20 Ağustos 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 11

20 Ağustos 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS YURTTA OLUP BİTENLER a Sar: an gazetecilerin , *— Enosis (o gerçekleşiyormuş, doğru mu?” şeklindeki sorularına, toplantıdan oldukça sinirli bir hak Çelime oyunlarıyla beni ko nuşturamazsınız!. Havdi, allahaıs- marladık.” demekle yetindi. Vakit bir hayli . ilerlemişti. Ak- şam yemeği için Park Otel karar- laştırılmış olmasına rağmen De- mirel, burada yemek yemekten caydı, Emir, iaiaki Abdullah Res- toran, Güvenik Kurulu — toplantı. sında hayli sıkıldığı -hattâ sinirleri bozulduğu- dikkati çeken Demirel için en uygun verdi. Sıkımtısını an- cak Boğazici giderebilirdi. Festival başlıyor Geçtiğimiz bafta Perşembe günü, Demirel için sadece tören ve top- lantı günü oldu. Oysa kendisi biraz halka gözükmek, biraz AP propü- gandası yapmak, biraz parlak lâf etmek istiyordu. Hazır İstanbula gelmişken, gazetecilerin karargâhın- da bulunurken, son günlerde parti içinde ve dışında sarsılan prestiji- ni kurtarmanın çaresine bakmalıvdı, Bu: düşünceyledir ki, Cuma sâ&- bahı Menderesin odasında, Ahmet Dallı ile 110 dakikalık özel bir gö- rüşme" yaptıktan sonra, - İstanbulu sezmeğe karar verdi. Saat 10.20'de Park Oteldeki Menderesin odasın- dan, yanımda sadık vardımcıların dân Topaloğlu ve Sükan olduğu halde, gene Menderesvâri bir caka ile çıkan Demirel, 25 arabalık bir könvoy halinde, İstanbulun içinde, turistik gezisine başla i Ancak İstanbulun trafiği, övle, caküâli gezilere pek imkân vermedi. ği için, konvoy Karaköyde çakılıp kaldı. Öndeki trafik krabasınm gü- pegündüz kırmızı ışıklarını vakmu- sına: ve devamlı surette canavul düdüğünü çalmasına rağmen, tıka nâri trafik bana mısın bile demedi. Yol kendiliğinden açılınca, konvöx venhiden harekete geçti. Demirelin arabasının arkasında Emniyet Mür dürünün arabası, onunda arkasın da gazetecilerin arabaları gidiyo du. Bu arada AP 1) Başkanı Köksal), sarı renkli Mercedes'iyle ikide bi gazetecilerin önüne geçmeğe çulışr- vor, fakat buna frsat bulamıyor du: Bu durumu'gören bir gazeteci, vanındaki arkadaşını dürterek: n ak, bak, şuna bak! Yağcı lik yapıp, Demirelin gözüne girecek aklısıra... Ama, hava alır!.” dedi. Menderese benzemek için Men- deresin gittiği yoldan ü i gerekli olduğunu daha A Başkanı seçildiği günlerdeki “hare- m iyle gösteren Demirele, bü- ün bu gösterişe rağmen, İstanbul- kul iltifat etmediler, Hattâ, alkış- lamak şövle dursun, el sallıyan, te- bessüm eden bile vok denilecek “ka: dar azdı. İstanbul “İstanbul olalı, ilk defa bir Başbakana böylesine il- gisiz, böylesine kayıtsız kalıyordu. Turistik gezi -“daha doğrusu pro- paganda gezisi- gazeteciler. için ol- dukça eğlenceli oldu. Demirel Sir keciden, sahil yolunu takip ederek, tâ Kazlıceşme önüne kadar geldiğin- de, ilk meharetini göstermek -heve- sine kapıldı. Arabadan' indi, sahi! volu "inşaatını yapan Karayolları 1. Bölge Müdürünü karşışma alarak, inşaat konusunda onunla teknik te rimlerle konuşmağa başladı. Bölge Müdürünü âdeta sınava çekti. Bu a- rada, vola dökülen beton harcını â- vuçladı ve parmakları arasında ufa- lamağa başladı. Bunu yaparken de, van gözle (oto muhabirlerine bakı- vor, “haydi çeksenize, millet bunu görsün” der gibi poz veriyordu. Plânlı - programlı olarak yaptığı işlerin sayısı 9 ayda bir'elİn e sayısını doldurmıvan Demirel, şaatçılara! , — İstanbula konulacak her taş bir plâna göre GE vecizesir ni de savurmayı ihmal etmedi. O gün bu, Demirelin ik konuş ması oldu. Arkasından, kendisine tezahürat yapan işçilere: — Allah sizden râzı olsun!'"'de- di. Patates.fabrikasından ne haber? İşçiler o gün, Demirelden devamlı her zaman yaptığı. gibi, olarak, “iş çok bizde.. ! du. Ama, işin nerede olduğunu söv- lemedi. Bir 1516 yaşlarında bir çocuk, ansızın kalabalığın ara sından sıyrılarak, diğer işçiler: “gi- bi, Demirelin çimentolu ellerine sarılıp öptü. Demirel bu çocuğun da yol inşaatında * çalıştığını sana rak: “—Sen de burada mı. çalışıyor. sun ?” e sordu, Çocuk “ayı efendim.” dedi. unun üzerine Demirel, çocuğun nerede çalıştığını, ne iş vaptığını öğrenmek istedi. Çocuk : s a Patates satıyo- ““deyince, Demirel bir tuhaf Topaloğlunun o) hiç gülme vüzü ise daha da asıldı. Tebessii- Park Otel “Hatırla mazii mes'udu, sen de...” 20 Ağustes 1966 ——

Bu sayıdan diğer sayfalar: