22 Ekim 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 32

22 Ekim 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 32
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahi şimdi neredeler Eski Konağın Zarif Sakini "Lâtife Hanım" j stanbulda, Park Otelin altına isabet niş, yüksek, bahçe içinde bir eski za- man konağı, Binanın yeşil bahçesine bir demir kapıdan giriliyor. Sağ tara- fına konak isabet ediyor. O tarz bina- larda olduğu gibi iki tarafı trabzanlı küçük bir mermer merdiven giriş ka- pısına götürüyor. Bu eski zaman ko- nağında kaderin kendisine genç ya- sında bir "Harikulade Macera", ya- şatmış olduğu kadın bir iki emektar adamıyla tek başına oturuyor: Lâti- fe Uşaklı. Lâtife Uşaklı, ei eşi, u- nutulmaz "Lâtife Hanım" dır. Besini nesiller "Lâtife Hanım'ın ismini bilirler. Adını duymuşlar- dır, okumuşlardır. Cumhuriyetin ila- nından bir yıl önce, genç kızlığının bütün pembe renkleriyle dolu olarak bir esatir kahramanıyla, bir sevimli prensle, ama onun insan tarafım se- verek evlenmiştir. - Cumhuriyetin o "Kahramanlık Devri" nde Çankaya- nın ilk "First Lady" si olmuş, devle- tin kuruluşunda eşinin yanında bu- lunmuştur. Sonra aile yürümemiştir. Mustafa Kemal Paşa ve Uşşakizade Lâtife Hanım ayrılmışlardır. . Genç kadın, babasının Ayazpaşadaki kona- ğına gelmiş, o konağın üst katındaki odasına yerleşmiştir. Lâtife Uşaklı anasını, sonra da ba- basını -o çok tazedir- kaybetmiştir. Şimdi, bütün bir ömrünü geçirdiği konağı bir apartman katına geçmek üzere terketmeğe o hazırlanmaktadır. Modern hayatın zaruretleri ve XX. Asrın ikinci yarısının şartları İstan- bulun hâlâ içinde ikamet edilmekle olan son konaklarından birini daha boşaltacaktır. atife (Uşaklı İzmirin en varlıklı ve ileri fikirli ailelerinden birinin kızıdır. Dışarda, bilhassa İngilterede okumuş, orada kalmıştır. Döndüğün- de, gördüğü Batı ile içine girdiği Osmanlı toplumu arasındaki farkı da- ha iyi hissetti. Uşşakizade Halid Ziya bey -meşhur romancı- Mabeyinciliği dolayısıyla onu Saray çevreleriyle tanıştırdı. Bir gün eve bir o Sultan geldi., Genç bir kadın. Penceresini aralayıp yüzünü Batıya çevir- miş kıza Sultanın eteğini öpmesini söylediler. Genç kız "Neden?" diye sordu. Dünya evdekilerin başına yı- kılıyordu Sultan anlayışlı davrandı. Sonra, ahbap oldular. Derin kültürü-Beş yabancı dil bil- mektedir: Fransızca, almanca, ingiliz ce, italyanca, rumca- İstanbuldaki konağa döndüğünde "Lâtife Hanım'ın hayatını doldurdu. Okudu, yazdı. Bir yabancı ajansla anlaştı, ona tercüme- ler yaptı. Fransız'cadan ingilizceye almancadan fransızcaya, o italyanca- dan almancaya oOmakaleler çevirdi. Çok seyahat etti. Dünyada ahbapları vardı, onlar tarafından ağırlandı, on ları ağırladı. Hep kendi seviyesinde- ki çevreler içinde kaldı. Fikir hayatı, kültür hayatı, sanat hayatı daima ön planı muhafaza etti. Ama bu he- men ve kolay olmadı. Bir tek gün, yaşadığı o harikulade ..e Lâtife hanımın ikamet ettiği tarihi ahşap konak Bir devir kapanıyor 26/AKİS

Bu sayıdan diğer sayfalar: