12 Mart 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

12 Mart 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

laması uygun görülmedi, fakat Bonn ile Telâviv arasında diplomatik bağlar kurmak zamanının geldiğine karar ve- rildi Kolayca beklenilecegi gibi, Bonn hükümetinin aldığı bu kararlar Kahi- rede büyük yankılar uyandırdı. Başkan Nasırın Batı Almanyadan alınan eko- nomik yardımın zaten bir sadaka de- gil, kat kat faiziyle ödenen bir kredi olduğunu söyleyerek bu yardımı kü- çümsemek istemesine rağmen. Federal Almanyanın Mısıra şimdiye kadar hiç bir devletin vermediği kadar çok pa- ra verdiği herkesçe bilinmektedir. Na- sırın şimdi Federal Almanyaya karşı silâh olarak kullanmak istediği Doğu Almanya Mısıra bu kadar yüksek yar- dımlarda bulunacak ekonomik güce sahip değildir. İkincisi, Bonn'un Telâ- vivi tanımak kararı da değil (yalnız Kahire için, bütün arap âlemi için bü- yük bir darbe olmuştur. Bu karar öğre- nilir öğrenilmez bütün arap başkentle- rinde hep aynı yönde tepkiler belir- miştir. Irak Bonn'daki elçisini geri ça- ğırmış; Fas Kralı. Almanyaya yapacağı geziden şimdilik vazgeçmiş; Ürdün, a- rap devletlerini yeni bir konferansa ça- ğırmış; şu şurada Nasırla arası yeniden açılan Kral Faysal bile Riyad - Bonn münasebetlerinde değişiklik (o yapmayı düşündüğünü açıklamıştır. Şu satırların yazıldığı sırada Kahire basını Bonn'a ateş püskürmektedir. Er- hard hükümetinin aldığı karar belki alınanların gözünde kendi itibarlarını korumak bakımından faydalı oolmuş- tur ama, işler burada bitecek gibi gö- rünmemektedir. Alman - arap müna- sebetleri önümüzdeki günlerde çok şey- lere gebedir. Demirperde Talihsiz toplantı Eski Sovyet Başbakanı Krutçef, bun- bir süre önce Moskovada bü- tün dünya komünist partilerini bira- raya getirecek büyük bir toplantı dü- zenleyeceğini söylediği zaman, bu par- tilerin büyük bir kısmı Krutçefin ni- yetinden şüpheye düşmüşlerdi. Komü- nist Çin ve onun dümen suyundan gi- den Asya komünist partileri, bu top- lantının kendileri için komünist blok- tan afaroz toplantısı olmasından kor- kuyorlardı. Doğu Komünist partileri ise, Moskovanın bu toplantı- dan faydalanarak son yıllarda kendi üzerlerinde adamakıllı gevşeyen dene- tini yeniden kurmak isteyebileceğini düşünüyorlardı. Bu bakımdan. Krut- çefin davetini aldıkları zaman Çin, Kuzey Vietnam, Kuzey Kore, Japonya Endonezya ve Arnavutluk komünist par tileri hemen bu toplantıya katılmaya- caklarını açıkladılar. Polonya. Roman ya, Küba ve İngiliz komünist partileri de kesin bir cevap vermekten kaçın- dılar. Krutçef işbaşından uzaklaştırıl- dığı sırada, bu toplantının tarihi | Aralık 1964 olarak tesbit edilmiş bulu- nuyordu. YU Krutçef işbaşından ouzaklaştrıldık- tan sonra onun yerine gelenler, eski Başbakandan devraldıkları miras için- de bu toplantıyı da buldular. Kominist AKİS, 12 MART 1965 DÜNYADA OLUP BİTENLER blok içinde bir parçalanma yarataca- ğı açık olmakla beraber, toplantıdan vazgeçmeyi Sovyetler Birliğinin itiba rına uygun görmemiş olacaklar ki. to) lantı tarihini I Mart 1965'e aktarmak- m yetindiler. Yeni Sovyet idarecileri u üç aylık süre içinde, toplantıya ka tlmak istemeyen veya kararsız olan partileri kandırabileceklerini (odüşünü- yorlardı. Nitekim, bu arada, Doğu Av- rupa komünist partilerine toplantıların yeniden Sovyet üstünlüğünü amacına yönelmeyeceği, Asya komünist partilerine de Komünist Çinin afaro- zu diye birşey bahis konusu olmadğı anlatıldı. Sovyet idarecileri Polonya. Romanya, Kuzey Vietnam, Pekin ve Kuzey Kore arasında mekik dokuduk- lar. Fakat kendi taraflarına çekebil- dikleri tek ülke Polonya oldu. Komü- nist Partiler konferansı geçen hafik Moskovada toplandığı zaman, Asya ü kelerinin, Arnavutluğun ve Roman NN nın komünist partileri buraya temsilci yollamamışlardı. Aslında, Romanya bir tarafa bıra- kılırsa k komünist partilerinin İulurnlarınıda bir değişik- lik beklemek zaten fazla bir iyimser- likti. Krutçefin işbaşından uzaklaştırıl- ması Moskova ile Pekin arasındaki mü- e iyileştirmeye (o yetmemişti. ni t idarecileri Pekinin mili- tan komünizmin, Pekin idarecileri de Moskovanm barışçılıgını anlamaktan gene eskisi kadar güçlük çekiyorlardı. Buna ek olarak. Pekin yavaş yavaş e- konomik ve aseri bir güç olarak belir- dikçe. Komünist Çinle Sovyetler Birliği gi Asyada bir çıkar çatışması içine gi- riyorlardı. Hele Komünist Çinin dün- yadaki ihtilâlci akımların öncülüğünü kendi üstüne almak istemesi. Sovyetler Birliğinde hiç hoş karşılanmıyordu. Böyle olunca, geçen hafta Mosko- vada yapılan toplantıya Komünist Çin le onun izinde gidenlerin katılmaması kimseyi şaşırtmadı, öteyandan, Sov- yet idarecileri de önüne geçemedikleri bu parçalanmayı hiç değilse daha faz- la gözler önüne sermemek için toplan- tı etrafında büyük gürültüler yaratı maktan dikkatle kaçındılar. Toplantı- ya katılanların hiçbiri (oyüksek kade- meli idareci değildi. Sovyet Başbakanı Kosigin, sanki tam toplantıyı bekli - yormuş gibi, geçen hafta bir Doğu Al- manya seyahatine çıktı. Sovyet basını toplantıyla ilgili haberleri yayınlarken çok dikkatliydi. Fakat harcanan bütün çabalara rağmen komünist blok için deki bölünme kimsenin gözünden kaç- madı. Doğrusunu söylemek gerekirse, Krufi çefin bu fikri komünist dünyaya pek pahalıya patlamıştır. 21

Bu sayıdan diğer sayfalar: