26 Şubat 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

AKİS mesi sonucunu verebilecek olan dev bir operasyon, bu laübali tutumun sonucu, göz göre göre başarısızlığa doğru itilmektedir. Personel Refor- munun, devlet an ve me- murların geleceği ve âkibeti şu an- da büyük bir tehlike ile karşı kar- şıyadır. Demirel ve arkadaşları, seçimi kazanıp iktidara oturdukları andan iüübaren, bütün meselelerde Mi 2İbi, Personel Reformu konu: da, günlük demeçlerle geçiştirebile- ceklerini sanmışlardır. Fakat veri- len demeçlerin bir angajman yarat- tığını anladıklarında iş işten geçmiş ve zararlı bir telâş çalışmalara ha- -im olmuş bulunuyordu. Mesele, gazetelerin, bu konuda çalışan teknik kurumlara dayana- rak verdikleri "Personel Kanunu bu yıl uygulanmayacak" şeklindeki ha- berlerle su yüzüne çıktı. Haberler, konu üzerinde çalışanların kanaat- lerine dayandığı halde, Demirel bundan, kendisi aleyhine bir propa- ganda çarkının işlemeye başladığı anlamını çıkararak haberleri der- hal yalanlama yoluna gitti. Söyle- nen, "Hayır, haberler yanlıştır. Dev- let Memurları Kanunu bu mali yıl içinde uygulanacak" oldu. Böylelik- le iyi bir siyasi manevra çevirdiğini sanan Hükümet, "istim arkadan gelsin" prensibine uygun olarak, de- meci verdikten sonra meseleye eğil- diğinde, yetkililerin belirttikleri im- kânsızlığın varid olduğunu görüp ERİL “Fakat bu arada yüzbinlerce memura verilen söz Hükümet üze- rinde baskı yarattığı için, bu defa da, "Mali hükümler Mart ayı başın- dan itibaren uygulanacak" “denildi. Bu, şaşkınlığı daha da arttırdı. Bu mali hükümler hangi esaslara göre an Bu esaslar belli de- , memura bir ek ödemede Bulk sun! Son zamanlarda bu da şöyle izah edilmektedir: Kadro kanunu çıkıp, tüzük, gösterge ve katsayıya göre in- tibak yapıldıktan sonra memurun maaşında bir fark meydana çıkıyor- sa, bu fark geriye doğru, Mart ayı- na kadar ödenecek! Bunu söyleyenler, Bütçeye konu- lan 470 milyonluk imkândan bahset- mekte ve sözlerine (ogüvenilmesini istemektedirler. Kazın ayağı Oysa bu konudaki çalışmalar, da- ha, memura herhangi bir söz ve- YURTTA OLUP BİTENLER rilmesini mümkün kılacak safhaya gelmiş değildir. O safhaya hemen- cecik ulaşılması da mümkün görül- memektedir. Aldanma, Devlet Me- murları Kanununun kabulü ile her şeyin bittiğini sanmaktan doğmuş- tur. Halbuki bu, asıl büyük iş için sadece bir başlangıçtır. Asıl iş, bu kanunun genel hükümlerinin yüz- binlerce memura uygulanmasıdır ve reform da aslında budur. Ek ve tâ- dillerle, birbiriyle (o çelişen kanun- larla içinden çıkılamaz hale gelen personel rejimini o sadeleştirecek, net hale koyacak, memurların du- rumlarını düzeltecek mesai budur. Çalışmalar daha önceden başlamış- tır. Kanunun uygulanması için geçil- mesi gerekli safhalar ve tamamlan- ması zorunlu işler şöyle sıralanabi- lir: Sınıf tüzükleri ve sınıflararası tüzükler hazırlanarak, memurlar ih- tisas, sorumluluk, tahsil ve önemle- rine göre sınıflandırılacak, bu sınıf lar içinde nasıl terfi edileceğini bel- li edecek göstergeler tamamlana- cak, kadrolar tesbit edilecek, para sağlanacak ve katsayı kararlaştırıla- caktır. Üstelik, bütün bu işler bü- yük, uzun ve teknik mesai gerekti- YASAKLANAN RESİM: İnönü ve Demirel. Sahiden, ne var bunda? Bir de, garson Anlaşılıyor. Bunda bir şey yok ama, bazılarında kompleks var.. 26 Şubat 1966 Bu resimde ne var? Bu resmin yayınlanıp dağıtılması bazı illerde savcı- lık emriyle yasaklanmıştır. Resim, AKİS okuyucularının meçhulü değildir. Şimdi Sovyetler Birliği Dev- let Başkanı olan Podgomrninin ek yaptığı ziyaret sırasında çekilmiştir. Üç tane, şahsiyet: Podgomi,