20 Ağustos 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 6

20 Ağustos 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER birler” dahi Demirel Hükümeti ta- ndan gerçekleştirilememiş, dev- ri daim same Kabinenin kendi» si olmuş Ahkarsda bu hafta söylerien ri vayet, Başbakanın Kabinesinde ni- hayet bir değişikliği haftanın sonu- na yapacağıdır. Ama Demi relin acemiliği dolayısıyla bu deği- şiklik o kadar lâfın konusu olmuş- tur ki artık hiç bir değişiklik, ne çapı, ne de mahiyeti itibariyle ka muoyunu ve -Demirel için daha ö- nemlisi- AP çevrelerini tatmin ede- meyecek, herkesin vereceği hü m şu olacaktır: *— Bu muymuş, mesele? Dağ, doğura * bir fare bile değil, fare vavrusu doğurdu Hükümet, Kaç - kovala oyunu Gl Konu) (On, on gündür yeniden alevle- nen ZN değişikliği” haber- leri, bu haftanın başında belirli bir biçime girdi ve Demirel için yeni bir “köşe” tesbit edildi. Bu köşe dö- nüldüğünde, değişiklik ya yapılmış, va da “bir ay filân” ertelenmiş ola- caktır. ; Köşe, bu haftanın sonunda Cu martesi iy Bu tarihte bir haftalık bir Ege gezisine çıkacak ©- lan Demirel, bu defaki köşeyi de, uygun bir mazeret bulup, m nesinde -değişiklik yapmadan dö nerse, temel atma, fuar açma fa- aliyetleri arasında Kabine deği- şikliği haberleri tavsıyabilecek ve belki de tâ Büyük Kongreye ka- dar rahat edilebilecektir. Gerçi Baş- bakan, partisindeki muhalif grup temsilcilerine bu değişikliği yapaca- ğına dair söz vermiştir ama, bu ne ilktir, ne de-son. Her defasında ha- berler yayılmış, partiiçi muhalefet “köşe tarih” tesbit edilmiş, “vapılırsa yapılır, ya pılmazsa sonraya kalır” formülü or- taya atılmış ve Birinci Demirel Ka- binesinin azzam kadrosundan hiç fire verilmeden 1966 Ağustosu- na gelinmiştir! Altı aydanberi devam eden bu Kabine revizyonu çalkantıları, parti içinde başmuhalif rolünü oynavan Saadettin Bilgiç üzerinde bile bazı tesirler meydana getirmiştir. Bir zamanlar (Basbakanın bu yoldaki Refet Sezgin Ne yardan, ne Herden, © vaadlerine ciddi olarak aldanan Ve bir gezi dönüşü “Kabinede değişik- lik olacaktır” diye demeç veren Bil giç şimdi, ihtiyat göstermektedir. geçen haftanın sonunda Cumartesi sabahı, Demirel İstanbuldan geldik- ten birkaç saat sonra, Başbakanlık- ta boygösteren ve Başbakanla gö- rüşen Bilgiç, ayrılırken, kendisine soru soran gazeteciye, biraz sinirli bir tavırla; “ Ben kabinedön filân anla- mam... Başbakan ne vaparsa ya par... Yetki onundur!” dedi ve yürü» yüp gitti. Demirel ise ig görüşmeden sonra şövle ko — Kabinevle "igili hiç bir şey sormayın. Benden bu konuda bir şey alamıyacaksınız! Sormaya de- vam edeceksiniz ama, bir şev elde edemiyeceksiniz!” Gazeteiler, Başbakanın, bu söz- leri niçin, değişiklik isteyen AP hi- ziplerine değil de kendilerine söyle- diğini hayretle düşündüler, Çünkü Demirel, değişiklik isteyen hiziple rin «karşısında munisleşmekte ve “Evet, değişiklik yapılacaktır” de mekteydi! İşte, : Demirelin taktiği budur: Özellikle böyle buhranlı zamanlar. da, bir yandan vaad ederken, bir vandan da ricat kapılarını sonuna kadar zorlamak! Soluğu sınırda alanlar Böyle buhranlı - zamanlarda ricat imkânlârını zorlayan sadece De- mirel değildir. Bu Kabinede Bakan olmak mutluluğuna erişmiş politi- kacılar da, hele isimleri “değiştiri- lecek Bakan”a çıkmışsa, tedbirleri. ni derhal almaktadırlar. Nitekim bu defa, bir değişiklik olursa san- dalyelerini o kKaybedeceklerine miu- hakkak gözüyle bakılan bazı Ba- kanlarda, geçtiğimiz haftanın so- nundan itibaren şiddetli bir gezi ve teftiş eğilimi başlamıştır. Hem de Ankâraya'en uzak bölgelerde ve hattâ sınırlarda! Başarısız Milli E- gitim Bakanı Orhan Dengizin, bir. kaç gündür incelemelerde bulundu. gu Erzurumdan Ankaraya dönmesi beklenirken, rotayı Karsa çevirdiği görülmüştür. Dengiz kuzeydoğu Si nırımızdaki eğitim hizmetlerini, zü- man harcamaktan hiç korkmadan, uzu uzun teftiş etmiştir. Köy İşleri Bakanı Sabit Osman Avcı da bu karışık günleri Ankaradan uzaklar- da geçirmeyi faydalı bulmuştur. Gümrük ve Tekel Bakanı İbrahim Tekin ise çalışmalarına İstanbulda devam ederken âni bir ilhamla Ka- pıkuleye hareket etmiş ve kuzeyba tı Sınınmuzdaki durumu incelemis- tir. ,Ankaradan ayrılmayan Bakanla- rın rahat ve huzur içinde bulunduk: ları ve yerlerini sağlam gördükleri samlmamalıdır. Gerçi bazı Bakan- lardan “sabit Bakan” diye bahsedik mekte ve bunların yerlerini kaybet mevecekleri kesinlikle ifade edil mektedir ama, bunlar bile durumla. rından tam olarak emin değildirler. Meselâ, bir ara, değişiklik yapılırsa, Cihat Bilgehanın, fiilen Başbakan Yardımcılığı görevini ifa ettiği Dev- let Bakanlığından ayrılacağı, yerine a getirileceği ve Bilgehanın Milli Eğitime verileceği BUL tir. Böyle bir operasyonun B han için yaratacağı riskler meydan dadır. Devlet Bakanlığından alındık- tan sonra Milli Eğitimin kendisin& verilmesi 'unutulmasa bile, böyle bir halde Demirelin sağ kolu olma avantajı önemli derecede sarsılabi- lecektir. * Yine'böyle, durumu kuvvetli gö rünenlerden Ulaştırma Bakani Sey ti Öztürk de biraz tedirgin pe tur. Çünkü Öztürkün, şimdilik B kanlığından alınarak, hitabet gücü, nü daha sık ortaya koyabileceği ve Hükümet adına Parlâmento kürsü. süne çıkabileceği bir başka Bakan- 20 Ağustos 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: