10 Temmuz 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

10 Temmuz 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER kiyede komünizm tehlikesinin suni ola rak yaratıldığından bahseden Gürsel, Demirelin Karadeniz gezisi ve bu gezi nin temel felsefesini teşkil eden "ko- münizme ölüm" sloganının -ki bu slo- ganla lekelenmek istenen CHP olmuş- tur- etkisi altında derhal fikir değiş- tirmiş, komünizm tehlikesinden bah- setmeye başlamış ve hattâ, Komünizm le Mücadele Demeğinin fahri Genel Başkanlığını bu suretle kabullenmiş- tir! Bu derneğin, A.P. tarafından bir â- let olarak ve siyasi maksatlarla, daha doğrusu CHP'yi vurmak için kulla- nıldığı artık sabit hale gelmiştir. Der- neğin tertiplediği (toplantılar AP'nin seçim toplantıları mahiyetindedir. Bun larda halkın bir kısmı bir başka kıs- mının aleyhinde açıkça tahrik edil- mekte ve her öne çıkan komünistlikle suçlanmaktadır, CHP'nin yurt çapın- daki seçim kampanyasını Toprak Re- formu ve Petrol Kanunu üzerine bina edeceği bilindiğinden Komünizmle Mü cadele Derneği şimdiden bu iki temel unsurun "komünist tahriği" olduğunu yaymaya çalışmaktadır. Kampanya a- çıldığında AP böylece, en büyük raki- binin silâhlarını kötülemek için zemi- ni hazır ve müsait bulacaktır. Bundan dolayıdır ki eski "dinsiz", "zındık" gibi DP sloganlarının yerini AP'nin "ko- münist" damgası almıştır. Fahri Baş- kanlığını Cemal Gürselin yapmasından da cesaret alan bu derneğin mensup- ları şimdi her yerde şu temaları işle- mektedirler: dı!." — Sosyal adalet: komünist ica- — Toprak reformu: kızıl parma- ğı!" "--Eğitim, o bilim, teknik: allahsız- lar, dinsizler, mukaddesat düşmanla- rl." Ancak ithamlar sadece bu tip genel konulara inhisar etmemekte, ayrıca belirli çevreler, şahıslar da aynı slo- ganla yıpratılmak istenmektedir. Me- selâ geçen ayın sonlarında, Iğdır ve Karsta mevcut Komünizmle Mücadele derneklerinde yapılan o toplantılarda, aralarında bazı üniversite o-Erzurum Atatürk üniversitesi- (öğretim üyele- rinin de bulunduğu bir avuç adam öyle bir tablo çizmiştir ki, âdeta Tür- kiyede komünist olmıyan bir tek ken dileri kalmıştır! Bu toplantılarda yapılan konuşma- lara göre, Milliyet, Akşam, Cumhuri- yet, Ulus gibi gazeteler müseccel ko- münistlerin elindedir. Ankara ve İstan bul Radyoları ile bunların programla- 8 Gürsel ve Başkanlık forsu Forsun önemi rını kullanan il radyoları da komü- nistlerin elinde ihtilâllerde ilk hedef radyolar olduğuna göre bu hesaba ba- kılırsa, Türkiye çoktan elden çıkmış demektir!- bulunmaktadır. Bu yüzden herkes elindeki radyoyu (o postahane- lerde mühürleterek teslim etmelidir. Devlet Tiyatroları da komünistlerin e- lindedir. Ancak, milliyetçi gençlerden ürktükleri için fazla ileri gidememek- tedirler. Üniversite gençliği, profesör- ler, öğretmenler hep komünisttirler. Bu ithamlar, aslında bütün kofluğu na ve bütün boşluğuna rağmen, sin- dirme politikasının tipik örneğini teş- kil etmektedir. Ancak işin daha da fenası, bu söz- lerin sahiplerinin "el şakasına da kal kısmaları, sokaklarda "komünist avı" na çıkmaları ,bir avuç eli sopalı adam bularak memleket asayişini zedeleme- leridir. Zira aslına bakılırsa, Toprak AKİS Reformu ile Petrol Kanununu komü- nist tahriki göstermek ve Gromikonun eşinin elini öpmesinden İnönünün ko- münist olduğu mânasını çıkarmak bü- yük bir tesir yapmamaktadır. Bu, sa- dece, hücuma uğrayanları sinirlendir- mekte ve onları aynı tarz mukabeleye zorlamaktadır. Nitekim bu hafta, Ko- münizmle Mücadele (Derneği bütün tahriklerine devam Ooederken halkın karşısına çıkan İnönü "En önemli me seleniz nedir?" diye sorduğunda "Top- rak Reformu" cevabını almıştır. Liderler arasında Konu, geçen haftanın içinde, siyasi parti liderlerinin Meclis çalışmala- rıyla ilgili otoplantısında da ele alın- mıştır. Bu toplantıda İnönü Toprak Reformu ve Petrol Kanununun çoğun- luğu elinde tutan İktidar tarafından çıkarılmak istenilmediğini söylemiş ve bu hususlarda İktidarla Muhalefet a- rasında derin görüş ayrılığı bulundu- gunu bildirmiştir. e Gerçi Ekrem Ali- can buna itiraz etmiş ve CHP'nin bun lan seçimlerde işlemek istediği için çalışmaları sabote ettiğini ileri sürmüş tür ama bu itiraz fazla ciddiye alınma- mıştır. Zira İnönü, "Niçin, kendi ar- zuladığınız gibi olarak dahi Toprak Re formu ile Petrol Kanununu çıkarmı- yorsunuz?" diye sorduğunda YTP'nin Genel Başkanı verecek cevap bulama mıştır. İnönü, İktidarla Muhalefet ara smda uyuşma olamayacağını da bildir miş, "meselâ siz, toprak sahiplerinin elinde 5 bin dönüm toprak kalmasını istiyorsunuz, halbuki biz bunun hiç bir halde 1500 dönümü geçmesini iste- miyoruz" demiştir. Aslında, bu konularda seçim yo- luyla milletin arzusunun tesbiti bir lüzum olarak ortada görünmektedir. Nitekim CHP seçim kampanyasında bunu yapacak, halka o iki esaslı konu- da kendi görüşünü -ötekilerin görüşle- riyle farkını da söyleyerek- bildirecek ve oyu öyle isteyecektir. AP'nin bir takım düzmece dernekler vasıtasıyla şimdi yapmak istediği şey bu tartış- mayı fikir platformundan indirip bir kör döğüşü haline getirmektir. (o Zira AP fikir platformunda kendisini kuv- vetli görmemektedir. ' Ancak AP resmen, CHP'ye karşı da çıkmamakta ve komünistlik o isnadını ufak TİP üzerinde teksif etmektedir. Buna mukabil, el altından suçlanan tabii CHP olmaktadır. Fakat CHP top- lantılarını basmaya güç yetmeyeceği bilindiğinden Komünizmle (Mücadele Dernekleri kızıl boyaya batırılmış fırça lar gibi kullanılmaktadır. 10 Temmuz 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: