July 10, 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

July 10, 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS met ve Meclis bu hususta son ila ça- lışmaktadır" diyerek cevap V Son Havadis gazetesi muhabirinin Bursa olayları ve Komünizmle Müca- dele Derneğinin faaliyetleri ile ilgili bir sorusunu ise Gürsel şöyle cevap- landırdı: "— Bursada vukubulan hadiseleri öğrenmiş bulunuyoruz Memlekete za- rarlı olduğunu kabul ettiğimiz fikir ve inançlar zorbalıkla değil, fikir ve u- yarmalar yoluyla (düzeltilebilir. Bur- sadaki olaylar memlekete fayda yerine zararlı olacaktır. Zorbalıkla fikirlerin durdurulması doğru değildir. Ben Zor- ba bir ii fahri başkanlığını da istemem Her gün bir telden Cumhurbaşkanının hafta başında söy lediği bu sözler, bir suredir mem- leketin en nazik bir konusu üzerinde her gün bir başka istikamette beyan ettiği fikirlerin sonuncusunu teşkil etti. Bu fikirlerin hepsini gözden geçiren- lerin bir fikir sahibi olmalarına im- kân yoktur. Zira Cumhurbaşkanı bir gün ak dediğine ertesi gün kara. bir bir yeni delilini teşkil etmiştir. Gerçek şudur ki Cumhurbaşkanı herkese, ken- disiyle birlikte olduğu ozehabını ver- mekten hoşlanmıştır ama işler bir anda öylesine arap saçma dönmüştür ki hiç yoktan bir tozkoparan fırtına memle- ketin siyasi hayatını tehdit etmeye başlamıştır. Cumhurbaşkanı Cemal Gürselin 18 Haziran 1965 tarihinde Cumhuriyet gazetesinde yer alan özel demeci şöy- ledir: rı Sol tehlikesi sunidir. Tür- soyliyeyim okomünist lerin sayısı mahduttur. Yani kandırıl- mışlar azdır. Ama parayla tutulanlar, bu azınlığı çoğunluk gibi gösteriyorlar. Böyle bir çabaya farkında olmadan bazı gazeteler ve politikacılar da katı- lıyorlar. Neticede tehlike var hayali günün konusu haline geliyor.." Demeçte Gürsel, Türkiyede her tür- lü fikrin münakaşa edilmesi gerektiği- ne de işaret etmiş ve: "— Özgür bir memlekette müspet de, menfi de konuşulacaktır zaten böy le konuşmanın olmadığı ülkelerde fikir hürriyeti değil, fikirsizlik hürriyeti var dır" demiştir. Gürsel, geçen ayın sonlarında iz- 10 Temmuz 1965 mirden döndükten sonra verdiği de- meçte ise, sanki birkaç gün önceki de- meç kendisine ait değilmiş gibi, Tür- kiyede büyük bir komünist yeraltı teş- kilâtını imâ etmiş ve gazetecilerin 1s- rarı üzerine dayanamamış, gene konuş muştur: — Memlekette neler olduğunu ve komünist tarafın nasıl çalıştığını her- kesten daha iyi biliyorum. Mücadelede en büyük vazife, milliyetçi ve komü- nizm düşmanı basına düşmektedir.." Cumhurbaşkanının o gün yapmış olduğu 180 derecelik dönüş sadece bundan ibaret olmamış ve kendisine teklif edilen "Türkiye Komünizmle Mü cadele Dernekleri Fahri Genel Başkan lığı"'nı o memnuniyetle (o kabullendiğini şu fantanalı demeçle açıklamıştır: — Memnuniyetle kabul ediyorum! Kanunlarla mücadele etmekten ziya- de komünizme siyasi oteşekküllerle KulağaKüpe... YURTTA OLUP BİTENLER karşı koymak daha müessir ve daha faydalıdır.." Ancak, aradan daha birkaç gün geç- meden Gürsel, bu derneklerin "kanun- lardan daha faydalı olan" faaliyetleri- ni basılan açık oturumlar, tiyatrolar, sinemalar ve nihayet son olarak Bursa da TİP kongresinin başına gelenler, sayesinde (omüşahede imkânını bul- muş ve gene bir basın toplantısı yapa- rak, böyle bir derneğin, fahri de olsa, genel başkanlığını reddettiğini söyle- miştir! Ama Gürselin bu son çıkışına artık hiç kimse "bravo!" dememiştir. His ve mantık Cumhurbaşkanının değişik tutumla- rını, o gün hangi gazeteyi okumuş- sa onun tesiri altında kalmasına ve- renler vardır. Fakat Cumhurbaşkanı- nın sözlerinin çizdiği (grafik, politik hayattaki eğrilere (o kesin bir bağlılık göstermektedir. Meselâ önce Tür- Yukardaki fotoğraf Yeni İstanbul gazetesinde "Demireli Çağırıyor" baş- lığıyla yayınlanmıştır. Hani boşuna, "İnsanın aptal dostu olmasından akıllı düşmanı bulun- ması evlâdır" dememişler!

Bu sayıdan diğer sayfalar: