26 Mart 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 19

Türkiyenin Turistik Bölgelerini gösterir harita Plânlama Tavuğun altın yumurtası (Kapaktaki Mesele) Bundan bir süre önce Efese, ilim a- damı tipinde bir alman gitti. Gü- zel bir gündü. Alman Efeste, yüzler- ce turistle Karşılaştı. kısmı Kuşadasında demirliyen bir yu- nan gemisinden çıkmışlar, diğer bir kısmı da İzmirde bulunan bir italyan gemisinden gelmişlerdi. Öğle o vakti olunca, almanı pek hayrete düşüren bir hadise cereyan etti. Turistler, kâ- ğıt ve selofan torbalar içinde bera- berlerinde getirdikleri yemeklerini çıkardılar, onları afiyetle yediler. E- feste birer çay ve kahve içtiler, dün- yanın dört tarafındaki ahbaplarına kart postallar attılar, sonra gemilerine döndüler. Alman, bu turistlerden en kabadayısının Türkiyeye 2 dolar ci- varında bir döviz bıraktığını hesap- ladı. Çoğunun bıraktığı döviz yekü- nu 1 dolardan fazla değildi Alman, meşhur Prof. oBaade'dir. Şimdi turizmi, içinde bulunduğumuz sıkıntılı döviz durumundan kurtul- mak için en kestirme yol olarak ele alan devletin yetkili organlarının in- celediği raporlardan biri de meşhur "Turizmin inkişafı- Hakikaten, bitir- diğimiz haftanın içinde turizm baş- kentte büyük alâka çeken konular- dan birini teşkil etti. Bunun sebebi, Basın - Yayın ve Turizm Bakanlığın- da çalışan Turizm Özel İhtisas Ko- AKİS, 26 MART 1962 Bunların, bir" misyonunun 4 Nisan 1962 tarihine kadar etraflı bir raporu Devlet Plân- lama Teşkilâtına vermesi mecburi- yetidir. Bu rapor, beş senelik plânda turizm sektöründeki gelişmenin teme- lini teşkil edecektir. apor üzerindeki çalışmalar, Ba- sın - Yayın ve Turizm Bakanlığının Mithat Paşa caddesi üzerindeki kübik binasının üçüncü katında bulunan ge- niş pencereli ve başkent güneşinin sık sık uğradığı bir odasında cere- yan etti. Oda, Turizm Dairesi Mü- dürlüğünün odasıdır. Komisyon her sabah erken saatlerde Turizm Daire- sinin çalışkan müşaviri Nejat Yurda- kul'un başkanlığında toplandı, çalış- malarına geç vakte kadar devam. etti. Çalışmalar, kabında siyah harflerle “Turizm Plânlama Durumunun Tes- biti" yazılı bir sarı dosyanın üzerin- de cereyan etti. Dosyada Prof. Baa- de'ninkinden başka İsviçre Turizm İş- leri Merkez Müdürü Siegfried Bittel- in raporu, şimdiye kadar yapılmış çalışmaların özeti, tesbit edilen ista- tistik bilgiler, haritalar ve kıyasla- malarla ilk plânlar vardır; Devlet Plânlama Teşkilâtının hazırlık çalış- maları da bu dosyanın içinde bulun- maktadır. Bizde turizm Türkiyede turizm, lâfı çok edilen bir sektördür. Bunun, bir de geniş edebiyatı teşekkül etmiştir. Pek çok imse samimiyetle kanidir ki turist- leri Türkiyeye çekmek son derece kolaydır ve bu, bizim beceriksizliği- miz yüzünden yapılamamaktadır. Gerçekten de rakamlar, turizmin biz- de pek perişan bir halde olduğunu göstermektedir. 1959 yılında Türkiye - ye 126 bin 690 turist gelmiş ve 4 mil- yon 800 bin dolar bırakmıştır. Bu, "turist" etiketi altına, yurda gelen bütün yabancılar girmektedir. Gerçek turistlerden iş adamlarına kadar. De- mek ki 1959 yılında bir turist vasati 35 dolar civarında bir para bırakmış- tır. 1960 yılında turist sayısında bir a- viz biraz artmıştır. kiyeye sadece 94 bin turist gelmiş ve beş buçuk milyon dolarlık döviz bı- rakmıştır. Bu, adam başına 55 dolar civarında bir meblağ teşkil etmek-, tedir. Tahminler -zira istatistik bil- giler henüz hazır değildir- 1961'de öy- le aşırı bir hamle yapılmamış olduğu- dur. Demek ki, turizm bakımından Tür-, kiyenin derdi ikidir. Evvelâ, ogelen turist sayısı turistik (Oomemleketlere kıyasla gülünçtür. İkincisi, (o bunlar Türkiyede çok aza para sarfetmekte- dirler. Düşünmek lâzımdır ki oBatı Avrupa Turizm Hareketlerinde 1960 yılı içinde 60 milyon turist, kendi memleketlerinin hudutlarından dışa- rıya çıkmıştır. Bu turistlerin yarısı, güney memleketlerinin parlak şinin cazibesine kapılarak havzasının sahil yerlerine gitmiştir. Akdenizin dalgalarının çarptığı oAv- rupa memleketlerin yapılan turizm 19