13 Ağustos 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

13 Ağustos 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DIŞ. GE ZILERR... Japonya j XV JUNİN TOİRC "Tokyonun Beyoğlusu Ginzanım aeinde, süslü bir tiyatro var. Tiyatronun. üzerinde “Kabü- * kiza” yazıyor. “Za” tiyatro mânasına geliyor. Kabukiza, Kabüki Tiyatrosu demek. Kabüki japonların Orta Oyunu. Fakat Türkiyede bir Orta Oyunu temsilinin Tokyodaki Kabuki Ti- yatrosunun her gün bir kaç seansta çektiği ka-, labalık kadar kalabalık çekmesine imkân ve ih- timal yoktur. Eski zevklerini muhafaza eden japonlar, Kabukizayı devamlı olarak, ağızına kadar dolduruyorlar, BADANA orta yaşın Üstün- deki japonlar, Kabuki, Japonyanın eski merkezi Kyoto da 17. Yüzyılın hemen keme başlamış, va ler civarında, olaya an m müren, bir tru kurulmuş. -Kadınlar çalgı çalıyor ve dans' di. gelimi. Fakat Marla old tea garkı- ları epey müsteliçenmiş. O tarihteki Japonla- rın da bunlara her halde merakı varmış ki to trupu müthiş rağbet görmüş ve eşleri Ja- ponyanın hemen her tarafında mantar gibi bit- miş, Şarkıcı kızlar ve'dansözler çok geçmeden işi biraz daha ileri götürmüşler. Sanatlarıyla tahrik ettikleri adamlarla, parası mukabilinde yatmaya da büşlamışlar.. Bunun zerine, zama- nin mutaassıp Tokugawa Le ey kadınların sahneye çıkmalarını yasak etmiş Fakat Kabuki re giye e görmüş, va törl oğlanları kiz kadınları yerlerin 0) ii Tabii bü, ali üstelik ahormalini doğurmuş. Şo- çün bunu da yasaklamış. içn mese şartlar koşmuş, bunlara uyanlara temsil mü- saadesi vermiş. Şartlardan biri, oğlan çocukla» rın kapalı elbiseler giymeleri, kendilerini. Adö- nis usulü çıplak teşhir em Öteki de, Kabukinin sadece dans ve şarkıdan ibaret baret kal- mamasi, daha zi bir tiyatro mahiyetini al- ması. Bu suretle, bügünkü Japon Tiyatrosu doğmuş. Tıpkı bizim Orta Oyununda olduğu gi- On insan, on renk (Jüpon Aaa bi Kabukide de kâdın nde hâlâ yok, “Derne” rolüne erkekler çıkıyorlar ve Seslerini incelte- rek konuşuyorlar, Erkekle kadın farki daha iyi , belirsin Aş erkekler de, aksine, seslerini ka- lanlaştirarak, ağır. ağ tok tok, Bl zâmân genizden en konuşuyorlar ar, Bizim “ 'nin ja- ponca adı “ohnağata”, Kabukinin kuklaya da bir yakınlığı var. Artistler sahneye çok makiydj yaparak çikı- yorlar ve hangi tipi temsil ettiklerini makiyaj- larıyla ifade ve Yüzlerine bunu göste- ren kalın, koyu renk çizgiler çekiyorlar. Ka- dınlar ise, mayko-sanlar gibi erini beyaza boyuyorlar. Bundan başka; bukinin klâsik bir çok kukla Baik yakini Biikyesi ver a yor, Kahramünlıklar, lenler, öldürülenler.. Meselâ, önce olduğum “bassız kalmış 47 sa- ap be iel birinin konusu, e lar bu tarza KE öyerrengeti diyorlar. Bir de, nu olarak halkı alan piyesler var. Gul Si “sewa-mono”, O, daha : realist bir tarzda sahneye ge- Kabukiza'da Juro ve dai diye iki kardeş var, Kawazu Saburo'nun arı, lem ölü münden sorumlu unan Kudo Suketsune'yi bir punduna getirip öldürmek ek arzusuyla dolu

Bu sayıdan diğer sayfalar: