19 Mart 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 30

19 Mart 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 30
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

RADYO T.R.T. Programcılar Türkiye (Radyolarında programına ilgili sık. değişiklikler ve plansızlık sürüp giderken, özellikle Ankara Rad- yosunda kimlerin program hazırladı- ğını incelemek yerinde olur. Başkent Radyosu bilindiği gibi, bir yanda prog ramcı yetiştirmeye önem verirken, Ö- dan, görevlendirdiği (kimselere prog- ram yaptırtmaktadır. Ama büyük, bir talih eseri olarak, bir programcılardan bazıları, bugünkü şartlara kıyasla, or- aya küçünsenmiyecek (yayınlar çı- karmaktadırlar. Meselâ, onbeş günde bir Cuma günleri saat 21'de yayınla- nan "Radyo Ansiklopedisi" isimli prog ram bunlardan biridir. Gerçi bu prog- ramı hazırlayan Göksel Ziylana, işlen- mek üzere, programın ismiyle hiç ilgi- — si olmayan konular verilmektedir ama, hemen her konunun derlenişinde, mü- ziklerin seçilişinde ve metinlerin yan- lışında bir ağırbaşlılık ve açık fikirli- lik sezilmektedir. Gerçekten de, Ankara Radyosunun programcıları arasında, (programcılık niteliği taşımadıkları halde programcı kadrosunu dolduranlardan çok daha iyi program yapanlar yok değildir. Bun lardan biri de İbrahim Coşkundur. Coş kun, aslında Başkent Radyosunun ses alma ekibinde çalışmaktadır ve radyo programlarının ancak teknik bakım- dan hazırlanmasından o sorumludur. bür yanda, hiçbir eğitime tabi tutma- İki yazımdan ötürü "dehşete düşen" T.RT.'li T.Ö. kale- me sarılmış, "susmak T.R.T.'ye haksızlık olur" diyerek geçen haftaki tekzibi göndermiş. Radyo o programlarının bugünkü duruma, düşmesi, kalitesiz piyeslere haftada bin- lerce lira sarfedilmesi, eski programların yeni diye din- leyiciye sunulması ve Özakmanın yanlış program politikası yüzünden radyoların bütün eleştiriciler tarafından tenkit edilmesi TR.T.'ye haksızlık olmuyor da, yalnız benim son iki yazım karşısında susmak haksızlık sayılıyor! O halde, T.Ö.'nün. tekzibinde, her iki yazımda da belirttiğim nok- taları çürütmesi veya hiç olmazsa onlara kısaca cevap ver- mesi gerekmez miydi? Oysa tekzipte, yazdıklarımı çürüt- mek şöyle dursun, eski hikayeler karıştırılmakta, eski dost luklardan, ücretlerden ve sen-ben meselelerinden - pek gü- zel kalem oyunları yapılarak (o bahsedilmektedir. Madem ki son iki yazım üzerinde durulmaktadır, her ikisine de cevap teşkil edecek bir tekzip göndermek varken, işi kişi- liğe döküp, T.R.1.'ye bir kere daha haksızlık etmeğe ne lüzum vardı? "Böylesine bir hesaplaşmadan kaçamayacak kadar yürekli" olduğumu söyleyenlerin de aynı şekilde yürekli davranmaları ve işi başka yönlere o çevirecekleri yerde "itham, isnat ve iftira"ları herşeyden önce cevap- landırmaları gerekmez miydi? Herşeye rağmen eski arkadaşımı tebrik ederim. Ge- çenlerde iki defa yaptığı gibi, bütün T.R.T. mikrofonları- nı kullanıp bana Türkiye Radyolarından cevap vermek ye- rine, eline kalemini alıp bir tekzip yazmanın da mümkün olduğunu hatırlamış. Eski dost, önce yazılarımda kendimden "önemli" diye bahsettiğimi belirtiyor. Oysa bu sıfatı ben, tarihlerini ver- diği son iki-yazımda bizzat kendisi için kullanmıştım. De mek ki karşı tarafta beni "önemli" görme korkusu ve en- dişesi bu kadar derin! Belki bu sebepten ötürü bugün Ankara Radyosunun danışma memurlarına, beni içeri al- mamaları için emir verilmekte ve "bu emri kimin verdi- 30 Radyolarımızın 46 yeni programcı ile Haksızlık ğini sorarsa, söylemeyin" diye de tembih edilmektedir! Muha kkak ki yine ayni endişeden ötürü T.R.T. kurul madan önce ben, karatahta başında, Merkez Program Mü dürlüğü fikrini savunurken, Turgut Özakman şiddetle ba- na itiraz etmiştir. T.Ö. sanmaktadır ki beni oraya getire- cekler. Oysa benim, radyoların bütün pr rogramlarının bir yerde hazırlanmasını zorunlu kılan bir "merkeziyetçi sis- tem'i değil, sadece bütün radyo programlarını yerinde in- celemeler yaparak merkezde plânlayacak, T.R.T. Yönetim Kurulunun teshit edeceği yayın ilkelerinin uygulanmasını sağlayacak, bütün memleketi ilgilendiren genel konuları kapsayan ve bütün radyolarda yayınlanacak sadece iki veya üç program hazırlayan bir Merkez Program Bürosu mikrofonlarını kişisel kayguları için kullanmasına imkân olmayan T.Ö. kalemi eline alıp AKİS'e yazmaktadır!E- vet, bu sayfada yazan sadece bir kişi değildir, kendisi de vardır. Teknik bir yanlışlık sonucu benim imzamla çıkan 25 Eylül 1964 tarihli yazısında T.Ö. şöyle demektedir: "Mer kezde kurulacak bir Merkez Program Müdürlüğü, Türki- yedeki bütün radyoların -mahalli özellikler taşıyan prog- ramları hariç- yayınlayacağı programları hazırlayacak, radyolara dağıtacaktır. Bu, bir kelime ile bütün Türkiyede bir-iki küçük ayrıntı farkı hariç, "tek radyo" demektir. Kı- sacası, "tek radyo getiren Godot - yâni TRT - geri gitmeli. bütün Türkiyenin çeşitli ihtiyaçlarını karşılayacak bir tek râdyo'ya imkân veren yeni bir anlayışa geri dönmeli- dir." Aradan altı ay geçmiştir. Radyoların programları incelendiğinde görülmektedir ki. Turgut Özakmanın yö- nettiği Merkez Program Dairesi, Türkiyede, ortaya sadece "bir radyo" çıkarmıştır! Hattâ kendisinin 25 Eylül 1964 ta rihli yazısında belirttiği "mahalli özellikleri taşıyan sade- ce bir-iki tane program'a bile radyolarda rastlanılama- maktadır AKİS. 19 MART 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: