26 Mayıs 1956 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 34

26 Mayıs 1956 tarihli Akis Dergisi Sayfa 34
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Dunya Gureş Şampıyonası Tertip Heyeti Kararlar Hilton'da alındı barımız bir takım nahoş hadiseler yüzünden - kabahat misafirlerde ol- sa dahi sarsılmakta idi. İşte Brezil- ya maçından sonra ikinci bir hadise: Nazminin sakatlanması, — Coşkunun suratına Uruguaylı futbolcunun at- tığı yumruk, tribünlerden kafaya savrulan gazoz şişesi, şişenin tribü- ne iadesi, seyircinin sahaya atlaması ve idarecilerin kavgaya müdahalele- ri... Bunlar mevzu itibariyle heyecan- l, fakat zaman zaman kopan bir fil- mi andırıyordu. Şimdi ne olacak? Olacak şey basit: Uruguaylılarla da sportif temasları keseceğiz. ayd yok, zarar çok. Kısaca, hususi orga- nizasyonlardan elde kalan bu. Ramp- la Juniors geride bıraktığımız haf- tanın cumartesi günü Ankarada An- karagücü ile yaptığı ilk maçı 140 ka- zandı, pazar günü Beşiktaşla yaptığı revanş maçında ise 0-0 berabere du- rumda iken çıkan bir kavga netıce- sinde maç yarıda kaldı. Kulüpler Fenerbahçede vazife taksimi S rışm, uzun boylu bır adam etra- fını saran 18 gence "sizler Türki- yenin en ıyı futbolcularısınız. Kabili- yet itibarile, diğer klüptekilerden hiç biriniz aşağı değilsiniz. Buna rağmen neden ran e remiyorsunuz ? Bir derdiniz ? Söyleyin, bera- berce halledelım Benı ıdarecı veya bir umumi kaptan olarak değil, bir ğabey olarak tanıyın ve dertlerini- zi anlatın. Şimdiki halde takımda bir tasfıye duşunmuy rum. Transfer a- yına kadar izde beş maç var. Bunun her bıı'ı sizler için bir imti- handır. Takımda revizyona ihtiyaç 34 gösteren yerler görürsem o zaman n de bazı tedbirlere baş vuraca- gım ve transfer yapacağım", dedi. Hadise geride, bıraktığımız hafta- nın cumartesi günü Park Otelde ce- reyan, ediyordu. Konuşan uzun boylu sarışın zat, Fenerbahçenin ikinci re- isliği yanında uhdesine umumi kap- tanlık verilen Osman Kavrakoğlu i- di. Kavrakoğlu politik konuşuyordu. Oyuncuların üzerinde bu konuşma u- mumıyetle müsbet bir tesir bırakmış- Yalnız, zecri tedbir ve tasfiye gençlerı uzun uzun düşündürdü. Bili- yorlardı ki Kavrakoğlu mücadeleden yılan bir adam değildi. Aklına koy- duğunu harfiyen yapardı. Gençler i- çin alarm çanı böylece çalmış olu- yordu. Doğrusunu söylemek icap e- derse, mesleği profesyonel olan fut- bolcular için Fenerbahçe ideal bir yuva idi. Çünkü şöhret ve para ora- da idi. Hem de öyle bir para ki, mağ- lüp oldukları halde diğer buyuk ku- lüplerin — futbolcularının — alamadığı nisbette... Gençlerin canını da iste bu nokta sıkmıştı Bu konuşmadan bir g cuma gecesı stad lokalınde bir toplantı ya- pan Fenerbahçe idare heyeti vazife taksimatını şöyle yaptı: Birinci baş- kan Zeki Rıza Sporel; ikinci başkan ve umumi kaptan Osman Kavrakoğ- lu;.umumi kâtip Ertuğrul Akça; mu- hasebeci Talât Ataman; — veznedar Müslim Bağcılar; Kâmuran Tekil, Muhittin Bulgurlu, Niyazi Sel ve Se- dat Bayur ise üye olarak vazife gö- receklerdi. İdare heyeti umumi kap- tanlığı Osman Kavrakoğluna bir maksatla vermişti: Futbolcular üze- rinde sert bir disiplin kursun, diye. Hakikaten Fenerbahçenin, buna ih- tiyacı vardı Güreş Dünya şampiyonası Mecmuamızın basıldığı şu sırada, Mithatpaşa stadı 16 milletin iş- tirak ettiği Dünya Güreş Şampiyo- nasına sahne olacaktır. Gerıde bırak— tığımız hafta içerisinde şampiyona- ya iştirak eden milletlerin temsılcıle— ri, Hilton Otelinde F.İ.L.A. Beynel- milel Güreş Federasyonu Başkanı Fransız Roger Coulon riyasetinde bir toplantı yapmış ve bu büyük organi- zasyon hakkında bazı kararlar al- mışlardır. Her iki stilde yapılacak o- lan bu karşılaşmalar 31 Mayıs tari- hinde sona erecektir. Melburn Olim- piyatları arefesinde güreş vadisinde iddialı bulunan milletler, İstanbulda bir nevi kuvvet denemesine girişmek- tedirler. Vakıa alınacak neticeler, her ne kadar 1956 olimpiyatlarının neticelerini kati bir şekilde ortaya çıkaracak mahiyet taşımıyorsa da fikir vermek bakımından herhalde faydalı olacaktır. Müsabakalara mil- li takımımız iyi bir kadro ile iştirak etmektedir. Federasyon Başkam Veh- bi Emre hakiki yolun Melburn Olim- piyatları olduğunu sözlerinde ima et- mekte ise de, yabancı müşahitler - bunda nezaket de hakim - bizi fa- vori olarak göstermektedirler; Saka lın ak veya kara olduğunu anlamak zamanı gelip çatmıştır. Bu karşılaş- malar bize milli takımımızda reviz- yona ihtiyaç gösteren yerleri göste- recektir. Şimdiden peşin bir şey söy- lemek doğru olmaz. aha ve se- yirci avantajlarının bizde olduğu dü- şünülecek olursa serbestte çok, Gre- ko-Romende ise bazı kilolarda başa- rı göstermemiş ihtimal dahilindedir. N.S. AKİS, 26 MAYIS 1956

Bu sayıdan diğer sayfalar: