February 8, 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

February 8, 1938 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Nasıl soğdu? - Nasıı yaşadı? - Nasıl battı? e e ME No. 34 — İKİNCİ KISIM — Yazan : Ziya Şakir Yeni Listede, Nazırlıklar Hemen Paylaşılıverdi. TKabine, bu mevkii meşru bir Şekilde işgal etmemiştir. Her mem lekette cari olan ahrarâne idare wsulüne muhalif olarak Adeta key fi bir şekilde teşekkül etmiştir, (Memlekette, yeni bir (İstibdat devri) nin açılmıya başladığı his- sediliyor. Kanunu esasiye, ehem- MİYCt verilmiyor. İEfkâr umumiye, galeyandadır. Bunu binaen, meşrutiyet usulüne, onunu esasiye, akıl ve mantığa tamamiyle ıd olan bu kahinenin Mesaisine, (zatı şâhâne), tarafın dan derhal hitam verilmeli, bugü Bün ihtiyaçlarını tatmin elecek #evattan mürekkep yeni bir kabi. ME teşkil edilmeli) Şor mütafan verdik. leri bu kararı, bir ariza ile emen Padişaha bildirmişler, Da Mat Ferit Paşanın "Babidli salta- batı) na artık mutinka nikayel ver tileceğini beklemislerdi Bu ümit, yirmi dört saat Hat- ÜÂ. kirk sekiz saat devam etmişti. Sadık Beyin hususi ikametgâhina Şekilen güzide (ihvan) tarafından birkaç kabine ilitesi tanzim edil MİŞHİ, Şayet, (zatı şâhane) Tütlen ndilerini sarayı hümayuna “ça- larak: — Bu bapta sizlerin fikri nedir? İktidar mevkiine kimleri geçire ? Diye, bir suali mülükâne buyu- ak olurlarsa: < Şevketmeap efendimiz!.. Mül- Winilletin sahip Siz. Dilediğiniz gibi, ierayi hü- küm edörsinz. Ancak: haniye çu, Meyrutiyet) denilen bir usul ve te “mül var ya?.. İşi ona uydurmak & Sin şöyle bir kabinenin teşkilini fer buyurursanız.. Hem biz. âciz Ve Sâdık kullarınızı.. hem de. iste- “Rimiz mecraya o sürüklediğimiz “kâr umumiyeyi memnun eder ma X Malümu şahanenizdir ki; şu &ni dünyada. herkes murat ve 4, KSudunu diler. Bizleri de lüt- Hnuzdan mahrum etmeyin. Gibi bir cevap verilecekti. hatip edilen listelerin hemen Psinin başında, ve (Sadrâzam) ve helerinin hizasında (Hürriyet ir İtilâf fırkası ilderi Sadık Bey) © ile Dahiliye Nazırının ya- da dü Gümülcüneli İsmail Bey 243 bulunuyordu. Listelerde; nazırlıklar, inceden ve maliki siz- n take hesaplarla (ihvan) arasında e > edilmişti, Yalnız: bütün 1s- Msra rağmen, Kayserili Şaban indie re Şürayi Devlet Reis- etti P* de bir mazırlık kabul diye, 'memişti. Hattâ, lâtife olsun Melâmi şeyhi Salih Efendi: > Canım, bırakınız. Şaban Ağa Dan yine Korkuyor işte... F Sezin, palm b Şeyhimi.. Neden karkacağım vit Nazırlığını alsam, senin Ali yi çelden de, Rıza Tevfikten de i- ko, ğirlik ederim. Sayei Pirde, Viz Yok. Ancak şu var ki; ben, k atçılardan ayrıldığım günden- kç hiç bir menfaat gütmeden fır elk emtiye karar verdim... Bu erim, ölünceye kadar sebat & ceğim. Diye, ç elâdetkârane vermişti bir cevap Ss adık Bey ile safdil arkadaş il ları, Padişah Vahdettine si 'rdikleri arizenin derhal tesi- © Röstereceğini çok kuvvetle ü- orlar.. Nurosmaniyedeki ei Hacı Şerkavinin muskası gi- “ (esir edeceğine kati kanaat bes- Siyorlardı. — Yalnız biz olsak, birşey değil Bütün fırkalar tarafından veril MİŞ bir karar... Boru mu, bu.. Alim Bahriye Nazırı Salih Paşa allah, adamı yerinden hoplatır. Di yorlardı., Bühusus Sadık Bey. verilen ka- rernâmedyi, sadece dürüp büküp bir zarfın içine koyarak Yıldız sa- rayına göndermekle kalmamıştı. Mazahnai kiramdan olan bazı ho- calarla dervişleri de gizlice ika- metgâhıns toplamıştı. Bunlardan hocaları bir odaya, dervişleri de diğer bir odaya kapamıştı. Hoca- lar, (kırk bir, surci feth) okuya- caklar.. Dervişlerin beheri de kır kar bin esmaülhüsna çekerek, gön derilen kâğıdın manevi tesirini art tıracaklar.. Padişah Vahdettinin Damat Ferit Paşaya olan meyl ve muhabbetini kırarak. hükümdarın kalbini balmümü gibi yumuşata- rak Miralay Sadık Beye bğalaya- caklardı. Sadık Bey, hocalara ve derviş- lere bu talimatı verirken, bu za- vallıların damaklarına da birer par mak bal çalmış: — Göreyim, sizl. maslahata, şöyle bir hulüsu kalp ile sarılın ki.. Yer, yerinden oynasın. İnşal- lahü taalâ, murat ve maksudumu- zun husul bulduğu anda.. hocslara, bolca birer arpalık. 'dervişana da münhal tekkelerde birer postneşin lik vadim olsun. Demeyi unutmamıştı. Gelelim, mukabil cepheye... Ayni gecede. Damat Ferit Paşa- nın Baltalimanındaki yalısında da (sureti mahsusadal bir içtima akdi için huzurları mutst olan zevata haber gönderilmişti. Ve Damat Fe rit Paşa tarafından zengin bir ye mek listesi tertip edilmişti. Gündüz, tömmuz güneşinin bo- ğucu hararetinden.. gece de, mad- di ve manevi sefalet düşüncesin- den bunalan zavallı İstanbul hal kı, kuytu birer köşeye çekilmiş. Cayır cayır yanan kalplerinin wtı- raplarını dinlerken; davetli zevat, birer ikişer Balta limanına toplan mışlar.. Yalının, fora edilmiş pen- cerelerinden küfür küfür esen rüz gör İle serinliyerek geniş koltuk- lara yan gelip kurulmuşlardı. B: gece. ihuzurları mutat olan zevat) tan maada iki mühim misafir daha vardı Bunlardan bi- ri. Adliye müsteşarı Sait Molla idi Bu. ikinci derecede zevattan madut olduğu için pek o kadar e bemmiyetle telâkki edilmiyebilir. di. Fakat diğeri... Sait Mollanın. bü yük itinalarla koluna girerek ya- kya getirdiği bu zat. fevkalâde mü himdi... Ve bu gece de, Balta li- manı yalısına ilk defa olarak şe- ref vermişti. Hattâ, Damat Ferit Paşanın teş- rifatçı ağaları: — Geliyorlar. Diye, haber verdikleri zaman; Osmanlı İmparatorluğunun Sadrâ zami, yalı kapısının bulunduğu geniş sofanın yarısına kadar iler- lemiş.. Gelen bu mühim misafire, derin bir hararetle ellerini uzata- Tak. o garip ingilizcesile: — Ooooo.. Vel. Pastör, Frü... Hoş geldiniz. Diye. büyük bir beşaşetle istik- bale şitap etmişti Pastör Fru, Osmanlı İmpârato- rTunun sadrazaminın bu parlak il- tlatından ziyade; etrafını alan boylu poslu. pençe pençe al ya- naklı, kaytan bıyıklı. şahin bakış- h uşaklara gülümsemişti. Ve, ilk soz olarak ta; — Altes! Cidden, çok yüksek zevkiniz var... Bu güzel ve serin yalı, her tarafta görülen, zarafet... ve bilhassa... Pastör Fru, cümlesini ikmal et- memişti. Manalı bir tebessümle u- şakları bir daha süzmekle ikti cy- lemişti Ishitrat olarak şunu da arzeyli- yelim ki: Damat Ferit Paşaya: — Kibaaar. Naziiiik.. (Efendi) don adam.. Tam: !Sinyori denilen mükemmel bir şahsiyet... Diye, meftunluk gösterenler, ek- seriya hata etmezlerdi. Damat Ferit Pasays bütün bu vasıfları bahşeden sebeplerin hulâsası, şu (Arkası var) LOKMA HEKİM © ĞUJTLERİ EK -ÖN-O“M'1İ DIŞ TİCARET: ıKliring hesapları Hakkındayeni bir Tamim yapıldı İktisat Vekâleti, alâkadar makam- lara bir tamim göndermiştir. Bu ta- mime göre, Merkez Bankası nezdin- de mevcut kliring hesaplarında ala- caklı olan memleketlere mal ihraç €- den tüccarların bu ihracata ait ve ec- nebi parası üzerinden tanzim ettik- leri vesikaları bankalar kanalile gös terdikleri takdirde. bunların sözü €& dilen banka tarafından günün kuru üzerinden satın alınması kararlaş mıştır. İzmirin Satılan Üzümleri İzmir, (TAN) — Bir istatistiğe gö- re, bu sene Ege mınfakasından istih- sal edilen 42 bin ton üzümden 30 bin tonu satılmıştır. Memleket dahilin- de sarf ve İstihlâk olunan miktar an- cak üç tondur En cok üzüm alan Al- mana, ikinci derece alan İngiltere- dir. 937 incir mahsulü 30 bin tondur. Ayrıca 9 bin ton de hurda incir elde edilmiştir. Bunun beş bin tonunu in- hisar idaresi almıştır. 24 bin ton in- cir de harice satılmıstır. Tavşan Tüyü İplik'er Peşteden yapılan bir müracaate gö İre. Macar firmalarından birinin An- | kara tavşari tüylerinden yaptırmakta olduğu iplikleri Türkiyede elişleri sa- natinde kullamlmak üzere satmak is- tediğini bildirmiştir. * Letonyada bazı firmalar yurdu- muzda yapılan pamuk piliklerinden satın almak ve piyasamızı tanimak için Ticaret odasına müracaat etmiş- tir. N İN diem Difteri Nasıl Başlar ? Bulaşık ve ateşli hastalıkların birçoğu titremeyle başladığı hal- de,difterinin başlangıcında titreme yoktur. Hastalığın mikrobu çoc ğun boğazına girdikten iki, nihayet beş gün kuluçka devrini geçirir. Sonra çocuk rahatsız görünür, iş tahı kaybolur. büş ağrısı olduğunu sözile yahut işaretile anlatır. Çok defa bulantı da olur, bazıları kay ederler, Ateş pek yüksek olmaz, 38 derecenin biraz altında veya üs- tünde, fakat 39 dereceye kadar çık ması nadir. Onun için çocukların boğaz hastalıklarında ateşin pek yüksek olmaması difteriyi daha zi- yade şüphe ettirir. Bununla bera- ber difteride ateşin birdenbire yük sek olması -az görülmekle beraber- yine vardır. İlk günlerde çocuk boğazının ağ- rısından az şikâyet eder. Sadece yutkunurken biraz acı duyar. Fa- kat ağzımı açtırıp içerisine bakın- ca ağzının İçini kıpkırmızı görür- sünüz. Bademckilerin birinde ya- hut ikisinde birden, ilkin bir mum lekesi gibi beyaz, sonra yavaş ya» vaş kül rengine çalan kabuk peyda olur, etrafa yayılır. Difterinin en mühim alâmeti 0- lan bu yapışkan kabuk küçük dile, sonra bütün boğaza, burun delikle” rine, nefes borusuna kadar gidebi- lir. Burunda fena kokulu bir nez- le. nefes borusuna gittiği vakit, il kin kalın bir ses çıkaran. sonr vaş vavaş sönük bir ses veren öl sürük, tıkanıklık yapar. Bunlarla birlikte bazılarının burnu da ka nar. Hastalık biraz ilerlediği vakit çocuğun çenesinin arkasındaki bez ler de şişer. Şu kadar ki, bu alâmetlerin hiç- birisi her vakit sabit değildir. Me- barcıklar görülür. bunlardan bir parça alınıp ta mikroskopta mua- yene edilince difterinin mikropları meydana çıkar. Difteri bazılarının boğazında an- cak bir kırmızılık yapar. Buna e hemmiyet verilmez. hekime göste- rilmez, lâboratuar muayenesi yap- tırılmazsa mikropların zehiri hü- tün vücuda yayılır, hastalığın te- davisi güçleşir. Onun için çocuğun boğazı ağrı- yınca difteri şüphesi hemen hatıra gelmelidir. Pek hafif gördüğünüz bir boğaz ağrısı difterinin. hastalığının, yahut başka ve yine tehlikeli bir hastalığın başlangıcı olabilir. En küçük boğaz hasi ğında hekime haber vermeli, lâbo- ratuar muayenesine lüzum göste- rirse yaptırmakta hiç vakit geçir memelidir. Hekim geldikten sonra hastalı- ğın kati surette teşhisi, tedavisi, tabii, ona kalır. Fakat siz de bilme- Misiniz ki, difteri sadece bir boğaz hastalığı değildir. Türlü türlü ihti- lâtlar yapar. Bronşit getirir. zatür- rle yapar. Çocuğun boğazında, göz lerinde, vücudünün her tarafında adale felçlerine sebep olabilir. Göz- lerinde felç olduğu vakit sadece şaşılığa sebep olsa da boğazında ©- İunea çocuk suyu, sütü içemez, me fes borusuna kaçırır, tıkanabilir. Katı vemek büsbütün tehlikeli o- Vur. Ondan dolayı difterili hastala, ra ateş geçtikten sonra da sulu şey- ler içirilir En tehlikesi vüreğe ge- len felçtir. Bunun nlâmetlerinden biri hastanın sık sık kay etmesi- » Bu türlü feleten dolayı difteri- li hasta üç hafta kadar arka üstü yatırılır. Difterili çocuk hekim gördük- ten, seromları yapıldıktan sonra da İçtiği suyun biraz burnundan gel- diğini, gözlerinin şaşılaştığını, he- le sık sık kay ettiğini görürseniz tekrar hekimi, bem de acele ola- — rak, çağırmakta gerikmeyiniz. > GUNLUK PIYASA Dün piyasaya muhtelif mun. takaların mamulâtından on ye- di bin beş yüz kilo beyaz peynir getirilmiş ve kilosu nevilerine göre 38.33 kuruştan kırk kuruşa kadar toptan satılmıştır. : * İ Karabiga mıntakasından iki vüz elli bin kiloluk yüzde dört analizli ve yüzde beş kaplıcalı yulaf ihracat için kilosu 3,37 ku ruştan satılmıştır. » Antalya muntakasından dört vüz bin kiloluk. yüzde 10 siyah arpalar Antalyada dökme vapur teslimi kilosu 4.01 kuruştan ih- racat için satılmıştır. » ; Şehrimize getirilmiş iki bin & ki yüz elli kiloluk bir parti Ana- ; dolu yapağısı, kilosu elli bir ku- ruştan yerli fabrikalar tarafın- i dan alınmıştır. .... : . : SigortaŞirketleri İçin Yeni ..y,:. Hükümler Ekonomi Bakanlığı. sigorta şirket- lerinin teftiş ve murakabesi hakkın- daki kanunun bazı maddelerinin ta- diline ve bu kanuna bazı hükümler İ- lâvesine dair bir kanun projesi hazır- lamıştır. Projenin esaslarına göre. sigorta şirketleri muamele yaptıkları sigor- ta sahiplerine karşı taahhütlerinin i- fasına teminat olmak üzere hüküme- te karşı biri sabit, diğeri mütehavvil iki nevi kefalet itasına mecbur ola- caklardır Sabit kefalet. şirketin fa- aliyeti yalnız yangın ve yahut yalnız hayat kısmına munhasır olduğu tak- dirde 75 bin lira, şirketin faaliyeti her iki kısma şamil ise 180 bin lira, diğer sigorta muamelelerinden her şube için de 75 bin liradan ibaret o- lacaktır. Mütehavvil kefalet, hayat hariç ol- mak üzere diğer sigorta şubeleri için. sene içinde Türkiyede tahsil ettiği bütün ücretler yekünu üzerinden masrsf, verilen tazminat ve müker- rer sigorta suretile devir ve havale eylediği ücretlerin tenzilinden kalan bakiyenin yüzde yirmi beşi, mütea- kıp seneler bu kefalet miktarı, o s€- ne içindeki tahsil edilen ücret ve ya- pılan masrafa nazaran vuku bulan tahavvüle göre, tayin ve tesbit olu- BORSA 712038 PARALAR Alp Sat Prank * 16 Ba Dolar 123— i20— Liret 90— 100 Belçika Fr, a Drahmi 4— 2— Isviçre Pr. 875.— 882— Lera m— 2— Plorin Biye #— Kron Çek — Bi Şilin Avusturya 21— 2 Mark 20 7850 Zet 0— 2 Pengo 2.— 3— Ley 2— Dinar 8— Sir Kron İsveç Md 3 Sterlin 632,— ÇEKLER Acılış Kapanış Paris m5 m3 Nevyork 0.7945 0.7945 Milano 1$.1410 4S1110 Brüksel 46038 46042 Atina 867460 867460 Cenevre 34275 34275 Sofya 63.4920. 634920 Amsterdam 14233 14752 Prag 226475 22.645 Viyana 420 420 Madrit 134$ 13,65 Berlin — © 18730 15730 Varşova 419 419 Budapeşte 0880 39880 Bükreş 1058730 105,730 Belgrat 34,2460 34,2460 Yokohama 27268 2,7268 Stokholm 8,0795 — 3,0795 Londra 630. — 630.— Morkova 23,755 O 29,755 akaşakikenekeeekesieeakükekkkesetikkşskükeükieküküekükükeieei BORSALARDA : Av Deri:eri Piyasasında Satışlar Canlı Av derileri piyasasında biraz can lık görülmiye başlamıştır. Sansar- ların çifti 26 - 29 liradan, zerdovanın igerdanı kırmızı cins 35 - 36 liradan müşteri bulmuştur Tilkinin çifti 52$ İ ve tavşanın tanesi 20 kuruştan veril. miştir Yaban kedisi çifti 150. Trak- iya tavşanı 15 - 16. Trakya tilkisi çif- ti 3 - 3.5 liradır. Av derileri piyasa. sının canlanacağı ümit edilmektedir. Anadoludan piyasamıza fazla mal gel memektedir. Borsada Günün Muameleleri Dün borsamızda Ünitürk 19 lira dan. Ergani tahvilleri 98.50, Sıvas » Erzurum tahvilleri 95. Aslan çimen tosu 11,35 liradan muamele görmüş” tür. Bir sterlin 627 « 830 kuruştur. Gayrimübadil bonoları 20 liradır. Çavdar ve Buğday Satışları Dün piyasamıza iki günlük mal o larak 29 vagon buğday. dokuz vagon arpa, üç vagon çavdar. bir vagon ke pek getirilmiştir. Buğdayın fazla gel mesine rağmen piyasa kendini mü» hafaza etmiş ve fiyatlar da olduğu gibi kalmıştıf. Ziraat Bankasının sert buğdaylarına 5.30 kuruş istenmişse de bu fiyattan alıcı çıkmamıştır. Çave darlar beş kuruştur. İhracatçılar ar- pa almıya başlamışlardır. Dün gelen malların bir kısmı ihracat ve diğer bir kısmı yerli sarfiyat için kilosu 4.05 kuruştan satılmıştır. Yumuşak buğdaylar 5.38 kuruştur. Sertler 5.2755 kuruştan ve 1-2 çavdarlı Po latlının ekstra buğdayları 6.18 ku» ruştan 30 bin kilo satılmıştır. İç fın- dıklar 32 - 32,10, zeytinyağı 45 ku- ruştan müşteri bulmuştur. Hayvan Borsasında Satışlar Hayvan borsasına getirilerek safi» lan ve kesilmek üzere mezbahaya gönderilen o kasaplık hayvanlardan 315 beyaz karaman kilosu 23.86 ku- ruştan, 525 kızıl karaman 22.21 den, 565 dağlıç kilosu 23.83 kuruştan. 749 karayaka kilosu 20.57 kuruştan. 487 süt kuzusu 31,97 den, 100 keçi 12 ki» ruştan, 74 öküz 13.07 den. bir inek 8 kuruştan, bir dana on kuruştan ve on bir manda kilosu 9,96 kuruştan satıl. miştir. ODADA: fi > | Kadın Çoraplarının Kalitesi İyileşiyor İpekli kumaş ve kadın çorapları standart ve nizamnameleri piyasada bu gibi malların imslâtında kalite bakımından çok faydalı neticeler ver miye başlamıştır. Yapılan tetkiklerde. kalitenin yük seldiği katiyetle tesbit edilmiştir. Fabrikalar, mallarını daha yüksek ve iyi kaliteler olmak şartile biribir. lerine rekabet edeceklerini anlamiş- lar ve yeni sistem makinelerle çorap yapmışlardır. Fiyat düşürme sureti- le rekabeti bir tarafa bırakmış olan fabrikacılar, kalitenin yükseltilmesi suretile markalarının tanınacağını ve sarfiyat az da olsa zamanla tanın mış markaların piyasada tutunabile- ceğini söylüyorlar. Aldığımız malü- mata göre. Balkanlarda ipekli çorap imalâtı bakımından yerli çorapları- mız birinci gelmekte ve fiyatları da ucuz bulunmaktadır. Deri ve Kösele Kontrolü Deri ve kösele imal eden muesse- selerin İktisat Vekâletine yaptıkları mürscaa! üzerine Sanayi umum mü- Mürü Resat şehrimizde bu işle meşgul »lmüş ve evvelki aktam Ankarava tönmüştür Haber aldığımıza göre, vapılan müraraatler hakikate vakın olmakla beraber meselenin inceden inceye tetkiki lâzım geleceği anlaşıl- mıştır. Sanayi Umum müdürü. Anka rada bu İşle meşgul olacak, esaslı bir tetkik raporu hazırlanması için şeh- rimizde bir komisyon teşkil edilecek- tir. Deri ve kösele imalâtının kontrol edilmesi ve çürük mal yapanların ce- zalandırılması da bu komisyonda gö- rüşülecektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: