13 Ağustos 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 5

13 Ağustos 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AA Le lila — "Türkiyede sol cenahın, en ılımlısından en aşırısına, 27 Mayıstan bu yana memlekete bir'hizmet yaptığı, bir yeni tartışma alanı açtığı, bu alanda bazı fikirlerin kanalize olduğu, hatta iki büyük partinin gelişen cere- yanların tesirini bünyelerinde hissettikleri bir gerçek- tir;27 Mayıs, meşruluğunu yitirmiş, demokratik düzene son darbeyi vurmaya hazır bir iktidarı işbaşından uzak laştırırken ve yeni Anayasa bu düzenin kolay bozulmaz prensiplerini koyarken Türkiyede bir de değişik .kamuoyu yaratılmıştır. Bu kamuoyu, 27 Mayıs sonrası Türkiyesinin sorunları üzerine eğilmiştir. Türkiyenin ekonomik ve sosyal meseleleri, bu derece serbest tarz- da ilk defa tartışılmaktadır. Tartışmanın çok slogü- nının sol cenah, hatta sol cenahın en aşırı ucu tara fından ortaya atıldığını, sağlandığını belirtmek hak- şinaslık icabıdır. Bugün, bilhassa aydın bir çevre bu sloganlar etrafında fikir söylemektedir. Sloganlar, vasıflarının içinde kusurlarını da tw şırlar. Bir görüş, bir sloganla daha canlı olarak, adeta elle tutulurcasına ifadesini bulur ama, her slogan aym zamanda bir deformasyondur. Türkiyede şimdi çok tartışmanın sloganlar etrafında dönmesi, zaman Za- man bir tozkoparan fırtınanın fikir hayatımızda esme- sine yol açmaktadır. “Emperyalizme karşı savaş”, “komprador sömürücülüğü”, “dış sömürücülük” gibi tâbirler bir tariften mahrum oldukları için bu tarz tartışmalarda yeni olan zihinleri karıştırmakta, onları başka kalıplar içine sokmaktadır. Bu deformasyonda kriptoların hiç rolü olmadığını söylemek fazla iyim- serliktir. Türkiyede sadece amerikan menfaatlerinin ve yabancı kapitalizmin kompradorlarının bulundu. ğunu, hiç marksist fikirlerin ve beynelmilel komüniz- min: kompradorlarının bulunmadığını ileri sürmek “başı kuma gömmektir. Bunların birincileri komüniz- mi “Kapıdan girince çengelde, komşu evin erkeğinin kasketini görmek ve gitmek” olarak basit, fakat geniş kütlelere anlatırken ikincileri, aydın fakat daha dar zümrelere emperyalizm düşmanlığının Amerika ve Batı Bloku düşmanlığı olduğunu telkine çalışmakta dırlar. Kriptolarımn Komprador Edebiyatında haksız servet düşmanlığı düpedüz servet düşmanlığı, yaban- cı sermaye dyşmanlığı düpedüz sermaye düşmanlığı, istirmacılığa karşı savaş düpedüz mülkiyet hakkına olarak propaganda edilmektedir, Bu t0z- bera fırtına düzeni değiştirmek isteyenlerle dü- a düzeltmek İsteyenleri aynı pota k gayesini Me Gerçi en değiştirmek 1 isteyenler bugün düzen düzeltmek isteyenlerden, düzenin zeltmek isteyenler de düzeni değiştirmek NE den 'dalanmaktadırlar ve bunlar bir yolu beraber katetmişlerdir ama, şimdi, bir yol çatalında bulun. Komprador Edebiyatı Hakkında «birtakım tâbirlerin tarifi zamanmın geldiğini ispat tır ve demokratik Weimar Cumhuriyetine Alman» maları aralarında hırl yavaş yavaş sebebiyet (o yada nazilerle komünistlerin birleşmiş oldukları hiç vermektedir, Ortanın Solundaki C.H.P. ile Solun Ucun- (o hatırdan çıkarılmamalıdır. ği Metin TOKER daki T.İ.P. 'in birbirlerini iğnelemeye başlamış olması etmektedir, Solun Ucu ve kriptolar, devlet düzenimizin bur- juva düzeni olduğunu, fenalıkların bu düzenin tabla” tında bulunduğunu açıktan söylemektedirler. Düzen değişmedikçe fenalıkların önü alınamayacaktır. Krip- tedikleri- açıklıklal: tolar bunun yerine, hangi düzeni getirmek İsi ni, kanunların müsaadesizliği yüzünden aynı söyleyememektedirler. Söyledikleri, komünizmin “işçi ve köylü sınıfının 'devleti zor kullanarak ele ve bu proleteryanın burjuva sınıfını yok etmesi” tari: fidir ve bunda, yalnız “zor kullanma" metodunu be- nimsemedikleridir. Metodun dışımda, gaye mutabakatıi tanıdır. Komprador, yabancının bir memleketteki komisyoncusudur. Amerikada yapılmış bir buz bını Türkiyeye satarsın, onun k atarsın, Türkiyeye o buz dolabı girsin, başkası sin diye gerekli'rüşveti de verirsin, düzeni sömürür- | sün. Bu kompradora karşı o. kimi aynı bayrak altında ki?.. Ama buz de |. vapan, böylece önemli nisbette döviz tasarrufu sağla» A e ik gl, böylece önemli miktarda | viz getiren sanayici, iş adamı kâr ediyor, para ka- yemi diya düşman ilân edilirse yollar ayrılmaz mı? | Pe Mal yani ire adamı ne de sa “İnsanı söm bir insan” dır, insanı ancak dev- let sömülmmüln derek: bip bir başka Amerikan menfaatlerinin hizmetkârı, memleketini amerikalılarla beraber, onların verdikleri direktiflere göre idare eden, onların Başkanlarını, Başbakanları kabul eden, iç politikada onların yardı- mını isteyen adamdır. Kahrolsun, o! Ama NATO'da haysiyetle kalımmaz mı? Savunma sistemimiz Batı Savunma Sistemi içinden niçin mutlaka çıkarılsın? Neden Silahlı Kuvvetlerimiz, ekonomik durumumuz bu olduğu için Amerikadan yardım görmekte devâm etmesin? Amerikayı tenkit etmek, Amerikanın dümen suyunda gitmemek bir şeydir, prensip olarak Amerika düşmanlığı etmek bir şeydir. Bu farklar yavaş yavaş su iistünde belirdiği için- he arasında çatışmalar başlamıştır ve bi bir başka yolu beraberce katetmek istedikleri mütte- fiklerini bir başka çevreden derlemeye lar : AP. nin milliyetçi, muhafazakâr, nurcu çevrele- rinden! İnsana İlk bakışta inanılmaz gelen ittifak, as- lında, eşyanın tabiatına son derece e bir ittifak- 5

Bu sayıdan diğer sayfalar: