20 Ağustos 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 8

YURTTA OLUP BİTENLER AKİS şiklik, sonbahardaki (Büyük Kon- greyi nasıl etkiler? Bu sorunun ce büyük çapta bir Kabine revizyonu- na giderse, Kabinesinden ayrılanla- rın bir kütle dee hareket edip, kendilerinin ve taraftarları olan milletvekilerinin kendi bölgelerin- den gelecek delegeleri Kongrede karşısına çıkaracaklarından endişe etmektedir. Demirelin şöyle düşün: düğü, kendisine yakın çevrelerce ifade edilmektedir: Kabinede esaslı bir revizyon yapacak ölursa, Kabi- neden çıkanlardan başka, Bakanlık vaadi alıp Bakan olamıyanlar ken- disinin karşısına geçecekler ve mu- halefet hizipleriyle birleşeceklerdir. Oysa Bakan olmayı : bekleyenlerin Kabineye Kongreye kadar dahi gir- memeleri, ümitlerini tamamen kır- mayacaktır ve bunlar Demirelin karşısına geçmeyecekler, hattâ ona cilve vapmağa devam edeceklerdir. Şu söz, Demirelciler arasında yavgındır: “— Şu anda AP Grupunda 50 tü- ne doktor; Sağlık Bakanlığı bekli- yor, Eğer Kongreden evvel Sağlık Bakanı değiştirilirse, bunlardan bi- ri Bakan olacak, geri kalan 49 dok- tor, yerinden edilen Edip Somunoğ- lu ile birlikte 50 kişi halinde muha- lif cepheye geçebileceklerdir. Ama değişiklik Büyük Kongreden sonra- ya bırakılırsa, 50 doktor 50 Bakan adayı olarak Demireli odestekleye- cektir!” İşi bu açıdan ele alan m ve takımı, yapılacak bir revizy kendilerini Kongre öncesinde İki vetlendirmiyeceğini, aksine zayıfla tacağını düşünmektedirler. Buna hükmederken, değişiklik sonunda küseceklerin munzam muhalefetin: den başka, Kongre ağ ği Kabi- neye girecek muhaliflerin Bakan ol maktari alacakları ea daha et- kili kulis oyapabileceklerini de he- saplamaktadırlar, Hesaplar böyle yapılınca, kararsızlık ve oyalama sürüp gitmekte ve işler ciddiyetini kaybedeiek bir “Kabi ne Oyunu” ha- line dökülmektedir. Koltuk u oyun, âcil meselelerinin çözü- münü bekleyen yoksul halk iğin iktidar partisi men- Oyun “sa ve bunun varsa, yapı» 8 | kolay, ! ne? Mehmet Turgut “Yabancı olduk şimdi...” lacak iş, hiziplerden birine intisap etmek ve el altından şahsi propa- ganda yürütmektir. Propaganda öy- le yapılmâlıdır ki, sahibi, Demirelin gözüne şirin görünsün ve “Bu adam Bakan olmalıdır” intibami yarat sın. Kimisi bu iş için diplomalarını, mazide yaptığı müsteşarlığı, valili- ği tezgâha sererken, kimisi de önü- müzdeki Büyük Kongrede Demire lin büimcinmi ne olacağını hesap- lıyarak Teşkilât üzerindeki etkisini göstermeğe uğraşmaktadır. Kulağa Küpe.i. Hoppala! İki, gazete haberi: “Başbakan Süleyman De- mirel dün Bakırköy Tımar. ! aret etti ve deli- | lere tavsiye kartı dağıttı.” “Cumhurbaşkanı Cevdet Su- nay dün Bakırköy Tımarba- nesini ziyaret etti ve deliler- le görüştü.” Oyunun ikinci kaidesi, reviz- yon haberlerini ve değişecek Bakan listelerini odevamlı olarak gazete sayfalarında tutmak ve gerektikce tazelemektir. Bu alanda bazı AP'li- ler hayli. ihtisas kazanmışlardır. Bunlar basınla yakınlık : kurmakta ve iyi haber alabildikleri izlenimini yaratmaktadırlar. Bundan sonrasi basittir: Habersiz kalmış bir gaze teciye ulaştırılan bir kabine deği- şikliği listesinin gazete sayfalarma aksetmemesi nadirattandır.. Son günlerde gazetelerde yayınlanan de gişiklik Histelerinin de bu usülle ga- zetelere intikal ettirildiği ifade e- dilmektedir. Hattâ bu listelerin hü- len Bakanlık sandalyesinde oturan bir eski YTP'li ile Bakanlığa hazır- lanan yakın arkadaşı arasında Çift- lik lokantasında bir yemek sırasın- da kaleme alındığı söylenmektedir. Netice ne Hükümet, ne de AP İk- tidarı için. parlaktır. Değişiklik ha- berleri devam ettikçe, bu Hüküme- tin başarısızlığı hatırlanacak, temel atma törenleri ve kalkınma nutuk- ları bü gerçeği unutturamıyacaktır. Şu basit sonuca en basit mantık dahi ulaşabilir: Değiştirilmesi ken- di partisi tarafından , ittifakla iste- nilen hükümet, başarısız hükümet- tir. Altısaydır değişiklik için söz. ve- ren, fakat yapmayan ve böylece.ha- ber ve yorumların devamına sebep olan Demirel, bu yanlış tutumuyla, kendisi aleyhindeki intiba bizzat sebebidir. Çünkü her iktidarı yıpra- tabilecek etkideki şu “Kabine Oyu nu”, Kabine değişikliği vapılmadığı için devam etmektedir. Politikacılar 170 - 172 numaralı daire Arabadan inen beyaz ' saçlı, göz- lüklü, zayıf adam, Park Otelin kapısından . süratle içeri girdi. Ür- kek' bakışlarıyla kendisini karşılı yan: sivil polislere ismini fısıldadık- tan sonra, avni acelecilikle merdi- venleri çıkmağa başladı. İkinci kai-' ta 170-172 numâralı dairenin önüne çirdi. Bu sırada kapı boylu, tıknaz bir adam kendisini'gü- lerek: karşıladı. İçerde, saçtan yâ- na oldukça nasipsiz, gözleri nor- den fazla dışarı fırlamış, hev- betli gövdeli bir adâm, uzun boylu asık” suratlı, saçsız : arkadaşıyla a- ye duruyordu. Heybetli gövdeli adam, beyaz: saçlı, gözlüklü adamı 20 Ağustos 1966