22 Ekim 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 19

22 Ekim 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 19
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TARİH Naziler © Olmaz deme rler ki, "Hiç kimse uşağı için Büyük Adam değildir." Bu, bir in- giliz lâfıdır ve çok doğrudur. Her Büyük Adamın bir de insan tarafı vardır, o taraf beşere mahsus mezi- yetlerle, kusurlarla doludur; o taraf- ları da en iyi uşaklar bilir. Uşakla- rın yanında her şey mubah olduğu için onlardan gizli hususiyet kalmaz. Beşerin bir başka karakteristik vas- fı şudur: Bir insanın bir miyon me- ziyeti olsun, siz onun bir kusurunu gördünüz, öğrendiniz mi artık onun, sizin nazarınızda iade-i itibar etme- sine imkân yoktur! Bugün, aradan geçen yılların ar- kasından, Hitler diye bir adamın, bir Adolf o Hitlerin bütün Almanyaya hükmetmiş olmasının akıl alan tarafı yoktur. Almanya, bütün Almanya kendisini bir adama, un Mer Hitlere teslim etmiş olsun çekten inanılacak bir ii değildir. Niçin? Almanya hakkında övgü plânında çok, pek çok şey söylemek kabildir. "O Almanya ki Beethoven'- leri, Wagner'leri, Goethe'leri, Nietzs- che'leri, Kant'ları, Bismarck'ları, Fre derick'leri yetiştirmiş, insanlık oâle- mine hediye etmiştir.." Hitlere gelin- ce, o kara kaplı kitaptadır: "Bir onba şı!" O onbaşının, o dâhileri yetiştir- miş alman milletinin Mareşallerine, Generallerine, Amirallerine hükmet- mesinin anlaşılır tarafını bulmak ger- çekten zordur. Bu bakımdan Hitler, bir "Hariku- lade Kader" e sahip olmuştur. Bunun üzerinde münakaşa etmek dahi caiz değildir. Ama, o "Harikülade Ka- der" e sahip olanların Hitler ne il- kidir, ne sonuncusudur. Tâ Adnan Menderese kadar, Tarih bu tip kim- selerle doludur. Bir belirli (o açıdan bakıldığında yerlerine hiç lâyık ogö- rülmeyen bunların müşterek akibet- leri milletlerinin veya (kendilerinin, yahut her ikisinin tarifsiz felâketle- re garkıdır. Ancak bir nokta vardır ki, o hele araya geniş zaman mesafesi girdiği- ne göre teşhisi kolaylaşmıştır: o Bu, "Harikulade Kader" e ilk bakışta sa- hip görünenler, aslında, milletlerinin bir kusurunu bir rahatsızlığını, bir deformasyonunu şahıslarında bulun- duran ve o itibarla geniş halk kütle- lerinin o temayüllerini sembolize eden kimselerdir. Hitlerin sırrı, burada yatmaktadır. Temeldeki mesele B' Avusturyalı onbaşı, Almanyanın hissetmemiş, yahut fırsatını bulama- mış ve avusturyalı kalmıştır. Han- gi avusturyalı? Kültürün beşiği Al- manyada, hiç tahsili olmayan, bütün kültürü kulaktan kapma bilgiye da- yanan veya gelişi güzel okuduğu ki- tapların oOomuhassalası bir ("Viyana Serserisi". Hitlerin kuvveti, devrinde hakim olan cereyanlara doğru teşhis koyması ve bunların istismarında meşhur Machiavelli'ye taş çıkartan bir taktik kullanmasıdır. Eğer Churchill bir alman olsaydı. Hitlerolurdu. Hitler ingiliz doğsay- dı. Churchill'in yerini alırdı. Bu, el- bette ki bir spekülasyondur. oFran- sızlar "Teyzemin tekerlekleri olsay- Adolf Hitler Harikulade macera dı, araba olurdu" diye bu tara düşün- celerle alay ederler. Ama gerçek şu- dur ki. ikisi de normal insanın üstün- de vasıflara sahip olanlardan Churc- hill ingilizlere has karakterleri, Hit- ler ise alınanlara has karakterleri ön plâna almış şahsiyetlerini onun üzerine bina etmişlerdir. Hitlerin harikulade talihin rolünü aramak kabildir, derin rolünü aramak kabildir, macerasında ka- şart- (*) Bu serinin ilk yazıları "Mem- leket”, "Adam', "Darbeci', '"Kitap', "Politikacı", . "Öleresmann", “İktidar Yokuşunda", "Hedefe Doğru "İki- darda ye "Saat 12” başlıkları altın- da AKİSin 424, 425, 426, 427, 428, 429, 430, 431, 432 ve 433. sayılarında yayınlanmıştır. “Alman Reich'ının ve milletinin Führeri". .1âf ile verir nizamat 17/AKİS

Bu sayıdan diğer sayfalar: