Son Posta 6 Mart 1932 sayfa 3 | Gaste Arşivi

6 Mart 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hergün başkaları Ne Diyorlar ? Son günlerde buğdaylarımızı sukuttan vo köylümüzü iflâstan kurtarmak İçin ek- mek fiatlerinin 12 kuruşa çıkarılması hak- kında ortaya yeni bir fikir atılmıştır. Bu Ffikir etrafında şu mütalealara — tesadüf edilmiştir: Cümhuriyet gazetesinden: “ Karilerimiz, teklifimiz hak- kındaki fikirlerini kısaca bize bildirebilirler. “Biz, bugünkü sıkıntımızın en bellibaşlı sebebini çiftçinin fena olan vaziyetinde buluyoruz. “Türkiye bir ziraat memleketi, Türkiye halkının üçte ikisi ise çiftçidir. Bu üçte iki ekseriyet, mahsul para etmediği için fena vaziyettedir. Hükümete — vergi vermekte müşkülât çekiyor, Zira- at Bankasına veya diğer alacak- lısına ise borcunu ödiyemiyor. Hele şehre gidip — ihtiyaçlarını satınalmak imkânını ise, — asla bulamıyor. ' İştira kuvvet ve kudretini kaybetmiş olan çiftçinin bu vazi- yeti karşısında şehirlin hali büs- bütün haravtır. “Binnetice umumi! hayat dur- muş gibidir. Devlet bütçesi sar- Bılmıştır. Biz diyoruz ki: “Eğer çiftçinin mahsulünü kıy- metlendirir ve onun iştira ve ha- reket kabiliyetini iade edebilir- sek - hem halk, hem devlet noktai nazarından - vaziyeti kur- tarırız, Ve teklif ediyoruz: Türkiyede ©n ucuz madde olan un Üzerine 50 para ile 100 para arasında bir resim koyalım. Bu resmi yarı yarıya bir nisbetle müstahsile ve hükümete verelim. Ve bu suretle ekmeği şimdiki gibi 7 kuruşa değil, fakat 12 kuruşa yiyelim. ,, Milliyet gazetesinde Nızaınet- tin Âli imzalı yazıdan : “Bu senelerde 200 bin vagon buğday yetiştiriyoruz. Son İstan- bul borsası fiatile 150 milyon lira eder. Tekmil Türk mahsul- lerinin başında buğday geliyor. Buğdaydan sonra gelen arpa ile tütünün bile senelik tutari İstan- bul Fiatile 50 milyon liradan aşağıda. “ Halbuki buğday fiati düşü- yor. Her yüzde 10 düşüş. Türk servetini bir çırpıda 15 mil- yon lira eksiltiyor. Son zamanda yüzde 10 fiat sukutları gündelik umurdan oldu, Sukut yüzde 20, 80 oldu mu, milli zarar ona göre hesap edilebilir. “Buğday, baş gıdamızdır. Buğdayın ziraatinde, ticaretinde, sanayiinde bir tagayyür, memle- ketin gıda pohtıkasını şiddetle tesir eder. Buğday işi, bu itibar- la, hassas iştir. “Buğdaya — çevrilen — tetkik orada hazin bir manzara görüyor. Buğday, sarfedilen emeği tam veren mahsul değildir. Hesap ! Türk köylüsü istihsalinin yüzde 50 sini haşarat ve âfet yüzün- den zayi ediyor. Bu birinci tarh. İptidat ticaret usulümüzden köy- lü, buğday fiatinden yüzde 50 kay- bediyor. Bu da ikinci tarh. Netice- de köylü tekmil emeğine karşılık olarak — alması iktıza — eden kiymeti değil, onun yüzde 25 İni, yani dörtte birini alıyor. “En fazla tutarlı mahsul, baş gıdamız, rantabilitesi asgar? olan buğdayın hakkı, kıskanç ve kes- kin usullerle müdafaa edilmelidir.,, . DA Bize gelince: Bu husustaki fikrimizi sırası geldiği zaman yazacağız. ' Di t ——— — SON PTBS'I'A = : '//J# ,,,/// ) ai /;;// //.////// a 1 — Bazı kimseler, hâdisatın or- tasında, nehir cereyanına kapılan bir gibidirler. Kendilerine m. saman çöpü ve hâdisata hâklm değildirler. disatın emrine tâbidiler. ——— ——— SON TELGRAF HABERLERİ 2 — Hâdisatın esiri olanlar, hayat kavgasında mağlüp olmıya mahküm ' kurbanlardır. 3 — Hâdisata esir değil, hâkim olmasını öğrenmek lâzımdır. Bu hâ- kimiyet ancak devamlı bir sây, yıl- maz bir azim ve sebat ile müm- kundürı Yeni Biitçeni Muvazene Esasları Tesbit Ediliyor Bir Kısım Muafıyetler ilga Olunacak Ankara, 6 (Hususi) — devlet bütçesinin mütevazin bıt şekilde hazırlanması için ciddi mesai sarfedilmektedir. Bugün hükümet ve Millet Meclisini işgal eden en mühim mesele bütçe hazırlığıdır. Bu iki cepheli me- sai esnasında — muvazene için akla gelen ilk tedbir devlet mas- raflarında tasarruftur. Hükümet ve Meclis kadrolarda tasarruf yapılmasına şiddetle taraftardır. Fakat böyle bir tasarruf siste- minin, bir kısım — memurların açıkta kalması gibi bir netice vermemesi için de yeni esaslar düşünülmektedir. En hâkim ka- | miyetle nazarı dikkatte naata göre bütçe muvazenesi yal- Niz â temin olunamaz. Varidatı arttırmak lâzımdır. Ancak halkın tediye kabiliyeti pazarı dıkkate alındığı takdirde yeni vergiler tarhetme î veya eski vergileri tezyit etmek mümkün ye makbul bir hareket olamaz. Bunun için bazı imtiyaz ve mu- afiyetlerin ilğası, varidatın — tez- yidi hususunda en kestirme bir yol olarak düşünülmektedir. Fakat ilga olunacak muafiyet- lerin, Türk sanayinin inkişafına bir mania teşkil etmesi de ehem- tutul- maktadır. Bilhassa Teşviki sanayi ve tekaüt kanunlarile diğer bazı kanunlar üzerinde derin tetkikat yapıldığı takdirde varidatın bir miktar tezyidi için emniyetli ça- reler bulunacağı ısrarla mevzubahs olmaktadır. Bununla — beraber bütün bu düşünce ve mütaleala- rın kat'i şekillerini alması bütçe- nin Meclise verilmesile mümkün olacaktır. Bu tedbirlerin tespiti netice- sinde halkın müteesir olmama- sına, bilhassa ziraat ve sanayi hayatinin inkişafını güçleştirecek vaziyetler husul — bulmamasına âzami dikkat — sarfedilmesi de tekarrürürfetmiştir. Yeni bütçe için ileri sürülen son rakam (147) milyon İiradır. Nankin Hükümeti Yardımını Talep Ediyor Londra, 6 (D. Hususi) — Nankinden iş'ar ediliyor: Nankin hükümeti Japon taarruzlarının neticesinden sonra hasıl olan vaziyeti ehemmiyetle tetkik etmek- tedir. Nankin Hariciye hususi bir komisyon teşkil edilecektir. Bu komisyon, Çin- Japon harbi karşı- sında büyük devletlerin müdahalesi bir netice vermiyecek olursa Sovyetlere mü- racaat şekillerini tetkik edecektir. Nan- kin hükümet erkânı Sovyetlerin müda- hale ve yardımını temin için Moskova- ya müracaat edilmesine şiddetle taraf- tar bulunmaktadır. Moskova, ( A. A. ) — Şanghaydan bildirildiğine göre yüksek bir Çin zabiti şu beyanatta bulunmuştur: “Çin ordusu sevkülceyş sebeplerden dolayı ikinci müdafaa hattına çekilmiş- tir. Yeni cephenin şekil$ ve vaziyeti nezaretinde miştir. rütbeli muştur. ,, Rusların Japonları, Japdn harp gemilerinin ve tanklarla ağır toplarının yardımından mahrum kılmaktadır: Buna mukabil Çin ordusu mühimmat ve efrat depolarına daha yakın olacaktır. Moskova, 6( A.A. ) — Kui- Min- Tanü, Rusya ile Çin arasında siyasi münasebatın tekrar tesisine karar ver- Mücadele bitmedi. Belki yeni başlıyor. Şanghay havalisindeki askeri hareketler güya Japon ordusunun diğer bilcümle ordulara faik olduğu hakkındaki hurafe- yi ortadan kaldırmıştır. Harekâtı harbi- yenin bidayetinden beri Şanghay mınta- kasında Çinlilere ait 930 fabrika tahrip olunmuştur. Bu fabrikalarda 200 bm amele çalışıyordu. Bu tahrip yüzünden 136 milyon dolarlık sermaye mahvol- bere tesadüf ettik. Bulgaristana, paçavra fiatine satılan tarihi evrak hakkında Bulgar gazetelerinde şayanı dikkat bir ha- Bu evrakı alanlar, orada derhal bir tasnif yapmış- lar, bunların içinden Vatikanı alâkadar eden kitapları ve vesikaları ayırarak bunları Papaya 60 bin liraya İSTER İNAN, İSTER İNAN, İSTER İNANMA! satmışlardır. ellerindedir. muhakkaktır. İSTER Evrakın ve vesikaların diğer mühim kısmı henüz Maliye Vekâletli kâğıtları geri getirtinciye kadar, Bulgarların bu vesika'arı ellerinden İNANMA! N çıkaracakları zün Kısası | Münir Nareddin. Konseri Vesilesile n P. 5. <- Bir zamanlar, Türk bestesi, kafesli evlerde kulaktan kulağa fısıldanan bir sır gibi gizli, utan- gaç ve namahrem bir sesti. Ozamanın Türk hanımları gibi hayata ve sahneye çıkamamış, örtüsünü — atamamıştı. — Yalnız kahvelerde bir gramofon yayga- rası, meyhanelerde bir hanende çığlığı, sokaklarda bir sarhoş narası halinde yükselebiliyordu. Bunun için, Türk bestesi, ya bu sırra eren birkaç kişinin, ya- hut meyhanede başını tütsüleyen ayyaşın sevdiği bir musiki halin- de kalmıştı. Garp terbiyesi ve kültürü alan birçok Türkler ken- di musikilerinden anlamıyorlardı. Anlamıyorlardı ki bu, g mütehassısların methedeede biti- remedikleri bir musikidir. ve lehinde bir hayli eser yazılmıştır; onun bir seviyesine ve mes'uliyeti, kendisinde değil piyasa çalğıcısında ve hanende- sindedir. Piyasa sazına haddini bildirecek konser san'atkârları ancak — yeni nesil — arasından çıkıyor. Tamburi Cemil, Nevres, Rah- mi Bey gibi san'atkârlar yetiştik- leri devre intibak ederek, Türk musikisinin peçesini atmamışlar ve aleyhindeki zihniyete karşi aleni bir mücadela açmamışlardı. Bunu yeni nesil yapti ve harbi kazandı. En büyük işaret Münir “-Nureddin konserleridir. Hıncahınç doluyor ve münevverlerle, ve garp terbiyesi almış insanlarla, ve ecnebilerle doluyor. Her kon- serde, bir kaç alafranga âşıkı tas nıdığımın ihtida ettiğini gördüm. Bu zaferi Münir Nureddine, Mes'ut Cemile, Ruşen Feride ve ayrıca Muhlis Sabahattine borç- luyuz. 'Son koönser - vesilesile isimlerini zikrettiğim bu san'at- kârlardan başka da, ayrı ayrı derecelerde, nekadar artistimiz daha var. Ben bu sefer bir konser ten- kidi yapmak istemedim. Son Mü- nir Nureddin konseri için“hariku- lâdeydi,, demekle iktifa edeceğim, Sahibinin sesini değil, Türkiyenin sesini dinlemek — için Münirin konserlerine — mutlaka — gitmek lâzımdır; ona refakat eden eşsiz 'sazı, Mes'udun bir mızrap do- kunduruşunu, Ruşenin bir yay çekişini dinlemek lâzımdır; son konsere iştirak eden Muhlis Sa- bahattinin harikulâde eser- lerini ve bunu piyanoda kendine mahsus bir musiki üÜslübile ça- lışını duymak lâzımdır. Soğuk, yağmur, çamur, keyıf- sizlik, hastalık, buhran, san'ate karşı tasasızlık... Bunların hiç biri Münirin konser verdiği yerin eşiğinden içeri bir adım atamı- yor, o büyük ve güzide kalaba- lığı dağıtamıyor Komünistlik Maznunları Tevkif Edildi Perşembe — günü — Adliyeye verildiklerini kaydettiğimiz sekiz komünistlik maznunu, Yedinci müstantik tarafında istiecvap olun- muş ve haklarında tevkif müzek- keresi iİsdar edilmiştir. Son za- manlarda gerek Edirne ve gerek Kırklarelinde bir takım komünist- tevkif edildiği için, lüzum hasıl olursa bunların da İstanbula geti- rilerek — muhakeme — edilmeleri muhtemeldir. “ giygiy , ve “heyhey, — düşmesinin kabahati —

Bu sayıdan diğer sayfalar: