26 Eylül 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

26 Eylül 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

© yeni kurmaylarımız yüksek ve heye- 56 yeni genç kurmay kahra- man orduya iltihak etti Dün merasimle diplomaları verildi Harp Akademisi neral Ali Fuat canlı bir nutukla genç kurmayları Yıldızdaki Harp Akademisini bu yıl da birçok genç zabitlerimiz muvaffakıyetle komutanı korge- orduya uğurladı bitirdiler, diplomalarını al- dilâr ve kahraman Türk ordusuna kurmay olarak iltihak ettiler. Bu münasebetle Harp Akademisinde dün öğleden sonra büyük askeri tören yapıldı, törene asker ve sivil birçok erkân davetli olarak iştirak ettiler. Harp Akademisi komutanı Korge — neral Fuat Erden, davetlileri nezâket ie karşılıyordu. Gelenler arasınd ordu müfettşlerinden © Örgeneral Fahrettin Altay, Ali Sait Akbaydo - ğan, Vali ve Belediye Reisi Muhit - tin Ustündağ, eski Erkâniharbiye mektebi müdürü general Halil, ge - Beral Cemil Cahit, mebuslarımızdan genetal Ali Hikmet, General Pertev, general Osman Tufan, eski erkâni - harplerden Urfa mebusu Behçet, Te- kirdağ mebusu Hüseyin Rahmi A - pak, Konya mebusu general Ali Fu- at, Giresun möbusu ve Matbuat ce- miyeti reisi Hakkı Tarık, Universite rektörü Cemil Bilsel, Deniz harp li- sesi müdürü Türgüt, topçu atış mek- teb! owutani Albay Müzaffer, ye - dök sübay mektebi komutanı, âske- ri iseler müdürleri, üst sübaylar, kurmay sübaylar vardı, Diplomalar veriliyor Merasime saat 15 te Harp Aka - demisi komutanlığı büyük salonunda başlanmıştır. Yeni kurmaylar $alo- Bun methalinde, büyük komutanlar- 1 davetliler kapşımnda yer almiş - lardı. Önce İstiklâl marşı çaldı ve canlı seslerile marşı söylediler. Bundan #ohra diplomalarm dağı - tılmasma başlandı. Orgeneral Fah - tretlin, ilk ismi okunan deyiz güverte binbaşısı Kemal Bozkurtun diploma- amı alarak eski Erkâniharbiye mek- tebi mildürü mütekait General Hali- le götürdü. General Halil de Kemal Bozkurta verdi ve tebrik etti. Deniz güverte yüzbaşisı Zeki Özak'ın diplo- masini da ayni şekilde Vali ve Bele- diye Relsi Muhittin Ustündağ verdi. Diğer Generaller de ayni merasimle diplomalar verdiler, geri kalanları bizzat Orgeneral Fahrettin dağıttı. Diplomaların dağıtılması bitince Or- general Führettin yeni kurmaylara dönerek: — Şahsım ve burada bulunan ih terem refiklerim amina hepinizi teb Fik ederim, dedi. Genç kurmaylar bir ağızdan: — Sağ olunuz, diye cevap verdi ler. Korfgeneral Fuat Erdenin hitabesi Sonra Hârp Akademisi Komutanı Korgeneral Funt Erden genç ve kiy metli kurmaylarımıza hitap ederek beyecaülı bir nutuk söyledi, deği ki; “— Harp Akademisinde çetin tah- silinizi bitirip kurmay stajına İâyik olarak diploma aldınız. Deniz Harp Akademisinin 7 inci #mıfı; Kara Harp Akademisinin 18 İnci aynıfı; Yüksek Levazım Okulu- hun 9 uncu smıfı diploma Almıştır. Sizinle deniz kurmay sübaylarımiz (24) oluyor. Hârp Akademisinden çı kanlar (528) ve Yüksek Lövasim Okulüdan çıkanlar da (139) olu - yor. Ordu, Harp Akademisinden dlple- Ga alan dübaylarma güvenebilir. Harp Akademisi süel güzidelere sağlam kültür; salim dişünüş küdre- , İi; en zor durumlarda (doğru) yu bulmak kudreti; değişen her durum karşısında çabuk Ve yeni karar ver- Mâk kudreti vermekle memleketin 88- Tâmetine hizmet etmiştir. Son yirmi beş yılım harplerindeki ördu komutanlarmın hemen hepsi; kolordu komutanlâfının çoğu; tü - meh komutanlarının yarısından faz- İhsı Kurmay Mektebindön çıktılar, isin Akadetisi yalnız büyük ko- Korgeneral Ali Fua- dın hitabeşinden türk'tür. Mucize; tarihinin dönüm nokta nda; Türk mitletinin, Atatürkü buluşu. Atatürk'ten başla bir adam, hatâ belki İmür, hattâ belki Cengiş Han, hattâ belki) «ilâ İstikiği mücadelesini başaramazdı. Atatürk Büyük Harbin galiplerine karsı otağı İştiklâi savaşmı idari, siyasi ve sevi İceyşi dehakile başirarak ve görülmemiş) fer katanarak kurduğu haysiyetli devletli bemadiyen yükseltiyor ve yalancı , manevi zincirleri en âhrarane ter: ibüyül e Bms ilâhlara değen Atatürk bişe en indir: Etkânılaip idi ve bizim Ulu Sas İbuğumuzdur.. Hârp Akademisini muva/faktyetle bi Hrip diplomalarını atan büyük ordu musun gönç kurmayları keymetli komutanı ve profesörleriyle birlikte « mutanlarıfi fikir terbiyesine hizmet etmekle iftihar etmez; komutanlığın en kıymetli yardımcıları olan kurs may subâylarını yetiştirmekle öğü - nür. Hem çok çalışkan, zeki teşebbüs lü; hem manevi itaate hürmetkâr; komutanlarma ve kıtaata sadık Türk kurmay sübayları bütün harplerde emir ve komutanın fedakâr ve ano wim hadimleri olm bilmişlerdir. Birçoğu ya kurmay ödevlerinde ya - hut fiilen kıt'a bâşlarında fedakârlik borçlarını kanlarile ödemişlerdir. Türk kurmayınm adı, geçen âsrım ve 20 inel asrm Türk harp tarihinde #olmayan harflerle yazılıdır. Büyük komutanlara lâyık olmak emeli Siz harbi sevk ve idare edecek gi: zide smıfa giriyorsunuz. Sizin için ömel; kurmay mektebin den çikân büyük komutanlara; Ma- reşala; İsmet İnönüne lâyik olmak * tr. Hizmetleri ve liyakatlarile mesle * ğin zirvelerine yükselen; muhârsbe- leri harp tarihini süsliyen büyük ko: | Mutanlarımız. Ordunun vicdanı; sevk ve idare (Doc triha) letimizin ilham kaymağı olan; kurmay farilet ve vasıflarının şahıs Yanmışı olan Mareşal, Kurmay sübay, komutan, muzaf - fer sördar, muzaffer diplomat, hü » kümet reisi; sivil ve sürl vasıfları kemalin ayni derecesinde olan; bü « tün tekâmül ve inkişafların sabit mih Tâkt İsmet İnönü . İşte önünüzde açılan ufukta sizin istikâmet noktalarınız. Deha ve çalışma General Ali Fuat bundan sonra nutkuna şöyle devam ederek tamam dadı: “ Bunda Harp Akademisinin ve kuftmaym Sahası dişinda bir mevzua dökunuyotum. Evet “deha, galışma- dır,. Fakat (çalişma) dan daha fâz- la bir şeydir de, Fakat (sevkülesyş deha) da har < bin mes'udane sevk ve idaresine kâ- fi gelmez; eğer büyük bir siyasi baş olmazsa. Zira harbe askerler karar vermez. Askarlâr harbi yapar. Harbe Karar veten; harp icin en müsait şartları hazirlayan; harp he deflerini tayin eden; bâşkomutana Vazife veren; kârbi dare ederi; siyâ- settir. Hazarda; ofdü, dönânma Ve hâvanin; bu üğ binanm dayandığı Plâtformu hazırlayan da Siyasettir. Büyükharpte merkezi devletlerin dürümü bu hakikatin menfi misâli - dir. İşte arkadaşlar, kül budur. Külün cüzüleri bunlardır. “Türk İstiklâl harbi bu hakikatlerin muazzüm örneğidir. Tarihi doğrafya değil par. Tarihin seyrindeki âmiller yal- nız coğrafya, cifconslance, tesadüf, hâdisat gibi şuursuz âmiller değik dir. Yalnız ırk ta değildir. Dahe kat'i tesiri (adamlar) yapmıştır. Haller ve şartlar, dehanın inkişaf edeceği mu- hiti yaratırlar. Fakat hâdiseleri ida- re ve onlara hükmeden dâhilerdir. Ve milletlerin kader ve şerefi büyük adamlarile ölçülür. Türk Milleti, mukaâdderat, onu Ye- re serdiği zaman, kendisini kurtara- cak Atâtlirk gibi bir evlâdını, ibti - yat olarak, kalbinde saklamıştı. İstiklâl harbi mucize değildir. Mu- cize Atatürk'tür. Mucize, tarihinin dönüm naktasında; Türk Milletinin, Atatürk'ü buluşudur. Atatürk'ten başka bir adam, hat- ta belki Timur, hatta belki Cengiz - hâh, hatta, belki Atilâ İstiklâl müca delesini başaramazdı. Atatürk Büyükharbin galiplerine karşı açtığı İstiklâl savaşını idari, si ! yasi ve sevkülösyşi dehasile başara - rak ve görülmemiş zafer kazanarak kurduğu haysiyetli devleti mütema - diyen yükseltiyor ve yalanci mevzu- ları kaldırarak, manevi zincirleri ki- rarak Türk Milletini en ahrarane te- rüâkkilerle, büyük istikbale götürü - yor. Başı ilâhlara değen Atatürk bize ei yakındır: Erkâniharp idi ve bi - zim Ulu Başbuğumuzdur. (58) Genç sübay deniz, kars, hava kurmay stajına âyrılırkeri; kalbleri - mizi, vicdanlarımızt, ideallerimizi sev gili Başbuğumuza tevcih ediyoruz... Generalin nütkü çok alkişlanmiş - tir, Bundan sonra bando Cümhüriyet önüncü yıl marşmi çâlmiş, kurmay » larımiz da dinç seslerile söylemişler. dir. Merasim nihayet bulmuştur. Me- rasim bitince Orgeneral Fahrettin da vetlilere: — Kurmaylârımızı hep birden ya kmdan görelim, Demiş, yanlarına gi- dilmiştir, Generallerimiz genç kur - maylarımızı tekrar tebrik ederek ken dilerile konuşmuşlardır. Yeni kurmaylarımız Bu sene Harp Akademisinin deniz kısmından 7, kara kısmından 33, (bü nun ikisi havadır) Yüksek Levazım Okulundan 16 kurmay çikimiştir. Hepsi 56 dır. Kara Harp Akademisi mezunları: Piyade binbaşı Bekir Sıtkı Ortaç, &ü vari yüzbaşı Fahri, Muhabere yüz başı Kenan, Topçu yüzbaşı İhsan Gü- ney, Piyade yüzbaşı Kâmil Güray, İstihkâm yüzbaşı Sâlih Zeki Uzsan, Topgu yüzbaşt Nejat, Piyade yüzbaşı Celâl Rifat, Piyade yüzbaşı Münür Aral, Piyade yüzbaşı İsmail Hakkı, TAN adam Ya -| Fransa ile tam dostluk isteriz (Başı 1 İncidel müsbet çalışmaları İçin bu karşılıklı emniyetten sağlam bir istinat nokta sı olamaz, İngiltere bizi yakin senelere kadar bir siz perdesi içinde görüyordu.| tarafında biri öksürse arkada İngiliz parmağı görüyorduk. Eski İngiliz Sefiri Sir Klark bizi olduğumuz gibi tanıdı ve memleketine tanıttı. Yeni sefir bu güzel yola devam etti. Neti- ce olarak, Kral Sekizinci Edvardm #iyaretinden de evvel, bizimle İngil- tere arasmda tam emniyete de yanır tam bir dostluk kurulmuş bu- inuyordu. Bugün İngiltere bizim sulhten başka gaye beslemediğimizi biliyor. Biz İngiltere hakkımda ayni itlmadı besliyoruz. Fransanın aykırı vaziyeti M enfaat ve gaye itibârlle dost olmamız lâzım gelen memle- kötler arasında yalnız Fransa aykırı bir vaziyette kalmıştır. Fransızlarla Pariste, OAnkarada tatlı tatlı, dostça konuşuyoruz. OFa- kat Suriye hududunda Fransızlar bi- 26 karşı garip bir emniyetsizlik gös- teriyorlar. Bazı mahalli Fransız me- murlarının ne gibi usullerle çalıştık- lârı, Bududumuz boyunda neler yap- tıkları, İskerderin Türklerini nasıl esdikleri Fransaya aksetse her aklı başımda ve hüsnüniyet sahibi Fran- sizm mutlakâ yüzü kızarır. Bütün dünyadan taahhütlere sâdaket isti yen Fransa, bize karşı taahhütlerini tamamile kâğıt üzerinde birakmış- tur, Mütareke zamanmda da bu gayri tabillik vardı. O zamanlar Wransız- lar İstanbulda İngilterenin değil, bi- sim müttefikimiz imişler gibi hâre- ket ediyorlardı, Fakat Suriye tura“ fındaki mahalli Fransız kuvvetleri en muhataralı bir dakikamızda bizi arkadan vurmaktan çekinmiyorlar- dı. Fransa le bizim aramızda “böyle bir münasebet tarzi mevcut olmama- lidır. Bu çirkin vaziyet kat'i bir tas- fiyeye uğratılmalıdır. Tevfik Tüştü Arâs le Fransa Hariciye Nazırı ara- amda Cenevrede başlıyan konuşma- ların bizi böyle berrak bir yola var- dıracağını ümit etmek isteriz. Çünkü tam ve hâkiki Fransiz dostluğuna gok büyük bir kiymet O veriyoruz, Fransa ile bizim aramızda müzmin süitefehhüüm ve emniyetsizlik sabep- leri mevcut kalmasma razı değiliz, Ahmet Emin YALMAN Topgu yüzbaşı Cemal Sancak, Topçu yüzbaşı Pertev, Topçu yüğbaşi Ali bah Aytöre, Topçu yüzbaşı Tahsin Berkman, Hava yüzbaşı Seyfi Tura gay, Piyade yüzbaşı Süleyman 'Şefik İlter, Topçu yüzbaşı Ziya, Süvari yüzbaşı Kemal Ergenekon, Topcu yüzbaşı İhsan, Piyade yüzbaşı | Mu- hiddin Okyanus, Hava yüzbaşı Eşref Gökel, Topçu yüzbaşı İsmail Hakkı Kurtböke, Topçu yüsbası Nurettin Alpkartal, Topgüu teğmen Abidin Tü- zel, Topgu teğmeh Salâhattin Yurda sin, Topçu teğmen Fikret Esen, Top gu teğmen Selâhattin Karatamu, Sil vari teğmen Avni Okyay, Topçu teğ- men Tevfik Doğantan, Harita teğ- men Bürhanetlin Alpzan, Piyade teğ men Cemal Akbay, Piyade Oteğmen Hidayet Arkuğ. Deniz Harp Akademisi mezunları: Deniz Güverte Binbaşı Kemal Böz- kurt, Deniz Güverte Yüzbaşı Zeki Ö- #ak, Deniz Güverte Yüzbaşı Emin İl- ker, Deniz Güverte Yüzbaşı Safi Er türk, Deniz Güverte Yüzbaşı Sadik Öztebe, Deniz Güverte Yüzbaşı Ser « met Gökdeniz, Dehiz Güverte Yüzbü- şi Hikmet Ilgaz, Yüksek Levazm Okulu mezunle rı: Bnb. Hüseyin Hamit Tüner, Bnb, Mustafa Kolçak, Yzb, Refik Süden, Yab. Ethem Yavuz, Yzb. Mahmut Ne dim Ulusoy, Yzb. Hikmet Birol, Yab. Emin Tuncar, Yzb. Ahmet Adnân Şensoy, Yzb, Asım Kupgöl, Tgm. Mu- sâtfer Yener, Tgm. Mükerrem Bortar çiha, Tgm. Cevat Onöy, Tgm. Kâmil Turhan Özkan, Tgm. Celâl Yücel, Tgm. Ahmet Fazıl Firat, Tgm. Yw suf Cahit Özaksun. 'TAN — Yeni Kurmaylarımızı teb: Hik eder, vasifalerinde muvaffakıyet dileriz. Doğrusunu söytiyelim; Bizim de ici-| .İlmiz rahat değildi. Hudutlarımızm ne Riza Topçuoğlu, Topçu yüzbaşı o Su-| Cenevre Asambelesinde (Başı 1 incide) Milletler Cemiyetinde bulabilecekleri ne ve bizzat köndi menfaatlerinin Milletler Cemiyetine dahil bulunmak- ta olduğuna kani olduklari takdirde mümkün olur,, Eden bundan sonra, cemiyet paktı. nm barış muahedelerinden ayrılması lüzumuna işaret etmiştir. Ekonomik meselelere (o geline&, Bden ez elimle demiştir ki? “İngiltere hükümeti #konomik fas- İlivetin tekrar başlamasını kolaylaş « tırmak ve çabuklaştırmak ve münta- İzam mübadeleyi ihya etmek istiyor. | Geçen sene İngiliz delegösi tarafın- dan ortaya konulan ham maddeler meselesi bu devrede müzakere ve tet- kik edilecek halde işlenmiştir... Eden bu hususla bitaraf tahki- kat yapılmasını teklif etmiştir. Eden sözlerini bitirirken, (teali- hat meselesine temas etmiş ve Ingiliz teslihatmin İngiltere için &ell bir mis li vazife teşkli ettiğini ve ailâhlırın tahdidi hakkımda beynelmilel bir mus kavele aktedilinciye kadar devami et- mesi İcap edeceğini bildirmiştir. den en nihayet: “Silâhamlanma yal niz süçl sahada değil, âytı samanda manevi sahada da başarılmalıdır. İn- giltere, ancak silâhları kuvvetli olaf devletlerin tefevvlikunu temin ede * cek bir silâhsızlanmayı kabul ede - mez. Teslihat mastaflarının bildiril « İmesi kolaylıkla taahhüt edilebilir ve bu hususta bir mukavele projesi de mevcut olduğunu unutmamalıdır. de- miştir. Harleiye Nasirı Del Vayo söz söyle- etti: “Hürriyet ve memleket davasmm işden kaybolmasına tahammül etmektense ölmeyi tercih ediyoruz. İspanya hükümeti halkın reyile 88 * gilmiş ve İş başina getirilmiş bir hü- kümettir. Hükümet balkm iradesini sı gelen ve öna karşi silâh kaldırmı- İ ya cür'et eden kimselerdir.,, ademi müdahale kararımı mevzuu bühsetti ve: #leyhine ve âsiler lehine verilmiş bir karardır. Çünkü âsiler, bu sayede is- tedikleri kadar hariçten yardım gör- mektedirler, dan emindir, Fakat dahili harp baş esinin sebebi âsilere bol bol harp malzemesi verilmesidir., dedi, Del Vayn nihayet İspanyanm Mi- letler cemiyetinden ne beklediğini an tattı: “Milletler Cemiyeti, dahil! bir harp | koptuğu sırada meşru hükümete kaf isı kıyam edenlere hariçten yardım e- dilmemesini temin etmeli ve bü suret- le hariçten yapılan tahriklerin mem: leket dahilinde sel gibi kanlar dökül- İ mesine sebep olmasma mâni olmal dır.,, Tamir edilecek yollar Erenköylinden İç Erenköyüne, Kur- bağulıdereden Kayişdağına giden yol« ların esaslı surette tamiri - kararlaş- tarılmaştır. ” Şişhaneden Galata külesine giden yolün buğün tamirine başlanacaktır. Kayseriye telefon Ankara, 25 (A.A) — Ankara — Kayseri arasında telefon muhaveresi bugün açılmıştır. YENİ NEŞRİYAT kiyeyiziyaret albümü Bu ây içinde Türkiyenin ve Büyük Şef Atatürkün kıymetli misafiri olan İngiliz Kralı 8. M. Edvard Vilin burada geçirdiği unutulmaz günlere hit zengin fotoğraf hatıraları “Yedi- gün,, müessesesi tarafından tertip © İunan çok nefin bir albüm içinde top- lanmıştır. Okuyucular, yüksek tari- hi kıymeti bulunan bu ziyarete sit fotoğrafları, kolleksiyonları arasın: da toplu olarak bulundurmak fırsa- tmı bu suretle elde etmiş oluyorlar, 25 kuruş gibi çök ucuz bir fiat kon müş olan bu albüm mahdut miktarda basıldığı için hemen şimdiden teda rik ediniz. temsil ediyor. Asiler, bu iradeye kâr- İspanya Dışbakanı daha sonra devletler tarafından İspanya işlerine | “Ademi müdahale karari hükümet “.— Hükümet muzaffer olücağin| ladığı sırada bitmiş olacaktır. Bitme» | Kral Edvard Villin Tür- 2-9-6 ——— Bu Cazip tecrübeyi yapınız PUDRALARI Dişlerinizle eziniz Milyonlarca kadm bu tecrübeyi yapınca hayran kalmışlardır. Zi- Fa; ekseriya yüzdeki siyah nokta- lar, açık mesameler ve her nevi gayri saf maddeler, tane tane Olmuş adi,bir pudradan İleri gel- diğini biliyorlar. Filhakika, bazı Pudralar parmaklar arasmda tn- tulunca kadife gibi yumuşak gö- Fünürse de hakikatte kısım kısım taheli ve sert ölur. Bunlar, gözü- nilsden kaçabilir. Fakat dişleri. Bizle pekâlâ histedebilirsiniz. Bir pudra alip dişleriniz (O afa- esiniz şayet cüz'i bir tane- Mk olaa derhal hissedersiniz. Şim- didebu teerübeyi havalandı! Mış yagine pudra olan Tokalon Püdrasiyle yapınız. Bu pudra yeni ve Imtiyazlı bir usul dalresinde istihsal edilerek evvelkinden on dofa daha ince ve daha hafif kıl- maktadır ve binasialeyh elldi nazik mesamelerini tahriş öden tanelere tesadüf edilmez Buği- Mister denden sonra İspanya bi taneli pudralardan sakınınız. Ve yalniz havalandırılmış ve gü- di ve yüklendiği ağır mes'uliyeti ta.) rantili yegine pudra olan Toka- mamile müdrik olduğunu ânlattık- tan sonra nutkuna şu şekilde devam | binde krem köpüğü bulunduğu Jon püdrüsini kullanmız. 'Terki- cihetle cildde uzun müddet sabit kalir ve artık parlâyan burunlara nihayet verilmiştir. Ve sik sik pud- ralanmaya ihtiyaç kalmamıştır. YE ““ÜBEL GEVŞEKLİĞİ DERMANSIZUK VUCUT DİMAĞ Mİİ LTİ MN iş SEKSULİN ETMELERİ İL MZ PV MAHMUT CEVAT SİRKECİ iSTANBUL Le Deniz Yolları İŞLETMESİ Acenteleri: Karaköy Köprübaşı Tel. 42362 — Sirkeci Mühürdar zade Han. Tel, 22740 Trabzon postaları Pazar 12de Sal Perşembe 15 te Izmir Sür'at postası Cumartesi 15 te Mersin postaları Salı, Perşembe 10 da kâlkârlar, Diğer pöstalar BARTIN — Cumartesi, Çar. şamba 18 de — Pazer, Sali Per şömbe 9,30 da MUDANYA - Her gün 8,30 da BANDIRMA — Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşem - be, Cumartesi 20 de KARABIGA — Salı, Cuma 19 da. IZMIT AYVALIK » Salı, 19 da Cuma | 17 de “Salı günü kal | kacak posta gidiş ve dönlişte Lâpsekl ve haroza da uğyaya- caktır. Trabzon ve Mersin postalarına kalkış günleri yük alınmaz. (4634)

Bu sayıdan diğer sayfalar: