| -Bu Sayfa Haftada Birkaç Defa Ve Arasıra Neşrolunur. Avrupa Matbuatında GÖRDÜKLERİMİZ Bu Sayfada Dünya Matbuatında Çıkan Meraklı Hikâye, Yazı Ve Makaleleri Bulacaksınız. Dünyanın Dört Köşesindeki Garip Şeyler Bekâr Kızlar klübü Nevyaorkta bekâr kızlar kendi aralarında bir klüp tesis etmişler. Klübe aza yazılabilmek için kız 100 dolarlık bir depozito yatırmıya mecburdur. Eğer bu kız bir se- ne zarfında evlenirse bu para ku- lüp tarafından zaptedilir. Eğer evlenmezse, o vakit kendisine büyük bir eğlence tertip edili- yor ve bol hediyeler veriliyor. Kışm kulüp azasından her biri bir eğlence - tertibine mec- burdur. Bu eğlentiler yalnız bekâr gençler davet edilir. Bir erkek ayni kız tarafından iki defa da- vet edilemez. Kulübe mensup kızların hepsi şurada burada çalışan kızlardır. * Ailesi Ve Çocuğu Da Beraber Amerikada son zamanlarda karsızlık pek arttı ve hırsızların küs- tahlığı da ziyadeleşti. Fakat bun- lardan bir tanesi şimdiye kadar şekavette misli görülmiyen bir tarzda şakilik yapmaktadır. Bu adam çocuğu ve karısı ile bir- likte çalışmakta ve bir yeri ba- sacağı, birisini soyacağı xaman karısını ve biri iki, diğeri dört yaşındaki — küçük — kızlarını da beraber almaktadır. * Burada Sevişilemez Amerikanın — San Fransisko şehrinde yeni bir park yapmışlar. Parkın ötesine berisine — sevi- şenlerin — nazardan — gizlenmesi için güzel kameriyeler yapmışlar. Fakat Aşıkların bu kameriyelerden gayri yerlerde ve göz önünde sevişmelerine mani olmak için diğer oturma yerlerine kuvvetli Jâmbalar koymuşlar ve şu ilânı asmışlar: Burada sevişilemerz. * Makineden Kavalye Dansederken kadına refakat etmek Üzere makineden bir ka- valye yapmişlar. Bunu bilhassa sinema istüdyolarında film alır- ken kullanıyorlar. — Makineden adamın başına bir fotograf maki- nesi koyuyorlar. Dans ederken makine işliyor ve etrafın fotog- rafisini —çıkartıyor. Bu suretle dans edenin etrafı. nasıl gördü- ğünü tespit ediyorlar. * Kadınlar Günü Şimdiye kadar bazı memle- ketlerde çocuklara mahsus günler yapılırdı. Bu sene, senei kebise olduğu için, Amerikanın bazı şe- hirlerinde bir de kadınlar günü yapılmış, şubatın 29zuncu günü şehrin bütün idaresi kadınların eline bırakılmış ve her tarafta onların hakimiyeti ilân edilmiştir. Hatibin Nutkunu Her Lisana Tercüme Eden Makine Cemiyeti Akvamda Faraza Almanca Verilen Nutku Her Aza Kendi Lisanına Çevrilm HL SA N KI Yukarda: Aza kulaklarına taktıkları kulaklıklar sayesinde yerilen nutku kendi lisanlarında dinliyorlar. Aşağıda: Nutukları dinlemek teerübe ediyorlar. Bu kulaklıklar herhangi bir lisanı dinlemiye müsaittir. Cemiyeti Akvamın Tahdidi Teslihat Kanferansına otuzdan fazla millet iştirak etti. Bu mu- rahhasların her biri başka bir lisan konuşur. Evvelce beynel- milel lisan fransızca idi, herkes bu lisanı bilmiye mecburdu. Bu- gün almanca ve ingilizce de fransızca kadar, belki ondan fazla taammüm etmiştir. Beynel- ——— d ————————eememe e eee O gün bütün kocalar karılarına hürmet ve muhabbetle muamele etmiye mecbur kalmıştır. Bugünün nasıl geçtiğini sonra öğreneceğiz. için kullanılan kulaklıklari iş Olarak Dinliyor kulaklık takmak Bu düğmelerin her içindir. Meselâ B düğmesi nutku Fransızca, D düğmesi İngilizce olarak alır.Her aza ken- Makineden Bir Tercüman Cemiyeti. Akvamda Alman murahhası Brünning Almanca nutuk söylüyor, bütün aza bu nutku kendi İlsanlarınaa dinli- yşorlar. Azanın oturduğu masanın ön tarafıczda için bir düğme vardır. biri başka bir İisan di lisanını söyliyen düğmeye kulaklığı takar. milel içtimalarda bu üç lisan da müsavi surette kullanılmaktadır. Meselâ Alman murahhası alman- ca, İngiliz murahhası ingilizce söz söylüyor. Halbuki bir mu- rahhasın bütün medeni İisanları bilmesine imkân yoktur. O halde muhtelif hatiplerin söylediklerini nasıl anlıyacaklar? Bunu düşünmüşler ve maki- neden bir tercüman icat etmişler- dir. Hatip kendi lisanında söz söylerken önünde mikrofon bu sesi yanında bulu- bulunan bir nan diğer bir odaya naklediyor. Orada tercümanlar bunu derhal: tercüme edip önlerindeki mikro- fona söylüyorlar. Mecliste hazır bulunan azanın oturdukları yerde masanın/önünde küçük bir düğme vardır. Bu düğmelerin herbiri bir lisan nakleder. Aza, hangi lisan- da nutku istiyorsa © masaya oturur, kulaklığinı masa- daki düğmeye takar ve hatibi öyle dinler. Bu sayede her aza kbatibin nutkunu takibe muvaffak olur. dinlemek Dünyanın Dört Köşesindeki Garip Keşifler Hayatın Asl_ı;ı—Buldular- Tahtelbahirlerle Konuşu- luyor. Yeni Paraşutlar Hayatın Menşeini Buldular İngilterede Kembriç Darül- fünunu lâboratuarlarında yapılan tecrübeler — tahakkuk — ederse, kâinat ve dünya hakkındaki te- lâkkiler baştan başa değişecektir. Bu lâboratuvarda maddenin menşeini — bulmıya çalışıyorlar. Bunu bulurlarsa, © vakit hayatın menşeini izah mümkün a'acakt r. Bu zatlar şimdiye kadar bi- linmeyen bir şua keşfetmiş'erdT. Bu şua akıl almıyan bir sür'atla seyzetmektedir. Bu şua şimdiye kadar bilinen proton, elektron ve ne de dalgadır, müsbet veya menfi kuvveti de yoktur, Onun niçin bu şuaa Neuredon ismini ver: mişlerdir. Bu şuar hiçbir mani durduramıyor. Bunu bulan âlim- | ler, maddenin menşeini bulduk- larını” zannediyorlar, Fakat he- nüz kat'i birşey söylemiyorlar. * Tahtelbahirlerde Telefon Son zamanlarda tahtelbahir- lerin deniz altında iken deniz üzerinde bulunan gemilerle tele- fon muhaberesi yapması için çalışıyorlardı. Son — zamanlarda bunun tecrübesini yapmışlar — ve muvaffakiyetli neticeler almışlardır Tahtelbahir denizin dibine indik- ten sonra deniz sathında bulunan gemilerle konuşabilmektedir. * Paraşutla İnen Tayyare Şimdiye kadar tayyare kaza- larına — karşı bulunan — yegâne çare, tehlike ânında bir paraşuta sarılarak yere inmekti, fakat bu iş biraz tecrübe, biraz da cesaret isterdi. Şimdi bir Fransız tayyarede bulunan pilot ve yol- cuların sapsağlam yere inmelerini temin eden yeni bir paraşut icat etmiştir. Bu paraşut, tayyarenin yolcu kısmını olduğu gibi yere indiri- yor. Bunun için tayyare yapılır- ken kamara kısmı tayyarenin gövdesinden ayrılabilecek surette Tayyarenin — üzerinde de yassı bir vaziyette bir pa- bulunuyor. — Pilot tehli- keyi — hisseder etme> önünde bulunan — manivelâyı — çeviriyor. Derhal kamara kısmı tayyareden yapılıyor. raşut ayrılıyor. ve paraşot otomatik bir tarzda açılıyor. Sonra bütün tayyare tedricen yere iniyor. Fransa hükümeti bu keşfi pek beğenmiş ve derhal bu tarz- da tayyareler — yaptırmıya baş- lamıştır. —— — * aa hia GİZEEEEİ |