31 Temmuz 1964 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 32

31 Temmuz 1964 tarihli Akis Dergisi Sayfa 32
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TİYATRO inmiş ve bu yirmi yılda oOhemen hepsi birer hafta oynanmak üzere- hakespeare'den, Moliere'den Go- phe'ye, Schiller'e, Tolstoy'a, İbsen- Pirandello, ve Krommeling'e va- ncaya kadar dünya sahne edebi- atının klâsik ve modern belli baş- lı oyunları Tepebaşı sahnesine çı- karılmıştır. «Darülbedayi»den «Şehir Tiyat- rosuna geçilen bu Oo kahramanlık devrinin önderi Muhsin olmuş, a- ma etrafını bir kale gibi saran ül- kü arkadaşları da onun bu işi ba- şarabilmesi için hayatlarım feda e- dercesine çalışmaktan yılmamışlar- dır. Muhsin Ertuğrulun aldığı par- lak sonuç biraz da o küçük sanat ordusunun zaferi sayılmalıdır. El- kendine mahsus bir üslübu, bir tar zı olacaktır ve olmalıdır Bu tarz ve üslüp, uzun yıllar, Dramda natüralizmin kuvvetli et- kişinden, Kome kendi ge- leneklerimizin, hele Ortaoyunu ile Tuluat'ın farka kayan aşırdıkların- dan kurtulamamıştır. Bunda Darül- bedayi'in esaslarım, tüzüğünü hazır layıp derslere başlanacağı sırada birinci dünya savaşı başladığı için- yurduna dönen Antoine'in tesirle- rinden çok onun dünya tiyatrosun- da açmış olduğu çığırı izleyen sa- natçılarımızın, özellikle benimsedik leri savaş öncesi Alman tiyatrosu- nun etkisi ve ünlü komedi üstad- larımızm kuşaktan kuşağa sirayet eden oyun tarzları önemli rol oy- 50. yıl jübilesinde Kapalı kinci yılın kutlama şenlikleri arasın- otuz beş yıl önce verilen o sah- savaşının şimdi göçüp gitmiş tellerini, Muvahhitleri, Küçük emal'leri, Hazim'ları, Neyyire Ney taleri, Emin Beliğ'leri, Raşit Rı- ları, Büyük Behzat'ları, Yaşar ları Halide'leri, Perihan'ları, Talât ları, Suavi'leri, Reşit Baranları, saygıyla anmak lâzımdır. Eski'den Yeni'ye... Şehir Tiyatrosuna eski Darül- bedayi geleneğinin son zaman ra kadar hakim olduğu bir ger- rektir ve bunu tabii görmek lâzım- Elli yıl (o varlığını korumasını gelmiş bir sanat ocağının elbette KİS/32 tiyatrodan "coriolanus" açıkhavaya namıştır. Öyle bir devre gelmiştir ki dramda, ya da duygu opiyesle- rinde Muhsin Ertuğrul gibi konuş- mak, sahnede onun gibi hareket et- mek rahmetli Hazım gibi güldürme- ge çalışmak, genç sanatçılar, için kaçınılmaz ve dayanılmaz bir şey olmuştur. O kadar ki bu ustalar, özellikle Muhsin Ertuğrul, kendi o- yun anlayışlarım ve tarzlarım değiş. tirdikleri halde, mak» hevesinin «onlar gibi oyna- tükenmediği çok defa görülmüştür. Bir kelimeyle taklit eskiyeni, değişmiş olanı bir süre daha devam ettirmiştir. Ama son yıllarda, Şehir Tiyat- rosunda, gözle görülür, elle tutulur bir «yenileşme»nin belirtileri var- dır. Bu, geniş ölçüde, reji çalış- malarının Batıda, Amerika da mes lek öğrenimi ve tecrübesi edinmiş gençlere bırakılmasıyla mümkün olabilmiştir. Sonuç henüz pek par- lak değilse sebebini «gençlik aşısı» na tabi tutulan «beden»in ihtiyarla- mış olmasında aramak o lâzımdır. Ama reji alanında gerçekleştirilen gençleşme kadrolarda da gerçekleş tirildiği gün Şehir Tiyatrosunun yepyeni bir yüz kazanması sanıldı- ğı kadar güç, olmıyacaktır. I Ağustos gecesi.. Cebir Oo Tiyatrosunun o(50. yıldö- nümünün kutlanacağı O| Ağus- tos gecesi Rumeli Hisarı temsille- rinin açılışına (o rastlıyacak ve bura- da yeniden sahneye konulacak «Co- riolanusrta (o Muhsin Ertuğrulun yanısıra, aynı sahnede kırk yıldan fazla bir zamandır oynamakta olan Vasfi Rıza Zobu, 1. Galip Arcan, Bedia Muvahhit, Hüseyin Kemal Gürmen, Şaziye Moral, Mahmut Morali gibi sanatçıları küçük rol- lerde görmek mümkün olacaktır. Bu münasebetle Rumeli amfisi de genişletilmiş, lerinin sayısı 450 den 1000 e çıka- rtmıştır. Ama bin kişilik yeni am- finin de o tarihi geceyi görmek is- teyecek seyircilere, bilhassa elli yıl- dır Darülbedayi ve Şehir Tiyatrosu temsillerini izleyen oldukça geniş teyeoek tiyatrosever topluluğuna yete- ceği çok şüphelidir. önemli bir toplantı Milli Eğitim Bakanı Dr. İbra- him Öktem, 3 Ağustosta, İstanbul- da, Eğitim tarihimizde ilk defa ola rak geniş ölçüde bir Müzik ve Sah- ne Sanatları Danışma Kurulu'nu toplantıya çağırmıştır. Bu toplantıda görüşülecek bel- libaşlı sanat meseleleri, oOgündeme göre, de olacaktır : ahne ve Müzik sanatlarının öğretim ve icralarıyla görevli ku- rumların günümüzün icaplarına uy gun olarak yetiştirilmeleri ve yeni lerinin kurulabilmesi için alınması gereken tedbirler. İstanbul Operası ile Şehir Orkestralarının Milli Eğitim Bakan lığına devri ve inşaatı bitmek üze- re olan İstanbul Opera binasında faaliyete geçirilecek Devlet Tiyatro, Hisarı seyirci yer-

Bu sayıdan diğer sayfalar: