26 Şubat 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

26 Şubat 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS "nüfus infilâki" diye adlandırmak- tadırlar. Bu gidiş, az gelişmiş ülke- lerde kalkınmayı oengellemekte ve açlık tehlikesini büyütmektedir. Me- selâ, çok kısa bir süre sonra Hin- distan nüfusunun 1 milyarı aşacağı ve hindlileri beslemenin -yeterli li- man, yol ve gemi olmadığı için- dışa- rıdan sevkedilecek buğdayla bile Ü olamıyacağı hesaplanmak- tadır. Özellikle Batı dünyası ve onun lideri durumundaki oOAmerika son yıllarda telâşla "nüfus kontrolü" propagandasına sarılmıştır. Bu teh- like, Amerikayı da tehdit etmekte- dir. Amerikalılar, hem zenci oranı yükseldiği, hem de amerikan vatan- daşının orefah seviyesinde düşme tehlikesi belirdiği için, kendi sınır- ları içinde nüfus artışından endişe meye başlamıştır. Dünyada ortaya çıkacak olağanüstü bir açlık tehlike- sinin, istihsali ve netice olarak fi- yatları allakbullak etmesi ihtimali Amerikanın büyük iş adamlarını da korkutmaktadır. John D. Rockefel- ler ise hem büyük bir zengin ve hem de hayır işlerine, insanlık problem- lerine ilgi göstermek iddiasında bu- lunan bir amerikalıdır. Bu zengin amerikalı geçen yıl Cenevrede nüfus kontrolü ile ilgili bir konferansa ka- tılmış ve orada Türkiyeyi temsil e- den Nusret Fişek adındaki delege dikkatini çekmiştir. Kendisine ilgi gösteren ve Türkiyeye gelme arzu- yeye davet eden Nusret Fişek, mem- leketimizde nüfus kontrolü fikrinin öncülerinden ve başlıca savunucula- rındandır. 1960 yılında Sağlık Ba- kanlığı Müsteşarı olduktan sonra, Devlet Plânlama Teşkilâtı ile elele vererek bu işe sarılan Fişek, nüfus plânlamasını gerçekleştirecek oka- nunun çıkmasına önayak olan kim- selerdendir. CHP ve İnönü, bilindi- ği gibi, bu konuda destek olmuşlar, AP ise şiddetle ve dehşetle buna kar- şı durmuştur. Hattâ seçim p ME bazı AP hatipleri, u CHP sizin bilmem nerenize ki- di Yurmak istiyor" diye propaganda dahi yapmışlardır. AP, IV. Koalis- yonda, yürürlüğe giren kanuna rağ- men, elinden gelen baltalama im- kânlarını kullanmıştır. IV. Koalis- yonun Sağlık Bakanı (Faruk Sükan, gerekli malzeme derhal ithal edile- bileceği halde, "İlmi komisyondan çıksın da, öyle" diyerek işi sürünce- meye sokmuş ve altı aylık bir gecik- 26 Şubat 1966 me yaratmıştır. Sükan bununla da Nüfus Plânlaması Genel hazırladığı opropa- ganda kampanyasını e Babanız zurna çalar İşte Rockefeller, nüfus kontrolünü bu anlayışla ele alan Türkiye ile karşılaştı. Geçen haftanın sonunda Çarşamba akşamı Amerika Nüfus Komitesi Başkanı Prof. Berelson ve Sekreteri Mec Nulty ile birlikte An- karaya gelen Rockefeller'i, evsahibi durumundaki Sağlık Bakanlığı kar- şıladı. Rockefeller, Perşembe günü, Sağ- ik Bakanı Edip Somunoğlu ile gö- üştü. Somunoğlunun Rockefeller'e ilk sorusu şu oldu: YURTTA OLUP BİTENLER meşhur tebessümü ile birlikte şeref verdi. Rockefeller'e e gı ol- du: "Ooo. elbette... Tabii... Zaten kanunumuz var. Hiç, nüfus plânla- masını ihmal eder miyiz. Daha sonra İstanbula giden Roc- kefeller, orada çeşitli temaslar yap- tı, İstanbula Sükan tarafından geti- rilen Vali Vefa Poyraz ile amerikalı zengin arasında yapılan görüşmede şu konuşma geçti: Poyraz: "— Ben doğum kontrolü ile çok ilgiliyim. Daha vaktim olmadı, ama a fırsatta çalışmaları (o inceleyece- "Rockefeller: "— Bu ilginiz nereden geliyor?" Nusret Fişek ve Sağlık Bakanı Somunoğlu Doğru söyleyeni dokuz van kovarlar ama... — Nerede doğdunuz?" İkinci soru olarak, "Sizin oralar- da kar var mı?" diyen ve kendi memleketi, Erzurumda çok kar yağ- dığını belirten Sağlık Bakanı, konuş- m ii u minval üzere devam ettir- zengin amerikalıyı, ilmi yeter- lilik derecesiyle hayrete düşürdü. şembe gecesi Ankara Palasta Rockefeller şerefine bir yemek ve- rildi, fakat Faruk Sükan yemeğe gel- medi. İşin kokusu ertesi gün çıktı ve Rockefeller kendisini Türkiyeye davet eden Fişeğin görevinden uzak- laştırıldığını öğrendi. Demirel, Roc- kefeller'i ancak Cuma günü öğleden sonra saat 15.15'te -yani Fişeğin ka- rarnamesi imzalandıktan sonra- ka- bul etti. Faruk Sükan bu görüşmeye, — Ben çocukken, o kadın kürtajdan ölmüştü de — Oooo, yes, yes, N Prgi<ök Halük Gillov” ve Prof. Ömer Celâl Sarç, yaptıkları görüş- melerde, Rockefeller'e daha gerçek- çi davrandılar ve hattâ AP'nin bu konulardaki tutumunu çıtlattılar. Bu alanda Türkiyeye ilâç ve mal- zeme yardımına hazır olan Rocke- feller, "en önemli husus, hükümet a- damlarının eğitilmesidir" kanısını bütün bunlardan sonra ifade etti. Bir amerikalı ile amerikan avukatlı- ğında rekor kıran siyasiler arasın- da geçen bu serüvenler, çok kimse- ye, kardan helva yapan ve sonra bu- nu kendisi de beğenmeyen Hocanın halini hatırlattı. " 23

Bu sayıdan diğer sayfalar: