19 Mart 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

19 Mart 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 14
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Bir kanunsuz greve itilen, Zongul- dağın daha eğitilmemiş ve tam olarak uyanmamış işçisi ise, kalkıştığı isya- nın meyvalarını hemen elde ettiği için, grevin kanuna uygun olanı ile uygun olmıyanı arasındaki farkı (öğrenmek şansını aşağı yukarı kaybetmiştir... Akıllı o Zonguldaklılar, uğurlarken: "— Çok yakında yine görüşeceğiz!" demişlerdir. gazetecileri Bu hüküm doğrudur. Zonguldakta- ki olayların gerçek sebepleri bulunup halledilmedikçe, gazetecilerin oBakan- ların ve askeri birliklerin Zonguldak seyahatleri tekrarlanacaktır. İşi sade- ce romantik tarafından ele alıp, bir - iki gün acıklı röportajlar ve tumturak- lı nutuklarla geçiştirmenin imkânı yok tur. Önemli olan sadece dökülen kan değildir. Niçin, önceki gün yine Zongul dakta bir otobüs kazasında ölen 18 kişi büyük tartışmalara konu olmamakta- dır? Zonguldak Olayları, kan dökülme- miş olsaydı dahi çapından bir şey kay betmeyecek derecede önemli ve vahim olaylardır. Orada tahammüllerinin so- nuna gelmiş, Sendikalarına güvenemi- yen, işverenlerinden nefret eden, yeni devrede haklarını anyabileceklerini his seden, fakat bunun yolunu Hükümetin takdirname anlamındaki tavizkâr ha- reketi ile iyice şaşıran 48 bin işçi var- dır. Üstelik bu işçilere en çok tesir e- den kimseler, oOAmerikadaki Jimmy Hoffa'nın yolunu seçmiş, o tip sendika- cılardır. Siyasetçiler sahnede Haftanın ortasında Çarşamba günü saat 16.45'te Siyasal (Bilgiler Fa- kültesiyle Hukuk Fakültesi önündeki caddede bir kalabalık etrafın dikkatle- rini üzerinde topladı. S.B. Fakültesi- nin önünde başlıyan bu çeşit toplantı ların anlamlı olduğunu bilen oCebeci halkı, meseleyi öğrenmek için gençle- rin pankartlarını havaya kaldırmaları nı bekledi. Biraz sonra mesele anlaşıl dı: Yürüyüş, Zonguldak Olaylarıyla il- giliydi. Gençlerin arasında bazı sendi- kacılarla TİP'ten müstafi Ankara sena törü Niyazi Ağırnaslı da vardı. Pankart lardaki sözlerden bazıları şöyleydi: "Mebusa zam, işçiye gam!". "Gençlik, emekçi elele", "Amele değil, işçi", "Sa rı sendikacı, satılık sendikacı", "Ger- çek basın neden azınlıkta?", "Kurşun değil, hak!", "Türk-İş, ayıp!", "Tarihi uyanış kurşunla durdurulamaz!" Yeni sosyal düzeni ve işçi haklarını benimseyen ve destekleyenler, döviz- lerden bir kısmını tasviple okudular. Fa 14 kat bir yerde durakladılar. Bir. döviz- de Türk-İş itham ediliyordu. Bunu ön- ce kavrıyamadılar. Bu gençler işçi haklarından yana değil miydiler? Yok sa Türk-İş memleket işçilerini temsil eden en yüksek kuruluş değil miydi? So nuncu dövizi okuyan bir genç irkildi, bir daha okudu ve sonra mırıldandı: "— Hay Allah! Ben Zonguldaklı işçi lerin bu işi cahillikten yaptıklarını san mıştm. Demek ki tarihi uyanışmış!" dedi. Yürüyüş, Operaya kadar sıkı Emni yet tedbirleri altında devam etti ve bu rada sona erdi. Şurası muhakkak ki Zonguldak O- layları o sırasında iki işçinin (ölmesi, ten de her bakımdan çok perişan du- rumdadırlar. Hakları yenmektedir, dert lerini dinletememektedirler. - Taham- mülleri kalmamıştır. Fakat bütün bun- lar grevin kanunisi yerine kanunsuzu nu kullanmak için bir sebep değildir. Bu kanunsuz grev sırasında idarecile- rin ve Hükümetin basiretsizliği netice - si iki işçi türk askerinin kurşunları ile can vermiştir. İşte karşı durulacak ve protesto edilecek davranış budur. Çarşamba günü Siyasal Bilgiler Fa kültesinin önünden hareket eden top- luluğun davranışının yanlış anlamala ra ve çeşitli yorumlara yol açabileceği söylenebilir. Daha şimdiden kulağa ge lenler, bu yürüyüşün, demokratik dü- Çağlayangil, Zonguldak olayları hakkında açıklama yapıyor Esbab-ı yurt çapında üzüntü yaratmıştır. Bü- tün aydınlar ve işçiler olaylar karşısın- da duyduklarını güçleri nisbetinde ifa de etmişlerdir. Politikacılar ise olayı, kendi menfaatlerine göre yorumlamak ta âdeta birbirleriyle (o yarışmışlardır. AP'liler, olayların komünistler veya CHP'liler tarafından tertiplendiğini yaymışlar, onları başka iddialar takip etmiştir. İşçi haklarına karşı olanlar. en sert kelimelerle bu hareketi isyan olarak nitelemişler, işçi haklarını be- nimsiyenler ise, işçinin kandırılmasın dan büyük üzüntü duyduklarını, ancak, meselenin gayrikanuni bir grev anla- mı taşıdığını belirtmişlerdir. Zonguldaklı maden işçileri gerçek- mucibesine gelince zene inandığını açıklamış bulunan bir parti tarafından düzenlendiğidir. Gö- rünen ise, bu hareketin bazı sendika- lar ve Üniversite gençlik teşekkülleri tarafından düzenlendiğidir. . Yürüyüş- ten önce yayınlanan ve pankartlarda ki gibi "Tarihi uyanış kurşunla durdu rulamaz" cümlesi ile sona eren bildi- riye Petrol- İş, Yapı-İş, Pancar-İş, Sağ Lık-İş, Motor-İş ve Basın-İş sendikaları imza koymuşlardır Aslında cahil işçinin uyanmasını her omemleketsever iste- mekte ve beklemektedir. Ancak bu u- yanış aydınlatılmaya, ouyandırılmaya muhtaç kitlelerden uzakta, ilanlar ve pankartlarla,dövizlerle olacak şey de- gildir. AKİS, 19 MART 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: