10 Temmuz 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 27

10 Temmuz 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 27
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS bunları dâr veya geniş ölçüde ele al- mak firsatını bulm ici - Mk il im sendikâcilik- sen- ilerin bilinçlenmesi, yerli sanayi e ithalatçılık arasındaki çatışma, içinde yaşadığı toplumun meseleleri karşısında aydınların ilgisi veya ilgisizliği, bu temaların başlıcala- rıdir. Göreç, doğrudan doğruya işçi - iş- veren münasebetlerine, sendikacılığa, grevle ilgili konulara yöneldiği vakit daha başarılı olmaktadır. Bunda, fil- min asıl konusunun bu olması kadar, Göreçin kendi tecrübelerine dayanma sının, bunlardan geniş ölçüde yarar - lanmasının da herhalde büyük payı bulunmaktadır. Yönetmen Göre zamanda bir sendika yöneticisidir ve "Karanlıkta Uyananların yapımcıla- rından Lütfü Ö. Akadla birlikte sine- ma endüstrimizdeki ilk grevin başarıy la yürütülmesinde önemli bir rol oy- namıştır. Göreçi (o toplumumuzun bir başka önemli meselesi olan toprak ko- nusunu ele aldığı bir önceki filmi "Kız gın Delikanlı"nın başarısızlığına düş- mekten alıkoyan en önemli hususun bu olduğu yanılmaksızın ileri sürüle- bilir "Kızgın Delikanlı"nın iptidai, “şematik”, kutu yapısı, kovboy filmle- rini andıran kuruluşu, komedi ile dram arasında bocahyan, sık sık da vodvile kayan tutumu, karikatürleşti- rilmiş tipleri, toprak meselesini sadece iri iri lâflarla çözme çabası "Karan- lıkta Uyananlar"da yoktur. -Karanlık ta uyananlar'ın insanları, "Kızgın Delikanlı"da olduğu gibi Amerikadan boksör olarak dönüp işlerini yumruk gücüyle çözmeğe ugraşmâmakta, tek başlarına bütün bir kasabayı dize ge- tirmemekte, beklenmedik kaynakların beklenmedik yardımlarıyla işlerini yo luna koymamaktadırlar. "Karanlıkta 10 Temmuz 1965 Uyananlar'ın insanları iyi ve kötü, güçm ve zayıf yönleriyle karşımıza çıkmakta, korku ve cesaretleri, umut ve kuşkularıyla (o yollarını a Genel kararsızlıktan yavaş bilinçlenmekte, sonra elbirliğiyle dert- lerine çare aramağa çalışmaktâdırlar. zaman, zaman "Kızgın Delikanlı"da olduğu gibi kuru bir didaktiznie kaçan sahnelere, bir takım "slogan"lara rast lanması "Karanlıkta (ouyananlar"da pek yadırganmaktadır, Çünkü bü- tün bunlar, kendileri de "işin elifbe sinde" olan sendika yöneticilerinin kendilerinden pek farklı ayan ar- kadaşlarıyla münasebetlerinde ortaya çıkmaktadır. Göreç düz, sade bir an- latımla, ölçülü bir tutumla, bir grev arefesinden greve (okadar bir fabrika işçilerinin geçirdiği gelişmeyi başarıy- la yansıtmaktadır. Başarılar ve aksaklıklar Grev kararıyla birlikte rn başgösteren sevinci, heyecanı, da yanışmayı anlatan kalabalık lerde bu başarı, pedemizde pek azrast lanır çeşittendir. Göreç bu toplumsal olayların yanısıra. Beklan - Ayla çif tinin canlandırdığı işçi (çevresinden sevgililerin macerasını da yine bu tab loyu zenginleştiren bir ounsur olarak başarıyla kullanmaktadır. Ama Göre çin aynı başarıyı Tülin Elgin - Fikret Hakanla canlandırdığı sevgililerde de gösterdiği (o söylenemez.. o Gerçekte bu ilişki filme hiçbir şey kazandırmayan aksine dikkati asil konudan başka yönlere-çeken, bu yönleri de hakkıyla veremeyen bir "yan hikâye" olarak yersiz ve gereksizdir, o Bu O hikâye bir yandan da asıl konunun kuruluşunda- ki sadeliği bozan bir unsurdur. Res- sam kız (T. Elgin) ve onun arkadaş çevresiyle overilmeğe çalışılan tema yaşadığı topluumun meselelerine sırt çevirmiş teması- bu bakımdan filmde bir yama gibi durmaktadır. Filmin sade yapısını bozan ve ona bir bakıma iş filmlerinde yapıldığı gi” bi "entrikâyı kuvvetlendirmek için" katılmış gibi görünen bir unsur da, fabrika sahibinin ve oğlunun akıl ho- casıdır. Kenan Parsın canlandırdığı bu tip giderek hemen filmde rast- lanan bir "kötü adam" kalıbına dö- külmekte ve filmi amacına aykırı bir yöne sürüklemek tehlikesi taşımakta- dır: "Karanlıkta Uyananlar"da işlenen fikirlerden biri, bütün o aksaklıkların insanların iyilik veya kötülüklerinden değil, toplum düzenindeki bozukluklar dan ileri geldiği fikridir. Oysa, Parsın canlandırdığı ikiyüzlü adam, işlerin SİNEMA kötüye gitmesinin tek sebebi gibi gö- rünmekte ve sonunu fabrika sahibi ile oğlunun, bu kötü, dalavereci akıl hocası olmasa bütün işler yolunda gi- decekmiş düşüncesine yol oaçmakta- dır. Bu iki gereksiz yön bir yana bı- rakılsaydı hem filmin düz, sade yapı- sı aksamaz, hem de sendika yöneticisi Ekremin (B. Algan) ve öbür işçilerin bilinçlenip greve yönelmeleri gibi fil- min temasının en önemli yönünü mey- dana getiren nokta daha rahat, daha derinliğine işlenmiş olurdu. "Karanlıkta Uyananlar"in oyuncu kadrosu -gerek perdeden, gerek sah- neden gelenler, gerekse alıcı karşısına ilk defa çıkanlar- topluca başarıya u- lahmaktadırlar. Hattâ Fikret Hakanın kadar değildir. rinde görüntü, bakımından çerçeveleme ve tempo kadm etkisi (o kendini duyurmaktadır. Fakat m. Uyananlar” ın en üyük başarısı hiç şüphesiz, "Kızgın Delikanlı"daki ba- şarısızlığından yılmayarak. aksine bu başarısızlıktan yararlı sonuçlar çıka- rarak sade verici bi reçindir. Bu filmin, geride bıraktığı iz mevsimin, filmlik yapımının ai uyanan tek eser olması na ayrı bir önem kazandırmaktadır. 33

Bu sayıdan diğer sayfalar: