19 Mart 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

YURTTA OLUP BİTENLER İçişleri Bakanı Akdoğan Efendim nerede, Zonguldakta Osman İpekçi başkan- lığındaki Yönetim Kurulu ile Alpdün- dar ve taraftarları tam bir harbe tu- tuşmuşlardır. Darbeler kıyasıya, tu- zaklar pervasızdır. İşçi arasında karşı- lıklı beyannameler dağıtılmakta, karşı- lıklı ithamlar birbirini okovalamakta- dır. İş bu safhada iken yeni Yönetim Kurulu. Alpdündarın imzaladığı toplu nokta ak için teşebbüse geçmiştir. Toplu sözleşme ile bozulan barem yüzünden, gerek usta ile alelade işçi arasında fark kalmamasın dan ve gerekse kaliteli elemanlarını E- reğli Demir - Çelik ve Almanyaya ka- yakatli işçilere verilecek 6.55 milyonluk bir zammı kabul etmiştir. Bu hususta bir protokolün imzalanmasından son- ra Alpdündar derhal taarruza geçmiş- 10 Zonguldakta el öptürüyor ben nerede? tir. Beyannameler ve her türlü im- kânla işçiye. Yönetim Kurulunun iş- letmeye satıldığı, herkesin hakkı olan zamdan sadece mühendislerin ve işve- rene yakın işçilerin faydalandırılacak yolunda propagandaya girişilmiştir. İşte Zonguldakta kanunsuz grev yapan işçinin kulaktan dolma bilgiyle tekrarladığı durum bu durumdur. Alpdündar. garajlar bölümünde mal zeme uzmanı olarak çalıştığı odasında görüştüğü AKİS'çiye, son olayların ter tip olmadığını, işçinin kendiliğinden fe varan ettiğini söylemiştir. Eski Başkan, olaylar sırasında işçilerin kullandıkla rı parolaları ve diğer delilleri AKİS'çi kendisine naklettiğinde ise sözü değiş- tirmiş ve: — Ne olmuş diyebilirim, ne de ol- mamış diyebilirim!" diye okonuşmuş- tur. İşletmeden ücret aldığı halde altı aydır kendisinden hiç bir iş istenilmi - yen Alpdündar, lüks bir yazıhane ma- sası satın almış, şahsına ait bir telefo- nu büroya bağlatmış ve masanın üze- rini Avrupa ve Amerikadaki otellere ait etiketler, sendika mevzuatı ve Ken nedynin bir resmi ile doldurmuştur. Alpdündar bu görüşmede, kendisinin yolsuzluk yapmadığını ifade etmiş, ho mi dair bir soruya ise: — Mevzuat müsait olsa, yedi - se- kiz hanımla evlenirim. Kimse hususi hayatıma müdahale edemez" diye ce- fakat sonrada. halen ik- rulundan bir sendikacının, bir gece klü bünde sarışın bir hanımla sarmaşdolaş çekilmiş resmini göstermiştir. Eski metod hortluyor Sendikacılar birbirleriyle bu şekilde dalaşırlarken İşletme, toplu sözleş- me ile girdiği ağır yükten sıyrılmanın yolunu aramaya koyulmuştur. Alpdün- dar zamanında imzalanan toplu iş söz- leşmesi 1964 yılında İşletmeye 40 mil- yon liralık bir yük yüklemiştir. Bu meb mın. İşletmeyi istihsale yönelmiyen a- gır ve lüzumsuz masraflardan kurtara cak tedbirlerle karşılanmasıdır. "İkti- sadi tedbirler" diye adlandırılan bu ted birler, meselâ belediye 0 meselâ konfordan, meselâ yüksek m aşlı kadrolardaki şişkinlikten İkirime nin kendini kurtarmasıdır. lüzum- suz masraflar. EKİ Genel Müdürü Mu- ammer Kaymakçalanın AKİS'çiye ver diği rakama göre yılda en az 30 mil- yon liradır! Fakat EKİ'nin yeni düzene akıl er- dirememiş olan yöneticileri, konfordan uzaklaşmak ve tasarruf oyapmak gibi zor bir yolu ouygulamaktansa. işçiye verdikleri parayı yine işçinin sırtından çıkartmayı tercih etmişlerdir. o Alınan tedbir; ocaklarda, kazmacı başına bir vardiyada ilerleme kontenjanının art- tırılmasıdır... Bir kazmacı eskiden en z 8 metre ilerlemekle mükellef tutula- bilirken, bu miktar fazla bir mekani- zasyona gidilmeden, 12 metreye çıkarı livermiştir! Fazla bir etüde dayanmadan, meka nik imkânlar ve Zonguldak işçisinin ça benizlidir- ölçülmeden alınan bu karar, menfi sonuçlarını derhal ortaya koy- muştur. İşçiler, sekiz saatlik vardiyada işlerini bitiremez olmuşlardır. Çok za- man, kendisinden istenilen işi bitire- mezse gündelik cezasına çarptırılmak- tan korkan işçi, yeni Anayasanın ve AKİS, 19 MART 1965