17 Mart 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 26

KADIN Aksesuvar modası Güzellik teferruattan lir, tahsil parası olarak, muhtaç ço- cuklara veriliyordu. nek yaz başlangıcında İstan- bulda muazzam bir defile tertip ede- cekti: Bu defilede basma ve poplin mayolar pahalı lasteks mayolara şid- detle rekabet edecekti. Daha birçok sürpriz kıyafetler, sürpriz — elbiseler vardı. Defileden sonra Bayan Mendere- sin de aralarında bulunduğu bir çok Ankaralı hanım, bu güzel hareketin müteşebbislerini hararetle tebrik e- diyorlardı. Moda Paris haberleri Büyük terzilerin defilelerine dik- at edecek olursak görürüz ki şapkasız, aksesuarsız tek bir model yoktur. Çünkü elbise ne kadar güzel olursa olsun tek başına hiçbir şey ifade etmez. Kadın, şıklığını daima aksesuar, — uygun şapkalar ve el- divenlerle elde edebilir. Aynı elbise- degıştıkçe gıyım ye- ri de çoğalır. Demek ki min en mühim unsuru aksesuar, dı Parisli büyük terziler, defilelerin- de, aksesuara bu sene de büyük bir ehemmiyet — yermişlerdir. Bu akse- suar her zaman zarif, şık, cazip ba- zen tuhaf ve komiktir.. Büyük defi- lelerin biraz da neş'esi olan bu ak- sesuarın hepsini tatbik etmede, ta- bit imkânsızdır. Defilelerde sürpriz, — sabah kıya- fetleri ile başlıyordu. Vakıa ince emprime geceliklerin — üzerine giyi- 26 çıkar len, bahar gibi çiçekli mantolar cid- den fevkalâde idi ama, bu kıyafette, kadınların başlarına — taktıkları bir sürü küçük fiyonk acaba ne ifade ediyordu?. Bigudi mi gizliyordu? Yoksa bir süs mü teşkil ediyordu?. Bu buluşun sahibi olan Griffe, ga- yesinin yalnızca kadınları eski bir kompleksten kurtarmak — olduğunu söyledi. Bigudi ile yatan kadın ne- den daima korkunç addedilmişti? İşte böyle bir sürü fiyonkla dolaşan manken, pek âlâ hoşa gitmişti. S apkacılar ise 1956 senesinde ka- 5 dına hoş bir sürpriz hazırlamış- lardı. Her kadına yakışacak şapka- lar vardı. Moda tahdit edilmemiş- Herkes istediği şekh tercih edebi-. lırdı Bereler revaçta idi, tayyör ku- maşından, her biçimde kuçuk şapka lar vardı. Bu arada hakim tekkeleri, büyük kloşlar, küçük Çin şapkaları da nazarı dikkati celbediyordu. Fa- kat inci boncuk ile işli taşlar, sanki kadınlara en çok yakışan biçimmiş gibi, en başta gidiyordu —ve bunlar Dior imzasını taşıyordu. * Çantalar için de her renk, her de- ri ve her kumaş kullanılmıştı fakat dar, uzun zarf biçimi "poşet çantalar" en gozde olanları idi. olmaz. Eldiven- lerin boyu günün saatine göre değişir. Kısa,. trois-guarto veya zun eldivenler şık kadının gardro- bunda mebzul en mevcut olmalıdır. Bu senenin modası, olan kırmızı ve beyaz renkler eldivene kadar sira- Eldivensiz şıklık etmişti ve böylece Roger mo- del in hazırladıgı iki renkli eldiven- ler alâka cezbett Kemerler kısa bir gaybubetten son ra tekrar meydana çıkmışlardı. Hem de ön plânda olmak şartı ile. Fath'ın hazırladığı bir kemer bil- hassa nazarı dikkati — celbediyordu. Kemer, 1956 modasına uygun olarak drapeli idi ve aynı deriden yapılmış zarif bir çanta kemerin ucuna rap- tedilmiş, kadını çanta taşımak zah- metinden kurtarmıştı. Gece kemerleri yaldızlı, taşlı ve süslü idi ve bilhassa genç havalı, beyaz yün elbiselerin üzerin- de yaldızlı kemerler çok moda olmuş tu. * parlak, Şemsiye — de 956 ilkbahar ve ya- zında büyük bir ehemmiyet ka- zanmıştı. Şemsiye artık bir ihtiyaç değil, bir süstü. Şık kadın her mev- simde şemsiye taşıyacaktı. Fath burada da, bir buluş yaptı. Şemsiyelerin kadına bir yük teşkil etmemesi için, onları askı ile omuz- lara astı ve onlara "kamçı - şemsi- ye" adını verdi; çünkü askı vazifesi gören kaytan, kamçılardan alınmış- tı. Fakat yenilikleri ile göz alan bu tuhaf şemsiyeler yanında asaletleri ile göze çarpan, sapları taşlarla iş- lenmiş, uzun şemsiyeler ve yaz için organtinden yapılmış garden parti şemsiyeleri nazarı — dikkati celbedi- yor ve büyük bir hayranlık topluyor du. * Kolyeler, küpeler doğrusu hiç te mü tevazi değildi. 8, 10,12 sıralık kol yeler, karışık taşlar, sedefler, ve birdenbire yeniden moda olan "ko- ray” ile yapılmıştı. Fiyonklu kadın Altında bigudi mi ? AKİS, 17 MART 1956