnmh, hele hiç yoktan gelen para hemen her- kesi sevindiriyor!. Üç dört saattenberi Lebibenin lâkır- (dısı, hiç açılmamıştı. Ayrılırken Tur - han, âdeta kendiliğinden arkadaşının 'yüzüne baktı. Bülend: — Biliyorsun ya, dedi, yarın akşam saat üçte buluşacağız. Beni çok bek - letme!. Yoksa gelir, mmmm— şına dikilirim. Turhan da artık sesimi çıkaramadı; öylece ayrıldılar. * Ertesi gün Bülendden önce ö, Bey- oğluna çıkmıştı. Buluşacakları yere '- girmeden, caddede Diraz dolaştı. Arası çok geçmeden Bülent te geldi; sanki yolda buluşmuş gibi oldular. L — Şuraya girip birer kahve içelim mi, yoksa doğru gidelim mi?.. palı, sen ne dersen onu yapıyorum. v TEğ 0j kesip saklamak, yanlarındaki modelle- | müyor, sekiz on lira verince hiç dur - Ankaraya r sanayı hey'eti gitti Memlekete serbestçe ithali karar altına almacak olan bazı sanayi maddeleri hak - kında rapor hazırlayan Sanayi Birliğinden 17 kişilik bir hey'et dün öğle trenile Ankara- ya gitmiştir. Hey'ette her san'at şubesini temsil eden bir mürahhas bulunmaktadır. Hey'et, Ankarada muamele vergisinin gümrüklere ircaı hakkında temaslarda bulu- macak, bu hususta hazırlanan lâyiha Üüze- rinde çalışacaktır. İSTANBUL Ticaret ve Zahire Borsası 4/5/937 FİATLAR CENSİ — | Aşağı Yukam ü - Kak K. P. Buğday yumuşak 6H 6 18 Buğday sert 6 7.5 ) Arpa 4 5 4 lü Çavdar 4 25 4 35 Kuşyemi 4 25 4 35 Keten tohumüu 9 20 0 — Yeni neşriyat Kooperatifçi programı Aziz dostum Hakkı Baha, bana bir kitab gönderdi; baktım, güzel bir şey: Büyük üÜş- tad Charles Gid'in meşhur bir eserinin ter- cümesi, Kooperatifci Programı. Temiz, gü- zel, klâsik bir türkce yazan Hakkı Baha, Gid'in bu eserini, kendisine mahsus dikkat ve itina ile tercüme etmiş, muhakkak Maa- rif Vekâletinin yardımı ile neşr ve memle- kete mühim bir hizmet ifa etmiştir. Kooperutifcilik, içtimal Iktsat ilminin çok mühim bir şubesidir. Başka memleketlerde bu ilim şubesine aid neşriyat, bir asırdan - beri, başlı bBaşına büyük bir kütüphane vü- 'euda getirmiştir. Bilhassa Alman ve İngilliz dülerindeki neşriyat, mübalâgasız, büyük bir kütüphane teşkil eder. Fakat, zade o diller- dillerinde de pek çok neşriyat vardır. Bizde bu bahse dair yapılmış olan neşriyat pek az- dır. Bilhassa, dünyanın en büyük üstadları- nın bu hüsustaki eserlerinden yapılmış ter- cümeler bemen hiç yoktur. Arada bir, du - rup durup kooperatifcilikten bahseden hir memleketin bu kadar kitabsız olması cidden acınacak bir şeydi. Aziz dostum Hakkıi Ba - hayı, bu eseri tercüme etmiş olmasından do- layı bilhassa tebrik ve emekdar birkoopera- tilci sıfatile kendisine teşekkür ederim, Eser, felsefe ile, içtimalyat He, iktisadiyat ile meşgul olan bütün muallimlerin, bütün Ündüversite talebelerinin ve nihayet Kkoöopera- tİf memurlarının ve hattâ kooperatifet köy - lülerin derece derece işlerine yarıyacak, derd- lerine deva olacak bir şeydir. Gide, sade bir layı bilhassa tebrik ve emektar bir koopera- tifci değil, aynı zamanda bir edib kadar renkli ve duygulr bir kalem sahtbi olan bü- 'yük bir yazıcıdır. Hakkı Baha da derin duy- guhu, güzel kalemili ve temiz bilgili bir hoca, bir kooperatif meclübudur. Bana tenkid et- mem ricağile gönderdiği. güzel muvaffakiye- tinâ ben, Türg okuyucularına bu satırlarla takdim etmeği tercih ettim Çünkü eser bü- iyük bir eserdir, tercüme de, türkeede nâdir görülen 'güzel bir tercümedir. i Muhittin Börgen Çağlayam — Amtalya gençiiği tarafından İçıanıan bu fikir ve san'at mecmuisınmn ın nci sayısı çıkmıştır. Ziraat gazetesi — Ziraat mektebı mezun- larının neşrettiği aylık mecmuadır. 8 inci yıl [ı imci sayısı çıkmmıştır. Varlık — 92 nel numarası çıkınıştır. Sonra Turhamı baştan aşağıya süzdü: — Bu ne şıklık!. _ş.mmub!_m&h'ü't beş lik kostü — Ne oluürsa olsun, belli ki, çok iyi -İbür terzi elinden çıkmış!. wmğmıpekheğmmüdılnj]ıh— ilejinde okudu; birbirinizle pek çabuk amhşıeıkşmn!.. w unrmde,huyükhrkngırmnhpm- mçıhhhr Şapkalarını hizmetçiye ve- — Eyvdeler mi?. Diye sordu. Hizmetçi: — Paşa, kütüphanesinde... Bayan Beraatle Bayam Nüveyre yukarıda... Bayamn Lebibe sokağa çıktı. — Ne zaman?. — Bir saat kadar oluyor. — Öyle ise dönmesi yakındır. Nere- ye gitti, biliyor musun?. — Paşanın içme suyu azalmış, oto - mobille Büyükdereye gidip damaca - nayı dolduracaktı, öi p ÖL M df ilşk bedi g € GS T N kofise bildirilmiştir. Gumruklerde ler iazlalaşll ıır 15 şubata kadar gümrüklere gelmiş malların 31 mayısa kadar çııarııması kındaki karardan sonra bir hafta İf H gümrüğe 2200 beyanname verilmiştir. w' miktarın 15 mayıstan sonra artacağl edilmektedir. Gümrük idaresi 31 Mayıs akşamına kld"' bütün muameleyi yetiştirebilmek için ser ” vislerinde bazı değişiklikler yapmıştar. Dahi li işlerde çalışan bir çok memurlar WW verilmiştir. : Normal ithalât rejimi ile meııw":'_ giremeyip te yeni kararnameden istifad? decek olan eşya, kismen pamuklu yaensücât hariç olmak üzere, 31 mayısa kadar memle” kete girecektir. Pamuklu mensucafın miktâ” rı fazla olduğundan ve bunların bedel VE simlermlvumeltçmdekânpınw mıyacağından bir kısım pamuklu M tın bu müddet zarfında memlekete rnesi ihtimali çoktur. Yeni bir gümrük müsaadesi Metre murabbat 600 gram ağırlığında 0'4 lan ve gümrük tarifesinin B - 106 nuna giren yünlü kumaşlardan (yalmiz İ"’ bardin kaydile) Norveçten 2000 kilo M ithal edilmesine kârar verilmiş ve dün Frank yükseliyor Pransız frangı iki gündür M] dir. Dün 17,56,35 de açılmış 17,58 de kapâf” mıştar. Evvelki güne nisbetle 60 santimi l'%] dar yükselmiştir. Ünitürk 20,15 de açılmış 20,32,5 da Ki panmıştır. Sterlin ö22 - 625 dir. ._ı; İstanbul Borsası kapanış " îl fiatları 4 -5 - 1937 | F ÇEKLER Açılış xıpıuı!ı ! Londra 624,50 ms m | Nev-York | 0.7904 *i Paris 11.5625 nss : MHâno 15,02 — 15,0080 — fln Brüksel 46810 — 4.6715 | Atina 87.51 sı.ddâ | Cenevre uıgî: .:'M "ı S0 . n 1.1 Amr::e,d._ 1.4405 — 1.4394 | Prağ " 22.6870 22,6688 | Viyana 42225 42192 | Madrid 13.9310 - 13.92 . Bi Berlin | 1.9660 — 1.9644 ( Varşova D g16 38 816 | Budapeşte 3.9192 g9760 K | Bükreş 1076060 — 107.52 Belgrad 344275 — S4.dü | Yokohama 2.7510 - 2.7486 | Moskova N.1575 M.1773 | Btokholm 3.1062 3.1088 * - | ESHAM ' * A ı Ağılış — Kapanış — | Anadolu > A Şm. 96 60 vadelij - 00.00 — 00.00 Bomonti - Nektar | 00,00 — 02.00 Aslan çimento 14.20 — 14,20 Merkez bankası 00.00 — 04.0ü İş Bankası ' 9,809 — 00,00 Telefon e NN c İttihat ve Değir. 06 — Şarir Değirmeni Wi —e Terkos — I Tiz00 | oilem İSTİKRAZLAR Açılış — Kapamığ 'Türk borcu I peşin 00.00 5 » » Iİ vadeli| 20.15 — 20.325 a. » IZ vadelil 19.95 — 2005 Ç llerdıvmlaün yuhnyıı çhuhl' — Ben bugün geleceğimizi M : haber vermiştim; nasıl olur? Diye söyleniyordu; sonra anlamış gibi: pip —Hqısmmhhıhılm,dedi- | Hdmethgmumın,nuhnt f lemesin, demişsin ya, o da bugün mekten vaz geçtiğimizi M Belhdeıınıhılığııçmnhl" maıştır. Tmhu,lühqigıımqm dıııılıreı;mıledermhırıa — Böyle olduğu daha iyi, i birdenbi î* Nasıl yüzüne bakacağım, diye nüyordum. Ü' — Ne ise, bir saale kalmaz, eP? pHerT. — Hizmetçinin Bayan Beraât ge Mef ği kim?. — Lebibenin annesi, işte... : dip te şimdiye kadar adını bile S9 l İdığın kadın... Kaynanan olacak, v Kibaf | Arif Paşanın evi çok ince; çok eşîd, İbir zevkle döşenmişti. Her köşed? vnld Teit halılar, değeri büyük eski İtablolar vardı. Biraz sonra Nüvey? ” Pa lannesi onların yanına geldi. şanın karısı: * çArkası * aüf see TÜ a gll d

Bu sayıdan diğer sayfalar: