20 Haziran 1937 Tarihli Her Ay Dergisi Sayfa 59

20 Haziran 1937 tarihli Her Ay Dergisi Sayfa 59
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

58 Her Ay olan âkibet esaslı düşünmeğe varamıyan hâdiselerin cereyanı içinde sürüklenmektir. Hâdiselerin içinde sürüklenmek usulünü Be devamlı surette kabul etmek te bir yol tutmuş olmak demek- Bite tir. Fakat kör bir yol. Bu sürüklenme politikasının haricindeki terbiye yollarından herhangisine kendimizi mal edersek edelim, ğ X ister ders materyalinin seçimine ve kuruluşuna, ister öğretme | şüncel usullerine, ister binalara ve teçhizata, ister idareye ait olsun, .daha her hususi problem ve dert bütün bunları ihata eden bir ana | rinin problemin hususi bir vak'ası olmakta devam ediyor. O ana prob- (Olsun, lem şudur: İktısadi, siyasi, dini ve kültürel cihetleri olan içti- © nc mai kuvvetlerden hangisini mektebin hedeflerine ve usulleri- e ne hâkim kılacağız, mektebin mukadderatını bu içtimai kuv- pi vetlerden hangisinin mukadderatına bağlıyacağız? : e Gi, Eğer problemi böyle koymaktan sakınırsak mevcut olan 3 e 1 karışıklığı şiddetlendirmekten başka bir şey yapmış'olmayız. olur. | Bu zeminin ve prespektivin dışında kalırsak bütün terbiye me- diği i« seleleri bu karışıklık içinde hallolunmuş demektir. Bu tarzda | le kaj hiçbir şey hallolunmuş değildir, halledildi denildiği yerde sür- “öğreti atle karışıklık başlar. Burada ileri sürmek istediğimiz, mektep- © 'duğur lerin kendilerini bilfiil politika ve iktısat sahasına atmaları ve 1 ça ile bir siyasi parti ile ayni safta mücadele etmeleri değildir. Bu- “şudur rada ben siyasi fırkalardan bahsetmiyorum. İçtimai kuvvetler- "ve bu den ve doğurdukları hareketlerden bahsediyorum. Politika fır- g iden il kalarının mutlak ifadelerle yaptıkları iddialara rağmen onla- | rın bizzat kendilerinin de mevcut karışıklıklar ve mücadeleler- i İhtilâ den müteessir olmaları çok muhtemeldir, Bundan dolayı takip ©. iğ ettikleri yollara hâkim olan anlayış, fikir ve vaziyet alışların liği yeniden âyarlanmağa ihtiyaçları vardır. Bunun çekingenlik ve idir. N beyhudelik tazammun ettiği ve evvelce söylediğimi nakzetti- at ed gi manasını çıkaracaklar vardır. Terbiyeciler böyle bir vaziyet nan i aldıkları zaman hayret ederim, çünkü bu suretle bir vaziyet al- 2) duğul makla onlar kendi işlerine karşı derin bir imansızlık göstermiş OE rejim oluyorlar. Bu, terbiyenin terbiye olarak hemen hemen hiçbir z , tin te şey veremiyeceğini kabul, bu meselelerde bir kavrayış inkişaf — taayy ettirmenin ve buna u larak çal hiçbi iy M herhi ygun olarak çalışmanın hiçbir ehemmiye- Si ti olmadığını ve yalnız günlük pratiğin bir işe yaradığını ve R metir

Bu sayıdan diğer sayfalar: