4 Aralık 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

4 Aralık 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 20
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER Vietnam Zafer sarhoşluğu Son yıllarda dünyanın en dikenli ve tehlikeli milletlerarası anlaş- mazlığı, hiç şüphesiz, Vietnam sava- şı olmuştur. Dünyada ne zaman ha- reketsiz bir hafta geçse, ne zaman gazeteler manşetsiz kalsa, o zaman ortaya hemen Vietnam anlaşmazlı- ğı çıkar. Nitekim, geçen hafta da duranı böyle olmuştur. Hareketsiz geçen bir haftanın sonunda, millet- lerarası konuların en önüne çıkan, gene Vietnam savaşıdır. Ancak, geçen hafta Vietnam sa- vaşının yeniden ön plâna geçmesi- nin nedeni yalnızca başka olayların yokluğu değildir. Birleşik Amerika» da yayınlanan ünlü Look dergisin- de yayınlanan bir yazı ve Washing- ton'da yapılan bir yürüyüş de Viet- namın yeniden manşetlere geçme- sine önemli katkıda bulunmuştur. Look dergisindeki yazıyı yazan, A- merikanın tanınmış . televizyon yo- rumcularından Eric Sevareid'dır. Sevareid, bu yazıda. Birleşik Ameri- kanın Birleşmiş Milletlerde devam- lı temsilciliğini Ooyaptığı sırada ve bundan kısa bir süre önce ölen Ad- lai Stevenson'ın, kendisine, Kuzey Vietnamın geçen sonbahar ye kış devresinde U Thant'ın aracılığıyla barış vapmak istediğini göstermesi- ne rağmen Birleşik Amerikanın bu- na yanaşmadığını o söylediğini ileri sürmektedir. Bu iddia, Washington'- un Vietnamda barışçı niyetlerle davrandığı yolundaki bütün iddia- ları birdenbire suya düşürüvermiş- tir. Sevareid'ın yazısı üzerine ameri- kan basınında koparılan gürültü o kadar geniş olmuştur ki. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Robert McClos- key bu iddianın doğruluğunu kabul ütmek zorunda kalmış, fakat Was- hington'un o sırada Hanoinin niye- tinin samimi olmadığım anladığını ve bunun için görüşmeye girişmedi- ğini ileri sürmüştür. Fakat artık gün ışığı gibi ortadadır ki, Birleşik Amerikayı o sırada Hanoi ile görüş- melere girişmekten alakoyan şey, MccCloskey'nin iddia ettiği gibi "De- an Rusk'ın hassas antenleri" değil, Vietnamdaki askeri durumdur. Düğüm noktası Gerçekten, Hanoili yöneticiler Bir- leşmiş Milletler Genel Sekreteri U Thant'ın aracılığıyla Washington'a barış teklif ettikleri zaman Birle- şik Amerika Vietnamda askeri ba- kımdan hiç de elverişli bir durum- da değildi. Birleşik Amerika, askeri durum kendi lehine dönmedikçe, girişeceği her görüşmenin vietkong- luların işine gelir biçimde sonuçlan- masından korktuğu için masa başı- na oturmaya yanaşmamıştır. Fakat o zamandan buyana köprülerin al- tından çok su akmış ve savaşın gidi- şi önemli Ölçüde Birleşik Amerika- nın lehine dönmüştür. Öyle olduğu halde. Birleşik Amerikayı görüşmek- ten alakoyan şey nedir? İşte Vietnam savaşının düğüm noktası bu sorudadır. Bu soru karşı- sında akla ilk gelen şey, şimdi de askeri bakımdan elverişsiz durum- da olan vietkonglulann ve Kuzey Vietnamın görüşmeye yanaşmak is- temediğidir. Bu belki gerçektir ama, gerçeğin hepsi bu kadar de- ğildir. Şu sırada Vietnam savaşının uzayıp gitmesine yol açan en başlı- ca etken, Birleşik Amerikanın aske- ri durumunda görülen iyileşmedir. Şu gerçek iyice bilinmelidir: Bir- leşik Amerika dün, askeri bakım- dan zayıf olduğu için görüşmeye ya- naşmıyordu. Nasıl ki, 1954 Cenevre anlaşmalarından sonra, bu anlaşma- ların öngördüğü seçimler yapılırsa iki Vietnamın kendi istemediği bir yönetim altında birleşeceğini anla- dığı için seçimleri yaptırmaya ya- naşmamıştır; bugün de kendini, ar- tık bir görüşme masası basma otur- mak gereğini duymayacak kadar kuvvetli gördüğü için görüşmeye ya- ADLİYE KARŞISI SES MAKİNELERİ KESENİZE GÖRE UĞURLU 28 GRUNDİG TAKSİTLE (AKİS — 662) naşmamaktadır. İşte geçen hafta sonu, başta Was- hington olmak üzere, Amerikanın içindeki ve dışındaki birçok yerler- de Başkan Johnson'ın Vietnam po- litikasına karşı yapılan gösterilerin amacı, Birleşik Amerikayı görüşme masası başına oturmaya çağırmak- tan başka birşey değildir. Nasıl bir destek Bugün Birleşik Amerikada yapılan kamuoyu yoklamalarının çoğu, amerikan halkının önemli bir kıs- mının Başkan Johnson'ın Vietnam politikasını beğendiğini göstermek- tedir. Fakat bu sonuçlar kimseyi ya nıltmamalıdır. Amerikan halkı, Vi- etnamda devamlı bir barışın kurul- masını sağlayacağım sandığı için kuvvet politikasından yanadır. Çün- kü birkaç tanesinin dışında, bütün gazeteler, radyolar, televizyon, gün- de en az iki-üç defa, kendisine böyle söylemektedir. Gerçekten Johnson yönetimi, federal hükümetin kamu hayatının her-yönü üzerinde biraz daha artan yetkiler kazanması, ba- sın ve yayın organlarım denetlemek bakımından kaynağını elindeki çe- şitli imkânlardan alan gücü hergün biraz daha fazla kullanması sonu- cunda, amerikan halkının o kadar bağlı olduğu demokratik uygulama- lardan önemli şekilde ayrılmaya* başlamıştır. Federal hükümetin elin- deki yetki ve güçler çoğaldıkça, yayın organları kendilerini şu veya bu şekilde Beyaz Sarayda oturan- ların türküsünü çağırmak zarımda görmektedirler. Buna Başkan John- son'ın iç politikada gösterdiği bü- yük ustalık ve inandırma yeterliği de katılırsa, son aylar içinde ameri- kan kamuoyunun nasıl yanlış yönle- re yöneltildiği kendiliğinden ortaya çıkar. Şimdi bütün dünyada Başkan Johnson'ın Vietnam politikasına karşı başlayan tepki, özellikle ame- rikan aydınlarının giriştikleri bü- yük kampanya, amerikan kamuoyu- nu uyarmak bakımından çok fayda- lı olacaktır. Gerçekleri olduğu gibi öğrenen ve bunları tartışma fırsatı- nı bulan bir amerikan kamuoyu, Vietnamda atılacak yanlış adımları durduracak güçtedir. Fakat bütün mesele, amerikan kamuoyuna bu gerçekleri oanlatabilmektir. Ameri- kan kamuoyu Vietnam savaşının bir denge endişesinden çok bir prestij kavgası olduğunu, kaynağını Birle- şik Amerikanın 1954 Cenevre anlaş- 4 Aralık 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: