17 Nisan 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

üzdü tah* pîdeâ zali -. " L — E5 Y n -h ©' -- sar TT Ha r SS a SERER , ŞB ) —a ei P P ot SÜa e e B e BN SA , | . Çekenler —— * Akıntıya kürek Yarın Istanbulda açılacak olan Beynelmilel kadınlar kongresi, akıntıya kürek çeken bir toplan- tıdır. Dünyanın dört köşesinden, dağlar ve denizler aşarak, bura- ya kadar gelen bu kadınlar ne İstiyorlar? Erkekle tamam müsa- Vat ve su'h. Kadınlar niçin erkekle müsavi değildirler? Bu sualin cevabıni verebilir- | tek, kongrenin manasını da anla- miş oluruz. Kadın doğuş itibarile erkekten farklı değildir, seneler- denberi kadınla erkeğin mühtelif Uzvi kabiliyetleri etrafında yapı- lan ilmt ve fennf tetkikler, iki Cİns arasında uzun boylu bir ay- rılık olmadığını İsbat etmiştir. O halde diyeceksiniz, tabiatın MüÜsavi yarattığı bu iki cins mah- arasında neden müsavatsız- ik var? * Hukukta müsavatsızlık Kadınla erkek arasında hu- kukta, ahlâkta, ailede ve İçtimat hayatta müsavatsızlık varsa, bun- an cemiyet mes'uldür. Kadını trkeğe nazaran düşük mevkle İndiren tabiat değil cemiyettir. Bugünkü cemiyet Patriyarkal temiyet devrinin devamıdır. Pat- Fiyarkal cemiyette mülkiyet er- keğindir. Kadın iktısaden tabi idi. Bu iktısadi vaziyet kadını eve bağladı, erkeğin bir hizmetçlsi, bir cariyesi, bir müstefrişesi hali- ne getirdi. Modern cemiyet bu sisteml İdame ediyor. Mülkiyet sahibi yi- ne erkektir. Kadın yine Iktısaden tâbi vaziyettedir. — Binaenaleyh cemiyet erkek için tanıdığı imtl- yazları, kadın — hakkında kabul etmemiştir. Yalnız makine medeniyeti evi bozdu. Kadıni işe çekti. İşe giren kadın evinin yine hizmetçisi ol- makta devam etti. Esaret iki mlş- l arttı. Işte feminizm kadının bu esa- ret — vaziyetindekl — isyanından doğma bir feryattır. Fakat © kadar zayıf ve âciz bir mahlukun feryat ve isyanı nekadar faydalı İse, kadınların bu çırpınmaları da ancak okadar müspet netice va- rebilir. Kadin İşe girebilir.. Kadın meb'us olabilir, kadın mülkiyet sahibi olabilir. Fakat bütün bun- lar davayı halletmeye kâfi de- Şildir, kadının kazandığı bu haklar, belki onun vaziyetini bir dereceye kadar düzeltebilir, fakat Meseleyi kökünden koparıp atmaz, * Kadınlar Kongresi Bütün dünya feministleri yan- İiş yolda gidiyorlar. Bu toplan- tılarla ne kadınlır için müsavi ak ve Imtiyazlar temin edebilir- tr, ne de harbin önüne geçebl- llrler, Bu ikt mesele de cemiyetin Şekli meselesidir. Bu iki hastalık ügünkü cemiyet sisteminin zaru- T bir neticesidir. Bu Sabahki Facia Bir Amele Toprak Altın- da Can Verdi Bu gsabah saat — dokuza :?ğ"“ bir çöküntü facıası olmuş, ir amele ölüş, biri de ağır ya- Z anmıştır. Facıa şudur: — k Süleymaniyede İsmetiye ma- öllesinde yeni yapılmakta olan t evin temeli birdenbire çök- Müş, ameleden Süleyman ile Ali :lt'“dB kalmış, Süleyman kurta- ılamay p : ölmüştür. y Diğer amele ise bin zorlukla h. ağır yaralı olarak kurtarılmış, uast&neye kaldırılmıştır. Müddei- tım"'_"î mu:vin Bay Şefik facia hkikatını ele almıştır. | Ayrıca SON POSTA Süyfa 3 T Tei z esimli “ Bazı İnsanlar doğuştan İdare edilmek İçin, büzları da % idare etmek içimn yaratılmışlardır. Bu yaratılışta — olanlar İyi tahsil görür, iyi yetişir ve bu melekelerini inkişaf sttirirlerse, iyi Idare edici olurlar. Bu gibiler toplantılarda, cemiyetlerde, teşekküllerde mühim rol oynarlâr. Cemiyeti yükselten, halkı arkasına takıp götüren, yeni harekaetlere ön olan bu adamlardır. Ötekiler kuzu gibi, yalmız bu - gibilerin arkasından giderler. Hayatta idare edilev değil, idare eden olmağa çalışınız. Makale SON TELGRAF HABERLERİ Fransa İle Müttefikleri ihtilâfa Düştüler ! ( Baştarafı 1 .nol yüzde ) lar yüzündendir. Bugün Fransa ile arasında bir ittifak muahedesl carl olan Le- histan, Almanyaya karşı sert va- ziyet takınılmasına şiddetle mu- halefet ediyor. - Danlmarka ise Fransanın şikâyetini haksız buluyor. Fransa Ve Müuüttefikleri İhtilâfta Fransa ile ötekl müttefikleri arasında da, Streza konferansında verilen bir karar yüzünden çok derin — bir ihtilâf başgösterdi. Strezada yazılan tebliğde, Avu:z- turya, Macaristad ve Bulgarisia- nın silâhlanması İşinden bahsedi- lirken — “Muahedelerin — tadili,, lehinde bir cümle — kullanılmış olması, küçük itilâf devletlerini çok sinirlendirmiştir.. Romanya Harliciye bakanı Titülesko çok kızmış, Bay Lâvala çatmıştır, Bay Laval bu kızgınlı, muahedelerin araziye a:t hükümlerinin değişme- sine Fransanın kat'i surette mu- halefet — edeceğini — söylemek suretile kısmen yatıştırabilmiştir. Streza görüşmelerinden dolayı Fransa ile Sovyet Rusya arasında da bir ihtilâf dogduğu öyleniyor. ; Ki Bir Gaf! Her ne kadar Fransız gazete- leri, ihtilâf — haberlerini tekzip ediyorlarsa da Eko dö Parl ga- zetesinin siyasi muhabiri — Bay Pertinaks, Hariciye Bakanı Bay Lavalı büyük bir gaf yapmakla ittiham — ediyor ve muahede- ler hakkında söylenilen “tadil,, kelimesinin küçük itilâf devletle- rini endişeye düşürdüğünü açığa vuruyor. Buna mukabi! Övr ga- rDı'plon_ıatlara : Suikast ! Cenevre, l0 (A. A.) — Şimdi Cenevrede bulunan siyasal adamlara karşı anarşistlerin süikast yapacak- ları bazı ecnebi — memleketlerde söylenmekte idi. İsviçre — zabıtası gerek uluslar kurumu sarayı, ge- rek oteller ve sofaretler — etrafında- ki emniyet tedbirlerini arttırmıştır. Huduttaki muhafaza kuvvetleri çoğaltılmıştır. zetesi ise, Fransa emniyet siya- setinde büyük bir muvaffakiyet kazandığını bildiriyor. Bu gazete diyor ki: “ Küçük Itilâf, Balkan anlaş- ması, İtalya ve Âvusturya arasın- da iki taraflı yardım anlaşmaları şimdiden hazırdır.,, Ingiltereye Gelince Bununla beraber Almanyaya karşı yapılacak ihtarın çok yumu- şak olacağı da anlaşılmıştır. Cenevre görüşmeleri hakkında İngiliz gazetelerinin muhabirleri, haylı 'mülâyim — davranıyorlar. Deyli Meyl Almanyanın Uluslar Kurumuna dönmesi için hakkında ağır bir hüküm vermemek İâzım- geldiğini yazıyor. Amele partlal- nin gazetesi olan Deyli Herald muhabiri iIse, Almanyayı açıkça müdafaa ederek diyor ki : “Almanya mecburi askerlik hizmetini ihdas etmişse, bunu harp için değil, bir haksızlığı izale lçıl yıpmıştır.,, Lavalın Sözleri Fransa Harlciye Bakanı Bay Balkan İtilâfı Ve Küçük İtilaf ERLt Mslörüzi v Köşük tila yaptığı müşterek toplantı sonunda bir. tebliğ —neşretmiştir. — Tebliğte deniliyor kit - * Küçük itilâf ve Balkan andlaş- ması, ÂAvrupanın — Şimalişarkisindâ karşılıklı yardım mukaveleleri akdine, merkezi ve cenübi Avrupada emniyet misakının tahakkuku — hususundaki müzakerelerin müsbet bir neticeye varmasına esazlı ehemmiyet atfeder. Sen jermen, Triyanon ve Nöyyi sulh muahedelerini imza edenlerin askeri vaziyetinin tadiline gelince, beş devletin. mümössilleri bu hususâta B. Laval tarafından yapılan tefsirata ittılâ hasıl etmişlerdir. ——— Laval dün konseyde söz almış, Almanyanın Versay muahedesini yırtan hareketinin uluslar kurumu tarafından takbih edilmesini istemiş çünkü Alman hareketinin dünya- ya endişe verdiğini söylemiş, mu- ahedeleri değlştirmek İsteyenlere karşı malt ve iktısadi tedbirler alınmasını ileri sürmüştür. Roma Konferansı Roma, 16 — Avusturyanın İs« tiklâlini temin maksadile burada 20 mayısta toplanacak konferansa İngiltere, Fransa, — Almanya ve küçük itilâf devletleri çağrılacaktır. İngilterede Çok Garip Bir Düşünce! Londra, 17 (Hususi) — İngiliz | parlâmento mahafili Avusturya, | Macaristana ve Bulgaristana da silâhlanmak hakkı verilmesine Bir gazetede okuduk 1 sırası gelmişken nakledelim. Bu Aaşinamızın, tanıdığı varmış. kazandığı bilenlerden i paray', u Geçen yaz bir aşinamızın bixe söylediği bazı sözler var ki, bu sözler” hâlâ kulağımızdadır. Onları, büyük müteahhitlerimizden — bir Vâsi mikyasta İnşaat müteahhitliği ederek çok zengin olmuş olan bu zat taahhötlerini iyi yapmakla maruf oldu icabında — hayra miş, Bu müteahhidin İSTER İNAN İSTER İNANMA! , ayni zamanda gu kader, hakkile sarfetmesini da başlıca yaptığı ni Ş i -— - — işlerin esasını ( beton ) teşkil ettiği cihetle pek çok çimento kullanıyormuş. Çimentonun da mevcut fab- rikalardan galiba tonunu 16 İiraya alıyormuş. Fakat bu fiatın pahalı olcuğunu görmüş, kendisi ayrıca bir çimento fabrikası yaptırmayı düşünmüş ve tetkikatta bulunmuş. Neticede çimentoyu kendisi istihsal ederse sekiz liraya mal edebileceğini ve hıriçte de çimenlo- nuün tonunu 12 İlraya satarsa bol bol kâr edeceğini anlamış. Şimdi galiba kendi fabrikası kurmak esbabile gğnııyormu;. hesabına bir çimento | seyyahlara M n eT n | Sözün Kısası ——— Bazı İlânlara Dair Sarvor Bedi Dünkü Son Postanın “ ister İnan, ister İnanma ,, sütununda bir tercüman mektubu vardı. “ Gözlerile düşünen ,, ve “gördü- ğgünden başkasını yok sanan ,, İstediklerini — değil, kendisinin istediğini gösterdiğini İtiraf eden mektup sahibi diyor kir “ Dün köprüden geçiyorduk. Bil- mem gördünüz mü? Boğaz tara- fında Asitaneli erkeklerin pek te lehine olmiyan bir kocaman “ade- miiktidar ,, ilânı var. Aksi' gibi - yanımdaki yaşlı kokanalar - onu sormazlar mı? ,, Gülümseyip geçmeyiniz. Bu komik hâdisenin içindeki zehir miktarı şüphesiz — tuhaflığından fazladır. İInsanların mahrem mü- nasebetlerine, gizli hastalıklarına ait bir sürü ilâçları koruyucu veya İyi edici hassaları, gazete sayfa- larında ve duvar ilânlarında koyu koyu, açık açık sayılıp dökülüyor. Medeni memleketlerde bu türlü ilâç tarifelerinin ve İlânlarının kapalı, nezih bir ifadesi vardır. Doktorlar ve eczacılar hasta ile başbaşa konuşurken bile umumt nezaheti inciten sözler kullanmak- tan çekinmelidirler. Bir arkadaşımız anlatıyor: Ge- /| çen gün vapurda bir genç kız, elindeki gazete ilânında gördüğü fena hastalıklardan koruyucu bir maddenin ne olduğunu yüksek sesle arkadaşına sormuş. Etrafta gülümsemişler. Ben bu maddenin İsmini sütunuma geçirmekten çe-< kiniyorum; fakat eczacılarımız bir sürü İiğrenç tafsilâtile beraber mallarının isimlerini raklâm et- mekle mahzur görmüyorlar. Belkl rekabet gibi meşru bir zaruretle gözleri fazlaca perdelenen bu ta- cirler, ilâç depolarından ötesini göremiyecek kadar miyopturlar; fakat bütün ecza müstahzaratının tarifelerini — ve ilânlarını kontrol eden sağlık bakanlığı da hiç bir medeni memlekette bu şekline tesadüf imkânı olmıyan reklâm tarzının çirkinliğini görmiyor mu? “Köroğlu,, Sekiz Yaşında Yerli, harict! hâdiseleri, hava- disleri, en az okur yazar halk ta- bakalarının bile anlıyabilecekleri açık, sade, temiz bir İlsanla an- latan, tenkit ve tahlil eden “Kör- oğlu,, arkadaşımız, son çıkan nüs- hasile sekizinci yaşına basmıştır. Açık, özlü dilinin mükâfatını, halkın geniş rağbetini kazanmak- la gören değerli arkadaşımızı teb- rik eder ve çok uzun Ömürlü ol- masını içten dileriz. Bu vesile ile, Köroğlunun hal- kı okumağa teşvik yolundaki bü- yük hizmetini takdirle anmayı da bir vazife sayarız. taraftar gözüküyor. Fakat Bulgaristan silâhlanınca Türkiyenin Boğazları tahkim — et- mek hakkına sahip olmak - gibi bir İddla ortaya atmasının doğru olmiyacağını ileri sürüyorlar. < Ergani İstikrazı- nın Yeni İkramıyeleri Ergani istikrazının dördüncü Ikramiye keşidesi yapılmış, 30 bin liralık büyük ikramiyeyi 156280 numara 15 bin liralık ikramiyeyi de 1416 numara kazanmıştır. 68.889, 125.594, 147.426 nu- maralar Üüçer — bin, — 184.594, 170.706, 138.477, 152.970, 154312 maralara da dokuzar yüz lira isa- bet etmişlir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: